Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > Serbest Forum

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
göreceliği, ispatlandı, kez, zamanın

Zaman'ın Göreceliği Bir Kez Daha İspatlandı

Eski 06-22-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Zaman'ın Göreceliği Bir Kez Daha İspatlandı






ZAMANIN GÖRECELİĞİ BİR KEZ DAHA İSPATLANDI




Harun Yahya
"NASA: İzafiyet Teorisi Doğru", "Einstein Haklı Çıktı", "NASA İzafiyet Teorisini Doğruladı"…
Gazetelerde yer alan bu başlıklar zamanın göreceliği konusunun bir kere daha doğrulandığına dikkat çekiyordu

İzafiyet Teorisi'ni günümüzden 86 yıl önce, 20 yüzyılın en büyük fizikçisi olarak nitelendirilen Albert Einstein ortaya atmıştır Görelilik kuramı olarak da adlandırılan bu teoriye göre uzay ve zaman bir algıdır Diğer bir deyişle, mutlak zaman diye birşey yoktur Uzay ve zamanı algılama biçimimiz, nerede bulunduğumuza ve nasıl hareket ettiğimize bağlıdır Buna göre bir cismin hızına ve konumuna (çekim merkezine olan uzaklığına) göre, zaman hızlı veya yavaş geçmektedir Bir cisim hızlandıkça (çekim merkezlerinin yakınında) o cismin üzerinde zaman yavaşlamaktadır Yani hız arttıkça zaman kısalmakta, sıkışmakta; daha ağır, daha yavaş işleyerek sanki "durma" noktasına yaklaşmaktadır
Bunu Einstein'ın bir örneği ile açıklayalım Bu örneğe göre aynı yaştaki ikizlerden biri Dünya'da kalırken, diğeri ışık hızına yakın bir hızda uzay yolcuğuna çıkar Uzaya çıkan kişi, geri döndüğünde ikiz kardeşini kendisinden çok daha yaşlı bulacaktır Bunun nedeni uzayda hızla seyahat eden kardeş için zamanın daha yavaş akmasıdır
Bir cismin hızının yanısıra konumu da zamanı etkilemektedir Genel Görelilik Kuramı, çekim merkezlerinin yakınında zamanın daha yavaş geçtiğini ispatlamıştır
Ünlü fizikçi Stephen Hawking, bu gerçeği yine bir ikiz örneğiyle şöyle anlatmaktadır: "Görelilik kuramı mutlak zamanı çöpe attı Bir çift ikizi düşünelim Diyelim ki ikizlerden biri dağın tepesinde yaşasın, ötekisi deniz yüzeyinde İlk ikiz (yani dağın tepesinde yaşayan) ikincisinden daha çabuk yaşlanacaktır Yani yeniden karşılaştıklarında öbüründen daha yaşlı olacaktır" (Stephen Hawking, Zamanın Kısa Tarihi, s54)
Görelilik Kuramı ile, hıza ve konuma göre uzayda farklı zaman dilimleri olduğu ortaya konmuştur
Einstein'ın 1900'lü yıllarda ulaştığı bu sonuç geçtiğimiz aylarda NASA destekli bir proje ile doğrulanmıştır
Uydu Yörüngelerindeki Sapma İzafiyeti Doğruluyor
Görelilik kuramının doğruluğu, iki bilim adamı; Ignazio Ciufolini ve Erricos Pavlis tarafından çeşitli ölçümler yapılarak kanıtlandı NASA, projeye 600 milyon dolarlık bir bütçe ayırmıştı NASA'nın yetkililerinden olan Erricos Pavlis, "Einstein'ın, Dünya gibi büyük cisimlerin kendi eksenleri etrafında dönerken uzay ve zamanı büktüğünü söylediğini, kendilerinin de bundan yola çıkarak araştırma yaptıklarını" belirtti Araştırmanın sonucunda ölçüm yapılan uyduların yörüngesinde Dünya'nın dönüş yönünde yılda iki metrelik sapma belirlendi Yani uydular yörüngelerinden yılda iki metre kadar dışa doğru itiliyorlardı Bu, Einstein'ın uzay-zaman sürüklenmesiyle ilgili hesaplarıyla %99 uyumlu bir bulguydu Colorado Üniversitesi fizikçilerinden Neil Ashby bu sonuçla ilgili olarak, "Bu, gerçekten de uzay-zaman sürüklenmesiyle ilgili ilk kesin ölçüm" açıklamasını yaptı
23 Ekim 2004 tarihli Radikal gazetesinde, bu önemli bulguyla ilgili şöyle bir haber yapılmıştı:
Pavlis, "Şayet Dünya, etrafındaki uzay-zamanı eğiyorsa, yakınlardaki uyduların yörüngesi değişmeliydi" dedi ve bu düşünceden hareketle LAGEOS-1 ve LAGEOS-2 adlı uyduların yörüngelerindeki sapmayı lazer ışını kullanarak ölçtüklerini anlattı Pavlis, "Her iki uydunun yörüngesinde de Dünya'nın dönüş yönünde yılda iki metrelik sapma belirledik Ölçümlerimiz, görelilik teorisinden hareketle daha önce yapılan hesaplara yüzde 99 uydu" dedi İtalya'nın Lecce Üniversitesi'nden Ignazio Ciufolini ve ABD'deki Dünya Sistemleri Teknolojisi Birleşik Merkezi'nden Pavlis, 11 yıl iki uydudan gelen lazer sinyallerini inceledi
Einstein, uzay-zamanın maddeden ayırt edilemeyeceğini, maddi cisimlerin varlığıyla koşullandığını ve güçlü çekim gücü yaratan cisimlerin yakınında uzayın 'eğrildiğini' iddia etmişti Einstein'ın teorisi şimdiye dek birçok açıdan doğrulandı…
Buraya kadar kısaca özetlediğimiz bilgilerden ortaya çıkan sonuç, zamanın algı olduğu gerçeğinin bir kez daha ispatlanmış olmasıdır Bu gerçek, asırlar önce Kuran'da haber verilmiş bir bilgidir



Zaman Algısı


Zaman algısı aslında bir anı başka bir anla kıyaslama yöntemidir Bunu şöyle bir örnekle açıklayabiliriz Bir cisme vurduğumuzda bundan belirli bir ses çıkar Aynı cisme beş dakika sonra vurduğumuzda yine bir ses çıkar Kişi, birinci ses ile ikinci ses arasında bir süre olduğunu düşünür ve bu süreye "zaman" der Oysa ikinci sesi duyduğu anda, birinci ses sadece zihnindeki bir hayalden ibarettir Sadece hafızasında var olan bir bilgidir Kişi, hafızasında olanı, yaşamakta olduğu anla kıyaslayarak zaman algısını elde eder Eğer bu kıyas olmasa, zaman algısı da olmayacaktır
Aynı şekilde kişi, bir odaya kapısından girip sonra da odanın ortasındaki bir koltuğa oturan bir insanı gördüğünde, kıyas yapar Gördüğü insan koltuğa oturduğu anda, onun kapıyı açması, odanın ortasına doğru yürümesi ile ilgili görüntüler, sadece beyinde yer alan bir bilgidir Zaman algısı, koltuğa oturmakta olan insan ile bu bilgiler arasında kıyas yapılarak ortaya çıkar
Kısacası zaman, beyinde saklanan birtakım hayaller arasında kıyas yapılmasıyla var olmaktadır Eğer bir insanın hafızası olmasa, beyni bu tür yorumlar yapmaz ve dolayısıyla zaman algısı da oluşmaz Bir insanın "ben otuz yaşındayım" demesinin nedeni, beyninde söz konusu otuz yıla ait bazı bilgilerin biriktirilmiş olmasıdır Eğer hafızası olmasa, ardında böyle bir zaman dilimi olduğunu düşünmeyecek, sadece yaşadığı tek bir "an" ile muhatap olacaktır
Zaman bir algıdan ibaret olduğuna göre de, tümüyle algılayana bağlı, yani göreceli bir kavramdır Zamanın göreceliği, rüyada çok açık bir biçimde yaşanır Rüyada gördüklerimizi saatler sürmüş gibi hissetsek de, gerçekte herşey birkaç dakika hatta birkaç saniye sürmüştür
Konuyu biraz daha açıklamak için bir örnek üzerinde düşünelim Özel olarak dizayn edilmiş tek pencereli bir odada oturup, burada belirli bir süre geçirdiğimizi varsayalım Odada geçen zamanı görebileceğimiz bir de saat bulunsun Aynı zamanda odanın penceresinden güneşin belirli aralıklarla doğup-battığını görelim Aradan birkaç gün geçtikten sonra, o odada ne kadar kaldığımız sorulduğunda vereceğimiz cevap; hem zaman zaman saate bakarak edindiğimiz bilgi, hem de güneşin kaç kere doğup battığına bağlı olarak yaptığımız hesaptır Örneğin, odada üç gün kaldığımızı hesaplarız Ama eğer bizi bu odaya koyan kişi bize gelir de, "aslında sen bu odada iki gün kaldın" derse ve pencerede gördüğümüz güneşin aslında suni olarak oluşturulduğunu, odadaki saatin de özellikle hızlı işletildiğini söylerse, bu durumda yaptığımız hesabın hiçbir anlamı kalmaz
Bu örnek de göstermektedir ki zamanın akış hızıyla ilgili bilgimiz, sadece algılayana göre değişen referanslara dayanmaktadır



Kuran'da İzafiyet


Görüldüğü gibi zamanın göreceliği konusu ispatlanmış bilimsel bir gerçektir Ancak yazının başında da belirttiğimiz gibi bu gerçek, yüzyılın başlarında Einstein'ın görecelik kuramı ile ortaya çıkmıştır O döneme dek insanlar zamanın göreceli bir kavram olduğunu, ortama göre değişkenlik gösterebileceğini bilmiyorlardı Ama ünlü bilim adamı Albert Einstein, görecelik kuramı ile bu gerçeği açık olarak ispatladı Zamanın, kütleye ve hıza bağımlı bir kavram olduğunu ortaya koydu Daha önce hiç kimse bu konuyu açıkça dile getirmemişti
Kuran'da ise -Kuran'ın indirildiği dönemde hiçbir insan tarafından bilinmeyen- bu gerçek haber verilmişti Kuran-ı Kerim ayetlerinde zamanın izafi olduğunu gösteren bilgiler vardı Bu konuyla ilgili bazı ayetleri şöyle sıralayabiliriz:
Gerçekten, senin Rabbinin Katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir (Hac Suresi, 47)

Gökten yere her işi O evirip düzene koyar Sonra (işler,) sizin saymakta olduğunuz bin yıl süreli bir günde yine O'na yükselir (Secde Suresi, 5)

Melekler ve Ruh (Cebrail), O'na, süresi elli bin yıl olan bir günde çıkabilmektedir (Mearic Suresi, 4)
610 yılında indirilmeye başlanan Kuran'da böylesine açık bir şekilde zamanın göreceliğinden bahsediliyor olması, onun İlahi bir kitap olduğunun bir önemli delillerinden biridir



İzafiyet ve Materyalistlerin Büyük Yanılgıları







İzafiyet Teorisinin doğrulanmış olmasının önemli bir sonucu da materyalistlerin "mutlak zaman-sonsuz evren" iddialarının geçer-sizliğini bir kez daha ortaya koymuş olmasıdır Materyalistler, maddenin yanı sıra zamanın da mutlak oldu-ğunu, yani sonsuzdan gelip sonsuza gittiği yanılgısını savunurlar Bu çarpık anlayışa dayanarak da kaderi, ahiret gününü, cenneti ve cehennemi red-detmeye çalışırlar Oysa bugün modern bilim, maddenin olduğu gibi, maddenin bir türevi olan zamanın da maddeyle birlikte yokluktan var edildiğini ve zamanın da bir başlangıcı olduğunu ispatlamıştır Aynı zamanda, zamanın izafi (göre-celi-rölatif) bir kavram olduğu, mater-yalistlerin yüzyıllardır zannettikleri gibi değişmez ve sabit olmadığı, değişken bir algı biçimi olduğu da bu yüzyılda ortaya çıkmıştır Zamanın ve mekanın izafiyeti Einstein'ın "İzafiyet" teorisiyle kanıtlanmış ve bu gerçek bugünkü modern fiziğin temelini oluşturmuştur Sonuç olarak, zaman ve mekan mutlak olmayan, başlangıçları olan, Allah'ın yoktan var ettiği kavramlardır Zamanı ve mekanı yaratan Allah, elbette ki bunlara tabi değildir Allah, zamanın her anını zamansızlıkta belirlemiş, tespit etmiş ve yaratmıştır İşte materyalistlerin akıl erdireme-dikleri "Kader" gerçeğinin özü de buradadır Bizim için geçmişte yaşanmış ve gelecekte yaşanacak olan olayların tümü, zamana tabi olmayan, zamanı yoktan var eden Allah'ın bilgisi ve hakimiyeti dahilin-dedir
Kuran'ın 1400 yıl önce bildirdiği ve iman edenlerin gönülden inandıkları gerçekleri bugün modern bilim de doğrulamakta ve Kuran'ın Allah'ın sözü olduğuna bir kere daha şahitlik etmektedir









Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.