Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
iftira

İftira, İftira

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İftira, İftira



Iftira, Iftira

Olmayan birşeyi olmuş gibi anlatmak veya nakletmek Hayatta insanoğlunun çeşitli arzu ve beklentileri vardır Bu beklentilerine bazen erişemeyebilir Böyle bir durumda, bazıları kendi kaderine razı olurken; bir kısım insanlar da arzu ettiklerini zorla elde etmeye çalışırlar Bu bakımdan iftira, bir kimseyi veya bir şeyi elde etmek veya o şeyi başkalarından kıskanıp, zarar verme düşüncesinden kaynaklanmaktadır Her halükârda, dünya için önemli olan bir nesneye karşı olan zaafın neticesinde iftira yapılır
İftira son derece kötü ve tahribedici bir hadisedir Hem iftirayı yapan ve hem de kendisine iftira edilen kimse için oldukça rahatsız edici bir tutumdur İftira sonucunda insanlar arasındaki sevgi ve dostluk bağları zayıflar; dayanışma gücü ortadan kalkar insanlar birbirine güven duymaz olurlar Bu güvensizlik, bir toplumun sosyal hayatını tamamen felce uğratan yıkıcı bir etki yapar İftira, toplumdaki güzellikleri yakıp bitiren bir ateş gibidir
İftira, toplumda adaletin tam olarak etkisini kaybettiği zamanlarda yaygınlaşabilen bir sosyal ve ahlâkı hastalıktır Çünkü adaletsizlik ve takipsizlik, kötü fiillerin yaygınlaşmasına ve artmasına yol açan bir başıboşluğa sebep olmaktadır

İslâm'da iftira konusu, üzerinde oldukça fazla durulan bir konu olmaktadır Çok sayıda ayet-i kerime, iftira'nın özelliğinden ve onun Allah (cc)'ın nezdinde sevilmeyen ve hatta yerilen bir davranış olduğundan bahsetmektedir
İftiranın en ağırı namus üzerine atılan iftiradır

Bunu, Hz Âîşe ile ilgili olarak "İfk"* olayında görmekteyiz Olay özet olarak şöyle cereyan etmiştir:

Hz Peygamber ashab-ı kirâmla sefere çıkarken, kura ile belirlenen bir eşini de beraberinde götürürdü Bu usulle, Mustalikoğulları Gazâsına da Hz Âîşe katılmıştı Konaklama yerinde, devenin üzerindeki gölgelikten (mahfel) tuvalet ihtiyacı için çıkan Âîşe (ranhâ), dönüşünde gerdanlığını düşürdüğünü farketmiş, aramak için yeniden çıkmıştır Bu sırada ordu yola çıkmış, Hz Âîşe, devenin üzerindeki gölgeliğin içinde zannedilmiştir Dönüşte unutulduğunu anlayan Hz Âîşe, orada beklemiş, ordunun arka gözcüsü Safvân b Muattal O'nu devesine bindirerek yolda orduya yetiştirmişti

Münâfıkların reisi Abdullah b Ubey ve arkadaşları bunu fırsat bilerek Hz Âîşe'ye zina iftirasında (ifk) bulundular Bir aydan fazla bir süreyle bu dedikodu Medîne'de dolaştı Hz Peygamber ve Âîşe validemizin yakınları bu olaya çok üzüldü

Daha sonra Hz Âîşe Nûr sûresindeki şu ayetlerle temize çıkardı:

"O uydurma haberi getirip iftira (ifk) atanlar, içinizden bir topluluktur Onu kendiniz için bir ser sanmayın, bilakis o, sizin için hayırdır İftirada bulunanlardan her birinin kazandığı günaha göre cezası vardır Onlardan günahın en büyüğünü yüklenene de büyük bir azap vardır"

"İftirayı işittiğiniz zaman, mümin erkeklerin ve mümin kadınların, kendiliklerinden hüsn-ü zanda bulunup da: "Bu apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi?"

"Bir de dört şahit getirmeleri gerekmez miydi? Madem ki, bu şahitleri getiremediler, o halde onlar, Allah (cc) nezdinde, yalancıların da kendileridir"

"Eğer Allah (cc)'ın lütuf ve merhameti, dünyada ve ahirette üzerinizde olmasaydı, yaydığınız fitne yüzünden, size mutlaka büyük bir azap dokunurdu"

"Siz o iftirayı dilinize dolamıştınız Hakkında hiçbir bilgiye sahip olmadığınız şeyi ağzınızla söylüyor ve onu önemsiz birşey sanıyordunuz Halbuki bu, Allah (cc) nezdinde büyük bir günahtır "

"O asılsız sözü duyduğunuz zaman: "Bunu konuşmak bize yakışmaz Haşa! Bu büyük bir iftiradır" demeniz gerekmez miydi?" (en-Nûr, 24/1116)

Hz Peygamber inen bu ayetleri tebliğ ettikten sonra; "Ya Âîşe, Allah (cc)'a hamd et Allah (cc) seni, iftiracıların isnadından kesin olarak berî kıldı" buyurdu

Bunun üzerine Âîşe (ranhâ) nin annesi: "Kızım, kalk da Resulullah (sas)'a teşekkür et" deyince, Hz Âîşe; "Hayır kalkmam ve yalnız Allah (cc)'a hamdederim" diye cevap verdi (bk Buhârî, Tefsîru Sûre, 24/6, Meğâzi, 12, 32, 34, Şehâdet, 2, 15, Eymân, 13, 18, İ'tisâm, 28, Tevhîd, 35, 52; Müslim, Tevbe, 56; Ebû Dâvud, Salât, 122; Ahmed b Hanbel, Müsned, VI, 194, 195, 197; Kamil Miras, Tecrîd-i Sarîh Tercemesi ve Şerhi, Ankara 1984, VIII, 73-97)

İftira eden kimse, bununla amacına ulaşamaz ve sonunda dünyevî ve uhrevî bakımdan kendisi zararlı çıkar Nebî (sas) "İftira eden kimse zarara uğramıştır" (Ahmed b Hanbel, I, 91) buyurur

İffetli bir kadına zina isnadında bulunup da bunu dört erkek şahitle ispat edemeyen bir kimse kazif cezasına çarptırılır Bunlara ceza olarak ****en değnek vurulur ve bundan sonra şahitliklerine güvenilmez (bk en-Nûr, 24/4; "kazf" mad) Zina isnadında bulunan kimse kadının kocası olur ve dört şahitle bunu ispat edemezse "mulâane" yoluna başvurulur (bken-Nûr, 24/6-9; "Liân" mad)

En ağır iftirayı atan kimse bile sonradan pişmanlık duyar ve durumunu düzeltirse Cenâb-ı Hakkın mağfiretine nail olabilir (en-Nûr, 24/4-5)

Günümüzde fertlerin birbirine iftirası yanında basın ve yayın yoluyla da iftiralar yapılmaktadır Namus, iffet, haysiyet ve zimmet üzerindeki bir iftira ne kadar çok yayılırsa, iftiracının sorumluluğunun da o nisbette artması tabiidir Ayette şöyle buyurulur: "Mümin erkek ve o kadınlara işlemedikleri bir günahla eziyet edenler (onlara iftira atanlar), doğrusu açık bir günah yüklenmişlerdir" (el-Ahzab, 33/38)

Allah(CC) cümlemizi iftira atmaktan ve iftira atılmasından muhafaza etsin inşaallahamin

alıntı-akrep1

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.