Tasarruf |
08-17-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Tasarruf> > Rahmetli babaannem pirinç > > ayıklıyordu > > Bir tane yere düştü > > Babaannem eğildi, > > aramaya başladı > > Sağa bakıyor, sola bakıyor, > > bulmaya çalışıyordu > > Çocukluk iste, > > > > * > > > > > > * > > -Aman babaanne dedim > > - Bir pirinç tanesi için bu > > kadar caba harcamaya, yorulmaya değer mi? > > Rahmetli ilk defa > > sertleşti bana karşı, öfkeyle doğruldu > > -Sen oturduğun yerden > > ahkâm kesiyorsun, ' dedi > > - Hiç pirinç üretilirken > > gördün mü? İnsanlar ne kadar zorluk çekiyorlar Bir > > pirinç tanesinde kaç insanin göz nuru, alın > > teri, emeği, çilesi var biliyor musun?' > > Utancımdan kıpkırmızı > > olmuştum > > > > Aradan yıllar geçti > > Hukuk Fakültesinde > > öğrenciyim > > Alain'in proposlarini okuyorum > > Birden > > irkildim > > Babaannemi hatırladım > > Alain, bir insan > > yerde bir iğne görüp de eğilip almazsa, bütün uygarlığa > > karşı ihanet etmiş olur diyordu > > İlave ediyordu > > Bir iğnenin üretiminde binlerce insanin alın > > teri, göz nuru, el emeği vardır diyordu > > > > On dokuz > > yıl evveldi > > Stockholm'e gitmiştim > > Bir otele > > indim > > Geceydi > > Sabahleyin, traş olmak i çin > > lavaboya gittiğimde, aynanın yanında ilginç bir not > > gördüm > > 'Lütfen traştan sonra jiletinizi çöpe atmayın, > > yanda bir kutu var oraya bırakın, bir tek jiletle dahi olsa, İsveç > > çelik sanayisine yardımcı olun' diyordu > > Doğrusu hayretler > > içinde kaldım > > Çocukluğumdan beri çelik eşya denince > > akla İsveç çeliği gelir > > Birçok > > eşya üzerinde' İsveç çeliğinden yapılmıştır' > > diye yazardı > > İste o ülke, kullanılmış bir tek ufacık > > jiletin bile çöpe gitmesini istemiyor, ona sahip çıkıyor, > > gelen turistlere rica yollu uyarıda > > bulunuyordu > > > > İsviçre'de zaman zaman, belli periyotlarda > > radyolar, televizyonlar bir haberi duyurur > > 'Şu tarihte, su > > saatte, adamlarımız gelecek > > Siz lütfen hazırlığınızı yapın > > Okumadığınız, > > ilgilenmediğiniz, kullanmadığınız ne kadar kitap, dergi, gazete varsa, > > kâğıt, ambalaj, kutu varsa, velev ki, bir ilaç prospektüsü dahi ols a, > > kapının önüne koyun İsviçre'nin kalkınmasına yardımcı olun Fazla > > ağaç ziyanına engel olun' > > > > Japonlar son derece sade, > > basit, yalın mütevazı yasayan insanlardır > > Evlerini > > mobilya ile eşya ile dolduranlar Japonlara göre ruhen tekamül > > edememiş, hayatın manasını anlayamamış, zavallı > > kimselerdir > > Böyleleriyle; evini mezat > > salonuna çevirmiş zavallı, diye > > eğlenirler > > Bir insanin gösteriş için eşyanın esiri olması > > ne kadar acıdır > > Vaktiyle Japon ekonomisi darboğazdan > > geçiyor İç borçlar, dış borçlar gırtlağı aşıyor > > Zamanın > > başbakanı meclisi toplar > > Kürsüye çıkar > > Durumu > > olanca açıklığı ve tehlikeleri ile anlatır ve; > > * > > > > > > * > > -Şu andan itibaren der, > > * > > > > > > * > > -Tanrı şahidim olsun ki, Japonların iç ve > > dış borçları son kuruşuna kadar ödenmeden, pirinçten başka > > bir şey yemeyeceğim > > -Şu üstümdeki elbiseden > > başka elbise giymeyeceğim > > Dediklerini yapar, en üstten en > > alta bir israftan kaçınma kampanyası açılır > > Japonya > > bütün borçlarını öder Bu durumun toplumun > > bütün kesimlerini, tek istisna olmadan > > kapsadığını söylemeye gerek yok > > Geçenlerde > > Japon imparatorunun sarayını gördüm > > Yarabbim, ne kadar > > sade, ne kadar mütevazı, ne kadar gösterişten uzak > > > > > > *Gerekmediği halde elektriği yakmakla, suyu kapamadan bos > > yere akıtmakta, gece çamurlu ayakkabılarımızı temizlemeden yatmakla, > > yemek yediğimiz kapları yıkamadan bırakmakla biz de zalimler sınıfına > > geçmiyor muyuz? > > > > *Hayat çok ince, akil almaz incelikte > > ipliklerle örülmüştür Her şey o kadar birbirine bağlıdır > > ki, İlk okul okuma kitabımızdaki bir sözü hiç unutmadım > > > > Bir > > mıh bir nalı kurtarır > > Bir nal bir atı, bir > > at bir komutanı, > > Bir komutan bir orduyu, > > Bir ordu bir > > ülkeyi kurtarır diyordu > > > > Maddi durumumuz ne olursa olsun, > > ister zengin olalım ister fakir, hepimiz çok dikkatli olmak > > zorundayız > > Burada parayı da, maddiyatı da aşan büyük bir edep > > ve incelik vardır >> alıntıdır |
|