Sigara Ve Alkol Uyuşturucunun Zararları |
10-16-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Sigara Ve Alkol Uyuşturucunun ZararlarıSigara ve alkol uyuşturucunun zararları Sigara, Alkol ve Uyuşturucunun Zararları nelerdir? Aşırı alkol kullanımı önemli bir sosyal ve tıbbi sorundur Bir çok toplumda orta düzeyde alkol kullanımı kabul edilebilir Ancak aşırı alkol kullanımı karaciğer,pankreas,beyin ve dolaşım sistemine büyük hasarlar verir Beyin ve Sinir Sistemi Aşırı alkol kullanımının beyin ve sinir sistemi üzerine önemli etkileri vardır Alkol geçici bir bellek kaybına da neden olabilir Gerek yeni içmeye başlayanlarda gerekse aşırı kullananlarda içtikleri dönemin tümünü ya da bir bölümünü unutmak sık görülen bir durumdur Aşırı alkol kullananlarda,içki bırakıldıktan sonra birkaç hafta süren geçici bellek kayıpları da görülebilir Ancak alkolden uzak durulduğunda bellek sorunları ortadan kalkabilir Aşırı alkol kullanımı uyku bozukluklarına ve bütün gece uyuduktan sonra bile sabah bit-km kalkmaya neden olabilir Beynimizin etkinliğiyle hafif veya orta uyku derinliği dönemlerinden,rüya gördüğümüz uyku dönemine geçeriz Bu döneme hızlı göz hareketleri (REM) dönemi denir ki fiziksel ve ruhsal sağlığımız bu döneme bağlıdır Ne yazık ki alkolün anestezik (narkoz benzeri) etkisi beynin yeterince REM uyku dönemi oluşturma yeteneğini etkiler ve bu durum aşırı alkol kullananlarda görülen sabah yorgunluğunun sebebidir Bazı kronik alkoliklerde Wernicke-Korsakoff Sendromu denen bir nörolojik bozukluk bulunabilir Bu bozukluk özellikle kötü beslenen (özellikle yetersiz tiamin[B1 vitamini] )alkoliklerde görülür Hastalığın ilk belirtisi göz kaslarında ani güçsüzlük ve felce bağlı çift görmedir Zamanla hasta yardımsız ayakta duramaz veya yürüyemez Wernicke-Korsakoff Sendromu nda hasta özellikle yakın geçmişe ait olayları unutur,ayrıca çok ileri derecede bellek kayıpları da ortaya çıkabilir; dönem dönem kim olduğunu bile unutur Ayrıca bu kişilerde kendi kendine konuşma, bulunduğu yerin ve zamanın farkında olmama ve halüsinasyonlar (gerçek olduğu düşünülen hayaller) görülebilir Wernicke-Korsakoff Sendromunun tedavisi bellidir:alkolden uzak durmak ve vitamin yetersizliği belirtilerini geriletmek için tiamin (B1 vitamini) kullanmak Ancak bu bozukluğun yol açtığı şikayetler genellikle tam olarak ortadan kalkmaz Sindirim Sistemi Alkol midenizin iç yüzeyini örten tabakayı tahriş ederek gastrite, kusmaya yol açarak midenin üst bölümü ve yemek borusunun alt bölümünde küçük yırtıklara neden olabilir; Mallory-Weiss Yırtıkları denen bu küçük yırtıklardan kanama olabilir Uzun süre alkol kullanımı özellikle B vitaminlerinin (özellikle folik asit ve tiamin) ve diğer besinlerin emilimini engelleyebilir Alkol kullanımını kestiğinizde bu sorunların çoğu ortadan kalkacaktır Bununla birlikte, yağlanmış veya büyümüş karaciğer, alkol hepatiti veya yemek borusu varisleri gibi sorunlar acil tıbbi müdahale gerektirir Dolaşıma katılan alkol karaciğere gelir ve orada enzimler tarafından parçalanır Sağlıklı bir karaciğer alkolü saatte 50 kalori oluşturacak bir hızla parçalar Bu 30ml viskiye eşittir Eğer karaciğere gelen alkol bu miktardan fazla olursa, parçalanana kadar kanda kalacaktır Alkol kullanımından sonraki gün ortaya çıkan baş ağrısı ve ağız kuruluğunun nedeni pek belli değildir Olası bir neden, alkolün idrar söktürücü etkisi nedeniyle oluşan su kaybıdır Bu, dehidratasyona (vücuttaki sıvının azalması) neden olabilir Bu şikayetlerin ortadan kalkması için dinlenmek, bol miktarda sıvı ve bir ağrı kesici almak gerekir (mide sorunu olanlar ağrı kesici kullanırken dikkatli olmalıdır) Alkoliklerde akut veya kronik pankreas iltihabı da görülebilir Dolaşım Sistemi Alkol geçici olarak kan basıncını düşürebilir Ancak sürekli kullanıldığında kan basıncını yükseltebilir Sürekli ve aşırı alkol kullananlarda kardiyomiyopati denilen, kalp kasını harabeden ve aritmiden (kalp atışları ritminde düzensizlik) kalp yetmezliğine kadar çeşitli önemli sorunlara yol açan bir hastalık da sık olarak görülür Az miktarda alkol kullanımı da kalp hastalığı olasılığını artırır Cinsel İşlevler Alkol alışkanlığı erkeklerde empotansa (sertleşme kaybı) neden olabilir Kadınlarda ise adet düzeni bozulabilir Ayrıca anne karnındaki bebeğin sağlığını ve gelişimini bozacağı için, hamile kadınların kesinlikle alkol almamaları gerekir Kanser Alkoliklerde kalp-damar hastalıklarından sonra en sık ölüm nedeni kanserdir Alkol kullanmayanlara göre kansere yakalanma olasılıkları oldukça yüksektir (özellikle gırtlak, yemek borusu, mide ve pankreas kanserleri) Sigara ve Zararları Genel Bilgiler: Kristof Kolomb Amerika’yı keşfettiğinde, yerlilerden öğrenilen tütün içme alışkanlığı kısa zamanda yaygınlaşmıştır 20yy’ın başlarında tütünün kağıda sarılarak üretilmeye başlanması bu yayılmayı hızlandırmıştır İlk zamanlarda çok ucuz satılan hatta bedava dağıtılan sigaranın 2Dünya Savaşı’ndan sonra zararları görülmeye başlanmış Günümüzde sigaraya karşı pek çok dernek kurulmuş ve sigarayı bırakma kampanyaları düzenlenmeye başlanmıştır 35 yaş üstü nüfusumuzun %45′inin sigara içtiği ülkemizde, sigaraya bağlı hastalıklar ciddi bir sorun oluşturmaktadır 1988′de ülkemizde 15 yaş üzeri erkeklerde %628 kadınlarda %243 tüm nüfusta %436 sigara içimi görülmektedir Bu araştırma sigara tiryakisini “cebinde paket taşıyan”olarak tanımlamıştır Dünya Sağlık Örgütü ise sigara tiryakisini “düzenli olarak günde 1 adet içen”olarak tanımlamıştır Her yıl sigaraya bağlı hastalıklardan ABD’de 300000, Avrupa’da 400000 kişi ölmektedir ve bu çok ciddi bir rakamdır Sigaradaki Zararlı Maddeler: Sigara ve tütünde aktif olarak 4000′den fazla sitotoksik(hücre öldürücü), mutajenik (hücrenin yapısını bozucu) ve karsinojenik (kanser yapıcı) madde vardır Sigara içen şahıslarda duman solunmasına bağlı ağız, burun, gırtlak ve tüm solunum yolunda kanser gelişebilir Bazı maddeler direk solunumla etkiliyken, bir kısmı kana geçerek ya da tükrükle yutularak etki gösterir Tütünün içindeki en önemli madde nikotindir Nikotin, vücuttaki bazı sinir hücrelerini hem uyaran hem baskılayan bir maddedir Etkilerin çoğu katekolaminlerin (adrenalin,noradrenalin vb) salınımına bağlıdır Sigara içen normal bireylerde tansiyonun artması, kalp hızında artma, kalp kası kasılma gücünde artma, kalbin oksijen tüketiminde artma, kalp damarlarında kan akımında artma ve diğer damarlarda daralma meydana gelir Ayrıca nikotin, serumda glukoz, kortizol, serbest yağ asidi, adrenalin ve beta endorfin düzeylerini arttırır Karbon monoksit ( CO ) oksijen kullanımını engelleyen toksik bir gazdır Sigara dumanında %2-6 oranında bulunur Sigara içenlerde kanda seviyesi yükselir Pıhtılaşma artışından ve bazı sinir sistemi bulgularından sorumludur Sigaranın Etkileri: Koroner kalp hastalığı ve akciğer kanseri en önemli iki ölüm sebebidir Sigara içimi ile bu hastalıklar arasında güçlü bir ilişki vardır Sigaraya başlama yaşı, içilen sigara sayısı ve alınan nefesin derinliği önemlidir Sigara bırakılınca hastalanma oranı da azalmaya başlar Akciğerlere etkileri: Sigara içimi hem ana hem küçük hava yollarını, akciğer yüzey hücrelerinin yapı ve fonksiyonlarını bozar, akciğerin bağışıklık sistemini değiştirir Sigara içimiyle normal akciğer yapısı değişir (psödostratifiye silyalı epitel, yassı hücreli metaplaziye, karsinoma in situya) ve sonuçta kansere dönüşür Sigara içenlerde kronik öksürük, balgam ve nefes darlığı olur Sigara içimi KOAH (kronik bronşit, amfizem vb) gelişimi için esas risk faktörüdür Solunum yolu enfeksiyonları da sigara içenlerde daha fazladır Ameliyat sonrası komplikasyonlar ve pnömotoraks da içenlerde daha sıktır 1964 yılında sigara içimiyle akciğer kanseri arasında nedensel bir ilişki varlığı gösterildi Daha sonra net ilişkiler tanımlandı Sigara miktarı ve içilen süre riski belirlemektedir Günde 1 paket sigara içenlerde akciğer kanserine yakalanma riski 10 kat fazlayken 2 paket içenlerde risk 25 kat artmaktadır Son yıllarda kadınlardaki sigara içme alışkanlığının artmasıyla kadınlarda da akciğer kanseri görülme riski artmaktadır Sigara akciğer kanseri dışında ağız, gırtlak, yemek borusu ve mesane kanserine de yol açar, böbrek ve pankreas kanseri gelişimine katkıda bulunur, mide ve rahim kanseri ile beraberlik gösterir Kalbe etkileri: Koroner kalp hastalığında en önemli 3 risk faktörü sigara, kolesterol yüksekliği ve hipertansiyondur Erkeklerde sigara içimiyle koroner kalp hastalığı riski %60-70 artmaktadır Kalp hastalığına bağlı ani ölüm sigara içen erkeklerde 2-4 kat daha fazladır Kadınlarda hem oral kontraseptif (doğum kontrol hapı) hem sigara kullanımı halinde kalp hastalığı riski 10 kat artmaktadır Yüksek tansiyonu olanlarda sigara içimi beyin kanaması riskini arttırmaktadır, dolayısıyla sigara içenlerde felç daha sık gözlenmektedir Mideye etkileri: Sigara içenlerde mide ve duodenum (oniki parmak barsağı) ülserleri daha sıktır Ülserin ilaçla iyileşmesini geciktirir Mide asit salgısını arttırır, pankreas salgısını azaltır Diğer etkiler: Sigara ilaç toksitesi daha çabuk oluşur ve ilaç dozları yetmez ( sigara karaciğerde ilaçları parçalayan enzimleri arttırır) |
Sigara Ve Alkol Uyuşturucunun Zararları |
10-16-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Sigara Ve Alkol Uyuşturucunun ZararlarıPasif içicilik: Sigarada, sigarayı içenlerin akciğerlerine soluduğu “anaakım dumanı”, sigaranın ucunun yanmasıyla çevreye yayılan “yanakım dumanı” mevcuttur Sigara içmeyenlerin bu yanakım dumanına maruz kalmalarına pasif içicilik denir Pasif maruziyetin de akciğer kanseri ve koroner kalp hastalığı yaptığına dair sağlam deliller vardır Kocası sigara içen kadınlarda akciğer kanserine yakalanma riski 12-2 kat artmıştır Yapılan birçok çalışmada anne babası sigara içen çocuklarda pnömoni, bronşiolit ve bronşit gibi hastalıkların arttığı gösterilmiştir Gebelikte sigara içimi: Sigara anne karnındaki fetüsü etkiler Hamileliğinde sigara içen anneden doğan bebek düşük doğum ağırlığındadır Bunun nedeni, sigaranın anne bebek arasındaki kan dolaşımını bozması ve bebeğin beslenememesidir Annenin sigara içimi düşük, fetal ölüm ve ani bebek ölümlerini arttırır Fetüsün beyin gelişimini yavaşlatır, çocuğun uzun vadede gelişimini de bozar MADDE BAĞIMLILIĞI Uyuşturucuya Alıştırma Yöntemleri Gençler de , eroin bağımlılığının ilk adımı arkadaş kıyağı ile atılır Eğer arkadaşınız , gerçektende arkadaş değil de bir “ayakçı” ise, birkaç hafta sonu devam eden bu kıyakçılığı ” bombalama” denilen ikinci aşama izler Bu aşamada bir gün ziyaretinize gelen ayakçı, kıyağını yaptıktan sonra giderken, nasılsa yanındaki yüklüce miktarda eroini almayı unutuverir Bir eroinmanın malını asla unutmayacağını bilmediğiniz için kuşkulanmazsınız Birkaç gün gelip almasını beklersiniz Gelmez Bir gün, “yahu şundan bir kere çeksek ne olur sanki?” dersiniz Sonra bunun gerisi gelir Mal bittiğinde bombalanmışınız demektir Artık bir eroin bağımlısı olarak, her yerde kıyakçınızı, daha doğrusu ayakçınızı arar ve kolaylıkla bulursunuz Özellikle genç yaştaki insanlar arasında, guruptan bir yada birkaç kişinin uyuşturucu kullanması , diğerlerinin de en azından bir kez denemesi için yeterli bir neden Gençler , birbirlerine sigara ikram eder gibi yada hastalığını iyileştirmek amacıyla ilaç verir gibi uyuşturucu sağlayabiliyorlar Gençler, arasındaki sohbetin dışında kalmasını istemedikleri arkadaşlarını da kendileri gibi uyuşturucu kullanmaya zorlayabilirler Kullanmaya itiraz eden arkadaşlarını dışlıyor yada “arabesk” türü tanımlamalarla , kendilerince aşağılama yolu seçiyorlar Okul önleri de artık satıcılar için vazgeçilmez mekanlardan İstanbul’da bulunan pek çok okulun kapısında , özellikle çıkış saatlerinde uyuşturucu satıcılarına rastlanıyor Esrar bağımlıları , kullandıkları malın içine eroin karıştırılarak bu uyuşturucuya da alıştırılabilirler Eroin krizleriyle birlikte de bağımlılık başlar Uyuşturucu Kültürünün Sebepleri Toplumu ayakta tutan , ona yüceltme ve yaşama gücünü kazandıran , manevi , ahlaki ve hamasi değerlerini çürüterek , sömürgeci devletlerin uydusu halin getiren bir soğuk harp uygulamasıdır Dış güçlerin ve içerdeki ajanlarının ve bunlarla işbirliği yapan mafya üçlüsünün organize çalışmaları Her zaman mafyanın ağına takılmaya hazır “sokaktaki başı boş insanlar ve çocuklar” var Unutulmaması gereken bir önemli husus da : Beyaz zehir alışkanlığının gelişmesinde , içinde türlü uyuşturucular taşıyan ve son yıllarda karaborsaya da tekel çizgisinde hükmeden ithal sigaraların ve kolalı mamullerin keza , çikletlerinde payı zannedildiğinden çok fazla Madde Kullanımının Nedenleri Bilgisizlik : Tehlikeden habersiz ve bu sebeple konuyu hafife almak Özenti: Özenti sergilemede en önemli payın medyaya ait olduğu rahatlıkla söylenebilir Eğlence Yerleri ve İnternet Cafeler : Diskotek ve diğer kafabulma-eğlenme yerlerinin yanı sıra son yıllarda internet cafeler Bunlar beyaz ölüm değirmeninin çarkları ve tuzaklarıdır Giren büyük ihtimalle öğütülür Gurup baskıları: kötü arkadaş Merak: Denerim, bırakırım kafası Fakat bir veya iki deneme genci belki de dönüşü olmayan yola sokmaya yeterli gelmektedir Sigara ve Alkol Kullanımı : Yapılan araştırmalar uyuşturucu bağımlısı gençlerin %80’ninin daha önce sigara ve alkol kullanıcısı olduğunu ortaya koymuştur Bu da sigara ve alkolün uyuşturucuya giden bir basamak olduğunu göstermektedir O yüzden gençlerde ki sigara ve alkol kullanımını mazur görmemek ve bu aşamadayken önlem almak gerekmektedir Moda: Çevreye uyma havası… Bozuk çevre ve hasta toplum Bilindiği gibi hastalıklarda insandan insana kolaylıkla geçebilir Gençlerde tehlike sevgisi , cinsel bozukluklar , kendini aşma , ispatlama içgüdüsü veya gayreti Genetik yapının maddeye yatkınlığı Gençlerdeki manevi boşluk , inanç zaafı Bozuk aile ve hasta toplumdan kaynaklanan güvensizlik duygusu Gelecek karşısındaki kaygılar strese, sıkıntıya ve yalnızlığa itiyor Aile yapısındaki bozukluklar , geçimsizlikler Ahlaki manevi zaaflar Yine ailelerdeki ekonomik bozukluklar çoklukla normaliteyi bozar Bilhassa yokluktakini bunalıma ve intihara , varlıktakini şımarıklığa , taşkınlığa ve tahribe yöneltir Eğitimdeki zafiyet , yetersizlik ve yanlışlıklar Maddeci felsefeye dayalı eğitimler insanları bencilliğe (egoizme) , şahsi çıkarcılığa iten temeldeki sebeplerdir Arkadaş çok önemli Çocuklar ve gençler aileden ve okuldan , zamanla arkadaş çevresinden etkilenirler Arkadaş çevresinde kabul edilmek için gençler, ekseriya çevresinin baskısına dayanamaz aşağılık duygusu ile uyuşturucu kullanır Sanıldığının aksine , uyuşturucu ile ilk temas , sokak başında bilinmeyen satıcı vasıtası ile değil , bilakis arkadaş çevresiyle olmaktadır |
|