12-20-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Edebiyatında Sonbahar
??Türk Edebiyatında Sonbahar ??bahsine geçmeden önce bir şarkıyı hatırlayalım birlikte Ben yaşlardakilerin ya da benim yaşıma aşağı yukarı yakın olanların unutamadığı Yıldırım Gürses?e ait bir şarkı:
Düşen bir yaprak görürsen
Beni hatırla demiştin
Biliyorsun ben seni
Sonbaharda sevmiştim
Her sonbahar gelişinde
Sarı sarı yapraklarda
Kuru dallar arasında
Sen gelirsin aklıma
Öyle ya güfteler de edebiyatın bir parçası İnsan duygularını biçimlendiren zaman, mekan kavramlarının yanı sıra, yaşadığı olayların bıraktığı psikolojik etkileşim de zamanı ve mekanı değerli/ değersiz kılar Yıldırım Gürses?in şarkısında Sonbahar, sevgiliyle güzelliklerin yaşandığı mutlu bir mevsimdir Bu nedenle sonbaharın bıraktığı duygular, özlenen ve hatırlanan güzelliklerdir
?Sonbahar ? deyince Türk edebiyatının önemli romanlarından söz etmeden geçmek olmaz Örneğin ??Eylül??? Mehmet Rauf?un edebiyatımıza kazandırdığı ilk psikolojik roman olarak kabul görür Romanın ana kahramanları Suat ve Süreyya?nın mutluluk arayışları; Suat?la, Süreyya?nın en yakın arkadaşı Necip arasında başlayan platonik aşk; Eylül ayında Suat?ın Necip?ten uzaklaşıp, sonbaharla özdeşleştirilerek yaprak dökümü yaşadığı bir acıya dönüşür Zamanın ??Eylül?? olarak belirlenmesi tesadüfî değildir Bildiğiniz gibi, bu büyük aşk köşkte çıkan yangında, Necip?in canı pahasına kendini alevlerin arasına atmasıyla sonlanacaktır
Bir başka roman, Reşat Nuri Güntekin?in Yaprak Dökümü? Ali Rıza Bey?in hazin sonunu anlatmaya gerek yok sanırım Teker teker hüsrana uğrayan çocuklarının ve ailesinin sonbahar yaprakları gibi dökülüşünü Ali Rıza Bey?in yavaş yavaş tükenişiyle anlatır roman
Tuna Kiremitçi?nin son günlerde adından çok söz edilen??Selanik?te Sonbahar?? adlı romanı, bir ulusun doğmasını engelleyecek bir suikastı işler O suikasta uğramasa lider olacak bir asker ve gerçekleşmesi ölüme bağlı bir aşk  Atilla, Fikriye ve Lütfiye??Dışarıda bulutlu, ruhları ezen bir sonbahar İçinde mektuplar, dışında elma, i-pod ve ıvır zıvır olan çantamla babamın canlı halini son kez gördüğüm yere doğru hızlı hızlı yürüyorum ? Tuna KİREMİTÇİ, ?Selanik?te Sonbahar? romanında Sonbahar temini postmodern bir bakış açısıyla tüm kahramanlarına yükler Paşa da dahil olmak üzere üzerlerinde dolaşan bulutlar bunaltıcıdır Romanda Atatürk?süz bir Türkiye?nin ve Cumhuriyeti inşa edememiş bir ulusun geri kalmış bir Osmanlı olarak sürdüğünü, bir müddet manda yönetimi ile yönetildiğini ve sonra kendi haline bırakıldığını ve kendini yönetemez bir ülke haline geldiğini görüyoruz
Pınar Kür?ün ??Sonuncu Sonbahar?? adlı romanı; Erhan Bener?in denemelerini topladığı ve ince bir mizah anlayışıyla yazdığı ??Sonbahar Yaprakları??; Yılmaz Karakoyunlu?nun Şeyh Bedrettin?i anlatan ?Serçe Kuşun Sonbaharı?; 6-7 Eylül Olayları?nı, Rum, Ermeni, Yahudi azınlıkların ülkelerini terk etmek zorunda kalışlarını, kendine has üslubuyla roman kurgusu içinde anlattığı ?Güz Sancısı? Sonbahar temasını içselleştiren eserler arasında sayılabilir
Sait Faik Abasıyanık, ??Bir Sonbahar Akşamı?? öyküsüne: ?? Nedir bu kuş, bilmem ki? Sonbaharda bulutlar turunç renklidir Sonbaharda yapraklar konuşur Lodoslu İstanbul denizi ne baş döndürücü şeydir! ??diyerek başlar Maksadı sadece bir bıldırcını anlatabilmektir Bir bıldırcına olan sevdasını, tutkusunu? Öyküsünü şöyle bitirir:??Sensiz sonbaharın ne tadı olabilir? Bir adamın, onları iplere dizmiş götürdüğünü gördüğüm zaman, içimde ürpertiler belirir "Milyonla geride bıraktıkları fedailere rağmen, acaba gidecekleri yere gidebilirler mi?" derim?? Sonbahar, Sait Faik için bıldırcına olan tutkusuyla güzelleşir; Sonbahar, hüzne değil, tutkuya işarettir
Tüm bu eserlerin ?Sonbahar? temine yaklaşımında yazarın kişisel bakışıyla biçem kazanan bir farklılık arz ettiğini görüyoruz Roman ve öykünün durum ya da olay perspektifinde hüzün, ölüm, yaşlılık, çöküş anlamına gelebileceği gibi mutluluk, özlem, güzellikler, yaşama aşkı gibi anlamlar taşıyabileceği anlaşılıyor Bir imparatorluğun, bir ailenin, yaşamın, fikrin, aşkın giriş- gelişme- sonuç bölümlerinden, gelişme bölümünün sonundan sonuca varan ince bir çizgidir Sonbahar? Düşen kızıl ve sarı yapraklarsa bu anın resmedilmesinde, sembolleştirilmesinde can alıcı bir im olarak karşımıza çıkar Tıpkı akşamın gelişini ifade eden tan vakti gibi?
|
|
|