Siz Ailenin Delisi Misiniz, Yoksa Günah Keçisi Mi?!!

Siz ailenin delisi misiniz, yoksa günah keçisi mi?!!


Dinledikçe ona hak verdim Çünkü hemen her ailede benzer şeyler yaşanıyordu gerçekten Bakalım siz de aşağıdaki yazıda kendinizi bulacak mısınız?


2008-08-16




İkbal Gürpınar'ın Yazısı


Dinledikçe ona hak verdim Çünkü hemen her ailede benzer şeyler yaşanıyordu gerçekten Bakalım siz de aşağıdaki yazıda kendinizi bulacak mısınız?


Bilmem katılır mısınız, her ailenin bir delisi, bir günah keçisi, birkaç tane yiyicisi, bir de tüm yükü sırtlanan kişisi vardır Birileri hayatları boyunca çalışmaz, hep şikayet eder, hiç mutlu olmaz, hep ister Ne kadar verirseniz verin, onu mutlu etmek imkansızdır Hiç çaba göstermeyip, alın teri akıtmadığı halde, her şeyi her nedense o hak eder, herkes onun hizmetkarıdır Bu, bir nevi sırtınızda kambur olan kişiyi atsanız olmaz, satsanız olmaz Ya babanızdır, ya ağabeyiniz, ya kardeşiniz, belki de halanız, teyzeniz… Her mahallenin olduğu gibi, her ailenin de bir delisi vardır, ona kimseler dokunmaz Hem belki de deli olarak bizden daha bile şanslıdır… Kimi zaman öylesine sorumsuz, dertsiz yaşamak nasıldır diye merak etmiyor da değilim hani… Bir de yükü sırtlananlar vardır her ailede Çoğunlukla ailenin en büyüğüne çıkar piyango, sen ağabeysin, sen ablasın, çalışmalısın, kardeşlerine bakmalısın, bize bir şey olursa, onlar sana emanet gibi sözlerle daha çocukluklarını yaşayamadan büyümek zorunda kalır büyük çocuklar… Bu elbette bir kural değildir, kimi zaman büyük olmasanız da hep istenilen taraf siz olabilirsiniz Yükü yüklenmek ne anlama gelir, gelin birlikte şöyle bir hafızalarımızı yoklayalım: Aileden birinin paraya mı ihtiyacı var ,hemen siz aranırsınız, öyle ya, sizde para çoktur onlara göre, mezara mı götüreceksiniz, elbette onlar ne zaman ne isterse vermek zorundasınızdır



Sizin çoluğunuz, çocuğunuz, kiranız, borcunuz falan ilgilendirmez onları Hem, siz öyle başkalarını rahatsız etmekten, üzmekten imtina ettiğiniz için, onlara hiçbir sıkıntınızı yansıtmadığınız için bilmezler de dertlerinizi Biri hastalandı mı, hemen size telefon açılır, yardım istenir Siz iki eliniz kanda olsa hemen işi gücü bırakır, sarılırsınız telefonlara Hem zaman, hem para hem de emek harcarsınız Üstelik kendiniz için, ihtiyaç duyduğunuzda kullanabileceğiz kredilerinizi de tüketir ,isminizi, mevkiinizi kullanırsınız Sonuçta sizin bulduğunuz doktor beğenilmez, bir Allah razı olsun çıkmaz ağızlardan Sonra tövbe edersiniz, bir daha kendimi bu kadar heba etmeyeceğim, bu kadir kıymet bilmezlere yardım etmeyeceğim dersiniz Gel gör ki daha ilk aradıklarında yine yelkenleriniz suya düşer, yine koşturursunuz Kendinize bir kıyafet alırsınız, ablanız, kardeşiniz, anneniz, her neyse, onlar gelir aklınıza, kıyamazsınız, onlara da alırsınız Ama hep sizinki iyi gelir onlara, bize kötüsünü, ucuzunu almış, kendini donatmış derler Aile arasında sorunlar olur, hemen çözmenizi, arabulucu olmanızı isterler, sonra da ortalığı karıştırdığınızı iddia ederler…


Hal böyleyken, acaba kesin bir karar alıp kendinizi kullandırmamaya dair yeminler edip uygulasanız mı daha iyi, ilişkileri kopartmak mı,yoksa yine de veren el olmayı nasip ettiği için şükretmeli mi Allah’a Öyle ya, o asalaklardan biri olmak da var! Yoksa 1 YTL verdiğinizde size uzun uzun dualar edenlere mi yardım etmelisiniz? Çünkü sizinkiler bir teşekkürü bile çok görüyorken size, ağırınıza gidiyor öyle değil mi? “İnsanlara teşekkür etmeyen Allah’a teşekkür etmiş sayılmaz” diyor Sevgili Peygamberimiz… Ne yapmalı, ne etmeli, hangisi doğru vallahi ben de bilemiyorum Bilen varsa söylesin lütfen