Kış Mevsiminde Ne Yenir, Ne İçilir?

Kış Mevsiminde ne yenir, ne içilir?

Kış aylarına girdiğimiz şu günlerde havalar her ne kadar yazdan kalma olsa da mevsimin yiyecek ve içeceklerini tüketme vakti geldi



Öyle ya kestaneler tezgâhlardaki yerini aldı, ayvanın tam zamanı, balkabağından akşam yemeğinde çorba, gece otururken de üzeri cevizle süslenmiş tatlı ne iyi olur Kış deyince bozayı da unutmamak gerekir Tarhana çorbası var bir de Zira tarhana kış boyu birçok evde sofraları süslüyor Hatta bazı yörelerde günde üç kez sofranın baş tacı yapılıyor Bir de kışın habercisi olarak akıllara gelen bir içecek var: Salep Sekizinci yüzyıldan bu yana mutfağımızın bir parçası Bu lezzetli içeceği hazır paketlerde alıp evinizde yudumlayabileceğiniz gibi, dışarıda üşüdüğünüzü hissettiğiniz bir günde de içmenizi tavsiye ederiz

Şimdi kestane zamanı

Kış günlerinin vazgeçilmez meyveleri arasında yer alan kestane, pazar tezgâhındaki yerini aldı Muhabbetin bol olduğu uzun kış gecelerinde eskiden sobanın üzerinde pişirilirdi Şimdilerde ise soba yerine fırında tercih ediliyor ya da suda pişiriliyor Doyurucu özelliğinin yanı sıra içerdiği vitamin ve minerallerle kış mevsiminin olumsuz şartlarına, fiziksel ve zihinsel yorgunluklara karşı paha biçilmez bir sağlık kaynağı Vitamin, protein, yağ açısından zengin olan kestanenin 100 gramında 200 kalori bulunuyor Yani fazla yerseniz kilo yapar Kalp ve kas sistemini uyarıp organizmanın su dengesini düzenleyen kestane, kasları güçlendiriyor, kan dolaşımını hızlandırıp varis ve basurların gelişimini önlüyor Uzmanlar, damar sertliği ve şeker hastalığından yakınanların kestaneyi fazla tüketmemesini söylüyor

Soğuk kış gecelerini ısıtan içecek

Soğuk kış gecelerinde sokaklarda yankılanan "boza, bozaaaa" sesleri hepimizi geçmişe götürür Şimdilerde bu sesleri pek duyamaz olduk Hemen herkesin sevdiği boza, artık marketlerde satılsa da mekânında içmenin keyfi bambaşka En eski Türk içeceklerinden olan boza, ilk olarak Orta Asya Türkleri tarafından 900'lü yıllarda yapılmaya başlanmış Değişik yerlerde farklı lezzet ve kıvamlarda tanınan bu içecek, ülkemizde 1870'lerde Hacı Sadık Bey'in farklı formülüyle bugünkü lezzetine kavuşmuş 1876 yılında Hacı Sadık Bey'in kurduğu Vefa Bozacısı, o tarihten bu yana boza denilince akla gelen ilk adres Darı irmiği, su ve şekerden üretilen bozanın faydaları oldukça fazla İçinde A, B, C ve E vitaminleri bulunuyor Hazmı kolaylaştırıcı etkisi var Süt yapıcı özelliği ile hamile bayanlara ve vitamin kaynağı olarak sporculara tavsiye ediliyor

Malzemeler: 3 bardak bulgur, 2 kahve fincanı pirinç, 3 bardak toz şeker, 1 bardak eski boza ya da kibrit kutusu büyüklüğünde maya

Hazırlanışı: Bulgur akşamdan bol su ile ıslatılır Ertesi gün bulgur ve pirinç iyice ezilinceye kadar pişirilir Mikserle çırpılır ve ince süzgeçten geçirilir Bu karışım hafif ateşe konur İçine şeker katılır ve eriyinceye kadar karıştırılır Sonra ateşten alınır Bir yerde ılınmaya bırakılır Arada bir karıştırılır Ilındıktan sonra içine eski boza ya da ılık suyla ezilmiş maya katılır İyice karıştırılır Ağzı kapatılarak, 20-25 derecelik bir yerde, yine ara sıra karıştırılarak 2-3 gün bekletilir İçinde göz göz hale gelmiş kabarcıklar görülürse olmuş demektir Serin bir yere alınır Soğuk servis yapılır İsteğe bağlı olarak üzerine sarı leblebi ve tarçın ilave edilir

Dumanı tüten salep

Salep aslında Anadolu'ya has bir yaban orkidesinin kökü Yumru şeklindeki kökler toplanıp yıkandıktan sonra suda 10 dakika kadar kaynatılır ve güneşte kurutulur Sonra bu yarı saydam yumrular, toz haline getirilir Üzerinde dumanı tüterek gelen, bol tarçınlı, nefis kokulu bir fincan salebe kim hayır diyebilir?

Malzemeler: 4 bardak süt, 2,5 çorba kaşığı şeker, yarım çorba kaşığı toz salep, 2 çay kaşığı tarçın

Hazırlanışı: Salep ve şekeri bir tencereye koyup iyice karıştırın Soğuk sütü azar azar ekleyerek ezin Karıştırarak kısık ateşte koyulaşıncaya dek 10-15 dakika kadar pişirip ateşten çekin Bardaklara koyup üzerini tarçınla süsleyin

Kestane şekeri

Malzemeler: 1 kg kestane, 750 gr toz şeker (3,5-4 su bardağı), 2,5 bardak su, 1 paket vanilya

Hazırlanışı: Kestanelerin dış kabukları soyulur Parçalanmayacak şekilde biraz haşlanıp iç kabukları çıkarılır Bir tencerede şeker ve su kaynatılır Kestaneler içine atılıp 3 saat çok hafif ateşte pişirilir Ateşten alınıp ertesi güne kadar şurubunda bekletilir Daha sonra hafif ateşte 3 saat daha pişirilir, vanilya konur ve soğuk servis edilir

Vitamin deposu balkabağı

Birçok kişi balkabağından sadece tatlı yapıldığını bilir Ancak değişik yörelerde çorbası, püresi hatta böreği pişiriliyor Anavatanı Meksika ve Orta Amerika olan bu sebze, birçok hastalığa iyi geliyor A vitamini deposu olan balkabağı, vücudu kansere karşı güçlendiriyor Kan şekerini düşürücü özelliği olduğu için şeker hastaları da tüketebilir Diyet yapanların balkabağı yemesinde sakınca yok; çünkü kalorisi oldukça düşük Mineraller bakımından zengin olan balkabağını bir küçük tabak yediğinizde vücuttaki A vitamini ihtiyacının yüzde 25'ini, C vitamini ihtiyacının yüzde 10'unu karşılamış oluyorsunuz

Balkabağı çorbası

Malzemeler: 500 gram balkabağı, 2 çorba kaşığı un, 1 su bardağı krema, sıvıyağ, su

Hazırlanışı: 500 gram balkabağını küp küp kesin Tencereye alın Üzerine sıcak su ekleyip balkabağını pişirin Başka bir tencerede sıvıyağın üzerine 2 çorba kaşığı unu ilave edin Unun üzerine ilk önce soğuk su katıp kıvamı açın Daha sonra pişen balkabağını tencereye dökün Blenderdan geçirin ve püre kıvamına getirin Çorbanın üzerine sıcak su ekleyip kıvamı bağlayın Daha sonra kremayı çorbaya ekleyin ve sıcak olarak servis yapın

Sıcak bir tarhanaya kim hayır der?

Türkiye'nin en geleneksel çorbalarından biridir tarhana Ülkenin doğusundan batısına kadar her ilde kış mevsiminin en çok tercih edilen çorbasıdır Yazın yapılır, kış için saklanır Yapımında genellikle un, yoğurt veya süt, soğan, domates, kırmızıbiber, tuz ve çeşitli baharatlar kullanılır Hazırlanışı da çok kolaydır

Malzemeler: 3 yemek kaşığı toz tarhana, 4 su bardağı su, 1 yemek kaşığı salça, 50 gram margarin, tuz, nane

Hazırlanışı: 1 su bardağı suda tarhana pişirilmeden en az bir saat önce ıslatılır Tencerede yağ, salça ve nane hafif karıştırıldıktan sonra 4 su bardağı su ve ezilmiş tarhana ilave edilerek tuz atılır Devamlı karıştırılarak topaklanmaması sağlanır Kaynayınca karıştırma bırakılır 5 dakika daha kaynayan tarhana servise hazırdır

Kış denince akla ilk gelen meyve: AYVA

Ayva yemesi biraz zor, tadı da hafif ekşi bir meyve Ama tüketmek için farklı yollar deneyebilirsiniz Reçel, komposto ya da tatlı yaparak mesela Çocuklarda büyüme ve gelişmeyi sağlayan ayva; kalp, akciğer, boğaz, mide, göz, bağırsak ve ağız hastalıklarını önlemeye yardımcı oluyor Her yaşta sinir sistemini güçlendirir, mide ve bağırsakları mikroplardan korur, hazımsızlık gibi sorunları önler

Malzemeler: 3 orta boy ayva, 1 su bardağı su, 4 diş karanfil, 1 çubuk tarçın, 1 su bardağı şeker, 200 gr manda kaymağı

Hazırlanışı: Ayvaları soyup ikiye bölün Çekirdek yataklarını çıkarın, çekirdeklerini bir kenara ayırın Geniş bir tencerede 2 su bardağı su, ayva çekirdekleri, karanfil ve tarçın kabuğunu kaynatın Ayvaları kaynar suyun içine atın Tencerenin kapağını kapatın Ayvalar yumuşayıncaya kadar, yaklaşık 10 dakika kısık ateşte pişirin Üzerine şeker ilave edin 10 dakika daha pişirin Fırını 200 derecede ısıtın Ayvaları bir tepsiye dizin, 5-10 dakika pişirin Ayvaların ortasındaki boşluklara kaymak koyarak servis yapın

Çikolata yudumlamak isteyenlere

Kış günlerinin bir içeceği de sıcak çikolata Kültürümüze sonradan girdiğini söylersek yanılmış olmayız Son yıllarda kafelerde ya da üniversite kantinlerinde tüketiliyor daha çok

Malzemeler: 1 kg süt, 1/2 tatlı kaşığı tarçın, 150 gr sütlü çikolata, şeker (isteğe göre)

Hazırlanışı: Süt ve tarçını karıştırarak ısıtın Çikolata ve şekeri ilave ederek 10 dakika karıştırarak pişirin Yapmış olduğunuz karışımı bardaklara alarak servis yapın