Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Gezelim, Görelim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
birliği, cumhuriyet, sosyalist, sovyet, sscb

Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği (SSCB)

Eski 08-05-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği (SSCB)



SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLERİ BİRLİĞİ (SSCB)



SSCB haritası
SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLERİ BİRLİĞİ Sovyetler Birliği olarak da bilinen SSCB, dünyanın en büyük ülkesidir 22403000 km2'lik yüzölçümüyle dünya topraklarının yaklaşık yedide birini kaplar SSCB'yi oluşturan 15 cumhuriyet, Kanada, ABD, Meksika ve Orta Amerika'nın toplamından daha geniş bir alana yayılmıştır

Tarım yapılabilecek topraklar bakımından çok zengin bir ülke olan SSCB'de 287 milyondan fazla insan yaşar Çoğunlukla resmi dil olan Rusça'nın yanında kendi dilini de konuşan 100'ün üzerinde değişik halk bulunur En kalabalık topluluk Ruslar'dır Rusya, 15 cumhuriyetin en büyüğüdür


SSCB'nin hem Avrupa, hem de Asya'da toprakları vardır SSCB'nin toplam yüzölçümünün dörtte biri, toplam nüfusunun ise dörtte üçü Avrupa kesimindedir Avrupa kesimindeki bu topraklar kuzeyde Beyaz Deniz ve Kuzey Buz Denizi'nden, güneyde Karadeniz'e ve Kafkas Dağları'nın hemen kuzeyine kadar uzanır Kafkaslar ve İran-Türkiye sınırı arasında kalan topraklar Transkafkasya olarak bilinir ve bu bölge SSCB'nin Asya bölümündedir (bak KAFKAS DAĞLARI; KARADENİZ) SSCB batıda Norveç, Finlandiya, Polonya, Çekoslovakya, Macaristan ve Romanya ile sınır komşusudur

Doğal Yapı


Alçak dağ sıralarından oluşan Urallar SSCB'nin Avrupa topraklan ile Asya topraklarım birbirinden ayırır Bu sıradağlar ülkenin uçsuz bucaksız ovalarını bölen başlıca engebedir (bak URALDAĞLARI) Asya bölümünde ise Pamir ve Tanrı dağları arasında, doruklan 6700 metreyi aşan dört yüksek dağ bulunur Bunlardan 7495 metreye ulaşan Komünizm Doruğu SSCB'nin en yüksek noktasıdır Sibirya ve daha doğudaki bölgeler 4000 metreyi bulan dağ sıralan ile Avrupa bölümüne göre daha engebelidir Kafkaslar arasındaki Elbruz Dağı 5633 metreye ulaşır Bu dağlarda 5000 metreyi aşan başka doruklar da vardır Ama alçak Ural Dağlan dışında kalan tüm bu yüksek bölgeler SSCB'nin çevresinde yer alır


SSCB'nin Asya topraklarında Sibirya, Kazakistan, Orta Asya'nın ülke sınırlan içinde kalan bölümündeki cumhuriyetler ve Transkafkasya bulunur Sibirya Urallar'dan Büyük Okyanus'a kadar uzanır (bak SİBİRYA) Sibirya'nın güneydoğusunda yer alan Orta Asya bölümü, doğuda Çin Halk Cumhuriyeti ve Moğolistan, güneyde Afganistan ve İran, batıda ise Hazar Denizi ile çevrelenmiştir (bak HAZAR DENİZİ)


SSCB'nin ırmakları ülkenin orta bölgelerinden doğarak kuzeye ve güneye akanlar olmak üzere iki ana gruba ayrılır Güneye akanlardan sığ Ural Irmağı ile Avrupa'nın en uzun akarsuyu olan Volga (3530 km) Hazar Denizi'ne dökülür (bak VOLGA IRMAĞI) SSCB'deki tüm ırmaklar gibi, bu iki ırmağın da sularında bol balık bulunur


Dinyester, Bug ve Dinyeper Karadeniz'e dökülür (bak DİNYEPER IRMAĞI) Don ise Karadeniz'in geniş ve sığ bir uzantısı olan Azak Denizi'ne ulaşır Kuzeye akarak Kuzey Buz Denizi'ne dökülen ırmakların en önemlileri Sibirya'da Obi, Yenisey ve Lena'dır (Bu ırmaklar için ayrı maddeler vardır) Orta Asya'da kuzeybatıya doğru akan Amu Derya ve Sir Derya, Aral Gölü'ne dökülür Ayrıca bölgede Balkaş Gölü'ne dökülen İli Irmağı ile çölün ortasında kaybolan sayısız akarsu vardır Büyük Okyanus'a dökülen önemli tek ırmak Amur'dur 4444 km uzunluğundaki Amur Irmağı'nın büyük bölümü Çin Halk Cumhuriyeti ile SSCB arasında doğal sınır oluşturur Bu ırmakların yanı sıra SSCB'de büyük göller de vardır Ladoga, Onega ve Peipus gölleri Baltık Denizi kıyısına yakındır Orta Asya'daki Aral Gölü kapladığı alan bakımından dünyada dördüncü, Sibirya'daki Baykal Gölü ise derinlik bakımından birincidir

İklim


SSCB'nin değişken doğal yapısı iklimine de yansır ve iklim Kuzey Kutbu'nun acı soğuğu ile Orta Asya'nın neredeyse tropik denebilecek iklimi arasında değişir Çok geniş bir alana yayılan SSCB topraklan, okyanus akıntılarından ya da denizden esen rüzgârlardan etkilenmez Bu yüzden iklim ya çok sıcak ya da çok soğuktur İç bölgelerde genellikle kışlar çok soğuk, yazlarsa çok sıcak geçer Sibirya'nın kuzeydoğusunda Verhoyansk ve Oymyakon, kışlan dünyanın insan yaşayan en soğuk (-68°C) yerleridir Buna karşılık, Orta Asya'da Karakum Çölü'nde yazlan sıcaklık 49°C'ye çıkar


Yağışlar bölgelere göre değişir Kafkaslar' da bir sağanakta, Orta Asya'nın susuzluktan çatlamış topraklarının bir yılda aldığı yağış kadar yağmur düşer Kafkaslar'ın ve Büyük Okyanus kıyılarının bazı yerleri 1500 milimetreden fazla yağış alır Kuzeybatıda yıllık ortalama yağış miktarı 450 milimetredir Güneydoğuya gidildikçe bu miktar azalır ve kumluk topraklarda 125 milimetreye düşer


Sürüngenlerle dolu bir çöl olan Repetek Devlet Doğal Koruma Alanı'ndaki kumullar ve yavşanlar Bu alan SSCB'nin güneyindeki Türkmenistan'da Karakum Çölü'nün bir bölümünü kaplar
Bitki Örtüsü ve Hayvan Varlığı

İklim ve yağışlardaki bu değişkenlik bitki örtüsünü de etkiler Kuzey Kutup Bölgesi'nde göz alabildiğine, ağaçsız, soğuk tundralar uzanır Toprak, yüzeyin altında sürekli donmuş durumdadır Asya'da tundralar kuru ve çoraktır Batıya doğru yağış arttıkça yosun, liken, bodur çalılar ve bazı çiçekler görülür (bak TUNDRA) Tundraların güneyinde taygalar başlar İğneyapraklı ağaçlardan oluşan bu orman kuşağı Finlandiya Körfezi'nden Urallar'ın güneyine, buradan da doğuda Büyük Okyanus kıyılarına kadar düzensiz bir yol izler Bu ormanlar SSCB'nin yaklaşık beşte ikisini kaplar (bak TAYGA)


Kuzeydeki ormanlar arasında bataklıklara, turbalıklara ve sığ göllere rastlanır Bunun güneyindeki engebeli alanda dar bir kuşak biçiminde meşe ve dişbudak gibi geniş-yapraklı ağaçlardan oluşan ormanlar uzanır Daha güneyde ise bozkır ya da step denen geniş ağaçsız ovalar başlar (bak BOZKIR) Tarım yapılmayan yerlerde toprak göz alabildiğine otlar ve çiçeklerle örtülüdür Bu verimli bozkırlar dünyanın en önemli tahıl üretim alanlarındandır


Hayvan yaşamı da iklime bağlı olarak değişir Kuzey Kutup Bölgesi'nde foklar, kutup ayıları ve tilkileri ile rengeyikleri yaşar Taygada çok sayıda görülen samur, tilki, gelincik, mink ve sincap gibi kürk hayvanlarının yanı sıra kurt, ayı ve yaban domuzu da bulunur Orta bölgelerde tavşan, marmot, araptavşanı ve başka küçük hayvanlar çokça görülür Ama tarımsal üretimin yaygınlaşması daha büyük hayvanların yerlerini terk etmelerine yol açmıştır Bataklıklarda ördekler, kazlar gibi çeşitli yabanıl su kuşları barınır Göllerde ve ırmaklarda bol balık vardır

SSCB Halkları

SSCB'nin Avrupa'daki topraklarında, İÖ 1 yüzyıldan çok önce de insanlar yaşamıştı Bunlar, Eski Yunan döneminde İskitler, İS 3 yüzyılda Gotlar ve 4 yüzyılda Hunlar gibi çoğunlukla göçebe topluluklardı İlk kez 9 yüzyılda daha yerleşik bir halk olan Hazarlar Volga ve Don ırmaklarının aşağı kesimlerine gelerek kentler kurdular Kuzeydeki ve batıdaki ormanlık alanlarda ise Finliler, Litvanyalılar ve Slavlar yaşardı


Slavlar Slavlar Orta Avrupa halklarına, özellikle de Gotlar'a yakındılar 6 yüzyılda güneye doğru yayılmaya başlayan Slavlar, 9 yüzyıla kadar kuzeyde Novgorod'a, güneyde ise Karadeniz kıyılarına ulaşmışlardı Kültürleri Avrupa halklarından çok geriydi Genellikle avcılıkla geçinen bu insanların çok küçük bir bölümü tarımla uğraşıyordu


Ormanların açılması ve ticaretin gelişmesiyle birlikte kentler de kuruldu Dinyeper Irmağı üzerindeki Kiev kenti bunların en önemlisiydi Kiev dolaylarına Rus denilmekteydi 9 yüzyılda kurulan krallığa da aynı ad verildi 10 yüzyılda Kiev Büyük Prensi I Vladimir (Aziz) Hıristiyanlık'ın Ruslar arasında yayılmasını sağladı


10 ve 11 yüzyıllarda doğudan sürekli saldırıya uğrayan Kiev, 1068'de Türk soyundan Kıpçaklar'a yenildi Bundan sonra önemini hızla yitirdi 1169'da Rostov-Suzdal Prensi I Andrey'in eline geçti I Andrey başkenti Moskova'nın kuzeydoğusundaki Vladimir'e taşıdı Ülke bu tarihten sonra Rusya olarak tanındı



Kazak askerler ve yapımına 1891'de başlanan Trans-SIbirya Demiryolu
Rusya 1238'de doğudan gelen Moğollar'ın saldırısına uğradı Cengiz Han'ın torunu Batu Han, Vladimir ve Kiev'i yakıp yıktı Rusya Moğollar'ın egemenliği altına girdi (bak CENGİZ HAN) Aynı dönemde Litvanyalılar da kuzeyde bazı topraklan ele geçirdiler Moğol egemenliği altında bile Novgorod ve Moskova gibi bazı prenslikler gelişmesini sürdürdü 1380'de Moskova'nın önderliğindeki Rus prenslikleri Moğollar'ı yendi 16 yüzyılın sonunda Rusya yitirdiği toprakların tamamını geri almıştı

Bugün SSCB nüfusunun yüzde 50'sini Ruslar, yüzde 15'ini Ukraynalılar, geri kalanını ise Slav olmayan halklar oluşturur


Slav Olmayan Halklar Bu grup içindeki en kalabalık topluluk Orta Asya'daki Türk kökenli halklardır Aralarında Özbekler, Kazaklar, Kırgızlar ve Türkmenler'in bulunduğu bu grup, İran kökenli Tacikler'le birlikte Hazar Denizi ile Çin sının arasındaki bölgede yaşar Kafkaslar'da yaşayan Gürcüler, Ermeniler ve anadili Türkçe olan Azeriler ikinci büyük grubu oluşturur SSCB'nin batısında Slav olmayan çeşitli halklar yaşar Bunların arasında Romenler'le ilintisi olan Moldavyalılar ve Estonya, Letonya, Litvanya'daki Baltık cumhuriyetleri halkları, kuzeyde Karelya'daki Finliler ile daha az sayıdaki Polonyalılar ve Yunanlılar sayılabilir Ayrıca Sovyetler Birliği'nin çeşitli yerlerine dağılmış 2 milyonu aşkın Yahudi ile yaklaşık aynı sayıda Alman da vardır



SSCB'nin önde gelen gaz üretim bölgesi olan Özbekistan'da bir doğal gaz üretim tesisi
Tarım ye Sanayi

Ekime elverişli çok geniş topraklara sahip olan Rusya'da, tarım yüzyıllardan beri insanların başlıca uğraşlarından biri olmuştur SSCB'nin güneyindeki bozkırlarda, "Ukrayna'nın verimli kara topraklan ile Don ve Kuban vadilerinin bereketli toprakları bulunur (bak UKRAYNA) Bozkırların başlıca ürünü buğdaydır Ayrıca büyük miktarlarda çavdar, arpa, yulaf, mısır, şekerpancarı, soyafasulyesi, keten, kenevir ve patates de yetiştirilir Kırım'ın güneyindeki ılıman bölge ile Orta Asya'nın ve Kafkaslar'ın bir bölümünde pamuk, çay, tütün ve meyve üretilir Avrupa ve Orta Asya bölgelerinde sığır, domuz, koyun, keçi ve at beslenir


SSCB'deki ormanlar ABD'nin yüzölçümünden daha geniş bir alanı kaplar Dünyadaki ağaçların yaklaşık üçte birinin bulunduğu SSCB'de kereste çok boldur ve büyük bir bölümü dışarıya satılır Ülkenin bir başka zenginlik kaynağı ise kürktür Sincap, kutup tilkisi, mink ve ermin kürkleri dışarıya satılır Balıkçılık da çok önemlidir SSCB dünyada elde edilen balık ürünlerinin altıda birini sağlar


Ülke yeraltı kaynaklan bakımından da çok zengindir 1917'den önce giderek artan miktarlarda elde edilen kömür, demir ve petrolün üretimi 1917 Ekim Devrimi'nden sonra bir süre yavaşladı Nedeni ise uzun süren iç savaşla sanayi yönetiminde ortaya çıkan aksaklıklardı


Madencilik 1928'den başlayarak, hükümetin hazırladığı bir üretim programı uyarınca hızla gelişti SSCB'de kömür, demir, doğal gaz ve petrolün yanı sıra, zengin bakır, kalay, kurşun, nikel, krom, cıva, altın ve alüminyum elde etmekte kullanılan boksit yatakları vardır SSCB sanayi üretiminde ABD'den sonra dünyada ikincidir


Moskova ve çevresi, Leningrad ve Ukrayna'da Krivoy Rog demir yataklarının bulunduğu bölge en eski sanayi bölgeleridir (bak LENİNGRAD; MOSKOVA) Buralarda başlıca sanayiler dokuma, çelik ve makinedir SSCB'nin daha yeni sanayi bölgeleri Asya'da kurulmuştur Ural Dağları'nın doğu yamaçlarındaki Sverdlovsk, Çelyabinsk ve Magnitogorsk büyük sanayi merkezleridir Bir başka büyük merkez de, Batı Sibirya'da Novosibirsk, Novokuznetsk, Kemerovo, Belovo ve Leninsk-Kuznetski gibi sanayi kentlerini içine alan Kuznetsk kömür yatakları bölgesinde kurulmuştur (bak NOVOSIBIRSK) Batı Sibirya'da Omsk ve Orta Asya'da Taşkent de büyük sanayi kuruluşlarının bulunduğu merkezlerdendir En son kurulan sanayi bölgesi Sibirya' da İrkutsk'tur Yakınında, Yenisey ve Angara ırmakları üzerinde kurulu barajlarda dünyanın en büyük hidroelektrik santralları bulunur Buralarda elde edilen elektrik enerjisi çevredeki kömür, demir, boksit, asbest, mika ve öbür madenlere dayalı sanayiler için kullanılır SSCB'de ayrıca çok sayıda nükleer enerji santralı da vardır

İletişim ve Ulaşım


SSCB'de ulaşım ve iletişimdeki eksiklikler ülkenin daha hızlı gelişmesinin önündeki engellerden biridir Yeni demiryolları yapılmakla birlikte, yük taşımacılığının büyük bölümünün gerçekleştirildiği bu yollar yeterli olmamaktadır Yenisey Irmağı'nın doğusunda, Doğu Sibirya'ya ve Büyük Okyanus kıyısına yolcu ve yük taşımacılığı Trans-Sibirya Demiryolu ile yapılır (bak TRANS-SİBÎRYA DEMİRYOLU)

BAM (Baykal-Amur Demiryolu) ise Lena ve Amur ırmakları arasında 3200 km boyunca uzanır Asya'nın kuzeyinde demiryolu azdır Karayolları da çağdaş standartların altındadır Ama özellikle yeni sanayi merkezlerinde, ulaşım sorunları göz önüne alınarak yol yapımına hız verilmiştir Moskova birçok yerle bağlantısı bulunan karayolları ağının merkezindedir Büyük kentlerin çoğuna yolcu otobüsleri işler


SSCB'de gemi ve mavnaların işleyebildiği ırmakların toplam uzunluğu 100000 kilometreyi aşar 1965'te açılan Baltık-Hazar Suyolu, kanallar aracılığıyla Karadeniz ve Hazar Denizi'ni Baltık Denizi'ne ve Beyaz Deniz'e bağlar Gemiler buzkıranların öncülüğünde, kutup buzlan ile kuzey kıyıları arasında dar bir geçit olan Kuzey Deniz Yolu'nu izleyerek, büyük Sibirya ırmaklarının ağızlarında kurulmuş limanlara ulaşabilir Nükleer enerji ile çalışan buzkıranlar bu kuzey yolunu her yıl 160 gün ulaşıma açık tutmayı başarmaktadır Hava ulaşımı çok önemlidir Başlıca kentler arasında uçak seferleri yapılır Moskova iç ve dış hatlarda büyük bir hava ulaşım merkezidir Devlet havayolu işletmesi olan Aeroflot dünyanın en büyük havacılık kuruluşudur


II Dünya Savaşı'ndan (1939-45) önce SSCB'nin birkaç limanı vardı 1940'larda yeni limanlar yapıldı Bu limanlar savaştan sonra başka ülkelerle daha fazla deniz ticareti yapılabilmesini sağladı Kuzey Buz Denizi'nde Peçenga ve Murmansk limanları buz tutmaz Leningrad'ın dışında Baltık Denizi'ndeki limanlar da böyledir Baltık limanlarının en önemlileri Tallinn (eskiden Revel), Riga, Klaipeda (eskiden Memel) ve Kaliningrad'dır (eskiden Königsberg) Asya kıyılarında Vladivostok limanı kışları buzkıranların yardımıyla açık kalır (bak VLADİVOSTOK) En önemlileri Odessa ve Batum olan Karadeniz'deki limanlardan İstanbul ve Çanakkale boğazlan yoluyla Akdeniz'e ulaşılır


Doğal gaz ve petrol boruhatları SSCB için çok önemlidir Kuybışev yakınlarındaki Tuymazi petrol alanından doğuya doğru 6500 km uzanan bir boruhattı İrkutsk'a ulaşır "Comecon" boruhattı ise SSCB petrolünü Ukrayna' da Brody'den Polonya, Almanya, Çekoslovakya ve Macaristan'a taşır


Satranç SSCB'de okullarda çok küçük yaşlarda öğretilir
Toplumsal Yaşam

Eğitim Rusya'da çarlık döneminde eğitime önem verilmemişti 1900'de nüfusun ancak üçte biri okuma yazma biliyordu 1914'te ise okul çağındaki çocukların ancak dörtte biri okula gidebiliyordu Ekim Devrimi'nin ilk yıllarında iç savaş koşullan ve ülkenin coğrafyası, eğitimin hızla genelleştirilmesinin önündeki başlıca engellerdi Seyrek nüfuslu Orta Asya çölleri ile kutup yöresine ulaşmak çok zordu Moskova ve Leningrad gibi kentlerde öğretmen bulmak kolayken, uzak yerlerde sorun oluyordu
Devrimden sonra, çarlığın yıkıntılarından çağdaş bir toplum yaratmak için eğitim yaygınlaştırılmaya çalışılmıştır Ayrıca yeni yönetimin kalkınmak için eksikliği duyulan mühendisleri, teknisyenleri, bilim adamlarını yetiştirmesi gerekiyordu Devrimin ilk yıllarında eğitim alanında yeni deneyler uygulandıysa da, 1930'dan sonra sanayi alanında yapılan atılımlara paralel olarak artan eğitimli işgücü gereksinmesini karşılamak için yeniden klasik yöntemlere dayalı öğrenime dönüldü Yetişkinler için başlatılan okuma yazma kampanyasıyla 1939'a kadar okuryazar oranı yüzde 90'a ulaştı


SSCB'de eğitim 7-17 yaşları arasında zorunlu ve parasızdır Küçük çocuklar için kreş ve gündüz bakımevleri vardır SSCB eğitimde mühendislik ve öbür bilim dallarına ağırlık verir Ama güzel sanatlar, özellikle de bale ve müzik eğitimi de çok önemlidir Sosyalizm ve ilkeleri okullarda ders programları çerçevesinde öğretilir Spor çalışmaları da desteklenir, gençler spor yapmaya özendirilir Ülkede çok sayıda yetişkin yükseköğrenimini gece okullarında ya da mektupla sürdürmektedir Eski Moskova, Leningrad ve Kiev üniversiteleri geliştirilmiş ve çok sayıda yeni üniversite açılmıştır


Değişik gelenek, kültür ve dili olan 100'den fazla ulusun yaşadığı SSCB'de eğitim her halkın anadilinde yapılır, ama okullarda resmi dil olan Rusça da öğretilir Eğitim, azınlık gruplarından ve değişik uluslardan milyonlarca çocuğun SSCB yurttaşı olarak yetiştirilmesini öngörür


Din 1917'den önce çarlık döneminde devletin resmi dini Ortodoksluk'tu Devrimden sonra yeni yönetim din ve devlet işlerini birbirinden ayırdı Okullardan din dersleri kaldırıldı Rus Ortodoks Kilisesi'nin malvarlığına el kondu Birçok kilise müzeye dönüştürüldü Kilisenin gücü eskisine oranla azaldıysa da, etkinliklerini sürdürmesine izin verildi


SSCB'de Litvanya'da Katolik, Estonya'da Protestan kiliseleri, başka Hıristiyan grupları, Museviler ve Asya kesiminde büyük Müslüman toplulukları vardır
Yemek Rus sofrasının baş yiyeceği "kara ekmek"tir Öteki geleneksel yemekler arasında lahana çorbası şçi, tahıl çorbası kaşa, küçük kıymalı börek piroşki, gözleme blini, kırmızı pancar çorbası borç ile çeşitli krema ve yoğurt türleri sayılabilir SSCB'nin değişik yörelerine özgü çok çeşitli yemekler vardır Mersinbalığı yumurtası olan havyar, dünyanın en pahalı ve ender yiyeceklerinden biridir


SSCB'de bir bale sınıfı
Spor Devrimle birlikte SSCB'de spora büyük önem verildi Atletler gerek olimpiyatlarda, gerek başka uluslararası yarışmalarda elde ettikleri şampiyonluklarla kendilerini kanıtladılar Devlet sporcular için pistler, çalışma alanları ve kapalı spor salonları sağlar En sevilen sporlar atletizm, jimnastik, futbol, buz hokeyi, kayak ve buz pateni ile basketbol ve voleyboldur Satranç, geleneksel bir masa başı oyunu olarak hem kapalı, hem de açık yerlerde oynanır SSCB'li oyuncular dünya satranç şampiyonluğunda ön sıralarda yer alırlar



Solda üstte: Vera Muhina'nın İşçi ve Çiftçi Kadın (1937) adlı büyük, paslanmaz çelikten heykeli Sağda üstte: İlya Yefimoviç Repin'in Volgalı Mavnacılar adlı yapıtı (1870) Sağda altta: Prenses Davidova ve Matmazel Rjevskaya (1776) adlı bu yapıtı Dimitri Levitski yapmıştır Solda altta: Orest Kiprenski'nin Albay Evgraf Davidov adlı tablosu (1809)


Sanat Rus mimarlığının en çarpıcı örnekleri, 17 yüzyıla kadar ülkenin en önemli yapılan olan kiliselerde görülebilir İlk kiliseler ahşaptı Bu ahşap kiliselerin kare zeminleri, çadıra benzer görünümleri ve soğan kubbeleri sonradan bazı taş kiliselerde de kullanıldı Novgorod'da bu kiliselerden çok güzel örnekler vardır Moskova'daki çok kubbeli Pokrovski Katedrali dünyaca ünlüdür


Ekim Devrimi'nden sonra mimarlık alanında Yapımcılık adı verilen yeni denemelere girişildi Yapımcılık, 20 yüzyıl başlarında SSCB'de ortaya çıkan yeni bir sanat ve mimarlık akımıdır Yapımcılar, insan yapımı gereçlere ağırlık vererek işlevsel, modern yapılar kurdular Sonraları sıradan, ama özellikle Stalin döneminde bir hayli gösterişli yapılar yapıldı Günümüzde mimarlar konut sorununu kısa sürede ve en ekonomik biçimde çözmek için yalın ve işlevsel tasarımlar uygularlar


15 yüzyıl dinsel resimleri ve ikonaları Rus resim sanatının özgün örnekleridir (bak İKONA) I Petrö'nun (Büyük Petro) Rusya'yı batılılaştırma çabalan Ruslar'a özgü bu sanat dalının yok olmasına neden oldu Daha sonraki ressamların büyük çoğunluğu farklı üslupları benimseyerek Batı Avrupa ülkelerindeki sanat akımlarını izlediler


Ruslar'ın geleneksel halk müziği çok zengindir 18 yüzyıldan beri bu müzik bir Rus telli çalgısı olan balalayka ile çalınır 19 yüzyılda Mihail İvanoviç Glinka (1804-57) bir konser müziği besteleyerek gerçek anlamda ilk batı müziği bestesini yaptı Glinka'nın Rusları ve Lyudmila operası ile Rus müziğinde yeni bir dönem başladı Peter İliç Çaykovski (1840-93), Mili Balâkirev (1837-1910), Aleksandr Borodin (1833-87), Modest Mussorgski (1839-81) ve Nikolay Rimski-Korsakov (1844-1908) bugün dünyanın hemen her yerinde çalınan ve dinlenen yapıtlarıyla, klasik müzikte Rus geleneğinin önemli temsilcileridir


20 yüzyılın önde gelen bestecileri ise, Sergey Rachmaninoff (1873-1943), Modernizm Akımı'nın en yetkin sanatçılarından biri olan İgor Stravinski (1882-1971) ve Sergey Prokofyev'dir (1891-1953) Modern SSCB bestecilerinin en ünlülerinden biri de Dmitri Şostakoviç'tir (1906-75) Şostakoviç ve Prokofyev'in SSCB yönetimiyle sorunları olmuş, ama Stalin' in ölümünden sonra düşün ve sanat yapıtları üzerindeki denetim büyük ölçüde kalkınca, her iki bestecinin yapıtları da yaygın biçimde çalınmaya başlanmıştır


Çarlık döneminde kurulan ünlü Rus Çarlık Balesi (bugün Kirov Balesi) SSCB hükümetinden de gördüğü destekle başarısını sürdürmektedir Bale tarihinin en yetenekli dansçıları arasında Anna Pavlova (1881-1931), Vaslav Nijinski (1890-1950) ve Galina Ulanova (doğumu 1910) sayılabilir Sergey Diaghilev (1872-1929) zamanının en değerli dansçılarını, ressamlarını, besteci ve şarkıcılarını bir araya getirerek, tüm yaratıcılıklarını ortaya koydukları olağanüstü bale gösterilerini sahneye koymuştur Bolşoy Balesi ve Tiyatrosu dünyaca ünlüdür (bak BALE)


İlk büyük Rus yazarı Mihail Vasilyeviç Lomonosov'dur (1711-65) Lomonosov, Rus konuşma dili ile daha önce yazı dili olarak kullanılan Eski Slavca'dan, yeni bir edebiyat dili yarattı Rus düzyazı biçimi daha sonra tarihçi Nikolay Mihayloviç Karamzin (1766-1826) tararından daha da sadeleştirilerek geliştirildi Rus edebiyatının altın çağı 19 yüzyıldır Bu dönemin ünlü şairleri Aleksandr Puşkin (1799-1837), Mihail Lermontov (1814-41) ve Fyodor İvanoviç Tyutçev'dir (1803-73) Oyun yazarları arasında Aleksandr Sergeyeviç Griboyedov (1795-1829), Nikolay Gogol (1809-52), Aleksandr Nikolayeviç Ostrovski (1823-86) ve Anton Pavloviç Çehov (1860-1904) sayılabilir


Rus yazarları içinde Avrupa'da ilk tanınan İvan Sergeyeviç Turgenyev (1818-83) oldu Unutulmaz Oblomov'u ile İvan Gonçarov (1812-91), Savaş ve Barış, Anna Karenina, Diriliş, Kazaklar gibi romanlarıyla Lev Tolstoy (1828-1910), Budala, Karamazov Kardeşler, Suç ve Ceza adlı romanlarıyla Fyodor Dostoyevski (1821-81) Rus edebiyatının ve romancılığının en önemli temsilcilerindendir Çağdaş SSCB yazarları içinde Maksim Gorki (1868-1936), İlya Ehrenburg (1891-1967), Mihail Şolohov (1905-84), Osip Emilyeviç Mandelstam (1891-1938), Boris Pasternak (1890-1960), Aleksandr Soljenitsin (doğumu 1918) sayılabilir Anna Ahmatova (1889-1966) ve Yevgeni Aleksandroviç Yevtuşenko (doğumu 1933) dünyaca tanınmış SSCB şairlerindendir (bak Rus EDEBİYATI)


SSCB'de sinema çok tutulan bir sanat dalıdır 20 yüzyılın başlarında Sergey Ayzenştayn, aralarında dünya sinema klasiklerinden sayılan Potemkin Zırhlısı'ma (1925) da bulunduğu birçok film çevirmiştir

Yönetim


Rusya'da, ülke tarihinin başlangıcından beri değişik dil, kültür ve gelenekleri olan halklar birlikte yaşamıştır Çarlık döneminde zorla bir bayrak altında toplanan bu halkların bir bölümü 1917 Ekim Devrimi'nin ardından bağımsızlıklarını ilan ettiler Bunlar, Polonya ve Finlandiya ile üç Baltık cumhuriyeti olan Estonya, Letonya ve Litvanya'ydı Başlangıçta yeniden Rusya'nın egemenliğine girmek istemeyen öbür halklar da Sibirya'da, Ukrayna' da ve Kafkasya'da özerk bölgeler ve cumhuriyetler kurdular Ama Sovyet yönetimi tüm uluslara, ırklara ve ayrı dil konuşan topluluklara eşit haklar tanıyan yeni bir anayasa önerdi ve 1922'de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği adıyla çokuluslu yeni bir federasyon kuruldu


Yeni birlik 1923'te Rusya, Beyaz Rusya, Ukrayna ve Transkafkasya cumhuriyetlerinin birleşmesiyle gerçekleşti Zamanla, öbür bölgeler ve cumhuriyetler de bu birliğe katıldı Bugün SSCB'yi oluşturan 15 birlik cumhuriyeti Rusya, Ermenistan, Azerbaycan, Beyaz Rusya, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan, Estonya, Letonya, Litvanya, Moldavya ve Ukrayna Sovyet Sosyalist cumhuriyetleridir (Bu cumhuriyetler için ayrı maddeler vardır) Ayrıca ülkede 20 özerk cumhuriyet ile yerel yönetim düzeyinde özerk birimler de yer alır Bunların tümü federal yönetim sisteminin de-netimi altındadır


SSCB'de uzun yıllar Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin (SBKP) yönetiminde tek partili bir sosyalist yönetim biçimi yürürlükte kaldı Yapılan son değişikliklerle, çok adaylı seçimler kabul edildi Ayrıca, parlamentonun denetim gücü artırıldı; devlet başkanı daha güçlü bir konuma getirildi ve Komünist Partisi ile devlet yönetimi bir ölçüde birbirinden ayrıldı


Yeni düzenlemeye göre, en üst yönetim organı beş yılda bir seçilen SSCB Halk Temsilcileri Kongresi'dir 2250 üyeden oluşan bu kongrenin temel görevi, bilinen anlamda parlamento işlevini üstlenen SSCB Yüksek Sovyeti'ni seçmektir Kongre, Yüksek Sovyet'in 542 üyesini kendi üyeleri arasından seçer Birlik Sovyeti ve Uluslar Sovyeti olarak iki meclisten oluşan Yüksek Sovyet yılda iki kez toplanır ve 3-4 aylık sürelerle çalışır Yüksek Sovyet'in toplanmadığı sürelerde görev yapan Yüksek Sovyet Prezidyumu, yeni uygulamalarda eski önemini yitirmiştir


Birlik Sovyeti ekonomik ve toplumsal sorunlar, dış politika, iç ve dış güvenlik gibi genel konularla ilgilenir Uluslar Sovyeti ise değişik halkların karşılıklı hak ve özgürlükleri ile birbirleriyle olan ilişkilerini düzenler

Devlet başkam, Halk Temsilcileri Kongresi tarafından beş yıl için seçilir Son değişikliklerle yetkileri genişletilmiş olan devlet başkanının birçok konuda kendi başına karar alabilme olanağı vardır


Yürütme görevini üstlenen bakanlar konseyi Yüksek Sovyet tarafından seçilir Bakanlar konseyinin altında birçok komite ve kuruluş görev yapar


SSCB'nin 15 cumhuriyetinde de merkezdekine benzer bir sistem uygulanır Her cumhuriyette tek meclisli bir Yüksek Sovyet ve bu kuruluşun atadığı bakanlar konseyi vardır


Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin yönetim üzerindeki etkisi hâlâ çok güçlüdür Partinin en üst organı Merkez Komitesi Politbürosu'dur Komünist gençlik örgütü Komsomol partinin gençlikle bağını sağlar

Tarih



Bugün SSCÇ topraklan olarak bilinen yerlere ilk yerleşenler Elbe Irmağı dolaylarından gelmiş olan Doğu Slavları idi İS 8 yüzyılın sonlarına doğru Kuzey Avrupalı ve Ortadoğulu tüccarlar bu topraklara geldiler Bu sıralarda Doğu Slavları Asya'dan gelen göçebe kabilelerin saldırılarına karşı korunmak için yerleşim yerlerini surlarla çevirdiler


9 yüzyılda kuzeyli kabileler Batı Avrupa'yı yağmalar ve yakıp yıkarken, Vikingler de gruplar halinde Baltık Denizi'ni aştılar ve ırmakları izleyerek güneyde Karadeniz kıyılarına kadar geldiler Bunların amacı yağma değil, Konstantinopolis (bugün İstanbul) ile ticaret yapmaktı Bu silahlı İskandinav tüccarların önderleri Doğu Slavları'nı yönetimleri altına alarak, Rus prensliklerine damgalarını vurdular


Efsaneye göre Viking önderlerinden Rurik 862'de Novgorod'a yerleşti 882'de Rurik' in kardeşi Oleg bu dönemde büyük bir ticaret merkezi olan Kiev'i ele geçirdi 11 yüzyıla gelindiğinde Doğu Slavları'nın tümü Kiev prensinin egemenliğini kabul etmişti Hıristiyanlık da Rusya'da ticaret yollarını izleyerek yayıldı Kiev Büyük Prensi I Vladimir 987'de Bizans imparatorunun kız kardeşi ile evlenince Hıristiyan oldu ve Rusya'da Hıristiyanlık' ın yayılması için çaba gösterdi Böylece Doğu Slavları Ortodoks Kilisesi'ne bağlandılar Konstantinopolis'i hem dinsel, hem de ticari ve kültürel merkez olarak benimsediler Rusya ile Konstantinopolis arasında uzun dönemli bir ilişki başlarken, Batı Avrupa'nın dinsel ve kültürel merkezi Roma'nın etkisi zayıfladı


11 ve 12 yüzyıllarda Kiev Avrupa ile ilgili olaylarda etkin bir rol oynadı Rus prensleri evlilik yoluyla Avrupa'daki krallıklarla bağ kurdular Kiev ve öteki prensliklerin Avrupa ile olan bağlantıları Moğol istilasıyla kesintiye uğradı


Kiev ve dolaylarında yerleşmiş olan Slavlar sık sık Asyalı kabilelerin saldırısına uğradılar 13 yüzyılın başlarında Moğollar Asya'nın doğusunda güçlü bir devlet kurmuştu Cengiz Han'ın önderliğinde Avrupa'ya korku saldılar (bak CENGİZ HAN)


1238'de Cengiz Han'ın torunlarından Batu Han'ın yönetimindeki Altın-ordu kuvvetleri Kiev'i yakıp yıkarak Rusya' nın neredeyse tamamını ele geçirdiler Moğol egemenliği 300 yıl sürdü Sona erdiğinde ise Rusya artık Avrupa'dan kopmuş ve Avrupa' nın gelişmişlik düzeyinin gerisinde kalmıştı Rusya bu dönemden sonra ekonomik, toplumsal ve askeri bakımlardan Avrupa'ya erişme çabasına girdi

Moğol istilası sırasında güçlenen Moskova Prensliği, istila sona erdiğinde Rusya'yı yönetmeye başladı Moğollar ele geçirdikleri ülkelerde en güçlü prenslerle anlaşır, haraç toplanmasından onları sorumlu tutarlardı (Haraç, işgal altındaki ülke halkının işgalcilere ödedikleri paradır) Moskova prensleri kısa zamanda Moğollar'ın desteğini kazandılar 1353'te II İvan'ın tüm Rusya prensleri üzerinde egemenlik hakkı Moğollar'ca da kabul edildi Böylece coğrafi açıdan merkezi bir konumda olmasından da yararlanan Moskova, ülkenin siyasal, 1453'te Osmanlılar'ın Konstantinopolis'i ele geçirmesinden sonra da dinsel merkezi oldu


1764'te II Katerina tarafından yaptırılan Ermitaj Müzesi Leningrad'dadır Rus çarlarının paha biçilmez sanat yapıtlarını barındıran bu yapıda, bugün dünyanın en zengin sanat koleksiyonlarından biri yer alır
Çarlık Yönetimi

1462-1505 arasında III İvan Moskova Büyük Prensliği'nin egemenlik alanını genişleterek gücünü artırdı 1480'de Moğol egemenliğine kesin olarak son verdi ve Rusya'yı bağımsızlığına kavuşturdu 1533'te tahta geçen IV İvan kendini tüm Rusya'nın çan (imparatoru) ilan etti IV İvan, uzun süren yönetimi sırasındaki acımasız tutumu nedeniyle Korkunç İvan olarak anıldı (bak KORKUNÇ İVAN) Korkunç İvan'ın yönetiminin ilk yıllannda Kazan ve Astrahan Rus topraklarına katıldı

1584'te İvan'ın ardından başa geçen oğlu I Fyodor'un 1598'de ölümünden sonra 15 yıl süren sorunlu bir dönem başladı Zekâ özürlü I Fyodor'un yerine Boris Godunov çar oldu Yetenekli bir yönetici olmasına, iç ve dış siyasetteki başarılarına karşın, 1605'te rakipleri tararından zehirlenerek öldürülen Godunov' un ardından tahta Düzmece Dmitri geçti Düzmece Dmitri olarak anılmasının nedeni Korkunç İvan'ın oğlu olduğunu iddia etmesiydi Dmitri ölünce Rusya kargaşaya sürüklendi ve Polonyalılar ile İsveçliler'in işgaline uğradı Moskova'yı ele geçiren işgalciler kenti yaktı Bu olay üzerine birleşme gereğini duyan Ruslar, işgalcileri ülkelerinden kovdular


Moskova'da, ülkenin her kesiminden gelen temsilcilerden oluşan bir meclis toplandı ve 1613'te Mihail Fyodoroviç Romanov çar olarak seçildi Mihail Fyodoroviç 1917 Ekim Devrimi'ne kadar iktidarda kalan Romanov hanedanının ilk çarıydı

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği (SSCB)

Eski 08-05-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Sovyet Sosyalist Cumhuriyet Birliği (SSCB)



Tarihte Büyük Petro olarak bilinen ve 1682-1725 arasında ülkeyi yöneten I Petro, Rusya'yı her alanda Avrupa ile eşit düzeye getirmek için çalıştı Rusya'yı Avrupa'da güçlü bir devlet konumuna yükselten I Petro, imparatorluğun gelişmesi için uğraştı İsveç Kralı XII Karl'ı II Kuzey Savaşı denen uzun süren bir mücadele sonunda yenilgiye uğratarak Baltık bölgesinin doğusunu alması Rusya'nın gücünü artırdı St Petersburg'da (bugün Leningrad) yeni bir başkent kurdu Orduyu ve donanmayı güçlendirdi Ülke sanayisini geliştirmek ve halkı eğitmek amacıyla Batı Avrupa'dan mühendis ve teknisyenler getirdi Devlet yönetiminde de önemli reformlar yaptı ve kiliseyi çarlığın yönetimine soktu Madencilik, silah, gemi yapımı ve öbür sanayileri destekleyen Petro, dış ticareti geliştirmek için de uğraştı Petro döneminde devlet eğitim alanına da girdi Batıdan örnek alınan birçok kurum bu dönemde Rusya'nın kültür yaşamında önemli gelişmelere yol açtı Temeli Petro döneminde atılan Bilimler ve Sanatlar Akademisi (bugün SSCB Bilimler Akademisi) bu gelişmelerde öncü rol oynadı Rusya'da olağanüstü değişiklikler gerçekleştiren Petro, uzun süren yönetimi sırasında, acımasız tutumuyla birçok insanın yaşamını yitirmesine de neden oldu Halkın önemli bir kesimini oluşturan toprağa bağlı sertlerin durumu daha da kötüleşti Toprak sahiplerinin sertler üzerindeki haklarını genişleten Petro, vergi düzeninde yaptığı değişikliklerle sertlik sisteminin koşullarını daha da ağırlaştırdı (bak PETRO I) Rusya'nın önemli yöneticilerinden biri de 1762-96 arasında hüküm süren ve Büyük Katerina olarak bilinen Çariçe II Katerina'dır Bir Alman prensesi olan Katerina Rus tahtına evlilik yoluyla geçti


Katerina Polonya'dan aldığı topraklarla Rusya'yı daha da genişletti Osmanlılar'a karşı kazandığı zaferlerle Karadeniz'in kuzeyindeki topraklar bütünüyle Rusya'ya geçti 1783'te Kırım'ı alan Rusya, Balkanlar'da etkili olmaya başladı Fransız sanat ve kültürüne hayranlık duyan Katerina, Rusya'yı Avrupa ve Fransız etkisine biraz daha açtı, ama 1789 Fransız Devrimi'nin yeni düşüncelerinin Rusya'ya girmesi için herhangi bir çaba göstermedi Tersine, hükümdarlık yetkilerini güçlendirerek, tüm yönetim kadrolarını kendi denetimine aldı (bak KATERİNA)


Katerina döneminde serflik kurumuna karşı giderek artan hoşnutsuzluk köylü ayaklanmalarına yol açtı Bunlardan en önemlisi, 1773'te Yemelyan İvanoviç Pugaçov önderliğinde sertliğe karşı başlatılan ayaklanmadır Ülkenin tüm doğu bölgelerini saran bu ayaklanma çarlık ordusunca bastırıldı, ama daha sonraki köylü ayaklanmalarına örnek oldu


I Aleksandr döneminde (1801-25) Napolyon Bonapart'ın orduları Rusya'yı işgal etti Moskova'yı ele geçiren Napolyon terk edilmiş bir kentle karşılaştı Fransızlar görüşme yapacak kimseyi bulamayınca, sert kış koşullarında açlıkla yüz yüze geldiler ve bozguna uğradılar Napolyon'un Moskova yenilgisi Ruslar'ın dünyadaki saygınlığını artıran önemli bir etken oldu (bak NAPOLYON SAVAŞLARI)


I Petro döneminde başlatılan eğitim atılımıyla okullaşma arttı, kültür düzeyi yükseldi Batıdan gelen yeni düşünce akımları Rusya' da, özellikle aydınlar arasında çarlık yönetimine ve serflik kurumuna karşı eleştirilerin doğmasına yol açtı


I Aleksandr tahta geçtiği zaman okullar ve üniversiteler açtı Toprağa bağlı serflerin öz-gürleştirilmesi için 1803'te çıkardığı yasa ise umulanı vermedi Bu yasadan yaklaşık 47 bin serf yararlanabildi Bu ise ülkede yaşayan serflerin ancak çok küçük bir bölümüydü


Rusya'da devrimci düşünceler giderek yayılıyor ve hoşnutsuzluk büyüyordu Reformların gerçekleştirilmesi için genellikle soylu aydınlardan oluşan gizli topluluklar kuruldu 1825'te I Nikolay tahta geçince, bu aydınlar tarihte Dekabrist Ayaklanması olarak bilinen bir ayaklanma başlattılar Çarlık güçleri bu başkaldırıyı bastırdı Önderlerinden beşi idam edildi, öbürleri hapse atıldı ya da Sibirya'ya sürüldü Ama özgürlükçü düşüncenin serpilip gelişmesinin önü alınamadı
Nikolay halk arasında giderek yaygınlaşan reform isteklerini dikkate almadı Tersine, yönetimi elinde tutabilmek için gittikçe sertleşti Bu dönemde Dekabristler'le çalıştığından ya da gizli örgüt üyesi olduğundan kuşku duyulanlar hemen Sibirya'ya sürüldü


I Nikolay dönemi Kırım Savaşı (1853-56) ile sona erdi (bak KIRIM SAVAŞI) Rusya'nın Kırım Savaşı'nda yenilmesi ülkedeki hoşnutsuzluğu artırdı Bu savaş Rusya'nın yetersiz gelişmesini ve modern teknikler karşısında geri kalmışlığını açıkça ortaya çıkardı


Rusya'nın yenilgisi bir dizi reformun yapılmasına yol açtı I Nikolay'dan sonra başa geçen II Aleksandr döneminde (1855-81) yaşama geçirilen bu reformlardan en önemlisi 1861'de serflerin özgürlüklerine kavuşturulmasıydı Ama bu reform oldukça gecikmişti ve sertler artık özgürlüklerinin yanı sıra toprak sahibi olmayı da istiyorlardı


Aleksandr ayrıca mahkemelerde de reform yaparak yargı sistemini modernleştirdi Seçimle işbaşına gelen yerel yönetim meclisleri oluşturdu Sanayinin gelişimini hızlandıracak girişimlerde bulundu Aleksandr döneminde Rusya'da üretim üç katına çıktı ve yeni demiryolları yapıldı


Bu reformlara karşın ülkede huzur sağlanamadı Köylüler bu kez de yaşamak için yeterli toprağa sahip olamadıklarından ayaklanıyorlardı Birçoğu kentlere göç ederek yeni açılan fabrikalara girdi Bu fabrikalarda çalışma koşulları çok kötü ve ücretler de çalışanların açlıktan ölmemesine yetecek kadardı Topraksız köylüler yaşamlarını sürdürebilmek için bu koşullarda çalışmak zorunda bırakıldılar Böylece hızla gelişen sanayi ve serflerin özgürleştirilmesi Rusya'da düzenden hoşnut olmayan işçi sınıfının doğmasına yol açtı Çarlık polisinin uyguladığı baskı ve yasaklara karşın, işçiler arasında gizli sendikal örgütlenmeler başladı ve grevler yaygınlaştı
Kentlerde yoksulluğun ve çarlık baskısının neden olduğu hoşnutsuzluk, Avrupa'dan gelen sosyalist düşüncelerle birleşince, devrimci hareketler gelişmeye başladı ve yeni siyasal örgütlenmeler ortaya çıktı (bak SOSYALİZM) 1870'lerde özellikle gençler arasında, köylüleri siyasal propaganda yaparak ayaklandırma girişimleri yaygınlık kazandı Narodnikler olarak adlandırılan bu örgütün eylemlerini, çarlık polisinin yaygın tutuklamaları ve sürgünler izledi Baskıların artmasıyla bu gizli örgütlerin bir bölümü bombalama ve suikast gibi şiddet eylemlerine yöneldi Bu sırada II Aleksandr 1881'de şiddet yanlısı bir örgütün bombalı saldırısı sonucu öldürüldü


Tahta geçen II Aleksandr, babasının halkın yönetimde bir ölçüde söz hakkı olmasını sağlayacak meşruti yönetime geçme taşanlarından tümüyle vazgeçti; çarların mutlak egemenlik yetkileri olduğunu ileri sürdü Son 80 yılda oldukça yerleşmiş ilerici düşünceleri kesinlikle onaylamayan III Aleksandr gerici bir siyaset izledi Kargaşa ve teröre son vermek için baskıcı önlemler aldı Kendisine karşı olan kişi ve gruplan susturdu Bu dönemde binlerce siyasal tutuklu Sibirya'ya sürüldü İlerici gruplara ve Yahudiler'e ağır baskılar uygulandı III Aleksandr dönemi (1881-94), bu baskıcı tutumuyla, Rusya'da devrim koşullarının olgunlaşmasını sağladı


1894'te tahta geçen Çar II Nikolay, yönetimin her kademesini titizlikle izleyen otoriter III Aleksandr'a göre daha yumuşaktı Hükümetin üzerindeki etkisi de zayıftı II Nikolay döneminde (1894-1917) Trans-Sibirya Demiryolu'nun açılmasıyla insanlar Sibirya'da yaşamaya özendirildi Büyük Okyanus kıyısında, günümüzde Çin sınırlan içinde bulunan Port Arthur (bugün Lüshun) ve Dairen limanları açıldı Rusya'nın Büyük Okyanus'a doğru yayılması Japonya ile çatışmasına yol açtı 1904-05 Rus-Japon Savaşı, Rusya'nın ağır yenilgisi ve donanmasının hemen tümüyle yok olmasıyla sonuçlandı



1904-05 Rus-Japon Savaşı sırasında Mançurya cephesinde bir Rus topçu bataryası
İki Devrim

Rus-Japon Savaşı halk tarafından başlangıçta da benimsenmemişti Bir de bu savaşın yitirilmesi ülkede durumun ne kadar kötüye gittiğini tüm açıklığı ile gösterdi Çar demokratik siyasal partilerin kurulması önerisini reddedince, toplumda huzursuzluk daha da arttı Birçok yerde bir dizi grev ve ayaklanma baş gösterdi

22 Ocak 1905 Pazar günü, sonradan çarlık polisinin bir ajanı olduğu ortaya çıkan papaz Gapon'un öncülüğündeki büyük bir işçi topluluğu isteklerini çara sunmak üzere ellerinde haçlarla, ilahiler söyleyerek Kışlık Saray'a doğru yürüdüler Polis yürüyüşü durdurmak için işçilerin üzerine ateş açtı 100'ün üzerinde göstericinin öldüğü bu olay tarihe "Kanlı Pazar'" olarak geçti Kanlı Pazar'ın ardından Rusya'da birçok kentte grevler, kırsal bölgelerde köylü ayaklanmaları ve askerler arasında isyanlar görüldü 1905 Devrimi olarak adlandırılan bu toplumsal hareketler Rusya'da meşruti monarşinin kurulmasında etkili oldu Bu başkaldırıların en ünlülerinden biri de Potemkin zırhlısında baş gösteren isyandır Bu isyan daha sonra Sergey Ayzenştayn'ın ünlü filmine de konu olmuştur


1905 Devrimi sonunda çarlık güçlerince bastırıldı, ama Çar II Nikolay, askeri diktatörlükle halka bazı haklar tanıyacak bir reform programı arasında bir seçim yapmak zorunda kaldı "Ekim Manifestosu" olarak bilinen yazılı bir metinle söz ve düşünce özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma özgürlüğü gibi belirli bazı haklan tanıdığını açıkladı Ayrıca bu manifestoda, çarın yasa yapma yetkisini paylaşacak Duma adında bir meclisin kurulması da öngörülüyordu 1906'da seçilen ilk Duma'da sol muhalefet ve reform yanlıları çoğunluğu alınca, çarlık yönetimiyle çatışma kaçınılmaz oldu ve Duma iki ay içinde dağıtıldı II Duma da aynı biçimde, üç ay içinde dağıtıldı Çar ve bakanları Duma'nın seçimi ile ilgili kuralları değiştirerek ve yetkisini kısıtlayarak, etkin bir biçimde çalışmasını engellediler Daha sonra seçilen III ve IV Duma'lar çarlık yönetimini destekledi Gene de, Duma Rusya'da demokratik yönetime doğru atılmış bir adım oldu Tanınan haklar da siyasal partilere, sendika ve dernekler ile basına görece özgür bir ortam sağladı


1905-17 arası hoşnutsuzluğun sürdüğü yıllar oldu Devrim söylentileri yaygınlaştı Çarlık yönetiminin Rus olmayan halklara ve özellikle Yahudiler'e uyguladığı baskı yoğunlaştı Sanayide hızlı bir gelişmenin olduğu bu yıllarda Sibirya'da yerleşim yaygınlaştı Ama 1914'te başlayan I Dünya Savaşı çarlık yönetiminin çöküşünü hazırlayan temel nedenlerden biri oldu


Rusya I Dünya Savaşı'nda Almanya'ya karşı İtilaf Devletleri ile birleşti Donanım ve erzak eksikliği Rus ordusunun savaşta ağır yenilgiler almasına yol açtı Osmanlı ordusunun Almanya ve Avusturya yanında savaşa girmesiyle Kafkasya'da yeni bir cephe açmak zorunda kalan ve boğazların kapanmasıyla aldığı destek büyük ölçüde azalan Rusya, art arda yenilmeye başladı 1916'ya gelindiğinde ordunun insan kaybı 1 milyonu aşmıştı Kötü yönetimden büyük zarar gören ordunun savaşma gücü kalmamıştı Halk arasında savaşa karşı hoşnutsuzluk giderek arttı Askerler isyana ve birliklerini terk etmeye başladılar Petrograd'da (bugün Leningrad) ve Moskova'da çarlık yönetiminin önleyemediği grevler ve gösteriler hızla yayıldı Fabrikalarda işçiler, cephede askerler ve kırsal alanda köylüler sovyet adı verilen yerel örgütler kurdular ve örgütlendiler


Savaşın ve ekonominin kötü gidişi basında ve Duma'da yeni bir hükümet kurulması isteğinin gündeme gelmesine yol açtı Mart 1917'de Petrograd'da işçi ve askerlerin temsilcilerinden oluşan Sovyetlerin önderliğinde başlayan ayaklanma Moskova ve öbür kentlere de yayıldı Şubat Devrimi olarak adlandırılan bu devrimle çar tahttan çekildi ve yönetim kurulan Geçici Hükümet'in eline geçti


Askerlerinin desteğini yitiren çar 1918'de kurşuna dizildi Bu arada Rusya'da etkinlik gösteren sosyalistler çalışmalarını çeşitli örgütlerin içinde ayrı ayrı sürdürüyor, belirli olaylarda birlikte hareket ediyorlardı 1898'de işçi ve aydınlarca kurulan Rus Sosyal Demokrat İşçi Partisi 1912'de Bolşevikler (çoğunluk) ve Menşevikler (azınlık) olarak iki ayrı partiye bölünmüştü Bu iki parti ile öbür sosyalist parti ve gruplar Rusya'nın siyasal yaşamında giderek önemli bir yere sahip oldular Şubat Devrimi'nden sonra Rusya'nın hemen her önemli kent ve bölgesinde işçi, köylü ve askerler arasında giderek yaygınlaşan Sovyetlerin içinde güçlendiler


Bolşevikler'in önderi V İ Lenin, Şubat Devrimi'nin ardından Almanya'dan Rusya'ya döndü Savaşı sona erdirmeyen, işçi, köylü ve askerlerin istemlerini karşılayamayan Geçici Hükümet'e karşı halkın büyüyen hoşnutsuzluğunu da dikkate alarak, devrimin sürdürülmesini ve bütün iktidarın Sovyetlere geçmesini savundu Devrimin önderlerinden Lev Troçki ve bazı Menşevikler'i de yanlarına alan Bolşevikler, geniş bir propaganda çalışması başlattılar; Sovyetlerin içinde giderek güçlendiler; "Barış, Toprak ve Ekmek" sloganıyla geniş halk kesimlerini kendi yanlarına çektiler Bu arada başarısız bir sağ darbe girişimi, Sovyetlerin devrime sahip çıkması gerekliliğini ortaya çıkardı Eylül 1917'de Petrograd ve Moskova Sovyetleri seçimlerini kazanan Bolşevikler, Lenin'in önerisiyle 7-8 Kasım gecesi Geçici Hükümet'i devirerek yönetimi ellerine geçirdiler (bak EKİM DEVRİMİ; LENİN, VLADİMİR İLYÎÇ) Ardından toplanan kongrede tüm iktidar Sovyet Merkezi Yürütme Komitesi'ne bırakıldı Hükümet görevi de Lenin'in başkanı olduğu Halk Komiserleri Konseyi'ne verildi

Sovyet Devleti

Lenin, Rusya'da gerçekleştirilen sosyalist devrimin Avrupa'daki düzeni sarsacağını ve bir dizi devrimin ilki olduğunu düşünmüştü Oysa Avrupa'da beklenen sosyalist devrimler gerçekleşmedi ve Lenin tüm gücüyle, tam anlamıyla sanayileşmemiş bir ülkede sosyalizmi gerçekleştirmek için çalışmaya başladı Sıkı disiplinli Komünist Parti yönetimi, Çarlık Rusya'sının merkezi otoritesinin yerini aldı Bu yönetimin temel görevi, bir tarım ülkesi, dolayısıyla da oldukça yoksul bir ülke olan Rusya'yı modern ve sanayileşmiş bir güç yapmaktı


Komünist öğreti, 19 yüzyıl felsefe, ekonomi ve siyaset kuramcısı Karl Marx'in düşüncelerinden kaynaklanır Batı sanayi toplumlarını inceleyen Marx, bu toplum biçiminin yarattığı haksızlıklara karşı çıkarak kapitalizmin yıkılmasının kaçınılmaz olduğunu, yerine komünist sistemin kurulacağını savunmuştur Marksizm'in temel öğretilerinden biri de, bir ülkenin toprak, maden, fabrika ve banka gibi tüm zenginlik kaynaklarının halkın denetiminde kamu mülkiyetine geçmesi gerekliliğidir Böylece, herkes bu zenginliklerden adil biçimde yararlanabilecektir (bak KOMÜNİZM; MARX, KARL; SOSYALİZM)


Lenin, hem ülkeyi Marksizm'in ilkelerine göre yönetmek, hem de sanayinin gelişimini hızlandırmak gibi çifte görevle karşı karşıya kaldı Devrimle komünist toplum arasında bir geçiş döneminin, yani sosyalizm aşamasının yaşanması gerektiğini savunan Lenin, bu ara dönemde ülke yönetiminin proletaryanın (işçi sınıfının) elinde olacağını söyledi Sosyalizm aşamasında "herkesin yeteneğine göre çalışması ve herkese çalışmasına göre ödeme yapılması" ilkesi geçerli olacaktı


Ülke yeterince zenginleşince, "herkes yeteneğine göre çalışacak, ama üretimden gereksindiği kadar pay" alacaktı Bu gerçek komünist toplumda, artık gereksizleşen devlet ve devletin ordu, polis gibi kurumları ortadan kalkacaktı

1917 Ekim Devrimi'nin önderi Lenin, 1 Mayıs 1919'da Kızıl Meydan'da konuşurken Devrim Sonrası

Devrimden sonra, Lenin ve arkadaşlarının karşılaştığı en acil sorun Almanya ile savaşa son verilmesiydi Yeni yönetimin ilk uygulamaları arasında tüm toprakların kamulaştırılması ve köylülere dağıtılması, bankaların devletleştirilmesi, fabrikalarda işçi denetiminin yerleştirilmesi, kadın erkek eşitliğini sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması sayılabilir Bu arada Alman birlikleri Rusya topraklarında ilerliyordu Ordusu dağılmış ve yeni sistemi henüz oturtamamış olan Rusya'da toplumsal ve siyasal ortam da oldukça karışıktı Bu nedenle, kendi partisi içinde bile sert karşı çıkışlar olmasına karşın, Lenin Almanya ile Brest-Litovsk Antlaşması'nın imzalanmasını sağladı (1918) Bu antlaşmayla yeni yönetim Baltık bölgesi, Polonya, Ukrayna ve Kafkasya'dan çekilmeyi kabul etti


Devrimden sonra Rusya'nın bazı bölgeleri Sovyet sistemini benimsemişti Yeni yönetim de, Rusya'daki tüm halklara eşit haklar tanıyan, kendi kaderini belirleme, ayrılma ve bağımsız devlet oluşturma hakkı veren bir kararı onaylamıştı Ukrayna ile Don ve Volga ırmaktan çevresinde yaşayan Kazaklar Sovyet sistemini reddettiler Ukrayna Moskova'dan bağımsızlığını ilan etti Brest-Litovsk Antlaşmasıyla da Sovyet birlikleri Ukrayna'dan çıktı


Yeni yönetimin iktidarını pekiştirme çabalan Mayıs 1918'de çıkan iç savaşla yeniden kesintiye uğradı Eski çarlık generallerince yönetilen karşıdevrimci Beyaz Ordu, Mart 1918'de Rus Komünist Partisi adını alan Bolşevikler'e karşı olan bazı gruplar ile İngiltere, Fransa ve ABD gibi batılı devletler Sovyet yönetimine karşı savaşmaya başladılar İtilaf Devletleri Bolşevikler'i devirmek ve Rusya'yı yeniden Almanya'ya karşı savaşa sokmak için Arhangelsk, Murmansk ve Vladivostok'a asker çıkardılar I Dünya Savaşı'ndan sonra da batılı devletler para, silah ve erzak yardımıyla Beyaz Ordu'yu desteklediler


Sovyet yönetimi Lev Troçki'yi, Kızıl Ordu olarak bilinen yeni orduyu örgütlemekle görevlendirdi 1919'dan başlayarak Petrograd'a yürüyen karşı kuvvetler Troçki'nin önderliğindeki Kızıl Ordu tarafından püskürtüldü Ukrayna, Beyaz Rusya, Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan Sovyet yönetimine girdi Baltık cumhuriyetleri Letonya, Litvanya ve Estonya İtilaf Devletleri'nin desteğiyle bağımsızlıklarını korudular Polonya'ya karşı sürdürülen savaş başarılı olamadı ve Ukrayna ile Beyaz Rusya'nın bir bölümü Polonya'ya bırakıldı İç savaş 1920'nin sonlarına doğru bitti Bu savaş 100 binden fazla kişinin ölümüne ve yaklaşık 2 milyon kişinin ülkeden kaçmasına yol açtı


Savaş döneminde Rus Komünist Partisi iktidara tek başına egemen oldu, muhalefet susturuldu, parti içinde merkeziyetçilik ve disiplin temel alındı İç savaş sırasında "savaş komünizmi" uygulaması adı altında sanayi, ticaret ve hizmet sektöründe sıkı bir devlet denetimi uygulandı Savaş koşullan nedeniyle köylüye para ödenemeyince, fazla ürünlerine parasız el kondu İşçi ücretleri ürün ya da karne ile ödenmeye başlandı Bu zorunlu uygulamalar, art arda yaşanan I Dünya Savaşı, devrim ve iç savaşın ülkede yarattığı yıkımla birleşince, Rusya yoksulluğun ve kıtlığın eşiğine geldi Tarımsal üretim düşmüş, sanayi felce uğramıştı

Lenin 1921'deki parti kongresinde, Yeni Ekonomi Politikası (NEP) adını verdiği bir programın uygulanmasını kabul ettirdi NEP, tarımda zorla alım yerine yeni bir vergi sistemi getiriyor, özel mülkiyete, kapitalist yönetim tekniklerinden yararlanmaya ve piyasa ekonomisine bir ölçüde izin veriyordu NEP uygulaması tarım ve sanayi üretimini artırdı, ekonomi kısa sürede savaş öncesi durumuna geldi 1921'de uygulanmaya konan NEP, Lenin'in ölümünden sonra 1928'e kadar sürdürüldü


NEP dönemi aynı zamanda Troçki ve Josef Stalin'in Komünist Parti içinde süren çekişmelerinin de doruğa çıktığı dönem oldu Lenin'in sağlık nedeniyle parti ve devlet işlerinden uzak durduğu 1922-24 arasında, Troçki 1922'de parti genel sekreteri olan Josef Stalin karşısında gücünü yitirdi Lenin'in ölümünü izleyen dönemde iktidarını pekiştiren Stalin muhalefeti sindirme yolunu seçti 1926'da Troçki ve öbür muhalifler partiden ve devlet görevlerinden uzaklaştırıldı Troçki 1929'da ülke dışına sürgüne gönderildi



1928'den sonra partiyi ve devlet yönetimini kesin denetimine alan Stalin beş yıllık planlarla büyük çapta bir sanayileşme girişimini başlattı Bunun yanı sıra tarımın kolektifleştirilmesi gündeme geldi Ekim Devrimi'nden sonra köylüye toprak dağıtılmıştı Ama toprak devletin mülkiyetindeydi Tarımda üretimin artırılması için, her aileye küçük bir tarla vermek yerine, 150-300 ailenin çalıştığı kolhoz adı verilen çiftlikler kuruldu Kolhozun ürettiği ürünler devlete satılıyor, toprak ve tarım araçları kolhoz tarafından devletten kiralanıyordu Başlangıçta kolhoz uygulaması ciddi karşı çıkışlara, kıtlıklara ve aksaklıklara yol açtı, ama 1936'da bütün köylere yayıldı


1941'e gelindiğinde, 24 milyon dolayında insan yeni açılan fabrikalarda çalışmak üzere köylerden kentlere göç etmişti 26 milyon küçük çiftlik yerine, neredeyse tarım yapılan alanların tamamını kapsayan 242 bin kolhoz vardı Bunlar daha sonra yeniden birleştirilerek sayıları 44 bine indirildi Ayrıca 7000 sovhoz (devlet çiftliği) kuruldu


Beş yıllık planlarla her ana sanayi kolunun görevleri ve üretimde ulaşması gereken hedefler belirlendi 1929-32 arasında uygulanan ilk beş yıllık plan özellikle ağır sanayinin kurulmasını öngörüyordu Bu dönemde çok zor koşullarda çalışıldı ve sonuç çok başarılıydı İkinci beş yıllık plan (1933-37) ilkinin devamı niteliğindeydi ve SSCB giderek büyük bir sanayi ülkesi durumuna geldi Üçüncü beş yıllık plan II Dünya Savaşı'nın çıkması ile yanda kaldı

1939'da SSCB ile Almanya 10 yıllık bir saldırmazlık antlaşması imzaladı Bu antlaşma, Almanya'yı hem doğuda, hem de batıda savaşa sokmak istemeyen Hitler'in düşüncesiydi II Dünya Savaşı Almanya'nın 1 Eylül'de Polonya'ya saldırısıyla başladı 17 Eylül'de SSCB güçleri Doğu Polonya'yı işgal etti Ardından Estonya, Letonya, Litvanya'ya giren SSCB, bu ülkeleri kendi sınırlarının içine kattı Kısa bir savaştan sonra Finlandiya'dan da bazı bölgeler alındı Bu harekât, bir bakıma SSCB ile Almanya arasında "tampon" bir bölge oluşturmayı amaçlıyordu Bu önlemlere karşın 1941'de Almanya SSCB'ye saldırdı ve kısa sürede ülkenin doğu bölümünün büyük kesimini ele geçirdi


SSCB savaş sırasında fabrikalarını Urallar'ın gerisine taşımak gibi olağanüstü zor bir işi gerçekleştirerek, hem üretimin tümüyle aksamasını önledi, hem de savaş için gerekli gereçlerin üretilmesini sağladı 1941'de Moskova yakınlarına kadar gelen Almanlar, Müttefikler'den askeri destek alan ve moral olarak da toparlanan Kızıl Ordu'nun savunması karşısında çekilmek zorunda kaldılar Bir yıl sonra, Almanlar Kafkasya'daki zengin petrol yataklarını ve Stalingrad (bugün Volgograd) sanayi bölgesini ele geçirmek amacıyla yeni bir saldırı başlattı Stalingrad aylarca kuşatma altında kaldı Halk yardım gelinceye kadar kenti savundu Sonunda büyük bir bozguna uğrayan Alman ordusu geri çekilmeye başladı 1943'ün sonunda Alman işgalindeki toprakların üçte ikisi kurtarılmıştı 1944'te Doğu Avrupa'da ilerleyen SSCB ordusu Alman topraklarına girdi

II Dünya Savaşı SSCB'nin de içinde bulunduğu Müttefik Devletler'in zaferiyle sona erdi, ama savaş ve Nazi işgali milyonlarca insanın ölümüne ve büyük yıkıma neden oldu Savaşta SSCB yaklaşık 20 milyon insanını yitirdi (bak İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI)
Savaştan sonra yapılan beş yıllık planlar bu yıkımı onarmaya yönelikti Ayrıca SSCB güçlü bir ordu da beslemek durumundaydı Alman işgalinden kurtardığı Doğu Avrupa ülkelerinin denetimini de elinde tutuyordu Orduları, uyduları ve komşu sosyalist ülkelerle birlikte SSCB en güçlü ülkelerden biri oldu



Kızıl Meydan'da her yıl 1 Mayıs törenleri düzenlenir
Beş yıllık planlar ayrıca, SSCB'nin Kutup Bölgesi topraklarının geliştirilmesini ve yeni sanayiler için gerekli dev hidroelektrik santralların kurulmasını da öngörüyordu 1936' ya kadar Komünist Parti ve devlet yönetiminde tek otorite olarak iktidarını pekiştiren Stalin, parti içinde ve halk arasında yükselebilecek her türlü muhalefeti baskıcı yöntemlerle susturdu "Büyük Temizlik" olarak adlandırılan uygulamalarla, eski Bolşevik önderlerin çoğu Stalin'e karşı çıktıktan için düzmece gerekçeler ve delillerle tutuklandı, hapse atıldı ya da idam edildi Partide ve devlet kademelerinde çalışanlardan Stalin karşıtı olanlar yargılandı, sürgün edildi ya da görevden alındı Binlerce kişi halk düşmanı ilan edilerek çalışma kamplarına gönderildi 1953'te Stalin'in ölümünden sonra Nikita Kruşçev ve Georgi Malenkov yönetime seçildiler 1955'te Malenkov'un yerini Nikolay Bulganin aldı SBKP'nin 1956'da yapılan 20 Kongresi'nde ilk kez Stalin'in putlaştırılması yerildi, yöntem ve uygulamaları eleştirildi Kongrede ayrıca "barış içinde bir arada yaşama" ilkesi kabul edildi Bu ilkeye uygun olarak, 1957'de yönetimin en güçlü kişisi olan Kruşçev'in döneminde ABD ve öbür batılı ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesine çaba harcandı Yerel yönetim birimlerine ağırlık verilirken merkezi yönetimin yetkisi azaltıldı


1964'te Kruşçev görevden alınarak, yerine Sovyetler Birliği Komünist Partisi birinci sekreterliğine Leonid İlyiç Brejnev, başbakanlığa da Aleksey Nikolayeviç Kosigin getirildi Bu dönemde merkezi yönetimin otoritesi yeniden güçlendirildi 1966'da genel sekreterliğe, 1977'de ise Yüksek Sovyet Prezidyu-mu başkanlığına getirilen Brejnev ülkenin iç ve dış ilişkilerini belirleyen en güçlü adamı oldu


1957'de ilk yapma uydu Sputnik, 1961'de ise Rusça'da "evren gezgini" anlamına gelen ilk kozmonot uzaya gönderildi SSCB Ortadoğu'da, Afrika'da ve Orta Amerika'da etkin bir rol oynamaya başladı Ama bir zamanlar çok iyi olan SSCB-Çin Halk Cumhuriyeti ilişkileri ciddi biçimde bozuldu II Dünya Savaşı'ndan sonra çeşitli uluslararası çelişkiler dünyanın iki büyük gücü olan SSCB ve ABD çevresinde gelişti Kore Savaşı (1950-53), Küba Bunalımı (1962), Vietnam Savaşı, Afganistan ve Nikaragua sorunları bunlardan en önemlileriydi Gene de 1971 sonrasında geliştirilen yumuşama siyaseti sonucu, 1972'de ABD ile Stratejik Silahların Sınırlandırılması Görüşmeleri (SALT) başlatıldı


Leonid Brejnev 1982'de öldü Yerine seçilen Yuri Andropov SSCB'nin güçlü haber alma örgütü KGB'nin başkanıydı Andropov ekonomiyi geliştirmek ve ülkede bir yenilenme hareketi başlatmak istiyordu Ama bunları gerçekleştiremeden öldü Konstantin Çernenko 1984'te görevi devraldığı zaman 73 yaşındaydı O da ancak bir yıl görevde kaldıktan sonra ölünce, bu kez Politbüro'nun genç ve dinamik üyelerinden Mihail Gorbaçov işbaşına geçti Gorbaçov, SSCB'de yürürlükte olan sistemi yeniden düzenlemekte kararlıydı Parti ve devlet kademelerinde büyük değişiklikler yapmakla işe başlayan Gorbaçov 1986'da perestroyka (yeniden yapılanma) ve glasnost (açıklık) ilkelerini açıkladı ve parti içinde onaylanmasını sağladı Perestroyka, SSCB'de sanayi ve tarımdan, tiyatro ve çevre sorunlarına bakışa kadar yaşamın tüm alanlarının yeniden biçimlendirilmesi anlamını taşıyordu Glasnost ise, SSCB'de sistemin aksayan yönlerini göstermeyi amaçlıyordu


Gorbaçov aynı zamanda, SSCB'de sistemin demokratikleştirilmesinden yanaydı Sıradan insanların siyasal yaşama daha fazla katılmasını ve görevlileri rahatlıkla eleştirebilmesini istiyordu Komünist Parti'nin ekonominin günlük işleyişine daha az karışmasını, devlet aygıtındaki rolünün azaltılmasını, yerel meclislere (sovyetler) daha fazla yetki verilmesini ve güçlendirilmesini, Komünist Parti'nin yerel düzeydeki etkisinin azaltılmasını da savunuyordu Bu görüşleri Komünist Parti içinde de destek buldu ve ülkede yeni bir döneme girildi


1989'da Yüksek Sovyet Prezidyumu başkanlığına getirilen Gorbaçov, 1990'da daha geniş yetkiler tanınarak aynı göreve seçildi Gorbaçov yönetimi, ABD ve öbür batılı ülkelerle ilişkilerin yumuşatılması ve Çin'le ilişkilerin düzeltilmesi konularında önemli adımlar attı Özellikle silahlanma yarışını durdurma ve ABD ile orta menzilli nükleer füzelerin kaldırılmasına ilişkin görüşmelerde önemli gelişmeler oldu


Merkezi otoritenin daha demokratik bir yapıya kavuşturulmasıyla birlikte, SSCB'de yaşayan çeşitli halkların merkezi yönetimle ve birbiriyle olan çelişkileri de su yüzüne çıktı Kafkasya'daki olaylar ile Baltık cumhuriyetleri olan Letonya, Estonya ve Litvanya'nın bağımsızlık kararlan birbirini izledi Haziran 1990'da Rus Sovyet Federe Sosyalist Cumhuriyeti de aldığı egemenlik kararı ile SSCB'den ayrılma hakkını saklı tutarak merkezi hükümetle olan bağlarını gevşetti Bu olaylar sonunda SSCB'de yapısal değişikliklerin hangi düzeyde gerçekleşeceği henüz belirginlik kazanmadı


Gorbaçov öbür Doğu Avrupa ülkelerinin komünist partileri ve yönetimleri üzerindeki SSCB denetimini kaldırınca, 1989'dan başlayarak bu ülkelerde de önemli siyasal ve toplumsal değişimler yaşandı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.