Aşılama (İntrauterin inseminasyon, IUI) |
06-26-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Aşılama (İntrauterin inseminasyon, IUI)Kısırlık, diğer adı ile infertilite çiftlerin bir yıl süre ile korunmasız ve düzenli ilişkide bulunmasına rağmen gebe kalamama durumudur İnfertilite doğurgan dönemdeki çiftlerin %10-15'ini etkileyen bir sağlık sorunudur Hiçbir sorunu olmayan bir çiftin, bir menstrüel siklus sırasında gebelik elde etme olasılığı %20-25 civarındadır ve bu oran bir yılın sonunda %90 olur Çocuk sahibi olma isteğiyle tüp bebek merkezlerine başvuran çiftlerde kısırlık nedeni olarak %25-40 oranında erkek faktörü, %40-55 oranında kadın faktörü (yumurtlama sorunu, tüplerde tıkanıklık, ileri evre endometriyozis gibi), %10 oranında hem erkek hem kadın faktörü bulunmaktadır Çiftlerin %10'unda tüm araştırmalara rağmen kadın ve erkekte infertiliteyi izah edecek neden bulunamaz ve bu grup hasta açıklanamayan kısırlık olarak tanımlanır Kısırlık tedavisinde en sık kullanılan yöntemler aşılama (İntrauterin inseminasyon, IUI) ve tüp bebek yöntemleridir Aşılama veya intrauterin inseminasyon; erkekten alınan sperm örneğinin laboratuarda işlenerek iyi kaliteli ve hareketli spermlerin seçilmesi ve rahim içerisine verilmesi işlemidir Bu işlemde amaç sperm hücrelerinin içerisinde bulunduğu ve sperm hareketliliğini azaltan faktörlerin ortamdan uzaklaştırılması, böylelikle yumurtayı dölleme kapasitesi en yüksek spermlerin tüplere ulaşmasının sağlanmasıdır Aşılama uygulaması özellikle sperme ait parametrelerin (sperm sayısı, hareketlilik, ve şekil bozukluğu) hafif düzeyde bozulduğu tespit edilen olgularda ve açıklanamayan kısırlık olgularında öncelikle tercih edilen bir yöntemdir Kısırlık süresi uzunsa, yumurtalık rezervi kötüyse, kadın yaşı 37'inin üzerinde ise ve ciddi erkek faktörü (toplam hareketli sperm sayısı 5 milyon/ml'nin altında) varsa düşük gebelik oranları nedeni ile bu hasta gruplarında aşılama ilk tercih edilen tedavi yöntemi olarak önerilmemeli ve çiftler en kısa zamanda tüp bebek tedavisine yönlendirilmelidir Aşılama öncesinde kadının tüplerinin açıklığı hakkında bilgi yoksa rahim filmi (HSG) çekilerek en az bir tüpün açık olduğunun gösterilmesi gerekir Aşılama öncesi, kadın yumurtalıklarının gelişimini uyaran haplar (klomifen sitrat, letrozol) veya gonadotropin adı verilen iğneler kullanılır ve aralıklı olarak ultrason monitorizasyonu ile yumurtalıkların yanıtı değerlendirilir Hedef bir veya iki yumurta gelişimini sağlamaktır Gelişen yumurta sayısının 3'ün üzerinde olduğu durumlarda çift çoğul gebelik riski hakkında bilgilendirilmelidir Aşırı yanıt vermiş hastalarda (5 ve üstü folikül olan veya kan östrojen düzeyleri 1000-1200 pg/ml'in üzerinde ise) tedavinin iptali veya aşılama tedavisinin tüp bebek tedavisine dönüştürülmesi tartışılmalıdır Gelişen yumurtalar istenilen büyüklüğe ulaştığında hCG iğnesi (yumurtayı çatlatma iğnesi) yapılır HCG enjeksiyonunu takip eden 24-36 saat sonrası için aşılama işlemi planlanır Aşılama günü erkekten ejakulat örneği (meni) alınır ve laboratuarda hazırlanarak rahim içerisine ince bir kateter aracılığı ile verilir Aşılama sırasında kasık ağrısı ve kramp olabilir İnfeksiyon ve alerji çok nadir görülen komplikasyonlardır Aşılama işlemi için mutlaka taze ejakulat örneği kullanılmalıdır ve erkeğin en az 2 gün, en fazla 7 günlük cinsel perhizde olması tavsiye edilmelidir Aşılama işleminde gebelik oranı %10-15 civarındadır 3 veya 4 defa başarısız aşılama denemesi olan çiftlerde tüp bebeğe geçilmesi tavsiye edilir Bu yöntemin, düşük başarı şansına rağmen uygun çiftlerde ilk basamak olarak kullanılmasının nedeni tüp bebek tedavisine kıyasla daha basit ve daha ucuz olmasıdır Prof Dr Engin Oral |
|