Böcekler Evrim Teorisine Meydan Okuyor |
04-13-2012 | #1 |
tersinim
|
Böcekler Evrim Teorisine Meydan OkuyorEvrimci teorisi savunucularınca böceklerin harika yapıları; özellikle kanatlarının oluşumu, uçuşun gerçekleşmesi ve gelişimi konusunda çeşitli senaryolar üretilmişse de bilimsel kanıtlara dayanmadığından şöyle oldu, böyle oldu edebiyatı dışında değerleri yoktur Fakat bilimsel tarafsızlığımız gereği bu varsayımlardan kısaca bahsedeceğiz Böcek kanatlarının oluşumu konusunda evrim savunucularınca ortaya atılan Trakeal kuram adı verilen birinci senaryoya göre, suda yaşayan böceklerin göğüs trakelerinden karaya çıkınca kanatlar oluşmuştur Fakat solungaçlarda rastlanan kaslar, kanatlarda yoktur Ayrıca, böceklerin kanatsız aşamadan, kanatlı aşamaya geçtiğini gösteren bir delil veya ara-geçiş formuna ait fosiller de bulunamamıştır Fosil kayıtları ilkel böcek olmadığını, bilinen en eski böceklerin bile günümüzdeki gibi mükemmel uçuş sistemlerine sahip olduklarını göstermektedir Bu uçuş sistemleri görüldükleri ilk tarihten beri basite indirgenemez kompleks özelliklere sahiptirler İkinci senaryo olan paranotal kuram ise, bazı vücut bölgelerinin genişlediği, düzleştiği ve zaman içinde kanat haline geldiğini savunur Bu varsayıma göre böceklerin göğüs bölgesinin üç bölümünden sadece ikisi, evrimcilerin de bilmediği0 kimi sebeplerden dolayı bu gelişimi göstermiş ve böylece kanatlar oluşmuştur Böceklerdeki uçuş sistemlerinin basite indirgenemez komplike oluşları göz önüne alındığında bunun mümkün olmadığı hemen anlaşılır Diğer ifade ile henüz tam evrimleşmemiş yarı gelişkin kanatlar böceklere fayda sağlamadıkları gibi yük oluşturduklarından zarar da verirler Bu tür başlangıçlarındaki faydasız oluşumların canlı vücutlarında barındırılması (hele hele uzun süreçlerde) mümkün değildir Böceklerin mükemmel ve eksiksiz olarak aniden ortaya çıktıklarını belgeleyen sayısız fosillerin olmasına rağmen bir tane dahi ara format fosilinin bulunamaması bu iki varsayımı da bilimin çöplüğüne atmaya yeterlidir Mutasyonların hepsi de yararlanma mekanizmaları yok ise canlılar için zararlıdır Bu varsayım Tersinim Teorisiyle birebir uyuşur Gerçekte mutasyona uğrayan canlılar mükemmel yaratılışlarında az ya da çok bir kayba uğrarlar Ünlü Fransız zoolog Pierre Paul Grassé böceklerin kökeni konusunda tam bir karanlık içindeyiz derken aslında bu gerçeği itiraf etmektedir Exeter Üniversitesinden Robin J Wootton, Scientific American dergisinde yayınlanan makalesinde böceklerin uçuş becerilerini şu şekilde yorumluyor: -Böcekler bütün uçan makineler içinde en çevik ve en çok manevra kabiliyetine sahip olanlardandır bazı böcekler az kütle, gelişmiş sinir duyu sistemleri ve kompleks kas yapıları sayesinde hayret verici hava akrobasisi örnekleri sergilerler Örneğin karasinekler hızlı uçuş sırasında yavaşlayıp havada asılı kalır, ters döner ve bu şekilde uçar, dikey dönüş yapar, yuvarlanır ve tavana iniş yapar; hepsi saniyeden az bir sürede gerçekleşir Böcek kanatlarının işlevlerini ne kadar öğrenirsek, tasarımları da bize o kadar usta ve güzel görünmektedir Devamı var |
Cevap : Böcekler Evrim Teorisine Meydan Okuyor |
05-02-2012 | #2 |
tersinim
|
Cevap : Böcekler Evrim Teorisine Meydan OkuyorYusufçuk ve Evrim Evrim teorisi savunucuları nedense yusufçuk böceğini diğer böceklere göre daha az evrimleşmiş yani ilkel ve basit bulurlar Fakat gerçek hiçte evrim savunucularının iddia ettikleri gibi değildir Bu böceklerde diğerleri gibi mükemmel olarak yaratılmışlardır Bu mükemmel ve harika canlıyı ilkel ve basit olarak nitelemek derin bir cehaletin ya da kara bir taassubun sonucu olmalıdır Yusufçuk hiçte ilkel bir canlıya benzemiyor Evrimcilerce ilkel olarak tanımlanmasının tek nedeni 300 milyon yıllık fosillerinin bulunmuş olmasıdır Üç yüz milyon yıllık fosil yusufçuklar ile günümüzde yaşayanlar arasında evrimsel yönden herhangi bir yapı farkı olmadığı gibi bu böcekler de diğer canlılar gibi eksiksiz ve mükemmel yapılıdırlar Yusufçuk adını, yüz güzelliği ve rengârenk kaftanı ile meşhur Yusuf peygamberden aldığı iddia edilir Bu güzelliğinin insanlar üzerinde bıraktığı derin etkidendir Yusufçuk (Anisoptera), odonata takımına ait, kanatlarını dinlenmeleri sırasında yanlara açık olarak yatay tutmalarıyla kızböceklerinden ayrılan bir alttakımdır Yusufçuk böceklerine Türkçede kız böceği, helikopter böceği de denildiği gibi gövdeleri ince olan türlere iğnecik de denir Büyük birleşik gözleri, güçlü saydam kanatları, göz alıcı renkleri ve uzunca vücutlarıyla ile tanınırlar Vücutları kuvvetli yapıda ve hiçbir zaman düz değildir Hareketleri daha hızlı ve devamlıdır Bağırsak (trake) solunumu yaparlar Göller ve durgun sularda sıkça bulunurlar Yusufçuklar genelde sivrisinekler, tatarcıkları ve arılar, kelebekler gibi diğer küçük böcekler ile beslenirler Çoğu zaman göllerin, akarsuların ve su birikintilerinin olduğu bölgelerde görülürler, çünkü nemf diye adlandırılan larvaları suda doğarlar İnsanları normal şartlarda ısırmaz ya da sokmazlar fakat karınlarından tutulduğu takdirde kurtulmak için ısırmayı denerler Sivrisinekler gibi bazı zararlı canlıları yiyerek popülâsyonlarını dengede tutmaları bakımından oldukça önemlidirler Bu nedenle Kuzey Amerika'da birçok yerde yusufçuklar sivrisinek avcıları olarak adlandırılırlar Yusufçuklar genelde güneşli havalarda uçmayı tercih ederler Görme duyuları çok gelişmiştir Birbirlerine birleşmiş olan petekgözleri yaklaşık 1000 ayrı gözden oluşur Kanatları gövdelerinin üst kısımlarında bulunur ve genelde saydam iki çift kanatları olur Bilinen 500 dolayında alt türü bulunur ve en çok tropik iklimde yaşarlar Kimilerinin uçuş hızı saate 95 kilometreyi bulabilir Ayrıca Yusufçuk böceklerinin dişileri çiftleştikten sonra erkek yusufçuk böceğinin kafası ile beslenir Bu yüzden tüm erkek yusufçuk böcekleri sadece 1 defa çiftleşebilirler Yusufçuklar kanatlarını kendi üzerlerine katlayamazlar ve uçma kaslarının kanatları hareket ettirme şekli diğer böceklerinkinden farklıdır İlkel ve basit olarak nitelenen bu özellikler gerçekte bir tasarım harikasıdır Yusufçukların vücudu, metalle kaplanmış izlenimi veren halkalı bir yapıya sahiptir Buz mavisinden bordoya kadar çeşitli renklerdeki gövdelerin üzerlerinde çaprazlama yerleştirilmiş iki çift kanat bulunur Bu yapı sayesinde yusufçuklar, çok iyi bir manevra yeteneğine sahiptirler Uçuşu hangi hızda ve hangi yönde olursa olsun, aniden durup ters yönde uçmaya başlayabilir veya havada sabit durup avına saldırmak için uygun bir pozisyon bekleyebilir Bu durumda iken olduğu yerde kıvrak bir dönüş yaparak avına yönelebilir Yusufçuk çok kısa bir zamanda, böcekler için şaşırtıcı sayılabilecek bir hıza; saatte 40 km'ye ulaşır, bu hızla avına çarpar Çarpmanın şoku çok şiddetlidir Yusufçukların zırhları hem çok sağlam hem de çok esnektir Zırhların esnek yapısı çarpmadan doğan enerjiyi emerek böceği rahatlatır, ama aynı şeyi avı için söylemek mümkün değildir Yusufçuğun avı, çarpmanın yarattığı şok ile ya tamamen sersemler ya da ölür Çarpışma sonrasında ise yusufçuğun en etkili silahları olan arka bacakları devreye girer Uçuş sırasında arkaya doğru kıvrık olan bacaklar, hızla öne açılarak sersemlemiş olan avı havada yakalar Artık sıra çelikten farksız olan alt çeneye gelmiştir Av kısa sürede parçalanarak yenir Bu nedenle yusufçuklar böcekler içinde av konusunda en usta olanlardan biridir Çok yüksek hızlarda uçarken ani manevralar yapabilen yusufçukların görme yeteneği de kusursuzdur Yusufçukların gözü, dünyanın en iyi böcek gözü olarak kabul edilir Her birinde 30000 kadar ayrı mercek bulunan bir çift göze sahiptirler İki yarım küreye benzeyen ve başının yarısı kadar yer kaplayan gözler, böceğe çok geniş bir görüş sahası sağlar Yusufçuk gözleri sayesinde neredeyse arkasında olup bitenleri bile gözleyebilir Elimizdeki en eski yusufçuk fosilleri ile bugün yaşayan örnekleri arasında hiçbir fark yoktur Üç yüz milyon yıllık yusufçuk fosillerinin günümüzde yaşayanlarından farksız mükemmel yapılı olmaları (eğer evrim gerçek ise) en azından yüz milyon yıl geriden evrimleşmeye başlaması gerektiğini düşündürür Diğer ifade ile henüz kanatları bileşik gözleri oluşmamış muhtemelen basit gözlü, kanatsız kurtçuklar halindeki ilkel yusufçukların, ara formatlarının fosilleri bulunmalıdır Bulunmalıdır ama bir tane bile yoktur Yusufçukların ataları olabilecek yarı evrimleşmiş yarı evrimleşmemiş hiç bir canlının fosilini de rastlanmamıştır Devamı var |
Cevap : Böcekler Evrim Teorisine Meydan Okuyor |
05-19-2012 | #3 |
tersinim
|
Cevap : Böcekler Evrim Teorisine Meydan OkuyorBöceklerin Harika Dünyaları Böcekler yapılarıyla, özellikleriyle, tür, çeşit ve nüfus zenginliğiyle yaşamın en eski dönemlerinden beri görülmesiyle tevrim teorisine başlı başına kafa tutar, temellerinden sarsar Bunun nedenleri ise rastlantısal olamayacak kompleks yapılarıyla diğer hayvanlar arasında evrimsel yönden bağ olabilecek herhangi bir canlının olmamasıdır Evrim teorisi savunucuları böcekler konusunda genelde sessizdirler Çünkü evrimsel yönden söyleyebilecek fazla bir şey yoktur Olanları da ayrı bölümde okuyucularımızın bigisine sunduk Aşağıda vereceğimiz bilgilerin evrimsel yönden irdelenip buna göre yorumlanması gerçeği bulma yönünden çok önemlidir Amacımızın gerçekleri bulma olduğu unutulmamalıdır = = = Böcekler arthropoda (eklembacaklılar) şubesinin Insecta sınıfından canlılara verilen genel addır Böcekler, dünyada en çok tür ve çeşitliliğe sahip hayvanlar olarak da bilinmektedirler 800 binin üzerinde tür şu ana kadar tanımlanmış olmakla birlikte hali hazırda bu listeye yeni türler eklenmektedir Kutuplardan okyanuslara kadar hemen her ekosistemde ayakta kalmayı başarabilmiş mükemmel yaratılışlı canlılardır Canlılar aleminin belki de en kalabalık sınıfıdır Yaklaşık olarak 30'un üzerinde takım içerir Tanımlanmış olan hayvanların yaklaşık 4/5'i böceklerdir Gerçek olsaydı evrimin böcekler yönünden geliştiği ve zirveye ulaştığı rahatlıkla iddia edilebilirdi Vücutları baş, göğüs ve kuyruk olmak üzere 3 bölümden oluşur Bazı gruplarda bu vücut bölümlerinde kaynaşmalar görülebilir Baş bölgesinde bir çift anten ve bir çift bileşik göz bulunur Sınıf özelliği olarak göğüsleri 3 segmentlidir ve her segmentten bir çift bacak çıkar Çoğunda 2 ve 3 göğüs segmentlerinden birer çift kanat çıkar Hayvanlar aleminde uçma ilk defa bu grupta ortaya çıkmıştır Ancak böceklerin kanatları, kuşların kanatlarından farklı yapıdadır Böcekler mükemmel yapıları tür ve çeşit zenginliğiyle evrim teorisinin dinmez baş ağrılarından biridir Türden türe geçişte ne bir ara format bulunabilmiş ne de kanatlar gibi basite indirgenemez kompleks yapılar olan mükemmel organların evrimi açıklanabilmiştir = = = Böceklerin göğüsleri 11 segmentlidir ve hiçbir segmentte üye bulunmaz Son segmentlerde yapısal değişiklikler sonucu oluşmuş kavuşma organı, cercus uzantıları veya yumurta yerleştirme borusu gibi yapılar görülebilir Dış iskelet bulunur Büyüme esnasında dış iskeletin neden olduğu kısıtlama, deri değişimi ile telafi edilir Vücutlarında sadece çizgili kas bulunur Bu yüzden çok hızlı hareket ederler Solunum trake sistemiyledir Açık dolaşım sistemi görülür Vücutta dolaşan solunum sıvısı hemolenf adını alır ve çoğunlukla renksiz, bazen de soluk yeşil-sarı renktedir Vücutları bez bakımından zengindir Çekici veya itici koku, mum, zehir, ipek, yağ, tükürük, anti koagülan madde gibi birçok maddeyi salgılamak üzere özelleşmiş çok sayıda bezler sahiptirler Duyu organları ve sinir sistemleri iyi gelişmiştir Birçok grupta, özel görevleri olan duyu organlarına rastlanır Avlanmak veya avcılarından korunmak için son derece başarılı uyumlar kazanmışlardır Renklenmeleri büyük çeşitlilik gösterir Bazılarında ışık çıkarma özelliği görülür Kural olarak yumurta ile çoğalırlar ve gelişmelerinde çoğunlukla bir -morfoz görülür ( morfoz bölümüne bakınız) Bazı gruplarda koloni hâlinde sosyal yaşam örnekleri görülür Yaşam ve beslenme şekillerine göre, ağız parçaları, anten ve bacak yapıları farklılık gösterir Hayvan türü canlılar içinde mikroorganizmalardan sonra sayı, çeşit, tür olarak böcekler gelir Yaşamın bütünselliğinde diğer canlılarla kıyaslandığında, böceklerin çok ayrı bir yeri vardır Fosil kayıtlarından anlaşıldığı gibi, böcekler en az 400 milyon yıldır varlıklarını sürdürmektedirler Bu dönem boyunca, çeşitli felaketler yaşanmış, dünyadaki hayvan türlerinin büyük bir kısmı yok olmuştur Bu gerçek tersinimin en büyük kanıtlarından biridir Bu yıkıcı olaylardan belki de hiç etkilenmeyen tek canlı türleri böceklerdir Sahip oldukları üstün tasarımla her türlü ortamda yayılmış ve çoğalmışlardır Böceklerin hepsi de basite indirgenemez kompleks sistemlerin bütünselliği içindedirler ve mükemmel yaratılmışlardır Çöllerde, ormanlarda, göllerde, volkanlarda, sıcak sularda, buzullarda, kısacası her yerde böceklere rastlamak mümkündür Böceklerin hepside yaşadığı ortamlara uygun mükemmel tasarımlar içindedir Yaşamaları ve üremeleri için gerekli olan her şey kendilerine verilmiştir Mesela bazı böcekler bir tür antifriz üreterek vücut sıvılarının donmasını engellerler Böylece Himalaya Dağlarının yüksek tepelerinde ya da bazıları Sahra Çölü'nde 47°C'nin üstündeki sıcaklıkta yaşayabilir Mikroorganizmalar gibi böceklerin türü ve sayısı o kadar fazladır ki, bilim adamları bu konuda kesin bir rakam verememektedirler Son yapılan çalışmalara göre böcek türlerinin tahmini sayısı 2 ile 30 milyon arasındadır Bu türlerin içinde sadece 370000 adeti tanımlanabilmiştir, ayrıca 15000 kadar fosil böcek türü bulunmuştur Bugün, bilinen hayvan türlerinin dörtte üçünü böcekler oluşturmaktadır ve tahmini sayıları 1 trilyondan fazla, toplam ağırlıkları ise 2,7 milyar ton olarak belirtilmektedir Bu rakam 45 milyar insanın toplam ağırlığına eşittir Yani yaşayan her insan başına 170 milyondan fazla böcek düşmektedir Bu olağanüstü sayılardan da anlaşılacağı gibi, böcekler hem nüfuslarıyla, hem sahip oldukları tasarımlarıyla, hem de besin zincirinde en önemli halkalardan birini oluşturmalarıyla bize önemli mesajlar vermektedirler Bu canlıların fosil kayıtlarında aniden ortaya çıkmaları, hiçbir evrimsel ataya sahip olmamaları, son derece kompleks organlara sahip olmaları ve en önemlisi de bu kadar fazla çeşitlilik göstermeleri, evrim teorisi için mantıklı olarak cevaplanması oldukça zor bu konudaki sorulardan sadece bir kaçıdır Devamı var |
|