Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
abdülaziz, biyografisi, han, hayatı, kimdir

Abdülaziz Han,Abdülaziz Han Kimdir,Abdülaziz Han Biyografisi,Abdülaziz Han Hayatı

Eski 09-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Abdülaziz Han,Abdülaziz Han Kimdir,Abdülaziz Han Biyografisi,Abdülaziz Han Hayatı



Abdülaziz Han,Abdülaziz Han Kimdir,Abdülaziz Han Biyografisi,Abdülaziz Han Hayatı
Abdülaziz Han,Abdülaziz Han Kimdir,Abdülaziz Han Biyografisi,Abdülaziz Han Hayatı
Osmanlı padişahlarının otuzikincisi ve İslam halifelerinin doksanyedincisi

Saltanatı: 1861-1876
Babası: II Mahmud Han- Annesi Pertevniyal Sultan
Doğumu: 8 Şubat 1830 Vefatı: 4 Haziran 1876

Küçük yaşta din ve fen ilimlerini tahsile başladı Kısa zamanda Arapça, Farsça ve dini bilgileri çok iyi bir şekilde öğrendi Ayrıca boş zamanlarını değerlendirerek ata binmek, kılıç kullanma, güreş tutmak, cirit atmak gibi zamanın bütün spor dallarında pek mahir oldu Ağabeyi Abdülmecid zamanında veliaht ilan edilen Abdülaziz bundan sonra devlet idaresi ve Avrupa'nın siyasetini iyi bir şekilde takibe çalıştı Abdülmecid Han'ın 25 Haziran 1861'de ölümü üzerine tahta çıktı

Bu sırada devletin durumu son derece karışıktı Malî sıkıntı son haddinde idi Karadağ, Hersek ve Girit'te büyük bir karışıklık hüküm sürüyordu Avrupa devletlerinin müdahalede bulunacaklarını anlayan Abdülaziz Han yayınladığı bir fermanla onların Tanzimat konusundaki endişelerini, nispeten, ortadan kaldırdı Malî konulardaki sıkıntının önüne geçebilmek için israf ve gereksiz harcamaların önlenmesine çalıştı Rüşvet ve irtikab işine karışanları şiddetle cezalandırdı

1862'de Karadağ bölgesinde çıkan isyanı serdar-ı ekrem Ömer Paşa kumandasında gönderdiği bir ordu ile anında bastırdı Mısır'da son yıllarda Osmanlı Devleti'ne karşı bağlılığın azaldığının farkında olan Abdülaziz Han, bu bölgeye bir seyahat düzenledi Mısır valisi İsmail Paşa'ya Hidiv ünvanını verdi Gittiği her yerde muhteşem merasimler ve halkın sevgi gösterileri ile karşılaşan Sultan, Mısır'ın payitahta olan bağlılığını güçlendirdi Osmanlı Devleti'ndeki müspet gelişmelerin önüne geçmek isteyen batılı devletler Girit'te büyük bir isyan çıkardılar ve adanın beynelmilel bir komisyon tarafından idaresini istediler Bunu şiddetle reddeden Abdülaziz Han, bazı imtiyazlarla meseleyi bir müddet için halletti

Abdülaziz Han 21 Haziran 1867'de Fransa, İngiltere, Belçika, Prusya ve Avusturya'yı içine alan bir geziye çıktı Sultan'ın bu gezisi genel barışın sağlanmasında önemli rol oynadı Avrupa devletleri ile olan münasebetler iyileşti Abdülaziz Han, devlet ve milletin bekası ve huzuru için gece gündüz çalışırken içte batı hayranı ve mason devlet adamları her türlü siyasi desiselerle nizam ve intizamın bozulmasına gayret sarf ediyorlardı Ziya Paşa, Namık Kemal, Ali Süavi gibi yazarlar halkı Padişah'a karşı düşmanlığa teşvik ederken, Mütercim Rüştü, Hüseyin Avni ve Mithat paşalar da Padişah'ı devirmenin hesapları içerisindeydiler Nitekim gözlerini iktidar hırsı bürümüş bu devlet adamları, 1875'te patlak veren Bosna-Hersek isyanı ile ardından çıkan Rus harbini fırsat bildiler Abdülaziz Han, sıkıntılar içinde olmasına rağmen Sırbistan'ı kısa sürede mağlup etti Bulgaristan'daki karışıklıkları mahalli kuvvetlerle bastırdı Ancak Hüseyin Avni, Mithat, Redif ve Süleyman paşalar 30 Mayıs 1876 günü Dolmabahçe Sarayı'nı kuşatarak Sultan'ı tahttan indirdiler

Abdülaziz Han efradıyla birlikte çeşitli hakaret ve işkencelere maruz bırakıldıktan sonra 1 Haziran 1876'da Fer'iye Sarayı'na nakledildi Avni Paşa üç gün sonra, güvenlik gerekçesiyle saray bahçesine yerleştirdiği adamlarına verdiği emirle, Kur'an-ı Kerim okumakta olan Sultan'ın bileklerini kestirerek şehit ettirdi Hadiseye intihar süsü verilmeye çalışıldı Ancak pehlivan yapılı Abdülaziz Han'ın zorbalarla boğuşması sırasında vücudunda meydana gelen çürükler ile iki dişinin kırık olduğunu görgü şahitleri ifade etmişlerdir Zaten tıp ilmi, intihar edecek bir şahsın iki bileğinin damarlarını kesemeyeceğini belirtmektedir Şehit Sultan'ın cenazesi 5 Haziran 1876 günü pederi Sultan II Mahmud Han'ın Çemberlitaş'taki türbesine defnedildi

Abdülaziz Han iyi niyetli, dindar, her sabah Kur'an-ı Kerim okuyan, son derece vakar sahibi bir kimse idi Devrin alimlerini sayarak toplar münazaralar yaptırır, kendisi de bazan bu münazaralara iştirak ederdi Devlet işlerini bilfiil kendisi idare etmeye çalışırdı Onun en büyük gayesi Devlet-i Aliyye'nin istiklalinin devam etmesi ve halkının refah içinde yaşaması idi Bu sebeple ilim ve teknikte ilerlemeye ve imar faaliyetlerine büyük önem verdi 1863'te sahillere deniz fenerleri yapıldı ve devlet şurası kuruldu 1867'de Sultanî mektepleri (liseleri), 1868'de sanayi mektepleri, 1869'da Süveyş kanalı açıldı 1870'de şark demiryolları yapıldı, tıbbiye, orman ve maden mektepleri açıldı 1875'te Galata tüneli yapıldı ve askerî rüştiye mektepleri açıldı Donanmaya büyük önem verdi Hint Okyanusu'na kadar donanmamızı göndererek, Osmanlı deniz gücünü İngilizlere kabul ettirdi Osmanlı donanmasının I Dünya ve Kurtuluş harpleri sırasındaki muvaffakiyeti, Sultan Abdülaziz'in donanmaya kazandırdığı bu kudretle mümkün olmuştur

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.