![]() |
Minicik Sözlük (E) |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Minicik Sözlük (E)E eâmm: pek umumi, en genel ![]() eâzım: büyükler ![]() eb: baba ![]() ebâbil: bir kuş türü ![]() ebâd: boyutlar, uzaklıklar ![]() ebâtıl: boş inanışlar ![]() ebced: Arap harflerinin diziliş sırası, bu harflerin rakam olarak değerlerinden yola çıkılarak yapılan hesap ![]() ebcedî: ebcedle ilgili ![]() ebdâ: en güzel, en bedi ![]() ebed: sonsuz gelecek zaman ![]() ebeden: sonsuza dek ![]() ebedî: sonsuzla ilgili ![]() ebediyet: sonsuzluk ![]() ebediyyen: sonsuza kadar ![]() ebedperest: sonsuzluğu sevip arzulayan ![]() ebedülâbâd: sonsuzlar sonsuzu ![]() ebeveyn: ana ile baba ![]() ebkem: dilsiz ![]() eblağ: yerinde adamına göre güzel söz söylemenin en üstünü ![]() ebleh: alık, budala ![]() eblehâne: alıkça, budalaca ![]() ebnâ: oğullar ![]() ebnâyıcins: aynı türden olanlar ![]() ebrâr: hayırlılar, iyiler ![]() Ebrehe: Kâbeyi yıkmak isteyen kumandan ![]() ebrû: kaş, dalga dalga kırmızı yanak, bir süsleme sanatı ![]() ebsâr: gözler ![]() ebter: güdük, kesik ![]() ebû: baba, ata ![]() ebulâşey: hiçbir şeyi olmayan ![]() ebvâb: kapılar, bölümler ![]() ebyât: beyitler ![]() ebyâz: en beyaz, parlak ![]() ecânib: yabancılar ![]() ecdâd: atalar, dedeler ![]() ecel: ömrün sonu, vade ![]() ecell: en büyük ![]() echel: en cahil ![]() echeliyet: aşırı bilgisizlik ![]() ecinnî: tek cin ![]() ecir: ücret, karşılık ![]() ecîr: ücretle çalışan ![]() ecirnâ: bizi koru ![]() ecirnî: beni koru ![]() eclâ: en parlak ![]() ecliyet: sebeplik ![]() ecmâ: en toplu ![]() ecmâin: hepsi, cümlesi ![]() ecmel: en güzel ![]() ecnâs: cinsler, türler ![]() ecnebî: yabancı ![]() ecr: ücret, karşılık ![]() ecrâm: cansız varlıklar ![]() ecsâd: cesetler ![]() ecsâm: cisimler ![]() ecvibe: cevaplar ![]() eczâ: cüzler, parçalar, kimyevi madde ![]() eczâhâne: ilaç yapılıp satılan işyeri ![]() edâ: yapma, ödeme, davranış, anlatım yolu ![]() edat: "hem, için" gibi kendi başına mânâsı olmayan yardımcı kelime ![]() eddâî: belli bir duacı, duacınız ![]() edeb: terbiye, güzel ahlak, haya ![]() edebî: edeple ilgili, güzel söz ve yazı ![]() edebiyat: güzel ve etkili biçimde konuşma ve yazma sanatı ![]() edebiyyûn: edebiyatçılar ![]() edevât: âletler ![]() edîb: edebiyatçı, edepli, terbiyeli ![]() edîbâne: edebiyatçı gibi, edeplice, terbiyelice ![]() edille: deliller, kanıtlar ![]() ednâ: pek aşağı ![]() edvâr: devirler, dönemler ![]() edviye: devalar, ilaçlar ![]() edyân: dinler ![]() efâdıl: üstün nitelikli kimseler ![]() efâl: fiiller, işler ![]() efdal: daha üstün ![]() efendi: sahip, saygın, terbiyeli ![]() efgan: figanlar, inlemeler ![]() efhâm: anlamalar, en iyi anlayan ![]() efkâr: fikirler ![]() efkârıâmme: umumun fikirleri, halkın düşünceleri ![]() eflâk: gökler ![]() Eflâtun: eski bir filozof efrâd: bireyler, insan tekleri ![]() efsah: daha düzgün anlatım ![]() efsâne: uydurulmuş hikâye, mitoloji ![]() efsûn: sihir, büyü ![]() efşan: "saçan" mânâsında son ek ![]() efzâ: "artıran" mânâsında son ek ![]() efzûn: fazla, çok ![]() ego: ben, ene ![]() eğerçi: gerçi ![]() eğlenceperest: eğlenceye pek düşkün ![]() Ehad: "bir, tek, benzersiz" olan Allah ![]() ehâdîs: Peygamberimizin sözleri ![]() ehadiyet: Allahın her bir eserindeki birlik tecellisi ![]() ehaff: pek hafif ![]() ehak: en hak, daha gerçek ![]() ehass: en has ![]() ehbâr: âlimler ![]() ehemm: en önemli ![]() ehemmiyet: önem ![]() ehemmiyetkârâne: önem verircesine ![]() ehevât: kardeşler ![]() ehibbâ: ahbaplar, sevilenler ![]() ehil: dost, sahip, usta ![]() ehlen-sehlen: hoş geldiniz ![]() ehlî: alışık olan, evcil ![]() Ehlibeyt: Peygamberimizin neslinden olan ![]() ehlibidâ: dine aykırı olanı dine sokanlar ![]() ehlidalalet: islâmdan sapanlar, sapkınlar ![]() ehlidünyâ: dünya adamı, âhireti düşünmeyen ![]() ehlifelsefe: felsefeciler, felsefeye önem veren kimseler ![]() ehlifen: fen ilimleriyle uğraşanlar ![]() ehligaflet: gaflette olanlar, kul olduğunu hatırlamadan yaşayanlar ![]() ehlihak: hak yolda olan ![]() ehlihakîkat: hakikatı bulan kimseler ![]() ehlihâl: inandıkları mânâları hâlleriyle yaşayanlar ![]() ehlihidâyet: îman yoluna erenler, müminler ![]() ehliîman: îmanlılar ![]() ehliinsaf: insaflılar ![]() ehliislâm: müslümanlar ![]() ehlikalb: kalben ileri gidenler ![]() ehlikeşif: perdeli olanı bilen velî ![]() ehlikitab: ilâhî kitaplardan birine inanan ![]() ehlikubûr: kabirdeki ölüler ![]() ehliküfür: kâfirler ![]() ehlinecat: kurtulanlar ![]() ehlisefâhet: günahlara dalanlar ![]() ehlisuffa: Peygamberimizin mescidinde kalan sahabeler ![]() ehlisünnet: Peygamberimizin hak yolunda yürüyenler ![]() ehlişirk: Allaha ortak koşanlar ![]() ehlitakva: Allahtan korkup günahtan sakınan kimseler ![]() ehlitarik: tarikat adamı ![]() ehlitarikat: tarikata bağlı olan ![]() ehlitevhid: Allahın birliğine inananlar ![]() ehlivelâyet: velîler, erenler, kalbi nurlanmış müminler ![]() ehlivukuf: iyi bilenler, bilirkişiler ![]() ehliyyet: yeterlik, ustalık, yetki ![]() ehlullah: Allah adamı, evliya, ermiş ![]() ehram: firavun mezarı ![]() Ehriman: ateşe tapanların kötülük tanrısı ![]() ehülacâib: acayip şeylerin kardeşi ![]() ehva: nefis arzuları, boş istekler ![]() ehvâl: korkular ![]() ehven: en zararsız, pek ucuz ![]() ehvenüşşerreyn: iki şerden daha az zararlı olanı ![]() ehya: ucuzluk, bolluk ![]() eimme: imamlar, öncüler ![]() ejder: büyük yılan ![]() ejderha: iri yılan ![]() ekâbir: büyükler ![]() ekall: en az ![]() ekalliyet: azlık, azınlık ![]() ekânim: asıllar, rükünler ![]() ekber: en büyük ![]() ekdâr: kederler, üzüntüler ![]() ekl: yeme ![]() ekmel: en mükemmel ![]() ekol: bir fikir üzerine kurulu okul, meslek ![]() Ekrad: Kürtler ![]() ekrem: daha kerim, en iyi ![]() ekser: daha çok ![]() ekserî: çoğunlukla ![]() ekseriya: ekseriyetle, çoğunlukla ![]() ekseriyet: çoğunluk ![]() ekseriyetle: çoğunlukla ![]() ekva: daha kuvvetli ![]() ekvan: yaratılanlar ![]() ekvanî: yaratılanlarla ilgili ![]() ekvator: dünyayı ikiye ayıran hayâlî çizgi ![]() el-amân: aman diliyorum! elân: şimdi, hâlâ ![]() elâstik: esnek ![]() elbette: kesinlikle ![]() elcevab: cevabı şu ![]() elem: acı ![]() eleman: bir bütünün parçaları ![]() elemkârâne: acılı bir biçimde ![]() elemnâk: acı verici, acılı ![]() elf: bin sayısı ![]() elfâtiha: Fatiha sûresi ![]() elfaz: lafızlar, sözler ![]() elhak: hakikaten, doğrusu ![]() elhamdülillâh: Allaha hamdolsun ![]() elhannas: sinsice aldatan şeytan ![]() elhâsıl: kısacası, özetle ![]() elhubbulillâh: sevgi Allah içindir ![]() elhükmülilekser: hüküm eksere göre verilir ![]() elîf: alışan, alışkın ![]() elîm: acı veren, acılı ![]() elîmâne: acılı biçimde ![]() elîme: acılı hâl ![]() elîyâzübillâh: Allaha sığınırız ![]() elkab: lâkaplar ![]() elmas: değerli bir taş ![]() elsine: lisanlar, diller ![]() eltâf: lütuflar, en latîf, en hoş ![]() elvah: levhalar, tablolar ![]() elvan: renkler ![]() elvanıseba: yedi renk ![]() elvedâ: şu ayrılık! elyak: daha lâyık ![]() elyevm: bugün ![]() elzem: daha gerekli ![]() elzemiyet: daha gereklilik ![]() emam: ön taraf ![]() eman: güven, güvenlik ![]() emânât: emanetler ![]() emânet: sonra alınmak üzere verilen şey ![]() emâneten: emanet olarak ![]() emâni: güvenlik ![]() emârât: emareler, belirtiler ![]() emâre: iz, belirti, bellik ![]() emâret: beylik ![]() emel: ümit, arzu ![]() Emevîler: bir islâm devleti ![]() emîn: güvenilir ![]() emîr: bey, başkan ![]() emirber: emir dinleyen ![]() emirnâme: emir yazısı ![]() emlâk: taşınmaz mallar ![]() emmâbâdü: bundan sonra ![]() emmâre: emreden, zorlayan ![]() emn: eminlik, güvenlik ![]() emniyet: güven, güvenlik ![]() emperyalizm: bir ülkenin sınırlarını genişletme politikası ![]() emr: emir, buyruk ![]() emrâz: marazlar, hastalıklar ![]() emsâl: misaller, eşler, benzerler ![]() emsile: misaller, örnekler ![]() emşac: nutfe, dağınık ![]() emtar: yağmurlar ![]() emvâc: dalgalar ![]() emvâl: mallar ![]() emvât: ölüler ![]() emzice: mizaçlar, huylar ![]() enam: yaratıklar, varlıklar ![]() enâniyet: benlik, gurur ![]() enbiyâ: nebîler, peygamberler ![]() encam: son ![]() encümen: meclis, komisyon ![]() endad: benzerler, misiller ![]() endâm: beden, boy ![]() endaz: "atan, atıcı" mânâsında son ek ![]() ender: içinde ![]() ender: pek az bulunan ![]() endîşe: kaygı ![]() Endülüs: bir islâm devleti ![]() ene: ben, benlik ![]() enerji: güç ![]() enfâ: daha faydalı ![]() enfâs: nefesler ![]() enfes: pek nefis, çok hoş ![]() enfûs: nefisler, ruhlar ![]() enfüsî: nefisle ilgili, insanlarının kendi iç âlemlerine ait ![]() engiz: "koparan, veren" mânâsında son ek ![]() engizisyon: kiliselerin işkenceci mahkemeleri ![]() enhâr: nehirler, ırmaklar ![]() enîn: inilti ![]() enîndâr: inleyen ![]() enîs: dost, arkadaş ![]() enkaz: yıkıntı ![]() enmûzec: nümune, örnek, model ![]() ensâb: soylar, nesepler ![]() ensac: dokumalar ![]() ensâf: yarımlar ![]() ensâl: nesiller, kuşaklar ![]() ensâr: yardımcılar, Medineli sahabeler ![]() enseb: en uygun ![]() ente: sen ![]() entrika: hile, düzen ![]() envâ: neviler, türler ![]() envâen: türler olarak ![]() envâr: nurlar ![]() enver: pek nurlu ![]() enzâr: nazarlar, bakışlar ![]() erâcif: uydurma sözler ![]() erakk: pek ince ![]() erbaa: dört ![]() erbâb: sahipler, becerikliler, terbiyeciler ![]() erbâin: kırk ![]() erbâiyyet: dört olmak ![]() Ercûze: Hazreti Alinin meşhur bir kasidesi ![]() erhâm: döl yatakları, rahimler ![]() erham: en merhametli ![]() Erhamürrahimîn: merhamet edenlerin en merhametlisi olan Allah ![]() erîke: koltuk, taht ![]() erkân: esaslar, rükünler ![]() ervâh: ruhlar, canlar ![]() erzâil: reziller, alçaklar ![]() erzâk: rızıklar, yiyecekler ![]() erzan: pek ucuz ![]() erzâl: reziller ![]() erzel: daha rezil ![]() esâbi: parmaklar ![]() esâd: daha mutlu ![]() esâdekümullah: Allah saadet versin ![]() esahh: daha doğru ![]() esâlib: üslûplar, tarzlar ![]() esamî: isimler ![]() esâret: esirlik, tutsaklık ![]() esas: temel, kök ![]() esasât: temeller, esaslar ![]() esâtir: uydurulmuş hikâyeler, mitoloji ![]() esbâb: sebepler, vasıtalar, vesileler, araçlar ![]() esbâbperest: sebepleri yaratıcı sanan ![]() esbak: daha önceki ![]() esbât: torunlar ![]() esdâf: sadefler, inci kabukları ![]() esdikâ: sadıklar ![]() esed: aslan ![]() Esedullah: Allahın aslanı ![]() esef: tasa, üzüntü, gam ![]() esefâ: yazık! eser: yapı, iz, kitap ![]() esfel: en aşağı ![]() esfelisâfilîn: aşağıların en aşağısı ![]() eshâb: sahipler ![]() esham: hisseler, paylar ![]() eshel: daha kolay ![]() esîle: sorular, sualler ![]() esîr: alemi kaplayan incecik madde ![]() esir: savaşta teslim alınan kimse ![]() Eski Said: Bediüzaman Hazretlerinin hayatında birinci dönem ismi ![]() eslâf: selefler, öncekiler ![]() eslâh: en iyi, en sâlih ![]() eslem: en sağlam, en emin ![]() esliha: silahlar ![]() esmâ: isimler ![]() esmaî: isimlerle ilgili ![]() Esmaülhüsnâ: Allahın güzel isimleri ![]() esmar: meyveler ![]() esmer: rengi karaya çalan ![]() esnâ: ara, vakit, sıra ![]() esnâf: sınıflar, alım satımcı ![]() esnam: sanemler, putlar ![]() esrâ: pek çabuk ![]() esrâr: sırlar, gizli mânâlar ![]() esrârengiz: gizli ve sırlı olan ![]() esrarkeş: esrar çeken ![]() essebebükelfâil: sebep olan yapan gibidir ![]() estağfirullah: Allah kusurumu affetsin ![]() ester: katır ![]() esvâb: giyecekler ![]() esvât: sesler ![]() esved: siyah, kara ![]() eşâr: şiirler ![]() Eşârî: itikadî bir hak mezhep kuran âlimin namı ![]() eşbah: benzeyenler ![]() eşcâ: daha yiğit ![]() eşcâr: ağaçlar ![]() eşedd: pek şiddetli ![]() eşeff: en saydam ![]() eşekk: pek şüpheci ![]() eşfa: en çok şefaat eden ![]() eşfâ: pek şifalı ![]() eşfak: çok şefkatli ![]() eşgal: işler, meşguliyetler ![]() eşhas: şahıslar, kişiler ![]() eşhûr: aylar ![]() eşirrâ: şerliler, kötüler ![]() Eşîya: bir peygamber ![]() eşk: gözyaşı ![]() eşkâl: şekiller ![]() eşkıyâ: yol kesenler ![]() eşmel: çok kaplayıcı ![]() eşnê: en kötü ![]() eşrâf: şerefliler, ileri gelenler ![]() eşrâr: şerliler, kötüler ![]() eşrât: şartlar, belirtiler ![]() eşrâtısaat: kıyamet alâmetleri ![]() eşref: en şerefli ![]() eşrefimahlûkât: yaratılanların en şereflisi ![]() eşşehîr: meşhur, ünlü, tanınmış ![]() eşşükrülillah: şükür Allahadır ![]() eşvâk: şevkler, aşırı istekler ![]() eşya: nesneler, şeyler ![]() etbâ: tâbî olanlar, bağlılar ![]() etemm: en tam, noksansız ![]() etfâl: tıfıllar, çocuklar ![]() etıbbâ: tabipler, doktorlar ![]() etîme: yemekler ![]() etka: günah işlemekten çok çekinen ![]() etkıyâ: çok takvalılar ![]() etrâf: yanlar, taraflar ![]() Etrâk: Türkler ![]() etvâr: tavırlar, davranışlar ![]() evâhir: âhirler, sonlar ![]() evâil: başlangıçlar ![]() evâmir: emirler ![]() evânî: kaplar ![]() evâsıt: vasatlar, orta hâlli olanlar ![]() evc: doruk, yüce ![]() evfak: en uygun ![]() evhâm: vehimler, kuruntular ![]() evkaf: vakıflar ![]() evkat: vakitler ![]() evkemâkal: söylendiği gibi ![]() evlâ: daha iyi ![]() evlâd: veledler, çocuklar ![]() evleviyet: öncelik ![]() evliyâ: kalbi nurlu müminler, erenler, velîler ![]() evliyâullah: Allahın velîleri, sevgili kulları ![]() evrâd: devamlı okunan dualar, zikirler ![]() evrak: yapraklar, kağıtlar, belgeler ![]() evride: toplardamar ![]() evsâf: vasıflar, özellikler ![]() evsat: orta, orta hâl ![]() evtâd: direkler, kazıklar ![]() evtâr: tek, eşsiz ![]() evvâbin: tevbe edip günahtan dönenler ![]() Evvel: herşeyden önce var olan ve yaratıkların önceki hâllerine de hükmeden Allah ![]() evvel: ilk, önce, birinci ![]() evvelâ: birincisi, önce ![]() evvelbaba: ilk baba, her türün bir anda yaratılan ilk ferdi ![]() evvelen: ilk olarak ![]() evvelîn: öncekiler ![]() evzâh: daha açık ![]() ey: hitap sözü ![]() eyâdi: eller ![]() eyne: nereye, nerede? eynelmefer: nereye kaçmalı? eynesserâminessüreyya: yer nerede, Süreyya nerede? eytam: yetimler, babaları ölmüş çocuklar ![]() eyvallah: peki, öyle olsun ![]() eyvan: köşk, saray ![]() eyyâm: günler ![]() Eyyûb: hastalığına sabretmesiyle meşhur bir peygamber ![]() eyyü: "ya, ey" mânâsında hitap edatı ![]() eyyühelmünâfık: ey münafık, ey mümin görünen kâfir! eyzan: önceki gibi ![]() ez: "den, dan" mânâsında ön ek ![]() ezâ: üzme, incitme ![]() ezahir: çiçekler ![]() ezan: namaza davet için edilen nida ![]() ezber: zihinde tutma ![]() ezcümle: meselâ, bunun gibi ![]() ezdâd: zıtlar ![]() ezel: başlangıcı olmama, öncesizlik ![]() ezelî: başlangıcı olmayan ![]() ezeliyet: varlığının başlangıcı olmama ![]() ezhân: zihinler ![]() ezhâr: çiçekler ![]() Ezher: Mısırda bulunan büyük bir üniversite ![]() ezher: pek parlak ![]() eziyet: büyük sıkıntı, incinme ![]() ezkâr: zikirler, Allahı anmalar ![]() ezkaza: kaza olarak ![]() ezkiyâ: temiz ve iyi insanlar ![]() ezkiya: zekiler ![]() ezlem: en zâlim ![]() ezman: zamanlar ![]() ezmine: zamanlar ![]() ezost: ondan ![]() ezvâc: eşler ![]() ezvâcıtâhirât: Peygamberimizin iffetli hanımları ![]() ezvak: zevkler ![]() ezyâl: zeyiller, ekler ![]() |
![]() |
![]() |
|