Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
doğada, huzur

Doğada Ki Huzur

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Doğada Ki Huzur



Doğada ki Huzur Yazısı - Doğada ki Huzur Ayşe Sönmez Bulut - Ayşe Sönmez Bulut Yazıları

Aylardan ekim,insanı üşütmeyen bir sonbahar gününde Kovada'ya doğru yola çıkyoruzÜlkenin milli park kontejanından bir yer burasıÇınar ağaçlar,meşeler,adını bilmediğim,hatırlayamadığım pek çok ağaç çoktan giymiş sonbahar giysileriniAğaçları,çalıların,ağaçcıkl arın adını bilmememk utandırıyor beniHa işte ,şurada bir alıç,galiba şu da ergen,ya diğerleri


bir düşünün kaçımız her gün geçtiğimiz yollardaki ağaçları,çiçekleri tanıyoruz? oysa onlar bizimle yaşıyor,bizimle nefes alıyor Biz isimlerini bilmiyoruz öğrenmeye de çalışmıyoruz ama onlar yıkılmak nedir,bilmiyorlar Her bahar en güzel renklerini,en güzel kokularını kuşanarak bize yaşatmaya yine açıyor akasya en kokulu çiçeklerini,yine kazılıyor koca çınarın gövdesine ölümsüz aşıklar tutkuyla yine serinletiyor salkımsöğüt şefkat dolu dallarıyla yorgun bedenlerimizi

polonyalı piyanist,Aurthur Rubinstein "ben yaşama tutkunum"der, "yaşamın değişiklerini rengini hareketlerini severimkonuşabilmek görebilmek duyabilmek yürümek müziğe ve resme sahip olabilmekbir olduğunu biliriz bilmesine de günlük telaşların içinde en yakınımızdaki güzelliklerini bile gözümüden kaçırırız ne yazık ki


Kovada'ya doğru yola devam ediyoruzönümüze birden bir tilki çıkıyoreşim zor durduruyor arabayıo bize şaşkın şaşkın bakarken biz onu seyrediyoruzbu kez kızlar "sincap" diye bağırıyor ağacın dallarında iki sincap koşup oynuyorşuradaki huzur hiç bir yerde yok inanın

"İnsanlarhayvanların aksine yaşamın tek amacının ondan zevk almak olduğunu öğrenememiştir" demiş ingiliz yazar Samuel Betler bir düşünsenize kaçımız yaşamı dilediğimiz gibi yaşayabiliyoruz? ertelenen hayaller derken bir şeyler kayıp gidiyor sanki ellerimizin arasından oysa hayvanlar ekime inat yaklaşan kışa inat mutlu yaşıyorlardı biz de doğayı yaşamaya kararlıyız bu gün


Düşen sarı yapraklara inat,gökyüzünü kaplayan kara bulutlara inat bir yerde durup arabadan iniyoruzGöl kıyısına doğru yürüyoruz gölün üstünde yüzlerce kuşAdını soruyorum eşime "karabatak" diyorV e devam ediyor"kuş gribi çıkmasaydı bu kadar karabatağı bri arada göremezdinİnsanların acımasızlığı, doğaya verdikleri zarar üzüyor kızları daİrlandalı yazarBernard Shaww "insanlkı hep boşa çıkarıyor beni,doğa ise hiç bir zaman"demişİnsanların bunca zulmüne karşılık doğa bizi bağrına basmaya hazır gerçek dostBazen tek bir yaprağı,tek bir çiçeği yeter bizi gerçek alemden çekip almaya


Hayalkırıklıklarımızın,mutsuzluklarımızın tek çıkış noktası doğaGarip bir tılsım gizlidir derinliklerinde

Ben tam bunları düşünürken eşimin ayağı kaydıbirkaç çakıltaşı göle yuvarlandıO anda inanılmaz bir şey olduMuhteşem bir görüntüyle donup kaldıkYüzlerce karabatak,çakıl taşlarını sessinden ürkmüş,kanatlarının ucunu suya vurarak bizden uzaklaşmaya başladıUçmuyorlar,sanki suyun yüzünde yürüyorlardıÇok etkilenmiştkKaçımız böyle bir görsel şölene şahit olmuşuzdurYa da kaçımız böyle bir şöleni izlemek için neler vermeyiz?


Doğa böyle bir şeybambaşka bir boyuta geçmek gibi,onunla buluşmakUsul usul ilerler,yavaş yavaş uzaklaşırız dünyamızdanKeşfetmeye heveslendiğimiz bu yeni dünyada kötülükten eser yokturBencillikler,kıskançlıklar,kavgalar tıpkı bir sis bulutu gibi dağılmaya başlarHer adımda içimizdeki iyimserlik biraz daha gün yüzüne çıkar,kendimizle yüzleşiriz


Kovada'ya yaptığımız sonbahar geimiz,ilk defa şahit olduğumuz;daha önce farkına bile varmadığımız pek çok güzellikle sona eriyorduGeri dönerken herkes susmuş,yaşadığı güzellikleri sindirmeye çalışıyordu

Bizi doyuranyaşatan, koruyan doğa, ruhumuzdaki yaraları da tedavi etmek sarıp sarmalamaya hazırdı Kim bilir belkide bundandır onu sevdikce hep daha iyi hep daha mutlu olmamızİçimizdeki en çocuksu,en saf yanımızı ortaya çıkarır


Geri dönüş yolunda mutluydukBir o kadar da şaşkınİnsanların mutlu olmak için pek çok nedeni varken neden mutsuz olduklarını,kendilerine karşılıksız her şeyi bağışlayan doğayı neden katlattiklerini tartıştık Bir süre bir cevap bulamadık Ama bir köşe yazasınınson cümlesini herkesle,her şeyle,insanlarla,doğayla paylaşmaya karar verdik:"untmayın ki öfkenin ve üzüntünün en büyük kötülüğü insanın yine kendisinedirVe doğa onların en önemli panzehiridir"


Ayşe Sönmez Bulut

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.