Yılbaşı Kutlamaları ve Biz... |
12-29-2009 | #1 |
b@ron
|
Yılbaşı Kutlamaları ve Biz...Çocukluğumdan beri ülkemizde yılbaşı farklı bir heyecan oluşturmaktadır Bizim toplumda yaşanan bu heyecana bir türlü anlam verememişimdir Peyami SAFA’nın dediği gibi insanlar yılbaşında neden eğlenir ki her yılbaşı yaşlanmanın bir göstergesi her yılbaşı ölüme yaklaşmak için bir adım değil mi? İnsanların bu kadar sevinmesini eğlenmesini gerektirecek ne özellik var ki bu yılbaşında? Yoksa insanlar bedbaht geçirilen bir senenin muhasebesini yapamadıkları için bunu kendilerine unutturmak arzusu ile mi böyle kendilerinden geçiyorlar acaba?
Yılbaşı kutlamaları sadece Hıristiyan geleneğinden ibaret değildir On bin yıllık bir geçmişe sahiptir Eski Mısır’dan Perslilere kadar pagan kültürünün egemen olduğu toplumlarda kış dönümü festivalleri yapılırdı coşkulu kutlamalarla Daha sonra Yunanlılar Romalılar bu geleneği devam ettirdiler Hz İsa’nın doğum tarihi esas alınarak Hıristiyan batı da yılbaşını medeniyetinin temelini teşkil eden pagan kültürünün etkisi ile kutlama geleneğini devam ettirmiştir Noel kutlamaları ne kadar yılbaşından ayrı olarak ele alınsa da her ikisinin de dayandığı nokta bizim dışımızdaki geleneklerdir Noel kutlamalarını bir dini bayram olarak ele alırsak bizimle hiçbir bağlantısı yoktur Yılbaşı kutlamaları ise pagan kültürünün Hıristiyan batı aracılığı ile toplumumuza dayatılan bir toplumsal isyandır Pagan kültürünün ateşe tapan mensuplarınca güneşin yeniden doğuşunun kutlandığı yılbaşı modern insanlarca ilahi olan her şeye isyanın bir yansımasıdır Bugünde yapılan bütün rezilliklerin alkolün kumarın fuhşun ve her türlü sapkınlığın sebebi toplumsal bir isyandır Hıristiyanlık dini ile dinsel anlamda böyle bir kutlamanın bağlantısı yoktur Aslında bu durum batı insanının içinde bulunduğu cinnetinde bir göstergesidir Bu cinnet hali bütün Müslüman toplumlara da sirayet etmiş durumdadır Yılbaşı kutlamalarının toplumumuzda masum bir şekilde ele alınması helal dairesinde yılbaşını kutlamanın mahsuru olmayacağını düşünmek dini algılamadaki problemin bir sonucudur İslam dini kendine has bir ümmet yapısı oluşturma gayretindedir Bir İslam kimliği ve şuuru oluşturma gayretindeki bir dinin diğer kültürlerin geleneksel kutlamalarını masumane bir şekilde değerlendirilmesi sorunlu bir düşüncenin ürünüdür İslam dininin kılık kıyafetten tutunda saç ve sakala kadar bütün şekli unsurların diğer din mensuplarından farklı bir kimlikte oluşmasını isterken temelde pagan kültürüne ait Hıristiyan batı tarafından sahiplenilmiş bir geleneği helal dairesinde benimsemek kabul edilebilir bir durum değildir Peygamber efendimizin () özellikle vurguladığı “Kim bir millete benzemeye çalışırsa o da onlardandır” ve “Bizden başkasına benzemeye çalışanlar bizden değildir Yahudilere ve hıristiyanlara benzemeyiniz” hadislerinde benzeşmenin itikadi anlamda ne kadar sıkıntı doğurabileceğini bize ifade etmektedir Yılbaşı bizim için miladi takvime göre yılın başı olmaktan başka bir anlam ifade etmemesi gerekir Aynı zamanda miladi yılbaşının neden bizim için resmi bir önem taşıdığı ayrıca tartışılabilecek bir konudur Yılbaşı kutlamaları toplumumuzda batılılaşma projesinin bir ayağını da teşkil etmektedir Osmanlıdaki ilk yılbaşı kutlamaları ile batılılaşma serüveni aynı zamana tekabül eder Batılılaşmadan anladığımız anlamın zihin kodları aslında yılbaşı kutlamaları ile çözümlenmektedir Batı mukallitliği çerçevesinde değerlendirilmesi gereken yılbaşı kutlamaları aslında bir mağlubiyetin de itirafıdır Batı kaynaklı bir tarih sınıflandırılmasının toplumumuzun geleneksel değerleri üzerinde şekillendirme yapabilecek kadar özümsenmesi bunun bir göstergesidir İbn-i Haldun’un mağlup toplumların galip toplumları taklit etme psikolojisine gireceği tezinin gerçekliliği göze çarpmaktadır Medeniyetin birikimi insandır medeniyeti oluşturan tüm unsurların kökeninde insan vardır İnsanın yaşam biçimi düşünce dünyası oluşturduğu sanatı ve kültür birikimi medeniyetin oluşmasında birer nüvedir Bize ait olmayan değerlerin Müslüman şahsın üzerinde yer alması medeniyet değerlerimizin iğdiş edildiğinin bir göstergesidir Ahlaki bakımdan hiç kabul edilebilir bir yanı olmayan yılbaşı kutlamalarını helal dairesinde masumane bir çerçevede hayatımızda yer almasını da aynı şiddetle reddetmeliyiz Geleneksel değerler kuşatıcıdır Bu yüzden bize ait olmayan geleneksel değerlerin yaşam biçimimizde yer edinmesini kuru bir taklitçi anlayış olarak değerlendiremeyiz Taklit edilen değerler zamanla kimliğimizi kuşatmaya başlar ve sahip olduğumuz değerleri tahrip eder Tahrip edilen değerler üzerine kendi değerlerini monte eder Böylece bir iki kuşak sonrasında medeniyet birikimlerinden çok uzak farklı bir hayat biçimi benimsemiş toplumla karşılaşabiliriz İslam bize dilimizle ve kalbimizle yaşam biçimimizle ve düşünce iklimimizle değerler bütünümüzle ve medeniyet kodlarımızla Müslüman kalmayı ümmet bilincine sahip olmayı ve haddi aşmamayı öğütler Muhammet Esiroğlu
__________________
|
|