|
|
Konu Araçları |
düşüşü, dönemi, döneminde, gerileme, imparatorluğunda, osmanlı, osmanlının |
Osmanlı İmparatorluğunda Gerileme Dönemi,Osmanlı Döneminde Gerileme,Osmanlının Düşüşü |
09-10-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlı İmparatorluğunda Gerileme Dönemi,Osmanlı Döneminde Gerileme,Osmanlının DüşüşüOsmanlı İmparatorluğunda Gerileme Dönemi,Osmanlı Döneminde Gerileme,Osmanlının Düşüşü Osmanlı İmparatorluğunda Gerileme Dönemi,Osmanlı Döneminde Gerileme,Osmanlının Düşüşü GERILEME DÖNEMI 1764 yilinda Rusya, Osmanlilarin toprak bütünlügünü garanti ettigi Lehistan'i isgal etmis ve kaçan mülteciler Osmanli sinirini geçen Ruslar tarafindan katledilmistir Bu olay üzerine Osmanli Devleti Rusya'ya savas ilân etmistir(1768) Ruslar, Baserabya ve Kirim'i isgal ettikleri gibi, Ingilizlerin de yardimiyla, Baltik filosonu Akdeniz'e göndererek, Mora Rumlarini isyana tesvik etmisler ve Çesme'de demirli Osmanli donanmasini gafil avlayarak, gemileri yakmislardir Bu arada Misir'da da bir isyan hareketi baslamistir Ruscuk ve Silistre önlerinde Osmanli kuvvetlerinin mevzii basarilar kazanmasinin ardindan II Katerina, Lehistan isini halletmeyi plânladigindan Osmanlilarla anlasma yapmayi kabul etmistir IAbdulhamit'in (1773-1789) basa geçmesinden sonra imzalanan Küçük Kaynarca Antlasmasi ile (21 Temmuz 1774) Kirim Hanligi Osmanlidan kopartilarak sözde bagimsiz bir devlet olmus, Baserabya, Eflâk, Bogdan Osmanlilarda kalmis, ancak Azak ve Kabartay bölgesi Rus hâkimiyetine geçmistir Ruslar bu anlasmayla Ingiltere ve Fransa'ya taninan kapitülâsyonlari da kazanmis ve her yerde konsolosluk açma hakkini elde ederek, Osmanlinin iç islerine karisabilecegi bir ortami kendine hazirlamistir Nitekim 1783'te Kirim'i isgal ve ilhak eden Rusya, Karadeniz'e hâkim olarak, sicak denizlere inme politikasini gerçeklestirme yönünde büyük bir adim atmis, Ortadokslari himaye bahanesiyle de Balkanlardaki nüfuzunu kuvvetlendirmistir Rusya'nin nihaî amaci, Istanbul'u ele geçirerek Bizans'i yeniden diriltmek idi Iste bu maksatla, Osmanli Devleti'ni taksim etmek üzere Avusturya ile gizli bir anlasma yapildi Bu anlasmayi haber alan Osmanli Devleti, Prusya ve Ingiltere'nin de tahrikiyle Rusya'ya karsi savas açti Halkin infialine neden olan Kirim'i geri almak Osmanlinin en büyük arzusuydu Ancak bu savasa Rusya'nin müttefiki olan Avusturya'nin da katilmasiyla, Osmanlilar iki cephede birden mücadele etmek zorunda kaldilar(1788) Avusturya'ya karsi iki kez savas kazanildi Belgrat ve Banat ele geçirildi Ancak Rusya'ya karsi dogu cephesinde basari saglanamadi Bu tarihlerde Osmanli tahtina III Selim çikmisti (1789-1807) III Selim Isveç ile bir anlasma yaparak Rusya'ya karsi bir müttefik kazanmisti Ancak Rusya Bükres ile Küçük Eflâk'i almis, ardindan da Belgrat ve Bender düsmüstü 1790'da Avusturya Imparatoru IIJoseph ölünce iç ayaklanmalar bas göstermis ve Fransiz ihtilalinin etkileri bu ülkede de hissedilmeye baslanmisti Bunun üzerine yeni Imparator IILeopold, Zistovi anlasmasini imzalayarak Osmanlilarla olan savasi sona erdirdi (1791) Bu anlasma mevcut statükoyu muhafaza eden maddelerden ibaretti Rusya ile de, Ispanya'nin araciligiyla Yas Baris Antlasmasi imzalandi (1792) Rusya'nin savas sirasinda isgal ettigi yerlerden sadece Özi, anlasmayla verilmis oluyordu Hem Avusturya hem de Rusya bu anlasmalarla, Fransa ve Lehistan'daki gelismelere dikkatlerini verirken, Osmanli Devleti de gerekli islahatlari yapmak için bir soluklanma zamani bulabilecekti Iyi bir egitim görmüs olan III Selim bu baris döneminden faydalanarak, devlet içinde, özellikle askerî alanda, islahatlar yapmak istiyordu Bu maksatla, Nizâm-i Cedit adi verilen ilk islahat hareketiyle, yeni bir ordu kurdu(1793) Yeniçeri Ocagi'ni kaldiramayacagini bildiginden, öncelikle Nizâm-i Cedid denilen bu orduyu batili tarzda düzenleyip, basarisini kanitlamak gerekliydi Ancak bundan sonra Yeniçeri Ocagi lagvedilebilirdi Fakat kendileri aleyhine ortaya çikan gelismelerden endise duyan Yeniçeriler, bazi devlet adamlarini da yanlarina çekerek yeniliklere karsi çiktilar ve isyan ettiler Üstelik bu arada Napolyon Bonapart, bir orduyla Misir'i isgale baslamisti (1798) Osmanlilar, Rusya, Ingiltere ve Sicilya'nin da menfaatlerine dokunan Fransiz isgaline karsi harekete geçti Ehramlar savasiyla, Misir'i ele geçirip, kuzeye yönelen Bonapart, Akka'da Osmanli savunmasini geçemedi (1799) Kusatmayi kaldiran Napolyon geri dönerken, yerine biraktigi ordu komutanlari da maglûp edildiler Neticede Fransizlar Misir'i terk etmek zorunda kaldi(1801) Fransa'yi barisa zorlayan önemli bir sebeplerden birisi de, Akdeniz'de Rus ve Türk donanmalarinin is birligi yapmalari, Ingiltere'nin Fransiz savas ve ticaret gemilerini taciz etmesiydi Fransa'nin Akdeniz ve Orta Dogu'daki ticarî menfaatlerinin zedelenmesi onlari barisa zorlamaktaydi 1802'de imzalanan anlasmayla Fransa bölgede yine ticaret yapma güvencesi almis ve kapitülâsyon hakkini elde etmistir Bu olayi bahane ederek Akdeniz'e inen Rus donanmasi, Osmanli donanmasiyla birlikte Fransa'nin elindeki bazi adalari ele geçirmis idi Fakat halk, ebedî düsman olarak gördügü Rusya ile is birligi yapilmasina büyük tepki göstermis ve bunun sonunda III Selim'e ve islahatlarina karsi cephe genislemisti Üstelik Napolyon'un, Orta Dogu'da Araplara yönelik propagandasinin da etkisiyle bölgede bazi isyanlar çikmisti Böylece Bulgaristan ve Sirbistan'da çikan isyanlara bir de Suriye'de ve Hicaz'da çikan isyanlar eklenmis oluyordu Vehhabiler ayaklanarak, 1803-1804'te Mekke ve Medine'yi ele geçirmislerdi Osmanlilarin tekrar Fransa ile yakinlasmalari, Ingiliz ve Ruslari harekete geçirmis ve sonunda Rusya Eflak ve Bogdan'i isgal etmisti Bu savas sürerken Nizâm-i Cedit'in Rumeli''ye de kaydirilmasindan memnun olmayan isyancilar Sehzade Mustafa'nin tahrik ve tesvikiyle birleserek Ikinci Edirne Vak'asi denilen büyük bir ayaklanma baslatmislardi (1806) Neticede Istanbul'da patlak veren Kabakçi Mustafa Isyani III Selim'in sonunu hazirladi Saraya giren isyancilar III Selim'i tahttan indirerek yerine IV Mustafa'yi tahta geçirdiler (29 Mayis 1807) Nizâm-i Cedid lagvedildi Fakat IIISelim'e bagli olan Ruscuk bayraktari Mustafa, yenilik taraftarlariyla birleserek, karsi darbede bulundu Amaci III Selim'i yeniden tahta çikarmakti IV Mustafa'nin, sabik padisahi öldürttügünün ögrenilmesi üzerine, kardesi IIMahmut basa geçirildi (28 Temmuz 1808) Alemdar Mustafa Pasa sadareti üslenerek, III Selim'in baslattigi islahatlari devam ettirmeye çalisti Nizâm-i Cedit'i, Sekbân-i Cedit adi ile yeniden canlandirdi Ancak ulemayi ve yeniçerileri memnun edemeyen Alemdar Mustafa Pasa, 1809'da çikan bir isyanda öldü IIMahmut ve Islahat Hareketleri; II Mahmut devri (1808-1839), hem gerçeklestirilen yenilik hareketleri ile hem de etnik ve siyasî isyanlariyla Osmanli Devleti'nin yol ayrimina girdigi bir dönemi ifade eder IIMahmut, öncelikle orduyu bastan asagi düzenlemek ile ise basladi Yeniliklere karsi çikan Yeniçeri Ocagi bir nizamname ile ortadan kaldirildi Vak'a-yi Hayriye olarak adlandirilan bu köklü degisiklikle (15-16 Haziran 1826), yeni bir ordu olusturuldu Ancak yeniçeriler bu düzenlemeye boyun egmeyerek isyan ettiler Sadrazam'in sarayini basan yeniçeriler sadrazamin ve islahatçilarin baslarini istediler Ancak At Meydani'nda toplanan yeniçeriler dagitildi, ocaklari bombalandi Böylece Avrupa tarzinda yeni bir ordunun kurulmasi yönündeki en büyük engel ortadan kaldirilmis oluyordu II Mahmut hükûmet teskilâtinda da degisikliklere giderek kabine ve nezaret (bakanlik) usulünü benimsedi 1836 yilinda Dahiliye ve Hariciye Nazirliklari kuruldu Avrupa devletleri ile ABD ile ticarî anlasmalar yapildi Iktisadî ve adlî sistemde degisikliklere gidildi Avrupa tarzinda egitim veren rüstiyeler, Harbiye ve Tibbiye okullarinin açilmasi vb gibi egitim alaninda da islahatlar gerçeklestirildi Fakat, kimi seklî, kimi öze yönelik bu yenilikler devletin içinde bulundugu zorluklari asmasina yetmedigi gibi, Osmanli cografyasindaki parçalanma IIMahmut döneminde daha da hissedilir hale geldi Sirp ve Yunan Isyanlari; Fransiz Ihtilâli'nin getirdigi milliyetçi fikirlerle temellendirilen ancak, daha ziyade arkasinda Rusya ve diger Avrupa devletlerinin tesvik ve tahriki olan etnik ve mahallî isyanlar bu dönemde alevlendi IIISelim zamaninda isyan eden Sirplar, 1812 Bükres Antlasmasi ile bazi imtiyazlar almalarina ragmen, yeniden ayaklandilar Yeniçeri Ocaginin kaldirildigi tarihlerde Sirplarla kismî bir anlasmaya varildi Ancak 1830'da bir hatt-i serif ile Sirbistan'in Osmanli hâkimiyetinde bir prenslik olarak varligi kabul edildi Rusya'nin XIX yüzyila girerken Osmanliya karsi sürdürdügü savaslarin altinda Balkanlari ve özellikle Rumlari Osmanli Devleti'nden koparmak yatiyordu Nitekim Odessa'da yeniden örgütlendirilen Etnik-i Eterya adli cemiyetin baskanligina Yunan Isyani sirasinda Çar IAlexsandre'in yaveri Prens Ipsilanti getirilmisti Yapilan plana göre Yunanistan, Yanya ve Tuna civarinda isyanlar çikarilacakti Ipsilanti 1821'de Romanya'ya geçerek Ortodokslari ayaklandirmaya çalisti fakat basarili olamadi Çar, Türklere yenilerek Macaristan'a kaçacak olan Ipsilanti'yi desteklemekten vazgeçti Bu sirada Mora'da da Patras baspiskoposu isyan etmisti (25 Mart 1821) 1822'de Yunanlilar bagimsiz olduklarini ilân ettiler, Mora'da ve adalarda çok sayida Türk'ü katlettiler Rusya ve Avrupa bu isyani gayriresmî yollardan desteklemekteydiler Girit ve Mora valiliginin kendisine verilmesini IIMahmut'a kabul ettiren Mehmet Ali Pasa bu isyani bastirmakla görevlendirildi 1822'de Girit'e, 1824-25'te Mora'ya girildi Bu gelisme karsisinda Rusya, Fransa ve Ingiltere aralarinda anlasarak (1827), Yunanistan'in özerk bir prenslik olarak kabul edilmesi hususunda Osmanlilari sikistirmak istediler Türkler bu olayi iç islerine müdahale olarak kabul edip, teklifi reddetti Bunun üzerine Osmanli ve Misir donanmasi Navarin'de, bir kaza sonucu(!), yok edildi Üç ülkeyle iliskiler kesildi ve 1828'de Rusya, müttefiklerinin destegiyle Osmanli Devleti'ne savas ilân etti Rus ordusu doguda Erzurum'u ele geçirdi Batida ise Edirne isgal edildi Padisah, Prusya, Fransa ve Ingiltere elçilerini araya sokarak, Londra Protokolünü kabul edecegini bildirdi Böylece Edirne Antlasmasi(1829) ve ardindan Londra Konferansi (1830) imzalandi Antlasma ile Prut iki ülke arasinda sinir oluyor, Eflâk, Bogdan ile Sirbistan'in özerkligi kabul ediliyordu Girit'in Osmanlilarda kalmasi sartiyla Yunanistan'in bagimsizligi da tasdik ediliyordu Mehmet Ali Pasa Isyani ve Misir Meselesi; Mora'nin elden çikmasiyla, oglu Ibrahim'in Mora valisi olma ümidini kaybeden Misir Valisi MAli Pasa, IIMahmut'tan, yardimlarina karsilik, Suriye'nin idaresini istedi Bu istegin reddedilmesi üzerine MAli Pasa harekete geçti ve Filistin ile Suriye'ye girdi (1831) Akka ve Sam, oglu Ibrahim tarafindan ele geçirildi Ibrahim Pasa, kisa zamanda Anadolu'ya kadar ilerledi Konya yakinlarindaki savasta Osmanli ordusunu yenilgiye ugratti Her birinin ayri hesabi oldugu büyük devletler, telâslanarak araya girmek istediler Fransa ve Ingiltere'nin anlasamamasi üzerine, Rusya durumdan faydalandi Zor durumdaki IIMahmut, Rus ordusunun ve donanmasinin Istanbul yakinlarina gelmesine müsaade etti Rusya'nin kârli çikmasindan endiselenen Fransa ve Ingiltere, IIMahmut ile anlasma yapmasi için MAli Pasa'ya baski yaptilar Neticede Kütahya Antlasmasi imzalandi (1833) Bu anlasmayla, Mehmet Ali Pasa, Misir ve Girit'ten baska Sam ve oglu Ibrahim de, Cidde valiligi yani sira Adana'yi uhdelerine alacaklardi Rusya, yardimlarina karsilik IIMahmut ile Hünkar Iskelesi Antlasmasi diye bilinen bir anlasma yaparak, Istanbul'daki durumunu kuvvetlendirmeyi basardi (1833) Anlasmaya göre Osmanli Devleti'nin toprak bütünlügünün garantisi ve gereginde Osmanlinin yardimina kosulmasi karsiliginda Rusya, Bogazlarin bütün yabanci savas gemilerine kapatilmasini kabul ettiriyordu IIMahmut, Kütahya anlasmasindan memnun degildi Bu sebeple MAli Pasa'ya karsi yeniden harekete geçti Fakat Osmanli ordusu Nizip'te bir kez daha yenildi (1839) Üstelik Kaptan Pasa, Osmanli donanmasini Misir'a teslim etmisti Bu arada II Mahmut ölmüs ve yerine IAbdulmecit geçmisti (1839-1861) Misir Meselesi'nin Çözümü ve Bogazlar Meselesi; Rusya'nin Hünkar Iskelesi Antlasmasina dayanarak duruma tek basina müdahale etmesini uygun bulmayan Ingiltere ve Fransa yeniden devreye girdiler Avusturya ve Prusya'nin da katilmasiyla Londra'da bir konferans toplandi (1840) Toplantida Mehmet Ali Pasa'nin veraset yoluyla Misir valiligine sahip olmasi karsiliginda, Suriye'den ve elinde tuttugu Osmanli donanmasindan vazgeçmesi istendi Konferans kararlarini MAli Pasa'nin tanimamasi üzerine Ingiltere Suriye limanlarini donanmasi ile topa tuttu Nihayet MAli Pasa durumu kabul etti IAbdulmecit de iki ferman yayimlayarak onun valiligini onayladi Ardindan Ingiltere kendileri aleyhine olan Hünkar Iskelesi Antlasmasi'nin yürürlükten kaldirilmasini öngören uluslararasi bir konferansa ev sahipligi yapti Londra Antlasmasi ile (Temmuz 1841), Istanbul ve Çanakkale bogazlari'nin baris zamaninda savas gemilerine kapali tutulmasinin kararlastirildigi bir Bogazlar Sözlesmesi imzalandi Böylece Ingiltere, Rusya'nin elinden inisiyatifi almis oluyordu Daha önceleri gerçeklestirilmeye çalisilan Islahat Hareketleri, Osmanli Devleti'nin kendi iradesiyle uygulamaya çalistigi, içte ve distaki basarisizliklarini önlemeye yönelik yenilikleri ifade etmekteydi Ancak Avrupa ve Rusya'nin mütemadiyen iç islerine müdahale etmesi, Osmanli Devleti'ni, kendi inisiyatifi disinda, yeni tedbirler almaya zorlamaktaydi Özellikle gayrimüslim unsurlari bahane eden devletlerin müdahalelerine firsat vermemek için idarî ve hukukî düzenlemelere gidilmesi düsünülmekteydi Hariciye Naziri Mustafa Resit Pasa'nin hazirladigi düzenlemeler, IAbdülmecit tarafindan tasdik edilmisti 3 Kasim 1839'da IAbdülmecit "Gülhane Hatt-i Hümayunu"nu ilan ettirdi Bu fermanda, dini ve irki ne olursa olsun Osmanli tebaasindan olan herkesin esit olmasi, herkesin yasalara göre yargilanmasi, varligi ölçüsünde vergilendirilmesi ve askerlik süresinin 4-5 yili geçmemesi gibi hükümler yer aliyordu Ayrica Osmanli Devleti bu dönemde Avrupa tarzina öykünen idarî düzenlemelerde de bulundu Bu sekilde Avrupa devletlerinin en azindan bazilarinin, Osmanli Devleti'nin toprak bütünlügüne saygisinin kazanilmasi hedeflenmekteydi Fakat gelisen siyasî olaylar, bunun o kadar kolay olmayacagini gösterecektir Sark Meselesi ve Kirim Savasi; Tanzimat döneminde nispeten saglanan baris ortami, Rusya'nin müdahalesiyle tekrar bozulmaya basladi Balkanlarda panislavist bir politika izleyen Rusya, ayni zamanda "Kutsal yerler sorunu"nu ortaya atarak, dogrudan dogruya Osmanli Devletinin varligini hedef almaktaydi Avrupalilar tarafindan "Sark Meselesi", önceleri Osmanli Devleti'nin toprak bütünlügünün saglanmasi seklinde düsünülürken, daha sonra bu topraklarin paylasimi sorunu hâline dönüstürüldü Çünkü Osmanli Devleti artik bir "hasta adam" idi Ancak RMantran'in da ifade ettigi gibi, hasta, kendisini iyilestirmeyi amaçlamayan doktorlarin insafina kalmisti Onlar, Avrupa'nin hasta adaminin mirasini paylasma telâsindaydi Küçük Kaynarca antlasmasi'ndan sonra Osmanli topraklarindaki Ortodokslar'in haklarini koruma rolünü üstlenen Rusya, Kudüs merkezli "kutsal yerler"in korunmasi ve idaresi hususunu da gündeme getirdi Fransizlarla imzalanan kapitülâsyonlarda, Lâtin din adamlarina Kudüs Kilisesi üzerinde bazi haklar taninmisti 1808'den itibaren Rusya'nin baskilari neticesinde onlarin yerini Ortodoks papazlar almaya basladi Fransa'nin ve Rusya'nin 1850-51'de Bab-i Ali'ye bu durum hakkinda yaptiklari müracaatlar, kurulan komisyonlarda degerlendirildi ve bazi kararlar alindiysa da hiçbirini memnun edemedi Bunun üzerine Çar INikola, Ingiltere'ye Osmanli Devleti'ni aralarinda paylasmayi teklif etti ve Ingilizlerin sessizligini korumasi üzerine de askerlerini Baserebya ve Lehistan'a çikartti Rus elçisi Mençikof'un asiri tavizler içeren teklifini reddeden IAbdülmecit, Ingilizlere yakin olan Mustafa Resit Pasa'yi sadrazamliga getirdi Ruslar 26 Haziran 1853'te, Prut'u geçerek, Eflâk ve Bogdan'i istilâ ettiler Osmanli Devleti, Fransa ve Ingiltere ile ittifak anlasmasi imzaladi Bu ittifaka Avusturya ve Italyan birligini kurmaya çalisan Piyemento hükûmeti de katildi Ittifak donanmasi Çanakkale'de mevzilenmisti Durumdan endiselenen Rusya, askerlerini geri çekmeye basladi Müttefikler, Rusya'nin Karadeniz'deki gücünü ortadan kaldirmak için, Kirim'a yöneldiler Ruslarin en büyük üssü olan Sivastopol, bir yil süren bir kusatmanin ardindan ele geçirildi (1855) Bu sirada tahta oturan IIAlexandre, baris yapmayi kabul etti Müttefiklerin yani sira Prusya'nin da katildigi Paris Antlasmasi ile (30 Mart 1856), taraflar isgal ettikleri bölgelerden çekilecek, Osmanlilarin toprak bütünlügü ve Bogazlarin statüsü, Avrupa'nin "kefilligi" altinda korunacakti Osmanlilarin Avrupa Konseyi'ne dahil edilmesi karsiliginda ise, sultan yeni bir islahat fermani irat edecekti Bu madde ve Karadeniz'in tarafsizliginin kabulü, savasin galibi durumundaki Osmanlilardin aleyhine idi Nitekim, Eflâk ve Bogdan'in birlesmesi ve Sirbistan'a yönelik yeni haklar da Paris Antlasmasiyla tescil edilmisti |
|