İhlas Felak Nas

ADEM ŞENER

İHLAS SURESİ
Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla (başlıyorum)
* (Ey Resulüm!) De ki: O Allah birdir
* Allah Samed'dir
* O, doğurmamış ve doğrulmamıştır
* Hiçbir kimse O'na denk değildir

SÜRENİN AÇIKLAMASI
İhlas Suresi Mekke'de nazil olmuştur Dört ayettir Allah–ü Teala celle celaluhu'nun birliği ve yüce vasıflarını en mükemmel, en net bir şekilde ifade ettiği için ona bu isim verilmiştir
Ayet–i kerimeleri sırası ile inceleyelim:
*Ey Resulüm! Allah–ü Teala'nın zatı ve kutsal sıfatları hakkında senden bilgi isteyenlere de ki: O Allah birdir Birlik sıfatlarına sahiptir Zatında, sıfatlarında ve fiillerinde birdir Birlik sıfatı yalnız Allah–ü Teala'ya mahsustur

***
*Allah–ü Teala Samed'dir
Allah Samed'dır Kendisi hiçbir şeye muhtaç olmayıp, her şey kendisine muhtaçtır
Bütün yaratılmış olanlar ihtiyaçlarından dolayı Allah–ü Teala'ya ihtiyaçlarını arzeder, dua ve niyazda bulunurlar Allahü Teala celle celaluhu ise hiç kimseye muhtaç değildir

***
*O (Allah–ü Teala), doğurmamış ve doğrulmamıştır
Hiçbir şeyin babası veya annesi değildir Çoluk, çocuğa ihtiyacı yoktur Dilediği şeyleri dilediği zaman yaratır Bir kimsenin babası veya annesi olmak, yaratılanlara ait bir sıfattır Aralarında bir cinsiyet, bir ortaklık olması gerekir
Allah–ü Teala celle celaluhu ise ortağı olmaktan münezzehtir Ve yine O (Allah–ü Teala) doğrulmamıştır Bir şeyin doğrulmuş olması başlangıçta yok olmayı ve başkasına ihtiyacı olmayı gerektirir Başkasına ihtiyacı olan bir varlık ise asla ilah olamaz Allah–ü Teala "Kıdem" (varlığının evveli) olmama sıfatına sahiptir Sonradan vücuda gelmemiştir Hiçbir şeye de muhtaç değildir

***
*Ve o Allah–ü Teala'ya hiçbir şey denk ve benzer olmamıştır Allah–ü Teala'nın zatı, her türlü düşüncenin üstünde bir büyüklüğe ve yüceliğe sahiptir Hiçbir mahlûk, O'na benzemez Hiçbir mahlûk O'nun çocuğu veya babası olmak kabiliyetine asla sahip değildir

İHLAS SURESİNİN INIŞ SEBEBİ
Bu surenin iniş sebebi hakkında deniliyor ki: Arap müşrikleri Peygamber Efendimiz Sallu Aleyhi ve Sellem'e uzlaşmak için Amr İbn–i Tufeyl'i göndermişlerdi Amr İbn–i Tufeyl o müşriklerin adına dedi ki:
"Sen bizim asamızı yardın (yani bizleri ayrılığa düşürdün) İlahlarımıza sövdün Babalarımızın dinine muhalefette bulundun Eğer sen fakir isen seni zengin kılalım Eğer mecnun (deli) isen sana tedavide bulunalım Eğer bir kadına düşkün isen onu sana alalım"
Peygamber Efendimiz onlara buyurdu ki:
"Ben fakir ve mecnun değilim Bir kadına da düşkün değilim Ben Allah–ü Teala'nın Rasulü'yüm Sizi putlara tapmaktan kurtararak Allah–ü Teala'ya ibadete davet ediyorum"
Amr, Resulullah'tan duyduklarını müşrik arkadaşlarına ulaştırdı Bunun üzerine o müşrikler Amr'ı tekrar Peygamber Efendimiz'in huzuruna göndermişler ve demişlerdir ki:
"O'na de ki: Sen kendi mabudunun (kulluk ettiğin ilahın) cinsini bize beyan et O altından mıdır, yoksa gümüşten midir?" işte böylesine cahil bir halkın bu sorusu üzerine bu sure nazil olmuştur

***
Bu mübarek sure İslam'ın rükünlerinden en önemlisi olan Allah–ü Teala'yı birlemeyi ve O'nun başkaları ile aynı cins olmaktan ve her türlü ihtiyaçtan uzak olduğunu beyan etmektedir

***
Peygamber Efendimiz bir hadisi şerifte şöyle buyurmaktadır:
"İhlas Suresi Ku'an–ı Kerimin üçte biri gibidir"(1) Bu hadiste bu surenin Kur'an–ı Kerimin üçte birine eşit olmasını Kur'an–ı Kerimin içeriği itibarıyladır Yoksa sevap olarak üçte birine eşit değildir
Kur'an, akaid (iman), ahkam (hükümler) ve kıssalar olarak üç bölüme ayrılabilir İhlas Suresi okunarak Kur'an–ı Kerimin üçte biri olan akaid konusu anlaşılmış olacağından hadisi şerifte buna işaret vardır

***
Mahmud Efendi Kuddise Sırruhu Hazretleri
"Eski ümmetlerin kitaplarında Mevla Teala'nın oğlu ve kızı olmadığı yazılı olduğu halde kitap okumadıkları için 'Allah–ü Teala'nın (hâşâ) oğlu ve kızı var' dediler Bu ümmette korkarım Kur'an–ı Kerim okumaya okumaya o duruma düşer Onun için herkes evvela İhlâs–ı Şerifin manasını öğrensin ve arkadaşları ile müzakere etsin" buyurdular

***
Bu sure–i celile ile uğraşmanın bir de müjdesi (madalyası) vardır Bir zaman sahabelerden birini peygamberimize şikâyet ettiler Şikâyet konusu; her zammı surenin sonunda İhlâs–ı Şerifi okuduğu içindi Peygamber Efendimiz Sallu Aleyhi ve Selem:
"Niçin böyle yaptığını kendisine sorun" buyurdular
Sahabeye sorduklarında şöyle cevap verdi:
"Mevla Teala'nun sıfatlarından bahsettiği için bu sureyi çok seviyorum" dedi Peygamber Efendimize bu haber ulaşınca:
"Ona söyleyin, Mevla Teala'da onu seviyor"(2) buyurdular
Ne mutlu ona ve onun gibi amel edenlere!

FELAK SURESİ
Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla (başlıyorum)
*De ki: Ben ağaran sabahın Rabbine sığınırım,
*Yarattıkları şeylerin şerrinden,
*Karanlığı çöktüğü vakit gecenin şerrinden,
*Ve düğümleri üfürüp büyü yapan üfürükçülerin şerrinden,
* Ve kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden (sabahın Rabbine sığınırım!)

SURENİN AÇIKLAMASI
Felak Suresi Medine'de nazil olmuştur
Beş ayet–i kerimden meydana gelmektedir Felak'ın (ağaran sabah'ın) Rabbine sığınmayı emrettiği için kendisine bu isim verilmiştir

***
Ayet–i kerimeleri sırası ile inceleyelim:
*De ki: Felak'ın (ağaran sabah'ın) Rabbine sığınırım
O âlemlerin Rabbine sığınırım ki: Sabah vakitlerini meydana getirerek gecenin karanlığını gideriyor Yeryüzünü yararak ondan nice ürünler meydana getiriyor Dağları parçalayarak onlardan nice kaynakları, nehirleri, madenleri meydana getiriyor Bulutları darmadağın ederek onlardan yağmurları yağdırıyor İşte bütün bu eserleri ve bunun benzeri daha nice eserleri meydana getiren Allah–ü Teala'nın himayesine sığınmak, biz kullar için hiç şüphe yok ki, bir selamet ve bir saadet vesilesidir

***
*O yüce Allah–ü Teala'nın yaratmış olduğu şeylerin şerrinden; Bütün insanların ve cinlerin, bütün tabiat âlemindeki şeylerin zararlı tesirlerinden yine o Allah–ü Teala'ya sığınırım

***
*Ve yine gecenin karanlığı çöküp her tarafı karanlık içinde bırakarak dehşet saçıcı bir hal aldığı vakit âlemlerin Rabbine sığınırım

***
*Ve düğümlere üfürüp büyü yapmak isteyen büyücülerin, üfürükçülerin şerrinden Allah–ü Teala'ya sığınırım

***
*Ve yine de ki: Kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden de sabahın Rabbi'ne sığınırım

FELAK SÜRESİNİN INIŞ SEBEBİ
Bu surenin iniş sebebi hakkında deniliyor ki: Lebid İbn–i Asam adında bir Yahudi, Peygamber Efendimiz Sallu Aleyhi ve Selem hakkında on bir düğümlü bir şey üzerine bir sihir yapmış, o şeyi de bir kuyunun dibindeki bir taşın altına gömmüştü Peygamber Efendimizin bu yüzden hasta olmasını umuyordu Fakat Cebrail Aleyhisselam gelmiş, bu sureyi getirmiş ve o sihir hadisesini haber vermişti Peygamber Efendimiz de Hazreti Ali ve Hazreti Talha'yı göndererek sihir materyalini kuyudan çıkartmıştır Bu şekilde Allah–ü Teala Peygamber Efendimizi sihirden muhafaza buyurmuştur

NAS SURESİ
Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla (başlıyorum)
*De ki: Sığınırım ben insanların Rabbine,
*İnsanların Melik'ine (mutlak sahip ve hâkimine),
* İnsanların ilah'ına
* O sinsi vesvesenin şerrinden,
*O ki insanların göğsüne (kötü düşünceler) fısıldar
*Gerek cinlerden, gerek insanlardan (olan bütün vesvesecilerin şerrinden Allah'a sığınırım!)

SURENİN AÇIKLAMASI
Nas Suresi Medine'de nazil olmuştur Altı ayetten meydana gelmiştir İnsanların Rabbine sığınmayı emrettiği için "insanlar" manasına gelen "Nas" adı verilmiştir

***
Ayet–i kerimeleri sırası ile inceleyelim:
*Ey insanların ve cinlerin Peygamberi! De ki: Ben insanların Rabbine sığınırım İnsanları yaratan, besleyen, koruyan, terbiye eden, edeplendiren Yaratıcıya sığınırım

***
*İnsanların Melik'ine; yani bütün insanlığın sahibi, hükümde işlerini idare eden ve bütün insanlığın selamet ve saadetini temin edecek olan hükümlerin koruyucusu ve emredicisi bulunan Allah–ü Teala'1 sığınırım

***
*İnsanların ilahına; yani bütün mahlûkatın yaratıcısı ve sahibi olan Allah–ü Teala'ya sığınırım

***
*O gizli vesvesenin, yani kalplere yanlış düşünceler düşürmek isteyen şeytanın ve şeytan tabiatında bulunan aldatıcı kimselerin verdiği vesvesenin şerrinden Allah–ü Teala'nın himayesine sığınırım

***
*O şeytandan Allah–ü Teala'ya sığınırım ki o insanların göğsüne vesvese (kötü düşünceler) fısıldar

***
*Gerçekten de öyle pek büyük birer düşman olan aldatıcı kimselerden, o kalplere vesvese veren din düşmanlarından kaçınılmalıdır Bu vesvese verenler gerek cinlerden, gerekse insanlardan olsun Hangi taifeden olursa olsun, bunların hepsinden de kaçınılmalı onların şerlerinden Allah–ü Teala'ya sığınmalıdır

***
Felak ve Nas Sureleri'nin ikisine birlikte iki koruyucu manasına gelen "Muavvezeteyn" denir Peygamber Efendimiz Sallu Aleyhi ve Sellem bu süreler hakkında şöyle buyurmuştur:

"Geceye girdiğin ve sabah kalktığın vakit, üç de İhlas Suresi ile Muavvezeteyn Sureleri (okuman) her şey için sana kafidir (yani her türlü bela ve musibetten korur)