Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Ekonomi / İktisat / İşletme

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
açıldığı, davanın, tarihin, tespiti

Davanın Açıldığı Tarihin Tespiti

Eski 01-03-2012   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Davanın Açıldığı Tarihin Tespiti



DAVANIN AÇILDIĞI TARİHİN TESPİTİ



Hukuk Genel Kurulu Kararı

- DAVANIN AÇILDIĞI TARİHİN TESPİTİ

Tarih:2010 , Esas No:2010/ 3- 391 , Karar No:2010/416


DAVANIN AÇILDIĞI TARİHİN TESPİTİ

Taraflar arasındaki “kira bedelinin tespiti” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin 2 Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 09092008 gün ve 2008/9 E, 2008/1299 K Sayılı kararın incelenmesi davacı Kızılay Derneği ile davalılardan İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve müdahil İl Özel İdaresi vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3 Hukuk Dairesinin 12022009 gün ve 2008/21988 E, 2009/1852 K sayılı ilamı ile;”…Davada, 112007 tarihinde başlayan döneme ilişkin kira parasının tespiti istenilmiş, mahkemece hak ve nesafet uygulamasına göre 2500 YTL kira parasına hükmedilmiştir Ancak, dava konusu olayda 112007 yılı kira bedelinin tespiti istenilmektedir Bu durumda 21101992 tarihli ve 1992/3-479 Esas, 1992/616 karar sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararına göre dönem bitimine (davada 112008) kadar dava açılıp kira parasının tespiti istenebilir ki, olayda dava tarihi 312008 olmakla dönem bittikten sonra açılan dava süresinde değildir Bu durumda, 112008 tarihinde başlayan (sonraki) kira dönemi için davanın süresinde olduğu gözönünde bulundurularak; davacıya 112008 kira dönemine ilişkin artırım talebi olup olmadığı açıklatılmalı, talep etmesi halinde 2008 yılı koşullarına göre kira parası tespit edilmeli, aksi halde dava reddedilmelidir Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir…” gerekçesiyle dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir


TEMYİZ EDEN : Davalı İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Özel İdaresi vekilleri


HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir Yerel mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu ile hak ve nesafet uyarınca davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Özel Dairece yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmuş, yerel mahkemece, davacı Kızılay Derneğinin harca tabi olmadığı, dava dilekçesinin 27122007 tarihinde havale edilerek muhabere defterine kaydedilmesi ile davanın bu tarihte açıldığı, dolayısıyla 01012007 tarihinde başlayan kira dönemi için süresinde dava açıldığı gerekçeleriyle direnme kararı verilmiştir
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davanın hangi tarihte açıldığı ve süresinde olup olmadığı noktasındadır
Dava açılmasının, hem maddi hukuk, hem de usul hukuku bakımından doğurduğu bazı sonuçlar vardır (Örneğin, davacının, davalının rızası olmaksızın davasını takipten vazgeçememesi, zamanaşımının kesilmesi vb gibi) Hal böyle olunca, davanın açıldığı zamanın belirlenmesi her dava açısından büyük önem taşır Bu nedenledir ki, eldeki uyuşmazlığın çözümünde de öncelikle, davanın açıldığı tarihin belirlenmesi, önem taşımaktadır
Bilindiği üzere, davanın açıldığı tarihin belirlenmesi harca tabi olup olmamasına göre değişiklik gösterir Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 06021984 gün ve 1983/7 E 1984/3 K sayılı kararında her iki hal için davanın açıldığı tarihin nasıl belirleneceği ayrı ayrı karara bağlanmıştır: Anılan kararda da işaret olunduğu üzere; 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’ nun 178 maddesinde, harca tabi olup olmamasına göre bir ayrım yapılmaksızın ” Dava, dava dilekçesinin mahkeme kalemine kaydı tarihinde açılmış sayılır” denilmektedir
Bu hükümdeki “dilekçenin mahkeme kalemine kaydı” sözü dava dilekçesinin mahkeme kalemindeki ilgili deftere (esas, muhabere veya tevzi defteri) kaydı anlamındadır Ne var ki, bir dava açılırken yapılması gerekli işlem, sadece dava dilekçesinin mahkeme kalemindeki deftere kaydı işleminden ibaret değildir Kayıttan önce yapılması gereken işlemler de vardır
Gerçekten, dava dilekçesi önce hakime verilir Hakim, dilekçeyi, üzerine verildiği tarihi yazıp imzalamak suretiyle, mahkeme kalemine havale eder Şayet dava harca tabi ise, davacı 492 sayılı Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca gerekli harçları da ödedikten sonra dava dilekçesi mahkeme kalemindeki ilgili deftere kaydedilir; dava harca tabi değilse hakimin havalesi üzerine deftere derhal kaydı gerekmektedir Nitekim 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği günden bu yana yerleşmiş uygulama bu yoldadır
Yeri gelmişken, harca tabi davalarda, dava açılırken alınacak harca ilişkin açıklama yapmakta yarar vardır: Karar ve ilam harcının dayanağını teşkil eden, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun yargı harçlarını düzenleyen birinci kısmının “Mükellefiyet” başlıklı birinci bölümünde yer alan “Mevzuu” başlıklı 2 maddenin birinci cümlesinde; “Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir” hükmü yer almaktadır
Bu madde ile atıf yapılan (1) sayılı tarifede ise “Yargı Harçları” dört başlık altında düzenlenmiş; (A) Mahkeme harçları başlığı altında da ( A-I ) de başvuru harcı, (A-II) de celse harcı, (A-III) de karar ve ilam harcı, yer almıştır Yine, kanunda ve tarifede her harcın ilişkin bulunduğu işlem, alınma şekli ile şartları ve oranları ayrı ayrı hükme bağlanmıştır
(A-III) bölümünde düzenlenen karar ve ilam harcı; nispi ve maktu olmak üzere iki başlığa ayrılmaktadır Maktu karar ve ilam harcı, konusu belli bir değerle ilgili olmayan davalarda söz konusu iken; nispi karar ve ilam harcı ise, konusu belli bir değerle ilgili davalarla ilgilidir
Vurgulamakta yarar vardır ki, harca tabi davalarda; dava açılırken başvurma harcı ile karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır ve dava dilekçesi ancak harç alındıktan sonra esas defterine kaydedilir Bu halde, davanın açıldığı tarih de harcın yatırıldığı tarih olarak kabul edilir
Hemen belirtmek gerekir ki, az yukarıda açıklanan işlemlerin aynı günde yapılıp bitirilmesi halinde, davanın o gün açılmış sayılacağında herhangi bir duraksama yoktur
Dilekçenin başka bir mahkemeye gönderilmek üzere verilmiş olması halinde de aynı kural geçerli olup; dilekçeyi alan mahkemenin hakimi dilekçeyi havale edecek, kalemce harca tabi dava söz konusu ise harcı hesaplanıp, tahsil edilecek ve ilgili deftere kaydını takiben de dilekçede muhatap gösterilen mahkemeye gönderilecektir Burada davanın açıldığı tarih dilekçenin ilk verildiği mahkeme nezdinde harcın yatırıldığı tarih olup, muhatap mahkemeye intikal tarihi dava tarihi olarak kabul edilemez
Harca tabi olmayan davalarda ise, dava dilekçesi hakim tarafından usulen kaleme havale edilmekle artık mahkemenin tasarrufuna geçmiş sayılır Çünkü bu gibi davalarda davacı, dava dilekçesini hakime vermekle kendine düşen görevi yerine getirmiş ve yapacağı başka bir işlem kalmamıştır
Bir başka anlatımla, artık davacının dava dilekçesi üzerinde tasarruf yetkisi sona ermiş ve dilekçe mahkemenin malı olmuştur Bu bakımdan, hakimin dilekçeyi davacıya geri vermeyip aynı gün ilgili deftere (esas, muhabere veya tevzi defterine) kaydının yapılması için bir görevli ile mahkeme kalemine göndermesi gerekir
Demek oluyor ki, harca tabi olmayan davalarda, dava dilekçesinin hakim tarafından mahkeme kalemine havale edildiği gün dilekçenin deftere kaydı yapılmalıdır Hal böyle olunca, harca tabi olmayan davalarda hakimin dilekçeyi havale ettiği tarih, kayıt tarihi sayılmalı ve o tarihte davanın açıldığı kabul edilmelidir
Harca tabi olmayan davalarda dilekçenin başka bir mahkemeye gönderilmek üzere verilmiş olması halinde de; dava hakimin dilekçeyi kaleme havale ettiği tarihte açılmış sayılır Bu hallerde dava dilekçesi, verildiği mahkemenin muhabere defterine kaydedilir (Yönetmelik m 18, II)
Harca tabi olmayan davalar yönünden dava dilekçesinin muhatap mahkemeye intikal tarihi dava tarihi olarak kabul edilemez Ancak dava dilekçesinin ilgilisi tarafından daha sonraki bir tarihte mahkeme kalemine verildiği kalemce belgelendirilmiş ise, davanın o tarihte açıldığının kabulü gerekir
Yeri gelmişken vurgulamakta yarar vardır ki, 1606 sayılı Bazı Dernek Ve Kurumların Bazı Vergilerden, Bütün Harç Ve Resimlerden Muaf Tutulmasına İlişkin Kanunun 3658 sayılı Kanun ile değişik 1 maddesi uyarınca; Türkiye Kızılay Derneği ile Türkiye Yardım Sevenler Derneği harçlardan muaftır
Bu nedenle direnmeye konu davanın açılma tarihinin harca tabi olmayan davaların tabi olduğu kurallara göre belirlenmesi zorunludur Somut uyuşmazlık bu açıdan incelendiğinde; Davacı Türkiye Kızılay Derneği tarafından okul olarak kullanılan taşınmazın 01012007 tarihinde başlayan kira dönemi için kira bedelinin tespiti talep edilmiş, davacı vekili dava dilekçesini Mersin Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere Ankara Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine vermiş, Ankara Sulh Hukuk Mahkemesi hakimince dava dilekçesi 27122007 tarihinde kaleme havale edilerek muhabere defterine aynı tarihte kaydı yapılmış, muhatap Mersin Sulh Hukuk Mahkemesince ise 03012008 tarihli hakim havalesi sonrasında esas defterine kaydedilmiştir
Yukarıda yapılan açıklamaların birlikte değerlendirilmesi sonucunda, dava dilekçesinin muhatap mahkemeye gönderilmek üzere verildiği mahkeme hâkimince havale edildiği 27122007 tarihi davanın açılma tarihi olup, yerel mahkemenin aynı hususa işaretle, dava tarihinin 27122007 olduğunu, davanın süresinde açıldığını kabulle işin esasını incelemiş olması ve bu kararında direnmesi usul ve yasaya uygundur Ne var ki, Özel Dairece işin esasına yönelik diğer temyiz itirazları incelenmemiştir Bu nedenle, dosyanın işin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Dairesine gönderilmesi gerekir
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle “Direnme Uygun Bulunduğundan” dosyanın işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için 3 HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 22092010 gününde oybirliği ile karar verildi

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.