Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
fizyognomi, okuma, sanatı, vücut

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)



Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)

Vücut Dilinin ABCsi

Karşımızdakini sadece sözlerle değil, vücut dili ile de değerlendiririz İşte size bu dili doğru konuşmak için rehber niteliğinde pratik öneriler



Sözden önce hareket vardı Evrende ilk nefes alışımız bundan milyonlarca yıl öncesine dayanıyor Dil denen iletişim mucizesi ise insanın varolmasından bir hayli sonra gelişti Bu durumda insanların birbirleriyle iletişim kurmaları için tek yol vardı, o da vücut dilini kullanmak

İnandırıcı olmak için vücut dilini doğru kullanmak şart!
Vücut dili günümüzde bambaşka bir önem taşıyor İnsan insanı sadece ağzından çıkan sözlerle değil, vücut hareketleriyle de değerlendiriyor ve yargılıyor İnandırıcılık derecesi artık sadece sözlerimiz ve sözlerin anlamında öte, sözleri hangi hareketlerle sunduğumuza da bağlı Vücut dili artık bu yüzyılda herkesin bilmesi gereken bir iletişim sanatı haline geldi Karşınızdakine doğru mesajı gönderebilmek için aşağıdaki başlıkları göz önünde bulundurmak şart

İş görüşmesine gittiniz ve elinizi ayağınızı koyacağınız yeri bilemiyorsunuz Sorun etmeyin! Bir sonraki görüşmeden önce beden dilini nasıl kontrol edeceğinizi öğrenmek için videoya tıklayın!

Etkileyici bakın!
Vücut dili için en önemli organlar sırasıyla gözler, eller, ağız, omuzlar ve bacaklar Bunun dışında burun kıvırtmak, dil çıkartmak, göğüs bölgemizi hareket ettirmek gibi küçük detaylar da çok önemli Kısık gözlü bakışlar insana şüpheyi, açık gözler merakı, derin bakışlar dikkati, eğik bakışlar üzüntüyü anlatır

Göze bağlı olarak kaşlar da hareket edecektir Kaş çatmak o insana kızdığınızı anlatır, kaşlarınızı bir hilal şeklinde kaldırmak karşınızdakine meraklı olduğunuz izlenimini bırakır Dikkat etmeliyiz, gözlerimiz karşısındakini dinlerken veya siz karşınızdakine bir şey anlatırken asla boş bakmamalı Karşınızdakini gözlerinizle çok iyi etkileyebileceğinizi asla unutmayın

Alıntı Yaparak Cevapla

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)

Eski 11-04-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)



bu dönem okulda vücut dili konusunda gerçekten çok zorlandık

Vücut Dilimizi İyi Kullanmak için Tüyolar

Vücut dilinin gelişim nedeninin hayvanlarla kurulan iletişim ile bağlantılı olup olmadığı uzun yıllardır tartışılıyor Vücut dilini üreten başlıca etmenler arasında genetik eğilimler ve çevresel etkiler de sayılıyor Hayatında hiç gülümseme görmemiş kör bir çocuk gülümseyebiliyor Vücut dilinin daha gelişkin biçimi olan jestlerse genellikle fark edilmeden çevresel etkilerle ortaya çıkıyor

Vücut dili bire bir iletişimde son derece önemli ancak grup içi iletişimde vücut dili daha büyük önem kazanıyor Bir topluluğa karşı konuştuğunuzda siz düşüncelerinizi sözlerle ifade ediyorsunuz İzleyicilerse daha büyük grubu oluşturmalarına karşın sizinle iletişmlerini vücut diliyle sağlıyorlar

Vücut dili özellikle kur yaparken, potansiyel partnerinizi etkilemek için bilinçsizce ortaya çıkıyor Pek çok zaman da işe yarıyor Bu kadar gerekli, gereksiz açıklama yaptıktan sonra şimdi size karşınızdakinin hangi hareketinin ne anlama geldiğini ve de bunlara karşı nasıl pozisyon almanız gerektiğini anlatacağım ki, bu bilgi derhal çevrenizdekileri çözmenize ve de gerekli önlemleri almanıza yardımcı olacak İnanmıyor musunuz? O halde deneyin görün

- Elleri belinde ayakta duran bir kişi nedensiz de olsa kavga çıkarmaya hazırdır Aman ondan uzak durun

- Karşınızda bacak bacak üstüne atmış biri varsa ve de üstteki bacağını sallıyorsa, bu onun sıkıntıdan ölmek üzere olduğunu gösterir Derhal espri patlatmaya başlayın

- Başını iki elinin arasına alma, gözleri aşağıya doğru bakma da sıkılmanın göstergesidir Hemen konu değiştirin

- Kollarını göğüs hizzasında kavuşturmuş kişinin savunmasız halde olduğunu anlayabilirsiniz Ona kabul ettirmek istediğiniz her ne varsa hemen harekete geçin

- Çenesini tutan bir kişi büyük bir olasılıkla kafasında değişik değerlendirmeler yapıyordur Bu durumda sizi dikkatle dinleyemeyeceğine göre, ona çok önemli meselelerden söz etmeyin

- Burna hafif dokunma veya hafifçe ovma; geri çevirme, şüphe, yalan söyleme anlamına gelir Karşınızdakine palavra sıkıyorsanız buna hemen son verin Eğer konuşan oysa yalancılığını yüzüne rahatlıkla vurabilirsiniz

- Karşınızda ellerini oğuşturan kişinin sizden bir beklentisi var demektir Bu beklentiyi tahmin etmeniz pek de zor olmayacaktır Eğer olumlu cevap veremeyecekseniz ortamdan hemen sıvışın

- Otururken hafif kaykılmış, ellerini başının arkasında birleştirmiş, bacak bacak üstüne atmış bir kişi kendine güvendiğini ve karşısındakine üstünlük tasladığını gösterir Eğer gıcık olduğunuz biriyse zekice sataşmalarla bu özgüveni bir anda ortadan kaldırabilirsiniz

- Yana hafif eğilmiş baş anlatılana ilgi gösterildiğini ifade eder Bu durumu iyi değerlendirin, konuşmanızı sürdürüp ortamın keyfini çıkarın

- Çenesine hafif hafif vuran birinin bir karar verme aşamasında olduğunu anlayabilirsiniz Hakkınızda hayırlı olmayacaksa onu bu düşüncelerden uzaklaştırmak için dikkat dağıtıcı hareketler yapın

Alıntı Yaparak Cevapla

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)

Eski 11-04-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)



Yüz ve Hafıza

Görsel hafıza yeteneği kişilere göre değişmektedir Şöyle ki, insanın bir kişiyi tanıması için onu birkaç defa görmesi gerekmektedir Bazıları yakından tanıdığı birisini iki-üç sene görmeyince çok kolay bir şekilde unutabiliyor Diğer taraftan, bazı insanlar görüştükleri kişilerin yüzünü çok kolaylıkla hatırlarlar

Muhtemelen, bu tür insanların ilk görüşte aldıkları izlenim kalıcı bir şekilde hafızalarında yaşıyor Bu yetenekler genelde, dedektiflerde, otelcilerde vs gelişmiştir Bu kişiler, meslekleri icabı çok sayıda kişiyle görüşmek durumundadırlar Dolayısıyla, görüştükleri kişileri hatırlamak ve tanımak ihtiyacı doğuyor

Bu, önemli bir artıdır Çünkü, görüştüğünüz şahsı ilk görüşte tanırsanız, o kendini size daha yakın hissedecektir Aksi durumda, yani görüştüğünüz şahısları tanıyamadığınızda, onlarda size karşı bir kırgınlık hissi uyandırabilir ve hatta onları size karşı saygısız davranmaya zorlayabilir

Bu yeteneğin iyi gelişememesi kişinin, karşılaştığı insanların dış görünüşünü algılayan görsel zekasını yeterince kullanmamasından kaynaklanmaktadır Bu tip şahıslar çevresindekilere bakıyor, fakat görmüyorlar Karşılaştığı kişiler onları ilgilendirmiyor ve bu yüzden gereken dikkati göstermiyorlar

Zayıf ilgi zayıf dikkati, zayıf dikkat ise zayıf hafızayı doğuruyor Bu bir kuraldır Kendisinin hafıza yeteneğini geliştirmek isteyen birisi, baktığı yüzü incelemeli, ona büyük dikkat göstermelidir Böylece, tüm dikkat, baktığı kişinin dış görünümü üzerine odaklanacaktır

Bu kişilere, İnsanların yüz yapılarını inceleme yeteneklerini geliştirmeleri için fizyognomi ile ilgili belli bilgilere sahip olmaları önerilebilir Fizyognomi, onların bu konudaki yeteneklerini geliştirmeleri için büyük avantaj sağlayacaktır

insanların yüzlerini hatırlayabilirle yeteneğinizi geliştirebilmek için, gördüğünüz her kişinin fizyognomik özelliklerini (başın ve yüzün genel yapısı, burun, ağız, gözler, kulaklar) incelemeniz gerekmektedir Ayrıca, bu sırada devamlı şekilde "ben sizi bir daha yeniden gördüğüm zaman tanıyacağım" gibi bir düşünce içinde olmamız gerekiyor Bu düşünce açık ve ayrıntılı izlenim konusunda irademizi kuvvetlendirecektir

Böyle bir şeyle ilgilenmemiz, ayrıca insanların yüz yapılarını dikkatle incelememiz, sarf ettiğimiz çaba ve zaman karşılığında bir artı sağlayacaktır Bu arada, bir taraftan hafızamızı geliştirirken, diğer taraftan da fizyognomi alanında belli bilgiler edinmiş olacağız

Çok az sayıda insan, uzun süre görmediği bir tanıdığını iyi bir şekilde hatırlayabilir Dolayısıyla insanlar, aslında yakından tanıdıkları kişilerin dış görünüşünü tanımlamaya çalışırken çoğu zaman komik duruma düşerler Bu konuda kendinize bir test uygulayın

Sonuçta, gördüğünüz zaman kolaylıkla hatırlayacağınız birisi tasvir etmeye kalkıştığınızda çok az şey hatırladığınızın farkına varacaksınız

İlk gördüğünüz kişiye dikkatlice bakın ve alnının yüksek veya kısa, geniş veya ensiz olmasına; kaşlarının düz veya kavis şekilli olmasına ve rengine; burnunun tipine (gaga burun, Roma tipli, Yunan tipli, kalkık burun vs); ağzının büyük veya küçük olmasına, dişlerinin durumuna ve büyüklüğüne; bıyık veya sakalının olup olmamasına (eğer varsa uzun ve kısalığına) dikkat gösterin

Bu gözlemlerinizi karşılaştığınız tüm insanlar üzerinde uygulayın ve onun hakkında bir rapor sunacakmışsınız gibi (tüm kariyerinizin bu rapora bağlı olduğunu farz ederek) detaylara önem verin Bu metodla incelenen yüz yapısı kolay kolay unutulmaz Birkaç benzer egzersiz eksik olan yeteneklerinizin geliştirilmesi açısından çok faydalı olacaktır Siz yüz hatlarını ayırmayı öğrenecek ve merak duyduğunuz için net bir şekilde hatırlayabileceksiniz

Daha sonra hayalinizde, karşılaştığınız kişilerin resimlerini çizmeye çalışarak onları hatırlamaya çalışın Karşılaştığınız kişilerin hayali resmini beyninizde canlandırma tekniğini benimseyerek, uzun süre sonra bile, daha önce karşılaştığınız kişileri kolaylıkla tanıyabileceksiniz

Hayali resmin beyinde tekrar tekrar canlandırılması kişiyi tekrar görmekle eşanlamlıdır Muhtemelen, bir fotoğrafı veya portreyi hatırlamanın ve hayali resmini canlandırmanın çok kolay olduğunun, buna karşılık gerçek hayatta gördüğünüz bir kişiyi hatırlamanın ne kadar zor olduğunun farkına varmışsınızdır Halbuki, işin esprisi alışkanlıklarda yatmaktadır Şöyle ki, birkaç egzersiz sonucunda canlı insanları da portreleri kadar kolay hatırlamayı öğreneceksiniz

Alıntı Yaparak Cevapla

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)

Eski 11-04-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)



Aristo ve Fizyognomi

Fizyognomi ile ilgili bilgilere Hipokrat, Aristo ve Pluto gibi eski Yunan düşünürlerinin eserlerinde rastlanmıştır Aristo, fizyognomiyi kişilerin ruh halini öğrenmek için kullanırken, Hipokrat bu usulle hastalara teşhis koymuştur Onun ölmüş insanın yüz şeklini tasvir edişi bugün de doktorlar tarafından "Hipokrat maskesi" olarak kullanılmaktadır

Aristo'nun "De Natura Animalium" (1 Kitap) isimli çalışmasında beden ve yüz yapısı ile insanın karakter özellikleri arasında bağlantı kurulmaktadır

Aristo'ya göre, insanın beden ve yüz yapısının belli bir hayvana benzemesi, onun karakter özelliklerini ortaya koymaktadır Aristo insanın yüz yapısı, gözleri, alnı, kafa yapısı, derisinin rengi, saçının rengi, gözünün rengi, bedenin tüy örtüsü, sesinin tonu, yürüyüşü, beden hareketleri, bakışları, boyu ile ilgili karakter özelliklerini hayvanlardaki benzer özelliklerle kıyaslamaktadır

Aristo'ya göre, belli özelliğe sahip insanlar, benzeri oldukları hayvanların karakter özelliklerini taşımaktadırlar Yüz yapısı ve insan karakteri arasındaki ilişki, Aristo'nun eserinde aşağıdaki şekilde geçmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)

Eski 11-04-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)



Yüze Göre Teşhis

İnsan yüzü gerçekten kalbin aynasıdır Mimiklerin derin zenginliği, kan dolaşımı sürecinin gözle görülebilmesi, sinir uçlarının yakın olması, kısacası temel duyu organlarının bu bölgede toplanmış olması, yüze bakarak vücuttaki tüm gelişmelere ilişkin fikir söylememize olanak sağlar, insan vücudundaki her türlü fiziksel ve psikolojik patolojik gelişmeler bilinçaltı aracılığıyla yüzdeki mimiklerin değişmesine neden oluyor

Deneyimli doktorlar, yüz ifadesine göre insanın sağlık durumu, onun bağışıklık sistemi potansiyeli ve nihayet, karakter yapısı ve psikolojisi hakkında bilgi edinebiliyorlar Rusya'nın ünlü iç hastalıkları uzmanı GA Zaharin, hastanın dış görünüşüne bakarak neredeyse yüzde yüz teşhis koyabiliyordu

Bir zamanlar NI Pirogov, hatta "Hasta insanın Yüzü" haritasını çıkarmıştı O, her bir hastalığın insan yüzünde belli bir iz bıraktığını iddia ediyordu Fakat, insanın yüz ifadesine göre teşhis koyma yöntemi Uzakdoğu ülkelerinde (özellikle Çin ve Kore) yaygın şekilde kullanılmıştır Tibet tıp yöntemlerini bilen hiçbir deneyimli doktor hastanın yüzünü dikkatle incelemeden teşhis koymaz "Yüz okuma" sanatında kendi sistemini geliştirmiş birkaç ekol bulunuyor Şöyle ki laponlar, yüzü genelde 3 bölgeye ayırıyorlar:

*Üst (alın bölgesi)
Bu bölge vücudun ve ruhun genel durumunu yansıtıyor

*Orta (kaşlardan burnun ucuna Kadar)
Bu bölgeye bakarak insanın psikolojik durumunu görmek mümkündür

*Aşağı (üst dudaktan çenenin altına kadar)
Bu bölge insanın karakter yapısını yansıtıyor

Deneyimli bir yüz okuma uzmanı yüz derisine, onun rengine, nemliliğine, damar ağının yerleşimine, kırışıkların yerleşimine ve derinliğine bakarak çok şey söyleyebilir Bunların yanı sıra, "hayat çizgileri" olarak adlandırılan beş uzvun (kaşlar, gözler, burun, ağız ve kulaklar) durumu da dikkate alınır

Bu uzuvların orantılı olması (biçim, renk, temizlik vs) iyi bir belirtidir Bu uzuvların önemlilik derecesine dayanılarak, bazı alternatif tıp teşhis yöntemleri geleneksel yöntemlerle bir arada kullanılmaktadır Bu yöntemler arasında göz irisine göre teşhis yöntemi, kulak kepçesine göre teşhis yöntemi, göz küresinin kılcal damar ağına göre teşhis yöntemi sayılabilir

Beş "hayat çizgisinin" ve yüzün üç bölgesinin incelenmesi, yüz okuma sanatının temeli olarak kabul edilebilir Bununla birlikte insanın karakter yapısı ve psikolojik durumu hakkında genel bir izlenim oluşturulabilmesi için yüz kemiklerinin özelliklerini, çene biçimini ve genel yüz yapısını dikkate almak gerekir Son olarak, bu verilerin hastanın yaşı da dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekir

Hastalığımız Yüzümüzde Yazılmıştır

Bazı insanlar doğuştan yüze bakarak İnsanın "içinden geçenleri" okuma yeteneğine sahiptirler Biz, bazen sokaktaki falcıların hızlı ve doğru şekilde ruh halimizi, hatta geçirdiğimiz hastalıkları bilmesini hayretle karşılıyoruz Falcının ipuçları ise aslında, bizim yüzümüzdür

Ruh halinin belirlenmesini belli ölçüde anlayabiliriz Çember, oval, kare, üçgen ve yamuk şekilli yüze sahip olan insanların karakter yapılarını belirlemek o kadar da zor değil Bu yöntem eski zamanlardan beri bilinmektedir Peki, nasıl oluyor da yüz çizgilerine göre hastalıklara teşhis koymak mümkün oluyor?

İşin püf noktası her bir hastalığın da hastanın yüzünde kendine özgü silinmez izler bırakmasıdır, örneğin, günümüzde yaygın olan kalp ve damar hastalıklarını ele alalım Yüz çizgilerine göre enfarktüsü önceden haber vermek mümkündür Bu hastalığın teşhisinin konulmasında en güvenilir belirti, çene ile alt dudak arasındaki bölgenin uyuşukluğa varacak kadar hissiyatı kaybetmesidir

Biraz daha yukarı göz attığımızda, üst dudakla burun arasında kırışıklığın olması kalp kapaklarının yetmezliğinden haber verir Kalp yetmezliğinin başlangıç belirtileri dudakların zaman zaman morarması şeklinde ortaya çıkıyor Böyle bir belirtinin görülmesi doktora başvurmak için ciddi bir nedendir Kalp ve kan dolaşımı organları üzerindeki aşırı baskının en önemli belirtisi her iki tarafta burun ve üst dudak arasında derin ve uzun kırışıkların olmasıdır

Burun köprüsünün ince olması kalp nevrozunun bir belirtisidir Kılcal damarları belirgin tümsekli kırmızı burun, arteryal kan basıncının yüksek olduğunu gösterir Düşük kan basıncı ise genelde, burnun kımızımsı mor renk alması şeklinde kendini belirtir

Kalp hastalıklarının belirtisi kırmızımsı mor renk almış burun kanatları, kan dolaşımı bozukluğunun belirtisi ise kulak kepçelerinin balmumu rengini almasıdır Şakaklar da teşhis açısından önemli bir bölgedir Bu bölgede deri altında uzun arteryal damarın belirgin olması ve yüzün zaman zaman kızarması arteryal kan basıncının hızlı ve keskin bir şekilde yükseldiğinin göstergesidir Bu insanlarda hipertoni krizi olasılığı yüksektir

Kalp sorunlarının diğer bir belirtisi de yanaklardır Sol yanağın çökük olması kalp yetmezliği şüphesi doğurur Genç yaşlarda kan dolaşımı bozukluğunun belirtisi saçların zamanından önce beyazlaşmasıdır Boynun kısa olması kişinin kalp hastalıklarına yakalanma olasılığının yüksek olduğu gösterir

Boynu kısa olan insanlarda kalp sorunları dışında beyin damarlarının erken sertleşmesi riski de yüksektir Sağlık sorunları konusunda yüzde bulunan bazı "kozmetik" bozukluklar da ipucu verebilir, örneğin, gözlerin altının torbalaşması ve genelde yüzün şişkin olması böbrek ve kalkanbezi sorunlarının mevcut olduğunu gösterir

Gözler altında mor lekelerin aniden ortaya çıkması ve uzun süre kalması birçok hastalığın varlığından haber verir Herkesin bildiği sivilceler ise hastalığın yüzümüzdeki "haritası"dır Onların yüzdeki yerlerine göre gerek cinsel hastalık, gerekse sindirim, sinir ve endokrin sistemi bozukluğu ve diğer bozukluk teşhisi koymak mümkündür

Bunların yanı sıra, deneyimli bir doktor hastanın sağlık durumunu derisine (rengine, kuruluk derecesine vs) bakarak değerlendirebilir

Fotoğraflara Göre Teşhis Koyma

Bu gün fizyognomik veriler bir çok alanlarda olduğu gibi tıp alanında da uygulamaya konmuştur Avrupa'lı uzmanların geliştirildiği genetik sendromları tanıyabilen yeni program bu alandaki uygulamaları daha da kolaylaştırmıştır Uzmanlara göre bilgisayar, hastanın yüz çizgilerini inceleyerek, deneyimsiz doktorlara teşhis yapmada yardımcı olabilir Hastanın resmini kullanarak bilgisayar aracılığıyla Cornelia de Lange, Fragile X ve Wİlliams-Beuren sendromu gibi nadir görülen hastalıklar belirlenebilmektedir

Yeni program yüzü, 48 noktadan oluşmuş şema şeklinde sunmaktadır Bilgisayar programı, bu noktaların konumlarım ve aralarındaki mesafeleri kıyaslayarak, veritabanından ilgili bilgileri tarayarak, hastalık patolojisini tanımlıyor

İlk teknolojiler olayların %60'ında doğru teşhis koymuşlardır Program üzerinde bazı düzeltmeler yapıldıktan sonra gözler, burun, ağız ve çene üzerinde daha çok inceleme yaparak, olumlu sonucu %76'ya ulaştırmışlar Önceleri bu alanda uygulanmış metodlar daha az verimli olmuş, yüz parametrelerinin bir bütün olarak ele alınıp incelenmesine o kadar dikkat göstermemişlerdir

Cornelia de Lange sendromundan eziyet çeken hastalarda benzer belirtiler bulunmaktadır Bunlar zayıf gelişme, kısa boy, başta aşın kalın saçlar, kollarda biçimsizlik ve kalp yetmezliği gibi belirtilerdir Bu hastalarda ayrıca, burun üzerinde kavuşan ince kaşlar, uzun kirpikler, kısa ve kalkık uçlu burun gibi belirtiler de bulunmaktadır Bu hastalık iç organlarda yetmezlik ve önemli ölçüde entelekt zedelenmesi gibi kötü sonuçlar doğuruyor

Fragile X sendromu, çeşitli düzeylerde zihinsel özürlülüğe yolaçabilen kalıtsal bîr sağlık sorunudur Hastalık, kadınlardan çok erkekleri etkilemektedir Bu zihinsel sorunlar, hafif öğrenme güçlüklerinden, ağır zihinsel özürlülük ve davranış bozukluklarına kadar değişiklikler gösterebilir

Williams-Beuren sendromu hastası, "cin yüzü" olarak adlandırılan çok belirgin bir yüze sahiptir Bu yüzün özellikleri şöyledir: Kabarık alın, göz kapakları üzerinde kalın katlar, aşağıya doğru sarkmış yanaklar, şaşı gözler, kısa burun, bir o kadar dışarı eğilmiş burun delikleri, etli dudaklar, küçük çene, büyük, fakat düzgün bir şekilde yerleşmiş kulak kepçeleri Bunun dışında, yüksek damaklar, kuru deri, aşırı hareketli eklemler ve diğer belirtiler oluyor

Fragile X sendromu zamanı, genelde erkek çocuklarda aşırı büyük alın, yüzün asimetrik çizgileri, büyük çene, uzun ve ileriye çıkmış kulaklar gibi belirtiler görülmektedir Bu hastalığa yakalanmış çocuklarda zihinsel gelişim birkaç defa düşük oluyor Bu belirtiler çocukluk döneminde değil, büyüdükten sonra görülmeye başlar Yeni metodu kullanarak bu hastalıkların belirtilerini öğrenerek daha erken yaşlarda teşhis koymak mümkün olacaktır

Almanya'nın Essen kentinde üniversitenin Genetik Bilimler Enstitüsü'nün doktoru Dagmar, çeşitli hastalıklara sahip olan 55 kişinin fotoğrafı üzerinde Wieczorek bu programı kullanmıştır Hastaların büyük çoğunluğuna doğru teşhis konulmuş, başarı oranı %76 olmuştur

Alıntı Yaparak Cevapla

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)

Eski 11-04-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Fizyognomi (Vücut Okuma Sanatı)



Günümüzdeki Uygulamalar

XX yüzyılda sanayinin gelişimi işletme, yönetim, insan kaynakları alanlarında çeşitli yöntemlerin uygulanmasına neden olmuştur Çok sayıda deneyler yapılması yoluyla yüz okumayı yeni temele oturtma çabalan olumlu sonuçlar vermeye başlamış ve geniş uygulama alanı bulmuştur 1940'lı yıllarda Amerikalı hukukçu Edward Vincent Jones, yüzün dilini araştırmak üzere bir enstitü kurmuştur

Bunu izleyen yıllarda Robert L Whiteside ve William F Burtis'in bu konudaki kapsamlı çalışmasında altmış sekiz ana yüz özelliğini bin iki yüz denek üzerinde test etmiş ve sonuçların istatistik analizinde yüzde doksan üç oranında başarıya ulaştığını belirtmiştir Günümüzde dünyanın birçok üniversitelerinin sosyal psikoloji bölümlerinde yürütülen araştırmalar, yüz okumanın bilimsel temellerini oturtmaya çalışmaktadır

Dünyaca ünlü firmaların; MCI, General Electric ve American Airlines gibi devlerin, yüz okumayla ilgili danışmanlık hizmetlerinden ve eğitimlerinden yararlandıkları bilinmektedir

ABD'de yönetim psikolojisinde ve mesleki faaliyetlerde (özellikle, işe kabul etme ve görevlendirme zamanı) fizyognomi yöntemlerine başvurulmaktadır, örneğin, yönetici adaylarını seçerken, adayların fotoğrafları (yandan ve önden) 195 ayrı ayrı belirtileri içeren özel fizyognomi tablolar yardımıyla inceleniyor Bundan sonra, inceleme sonuçlarına dayanarak neredeyse, başvuran adayların %80'i geri çevriliyor

Fizyognomi bugün disiplinler arası bir araştırma dalı haline gelmiştir Bu gün fizyognominin değişik eğitim programlarında zorunlu disiplin olarak okutulduğunu görebiliriz Psikoloji, tıp ve biyoloji gibi doğrudan bağlantılı bölümlerin yanı sıra iletişim, istihbarat, polis, kriminoloji, turizm, işletmecilik, insan kaynakları, ressamlık vs gibi onlarca bölümde fizyognomi okutulduğunu görebiliriz

Kitabın sonraki bölümlerinde göreceğimiz gibi, bugün fotoğrafların incelenmesi yoluyla hastalara teşhis koyma, tarihi resim eserleri üzerinde inceleme yaparak tarihi şahsiyetlerin karakterlerini belirleme gibi metodlarda fizyognomiden başarıyla yararlanılmaktadır

Son yıllarda Türkiye'de de söz konusu alana ilginin arttığı ve bu yönde bazı çalışmaların yapıldığını görmekteyiz Konuyla ilgili çalışmalar yapan uzmanlar Mehmet Atu ve Dr Murat Toktamışoğlu tarafından "Yüz Okuma, iş ve Sosyal Yaşamda Yüz Okuma Teknikleri" adlı bir çalışma yapılmıştır

Birçok alanlarda; finans sektörü, ilaç, sigorta ve hizmet sektörü ile özel ve kamudaki birçok şirket bu konuda eğitim ve danışmanlık hizmetinden yararlanmaktadırlar Uzmanlar, yüz okumanın falcılık ve geleceği okuma olmadığını söylerken, yüz okuma uzmanlarının, bilimsel geçmişleri olan ve konuyla ilgili bilimsel çalışmaları olan kimseler olduğunu da özenle vurgulamaktadırlar

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.