Hazcılık Felsefesi. |
10-09-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Hazcılık Felsefesi.Hiçte masum değildir aslında hep vardı ancak, Hazcılık veya Hedonizm, Kirene Okulu'nun, yani Sokrates'in öğrencisi Aristippos'un (MÖ 435-355) öğretisidir Hazzın mutlak anlamda iyi olduğunu, insan eylemlerinin nihai anlamda haz sağlayacak bir biçimde planlanması gerektiğini, sürekli haz verene yönelmenin en uygun davranış biçimi olduğunu savunan felsefi görüş Aristippos'a göre her davranışın nedeni, mutlu olmak isteğidir Yaşamın gereği hazdır Haz insanı insan eden duygudur Bilgilerimiz duygularımızla alabildiğimiz kadardır, bunda öteye geçmez Bu yüzden Aristippos duygularımızın getirdiği hazza yönelmeyi, acıdan kaçmayı söyler En üstün iyi, hazdır Ancak gerçek haz sürekli olandır Sürekli olan hazza da bilgelikle varılabilir Epikuros da hazcılığı devam ettiren filozoflardandır Ne var ki Epikuros, Aristippos'un bedensel hazzına karşı tinsel hazzı yeğler Onun için en büyük haz, ruh dinginliğidir Buna da bedensel zevkler peşinde koşmakla değil, bilgelikle varılır Aynı zamanda batıda insanların cinsel yaşamlarına heyecan katmak amaçlı eşlerini değiştirdikleri kamplara da bu isim verilir ve hazcılık kampı olarak bilinir Çeşitli araştırmacılar insanların hazcılığı alışkanlık haline getirdiklerini gözlemlemişler yani bir nevi ortak bir sapma noktası diyebiliriz elbette bununda farklı farklı boyutları mevcut Cinsel motifler aracılığıyla reklamlar, festivaller, filmler ve hatta dinler açısından çekicilik unsuru olarak kullanılmaya çalışılmıştır -çıplaklık ve dekolte- yani hendonism Sanmayın ki iş bundan ibaret bu felsefe sapık partilerden tutunda, kama-sutra ve hint inanışlarına gibi birçok konuda artış göstermiş bir gelenektir gerçekten hintliler de çok sapıklarmış bunu bilmiyordum onları komik danslarla tanırdık Günümüzde haz anlayışı bazen bir yırtmaç bazense bir bakıştır bir filmdir hendonizm uzmanlar bunun bir hastalık haline geldiği konusunda uyarmaktadırlar bir bağımlılık Son olarak Hıristiyan dünyası aldığı bu darbeden kurtulmak adına papa cinsel yayınlara savaş açma gereği görmüş, ancak zamanında Peygamberlerimize yaptıkları saygısızlık dolu çıplak ve zevk-i sefa sürüyormuş gibi gösterilen tabloların tümü hendonism aşısıdır Peygamberlere hakarettir yaptıkları gelenekler ainlerine çekicilik katmamış aksine insanları saptırmıştır o yüzden tertemiz dinimizin kıymetini bilmeliyiz |
Hazcılık Felsefesi. |
10-09-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Hazcılık Felsefesi.Hedonizm : İnsanın haz duyduğu şeylerle mutlu olabileceğini savunur Haz duyulan şeyler öznel olduğundan evrensel bir ahlak yasasından söz edilemez Bu görüş, ilkçağ düşünürlerinden Aristippos’a göre, “iyi” nin ve “kötü” nün ölçütü hazdır Haz veren şeyler “iyi” , acı veren şeyler ise “kötü” dür Epiküros’a göre ise insan acıdan kaçarak ve hazza yönelerek mutlu olur Kısaca 'hazcılık' da denilebilen çağımız insanının içinde bulunduğu varoluşsal boşluğu yüce ve aşkın olanla dolduramayıp yanılgıya kapılarak, bunların yerine çok daha ilkel ihtiyaç ve arzularını koymasıdır Bunun sonucunda hedonizmin doruklarında bir yaşam süren genç bir nesille yüzyüze gelinmektedir Bu da, kendisinde git gide daha yetersiz ve dar bir ontolojik alana hapsolduğu izlenimi uyanan genç nesil için, tek mühim gelişim alanının, maddi alem olduğu yanılgısına kapılamalarına neden olur Bu açıdan bakıldığında günümüzde gençlerin daha fazla benmerkezci ve narsistik bir yapıda varlıklarını sergilediklerini görürüz Hedonizmin besin kaynağını olan aşırı tüketim, aşırı cinsellik, sanal zevkler ve doyumsuzluk toplumu kuşatmaya başlar Belli bir süre sonra bunlar da yetmez ve kişi eroin, kokain gibi daha farklı haz kaynaklarına yönelebilir Müsadenle bende küçük bir eklenti yaptım konuna Konu için teşekkürler Zorundamıyım |
|