Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
arabistan, coğrafyası, devletler, suudi

Devletler Coğrafyası - Suudi Arabistan

Eski 10-19-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Devletler Coğrafyası - Suudi Arabistan




Devletler Coğrafyası - Suudi Arabistan



DEVLETİN ADI: Suudi Arabistan Krallığı

BAŞŞEHRİ: Riyad

YÜZÖLÇÜMÜ: 2240000 km2

NÜFUSU: 14691000

RESMİ DİLİ: Arapça

DİNİ: İslam

PARA BİRİMİ: Riyal

Arabistan Yarımadasında 16° 11’ - 32° 09’ kuzey enlemleri ve 34° 34’ - 55° 41’ doğu boylamları arasında yer alan bir ülke Kuzeyden Kuveyt, Irak ve Ürdün, güneyden Yemen, Güney Yemen ve Umman, doğudan Birleşik Arab Emirliği ve Basra Körfezi ve batıdan Kızıldeniz ile çevrilidir

Tarihi

Arabistan tarihi, ilk yaratılmış insan ve ilk peygamber hazret-i adem ile başlar (Bkz adem Aleyhisselam) Arabistan toprakları üzerinde hazret-i adem’den sonra birçok peygamber geldi Bunlardan hazret-i Nuh, insanlığın ikinci babasıdır Araplar, hazret-i Nuh’un üç oğlundan biri olan “Sam”dan türemişlerdir (Bkz Nuh Aleyhisselam) Bu yüzden ülke toprakları üzerinde ilk yaşayanlara “Samiler” adı verilir

Samiler’den sonra gelenlere,Arab-ı aribe dendi Himyer, Gassan ve Hire gibi bir takım devletler kuruldu Eski Araplarla, yeni gelenlerin karışması neticesi, Arab-ı müsta’ribe meydana geldi İslamiyetten evvel, Araplar çeşitli kabileler halinde yaşarlardı Bunların en şereflisi Kureyş, bunun içerisinden de Haşimi kolu sayılıyordu Hazret-i Muhammed, bu koldan gelmekteydi ve 610 yılında İslam dinini tebliğe başladı 630 yılında Mekke fethedildi (Bkz Muhammed Aleyhisselam)

Hazret-i Muhammed 632 yılında vefat edince Dört Halife (632-661) devri başladı Bahreyn, Irak, Suriye, Filistin, Mısır, Afrika, Kafkasya ve Horasan fethedildi Dört Halife devrinden ve hazret-i Hasan’ın altı aylık hilafetinden sonra, devlet idaresi 662 yılında Emevilere geçti Sicistan, Afganistan, Semerkant, Erzurum, Kıbrıs, Girit, Sicilya, Buhara, Harzem, Hint toprakları Malatya ve Türkistan fethedildi Sınırlar Atlas Okyanusu ve Fransa içlerinden Türkistan’a kadar uzandı (Bkz Emeviler)

Emevi Halifeliğinden sonra, 750’de Abbasi Halifeliği devri başladı Fakat Abbasiler her geçen gün kuvvet ve itibarını kaybediyordu Çeşitli iç isyanların ve toprak kayıplarının yanında, Moğol felaketiyle 1258’de fetret devrine girildi Üç senelik fetret devrinden sonra, Abbasilerin Mısır’daki halifeliği 1517 yılına kadar devam etti (Bkz Abbasiler)

Arabistan Yarımadası, Sultan Birinci Selim Han (1512-1520) zamanında, Osmanlı hakimiyetine geçti Sultan Selim Hanın 1517’deki Ridaniye Muharebesiyle Mısır’ı alıp, Memluk Devletine son verdikten sonra, bu devletin nüfuzu altında bulunan Mekke ve Medine havalisi de Osmanlı hakimiyetini tanıdı O sırada Mekke emiri bulunan Şerif Berekat bin Muhammed Hasani, derhal henüz on iki yaşında bulunan oğlu Şerif Ebu Nümey’i, elçilik heyetiyle Mısır’a göndererek Osmanlı padişahına tazimlerini arzla Mekke’nin anahtarlarını takdim etti Şerif Ebu Nümey, Osmanlı Padişahı Sultan Selim Han tarafından da kabul edildi Şerif Ebu Nümey’e hil’at giydirilerek, padişahın elini öptü Şerif Berekat’a Mekke emirliği menşuru yazılıp, oğluna verilen hediyelerle Mekke’ye gönderildi Mısır hazinesinden Mekke emirine maaş bağlandı Ayrıca Şerif Ebu Nümey ile beraber Mekke ve Medine ahalisine dağıtılmak üzere, padişah tarafından 200000 altınla bol miktarda zahire gönderildi Bunları Emir Muslihiddin ile Mısır’dan iki kadı götürüp, mahallerinde dağıtmaya memur edildiler

1517 yılından itibaren Mekke ve Medine’deki camilerdeki hutbelerde, Osmanlı padişahlarının adları zikredildi Emir tayinleri de Osmanlı padişahlarınca yapılırdı Mekke emiri olan şerif vefat eder veya azl yahut istifa ile makamı boşaldığı zaman, yerine tayin olunacak yeni emir, şeriflerin seçimleri Mekke kadısıyla Mısır, Şam ve Cidde valilerinin arz ve inhaları üzerine padişah tarafından tayin edilirdi Emir tayini, dört yüz yıldan fazla bu usulle yapıldı

Osmanlılar bölgeyi imtiyazlı halde tuttular Mübarek belde olması dolayısıyla ahalisine ziyadesiyle yardım edip, manevi ve sanat değeri yüksek pekçok eserler yaptırdılar Arabistan ahalisi, Osmanlıların hakimiyetinde kaldıkları 1517-1918 yılları arasında bolluk içinde yaşayıp, ihtiyaçları ziyadesiyle karşılandı

1737 yılında Abdülvehhab oğlu Muhammed’in yaymaya başladığı Vehhabilik yolu, Arabistan’daki sükuneti bozdu Bu yol siyasi bir hal de alınca; Osmanlı Devletine karşı bölgedeki Bedevilerin desteğinde 1791’de isyan ettiler Mekke Emiri Şerif Galib Efendi ile harp ettiler Sayısız Müslümanı öldürüp, kadınlarını, çocuklarını ve mallarını aldılar Bunlar 1801’de Mekke’ye saldırdılar Mekke Emiri Şerif Galib Efendi, bunları şehre sokmadı Mekke etrafındaki Arap kabileleri de Vehhabi oldu 1803’te Taif’e girdiler Taif’teki Müslümanlara işkence edip, kadınları ve çocukları acımasızca öldürdüler Hac mevsiminde Mekke’ye de saldırdılar Şehre giremediler Şerif Galib Efendi, Cidde’ye girince Sü’ud bin Abdülaziz antlaşmayla şehre girdi, türbe ve mezarların hepsini yıktırdı Suudiler, Şerif Galib Efendiyi yakalamak için Cidde’ye gittiyse de Osmanlı askerinin mukavemetinden geri çekildiler Mekke’de işkence, zulüm, soygun artınca, Şerif Galib Efendi, Cidde’den şehre gelip Vehhabileri kovdu Yemen dağlarına kaçtılar Kaçarken çok zulüm, soygun yaptılar Şerif Galib Efendinin tavsiyesiyle Beni Sakif Kabilesi de Taif’teki Vehhabileri şehirden kaçırttılar Vehhabiler, Yemen dağlarındaki cahil, vahşi köylüleri toplayıp, kuvvetlerini arttırarak tekrar Mekke’yi kuşattılar Şehir açlık sebebiyle teslim oldu Yine şehirde çok zulüm ve tahribat yaptılar Mübarek beldelerdeki zulüm ve tahribat, Mısır Valisi Mehmed Ali Paşanın 1812’de Cidde’ye gelmesi ve Mekke’ye asker göndermesine kadar devam etti

Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın oğlu İbrahim Paşa, Vehhabilerin merkezi Deriyye’yi 1818’de fethedip, Vehhabi Emiri Abdullah ibni Suud ile dört oğlu ve ileri gelenlerini esir alıp, İstanbul’a gönderince, bunlar idam edildi İngiltere bölgede fitne çıkarıp, Osmanlı Devleti içinde isyan başlatmak istediyse de 1857’de sulhla etkisiz hale getirildi 1860 yılında bütün emirler devletin itaatı ve terbiyesi altına sokuldu

1897’de Suudilerin lideri olan Abdülaziz er-Reşid, Vehhabiliği tekrar faal hale getirdi Riyad, Kasim, Büreyde şeyhleri, El-Mühenne köyünde bulunan Abdülaziz bin Suud bin Faysal ile anlaştılar Abdülaziz bin Suud, 12000 hecinli ile Kuveyt’ten Riyad’a geldi 1902’de bir gece Riyad’a girdi Abdülaziz ibnür-Reşid’in Riyad Valisi Aclan’ı bir ziyafette öldürdü Zulümden yılmış olan halk, bunu emir yaptı Üç sene çeşitli muharebeler yapıldı Abdülaziz ibnür-Reşid öldürüldü 1915’te Osmanlılar işe karışarak, Abdülaziz bin Suud, Riyad kaymakamı olmak üzere sulh yapıldı Sonra Reşidiler ile Suudiler arasında Kasim’de harp olup, Abdülaziz bin Suud mağlup oldu 1918’de Abdülaziz bin Suud, İngilizlerin teşviki ile bir beyanname yayınladı Mekke’ye ve Taif’e saldırdı Fakat, bu şehirleri Şerif Hüseyin Paşadan alamadı 1924’te İngilizler, MekkeEmiri Şerif Hüseyin bin Ali Paşayı yakalayıp, Kıbrıs’a götürdü İngilizlerin bu hareketinden sonra, Abdülaziz bin Suud, 1924’te Mekke’yi ve Taif’i rahatça ele geçirdi Suudiler, İngilizlerin yardımıyla bölgede kontrolü sağlayınca, Osmanlı Devletinden sonra halifelik makamına sahip olmak istedilerse de başaramadılar

İbn-i Suud, 1932 yılında Suudi Arabistan Krallığını kurdu 1953 yılında ölümünden sonra, yerine oğlu Suud bin Abdülaziz geçti 1964’te tahtan indirildi Yerine kardeşi Faysal getirildi 1977’de sarayında yeğeni tarafından öldürüldü Yerine kardeşi Halid geçti O da 1982’de ölünce kardeşi Fahd geçti

Suudi Arabistan 1948, 1967 ve 1973 yıllarında vuku bulan Arap-İsrail harplerine katıldı İngiltere, Fransa ve ABD’den milyarlarca dolarlık silah, malzeme, savaş uçakları, güdümlü mermiler alındı 1990 ortalarında Kuveyt’in Irak tarafından işgal edilmesine karşı olan Suudi Arabistan, Irak’ı Kuveyt’ten çıkarmak için harekete geçen “çok uluslu güce” üs vazifesi yaptı



Alıntı Yaparak Cevapla

Devletler Coğrafyası - Suudi Arabistan

Eski 10-19-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Devletler Coğrafyası - Suudi Arabistan




Fiziki Yapı

Arap Yarımadası, Önasya’da kuzeybatıdan, güneydoğuya doğru uzanmış düzgün olmayan dikdörtgen şeklinde bir yapıya sahiptir Güney kısmı doğuya doğru genişlemekle bir çizme şeklini alır Arap Yarımadası’nın yaklaşık 2240000 km2lik büyük bir bölümü Suudi Arabistan topraklarını meydana getirir Genel olarak ülke toprakları kıyıları alçak yerlerden, sahile yakın yüksek dağlardan ve iç kısımları da yüksek ve geniş ovalardan ibarettir Batı kıyıları Filistin sınırından, Yemen sınırına kadar Serat Sıra Dağlarıyla örtülüdür Bu dağların en yüksek noktası yaklaşık olarak 3657 m yüksekliğindeki Razih Dağıdır Hicaz’ın doğusunda Necid Çölü bulunur Necid’in güneyinde Dehna veya Rubül Hali Çölü ve doğusunda Nüfud Çölü yer alır

Serat Dağlarından doğan nehirler zayıf ve kısa olup, küçük çaylar halinde kalırlar Çoğu Tehame kumlarında kurur Başlıca büyük nehirleri Behre, Şecce, Kanun, Aşer, Sem ve Bişe’dir Bunlar ancak ani yağan yağmurlarla denize ulaşabilirler Yarımadanın doğu taraflarında hemen hemen hiçbir nehir olmayıp, ancak bu geniş bölge “Vadi” adı verilen, nehir yatağı şeklinde olan, kuru derelere bölünmüş durumdadır Bunların en büyüğü de, Hicaz bölgesinin güneyinde yer alan Asir bölgesinden doğan Vadi-i Remim olup, Fırat’a kadar uzandığı olmaktadır

Ülkenin doğusunda yer alan El-Hassa bölgesi ve güney kesimleri yüksek yaylalıktır Bu bölgenin ve Nüfud Çölü ile Yemame’nin bir kısmıysa dağlıktır

Kızıldeniz kıyıları “şap” denilen kayalar, mercanlar ve adalarla örtülüdür Basra kıyılarıysa alçak ve girintili çıkıntılıdır Batı bölgesinde kıyılara yakın ova ve dağların bir kısmı katılaşmış lav kalıntıları(Harralar) ile kaplıdır Kıyıdan 250 km kadar içerdeki Hicaz bölgesindeki vadiler, tepelerden kıyıdaki ovalara doğru uzanır Bunların içinde en önemlisi Hama Vadisidir

İklimi

Arabistan iklimi, toprağından dolayı genel olarak sıcak ise de, yüksek bölgelerde serindir İklimin en müsait olduğu yerler Yemen’e yakın bölgelerle Necid Çölüdür Dehna Çölü ve Tehame bölgelerinde şiddetli sıcaklar ve kuraklık mevcuttur Tehame’de genellikle yağış olmaz ve ortalama sıcaklık 37°C civarındadır Hiç yağmur almayan çöllerdeyse sıcaklık, gece 38°C, gündüz ise 43°C civarında seyreder Hicaz ve güneyi mutedil bir havaya sahiptir Hatta Medine-i münevvereye ve Taif’e kışın kar yağdığı dahi olur Yıllık yağış ortalaması 160 ila 180 mm kadardır Ancak yağmurlarla meydana gelmiş olan kısmi yeşillik, sıcak ve boğucu “sam (semum)” adlı çöl rüzgarlarıyla kuruyarak kül rengine döner

Tabii Kaynaklar

Arabistan topraklarının genel olarak, biricik tabii kaynağı hurmadır Hurmanın birçok çeşitleri yetişmektedir Ülkenin Yemen ve Amman’a yakın bölgesiyle, Hicaz ve Necid bölgelerinde çok çeşitli bitkilerin yanında tıpta kullanılan sinameki, demirhindi, kat ağacı ve zamk-ı Arabi, gibi nadide bitki türleri de yetişir Ülkede göze çarpacak ormanlar olmayıp, çoğu yerler çıplak ve taşlıktır Meyve ağaçları dışında, seyrek olarak ardıç, yabani yasemin ve yabani zeytin ağaçları da mevcuttur Yağmurların düştüğü dönemlerde meydana gelen yeşillik ve mer’alar, kısa sürede kurur Sulak bölgelerde ve Tehame civarında bol, uzun ve çeşitli kamış türleri yetişir

Suudi Arabistan toprakları, deve ve cins atların asıl vatanıdır Dünyanın en güzel atları burada yetişir Necid bölgesi at ve deve bakımından en zengin bölgedir

Diğer bölgelerdeyse daha çok koyun, keçi, sığır ve eşek yetiştirilir Vahşi hayvanlar içinde, en başta çöllerin kralı olan arslan gelir Ayrıca kaplan, sırtlan, çakal, domuz, kurt, tilki ve maymun cinsleri yaşar Ülkede çok sayıda çekirge sürüleri ve Hicaz taraflarında da “ladug”” isminde zehirli bir cins örümcek mevcuttur

Ülke toprakları, yeraltı kaynakları bakımından oldukça zengindir Altın, simli kibrit, salz, bakır ve daha birçok çeşit maden çıkarılır Mekke-i mükerreme civarlarında, kükürt damarları ve petrol yatakları mevcuttur Kızıldeniz önemli bir tuz kaynağıdır Basra kıyılarının ise incisi pek meşhurdur

Nüfus ve Sosyal Hayat

Suudi Arabistan nüfusu 14691000’dir Yıllık nüfus artış oranı % 6 olup, nüfus yoğunluğu 5’tir Nuh aleyhisselamdan sonra, Arabistan Yarımadasında yerleşenlere “Arab-ı baide” denir ad, Semud ve Amalika bunlardandır Bunların hepsi “Sam” soyundandır Yemen’dekilere ise “Arab-ı aribe” denir İkisinin karışmasından “Arab-ı müsta’rebe” meydana geldi Araplar, İslamiyetten sonra yabancılarla karıştı Lisanları değişerek “Arab-ı müsta’ceme” ismini aldılar Arabistan’da eskiden beri hasebe ve nesebe çok önem verilirdi Bu yüzden birçok kabileler mevcuttur Herbiri şeyhlikle idare edilir

Arabistan kabilelerinin en kalabalık ve en güçlüsü Kureyş’tir Kureyş, Resulullah aleyhisselamın on birinci babası olan Fihr’in ismidir Arab-ı müsta’rebe’den “Beni Adnan” ve bunlar arasında da “Mudar” ve“Rebia” kabileleri meşhur oldu “BeniMudar”dan Kenane, Kureyş, Hevazin, Sakif, Temim ve Müzeyne kabileleri meydana geldi

Kureyş kabilesi Mekke’de yerleşmekle ayrıca şeref kazandı Kabile reisleri, mühim işlerde anlaşmak için, Mekke’de “Dar-ün-nedve” denilen yerde toplanıp meşveret ederlerdi Kureyş kabilesi de, on kola ayrılmıştı Zemzem dağıtma ve Kabe’yi tamir ve tezyin işi, bunların da en şereflisi Haşimilere verilmişti

Bugünkü Suudi Arabistan halkı ise, yabancılarla karışarak onlardan sonra gelenlerdir Ülkenin şimdiki etnik yapısı eskiye nazaran çok değişmiştir Hakiki Araplar pek kalmamıştır Çoğunluğu Suudiler, Mısırlılar ve Yemenliler teşkil etmektedir Bundan başka Filistinli, Ürdünlü, Suriyeli, Pakistanlı, Hintli, Zenci ve bir miktar da Avrupa ve Amerika kıtalarından gelen insanlar yaşamaktadır Nüfusun % 70’ine yakın bir bölümü şehirlerde yaşamaktadır Dil Arapçadır Fakat bugünkü Arapça çok değişik bir şekildedir Yani İslamiyyetin ilk yıllarındaki Kureyş Arabisi hemen hemen kalmamıştır Arapça, çeşitli Arap ülkelerinde farklı lehçeler halindedir

Bugünkü Araplar, yaşayış bakımından iki kısımdır Bir kısmı şehirli diğer kısmı göçebedir Fakat son zamanlarda kurulan modern şehirlerde şehirli nüfusu çok daha fazla artmıştır Suudi Arabistan’da Vehhabilik yaygın olup, devlet desteğindedir Halkın okuma-yazma oranı % 15 civarındadır Medine, Cidde ve Riyad Üniversiteleri meşhurdur Eğitim ve öğretim serbest ve ücretsizdir

Ülkenin başşehri Riyad olup, geniş ve kalabalık bir şehirdir Diğer önemli şehirleri Mekke,Medine, Cidde, Yenbo, Abha ve Anaiza’dır Mekke-i mükerreme kıyıdan yaklaşık 64 km içeridedir İslamın kıblesi, Allahü tealanın evi Kabe-i muazzama bu şehirdedir Camilerin efdali Kabe-i muazzama, sonra bunun etrafındaki Mescid-i haramdır Kabe-i şerif, adem aleyhisselam tarafından yapılmış ve İbrahim aleyhisselam ve İsmail aleyhisselam zamanında tamir edilmiştir Medine-i münevvere ise kıyıdan yaklaşık 320 km içerde ve Mekke-i mükerremenin kuzeyindedir (Bkz Mekke-i Mükerreme-Medine-i Münevvere) Resulullah efendimizin mübarek Kabr-i şerifleri buradadır

Her yıl milyonlarca Müslüman Kabe-i şerifi ziyaret ederek “Hacı” olmakla şereflenmektedir

Suudi Arabistan, petrolden büyük gelir sağlayarak çeşitli sosyal tesisleri açmış durumdadır Sağlık işleri ücretsiz yürütülmektedir Riyad Kral Faysal Tıp Merkezi, çok meşhur olmuştur Ülkenin turizmi oldukça gelişmiş durumdadır

Siyasi Hayat

Suudi Arabistan devleti, 1926 yılının Ocak ayında kurulup, 1932 yılında Birleşik Krallık olmuştur İdari sistemi monarşiktir Bir Bakanlar Konseyi mevcuttur Yasama, yürütme ve yargı selahiyetleri kralda toplanmıştır İdari olarak 14 bölgeye (il’e) ayrılmıştır Krallık aileden veraset yoluyla veliahtlara geçmektedir

Kuveyt ve Suudi Arabitan arasında yaklaşık 5836 km2lik bir tarafsız bölge mevcuttur 1966’da idari bakımdan paylaşılmıştır Mevcut petrol yataklarından iki ülke de faydalanmaktadır Irak ile olan sınırda ise 7000 km2lik bölge tarafsız olup, askersizdir Meskun mahal değildir Suudi Arabistan Birleşmiş Milletler ve alt kuruluşları, OPEC ve Arap Birliği teşkilatlarına üyedir

Ekonomi

Suudi Arabistan ekonomisi, 1932 yılında petrolün bulunmasıyla hızla gelişerek, dünya ekonomisine tesir edecek seviyeye gelmiştir Petrol gelirleri ülke ekonomisinin can damarını teşkil etmektedir Ülkenin en önemli endüstrisi petrol ve ürünleridir Ortadoğu’nun en büyük petrol üreticisidir Bu bakımdan dünyanın üçüncü ülkesidir Petrole paralel olarak, petro kimya endüstrisi kurulmuştur Petrolden başka tabii gaz, altın, gümüş ve demir de çıkarılmaktadır

Ekonomide ikinciliği tarım sahası alır Ülkenin sadece % 2’si tarıma müsaittir Nüfusun % 28’ine yakın bir bölümü tarım alanında çalışmaktadır Geri kalan nüfusun iş sahaları ise % 44’ü diğer hizmetler, hükümet işleri ve ticarette, % 4’lük bir bölüm ise endüstridedir Başlıca yetiştirilen tarım ürünleri hurma, buğday ve meyvedir Tarım alanları, bağ ve bahçelerin % 85’ine yakın bir bölümü sun’i olarak sulanmaktadır Deve, eşek ve koyun yetiştiriciliği gelişmiştir Buna bağlı olarak hayvan derisi ve yün üretimi mevcuttur

Suudi Arabistan’ın yıllık ekonomik büyüme hızı, % 9,8 civarındadır Ticaretinin büyük bir bölümünü ABD ile yapar Bundan başka Japonya, Birleşik Almanya, Fransa ve Ortadoğu ülkeleriyle ticari münasebetleri gelişmiştir İhracatı, ithalatının yaklaşık iki katıdır İhracatının % 90’ından fazlasını petrol ve petrol ürünleri teşkil etmektedir Bu bakımdan dünya birincisidir Ayrıca hurma, deri ve yün diğer ihraç ürünleridir Son zamanlarda AET ülkeleriyle olan ekonomik münasebetleri artmıştır

Ülkede balıkçılık ve turizm çok önemli iki gelir kaynağıdır Turizmden elde edilen gelirler oldukça yüksektir

Ülkenin demiryolu ve karayolu ulaştırma şebekesi çok gelişmiştir Son yıllarda havayolu ulaştırması da çok düzenli hale getirilmiştir Sultan İkinci Abdülhamid Hanın yaptırdığı meşhur Hamidiye Hicaz Demiryolu, Zerka’ya kadar işlemektedir Abdülhamid Han, bundan başka, Medine-i münevvereye kadar telgraf hattı yaptırmıştı Suudi Arabistan’ın başlıca limanları Yenbu, Cidde, Ras Tanura ve Dahran limanlarıdır


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.