Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dikkat, edilecek, kompozisyon, kompozisyonda, kurallar, kuralları, nelerdir, yazma

Kompozisyonda Dikkat Edilecek Kurallar Nelerdir , Kompozisyon Yazma Kuralları

Eski 10-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kompozisyonda Dikkat Edilecek Kurallar Nelerdir , Kompozisyon Yazma Kuralları




Kompozisyonda Dikkat Edilecek Kurallar Nelerdir , kompozisyon yazma kuralları

1 Giriş bölümünde; konuya genel bir başlangıç yapılır, giriş bölümünü okuyan biri gelişmede nelerden bahsedebileceğimizi anlayabilmelidir, bu bölümde örnek verilmez, ayrıntılara girilmez; ancak, şunun için, bundan dolayı gibi açıklama gerektirecek ifadeler kullanılmamalıdır Bu bölüm tek paragraftan oluşur Giriş bölümü tek cümleden oluşmamalı

2 Gelişme bölümünde; konu açıklanmaya başlanır, örnekler verilebilir, atasözü, özdeyiş veya gözlemlerden yararlanılabilir, bu bölümde birden fazla yardımcı fikir bulunabilir Böyle bir durumda yardımcı fikirler farklı paragraflara bölünecektir Paragraflar arası geçiş bir bağlantı cümlesi ile sağlanmalıdır

3 Sonuç bölümünde; konu bir yargıya bağlanmalıdır, konumuzun özü ortaya çıkmalıdır Hiçbir şekilde bu bölümde açıklamalara girilmez Örnek verilmez Bu bölüm tek paragraftan oluşur; ancak tek cümleden oluşmayacaktır

4 Çok uzun cümleler kullanılmayacaktır

5 Anlatım bozukluklarına dikkat edilecektir

6 Aynı kelimeler sıkça tekrar edilmeyecektir

7”bu söz çok doğrudur, benim bu sözden anladığım şudur, bu sözde anlatılmak istenen ” gibi ifadeler kesinlikle kullanılmayacaktır

8”bir öğrenci var dersine çalışıyor,bir öğrenci var çalışmıyor” gibi örnekler verilmeyecektir

9 Argo söyleyişler kullanılmayacaktır

10 İmlâ kuralları-Noktalama işaretlerine dikkat edilecek

11 Başlık yazmayı unutmamalıyız ve başlığımız da uzun olmayacak

12 Kâğıt düzenine uyulacak

13 Yazıya önem verilecek

14 Kompozisyonda açıkladığımız görüşlerimiz birbirine ters düşmeyecek

15 Özgün ifadeler kullanılacak

16 Planlı yazılacak

17 Konu dışı yazılmayacak, verilen konu

açıklanmaya çalışılacak

18 Kompozisyon yazmak birikim işidir Okuma, dinleme ve gözleme önem verilecek Deneyimli insanlardan yararlanılacak

Kompozisyon Kavramının Tanımı ve Çeşitleri:

Kompozisyon Kavramının Tanımı ve Çeşitleri:

TANIMI:

Farklı parçaları, uyumlu ve düzenli şekilde bir araya getirmeye Kompozisyon denir Fransızca kökenli bir kelime olup, düzenleme anlamındadır Kompozisyon kelimesini, genel anlamı içinde değerlendirecek olursak, yaşadığımız dünya ve evrenin kendisi de bir kompozisyondur

Bir mimarî eser nasıl meydana gelir? Mimar ve mühendisler, binanın kâğıt üzerinde projesini hazırlar Elektrikçi, elektrik kablolarını döşer Duvar ustası duvarını belli ölçüler doğrultusunda örer İşçiler harcını kararınca karar… vb Bütün bu çalışmaların sonunda bir mimarî eser ortaya çıkar

Farklı iş kollarında çalışan insanlar uyumlu bir tekilde bir araya gelerek eseri oluştururlar Eğer, düzenli bir çalışma olmazsa, düzenli bir eser da ortaya çıkmaz Konuyla ilgili daha çok örnek vermek mümkündür İnsan hayatının kendisinde de bir kompozisyon vardır Sabah belli saatlerde kalkılır, el ve yüz yıkanır, kahvaltı yapılır, okula ya da işe gidilir, öğle ve akşam yemekleri yenir, uyunur… vb İnsan, günlük işlerinde bir düzenleme yapmazsa mutlu ve başarılı da olamaz Her sanat dalında ayrı bir kompozisyon görülmektedir Müzikte beste düzenleyenlere “Kompozitör” denilmesi de buradan kaynaklanmaktadır

Dilde kompozisyon ise;

İnsanların duygu, düşünce ve hayallerinin, belli bir ahenk içinde yazılı ya da sözlü olarak etkili bir biçimde yansıtılmasıdır Pek çok insan yazı yazar Ama, kompozisyon kurallarına uygun yazı yazan pek azdır Herkes konuşma yapar Ama, kompozisyon kurallarına uygun konuşma yapan pek azdır İnsan, yazı yazma ve konuşmada düzenleme yapabildiği takdirde başarılı olmayı da yakalar

İki türlü kompozisyon vardır:

a Yazılı Kompozisyon

b Sözlü Kompozisyon

a YAZILI KOMPOZİSYON

İyi ve güzel yazabilmek sabır ve titizlik ister İnsan, iyi yazmayı çabuk yazmakla öğrenemez Aksine, iyi yazarak, çabuk yazmayı öğrenir Bunun için yazılı anlatımda başarılı olabilmek, yazılı kompozisyon ilkelerini bilmek ve bunları yazma çalışmaları ile geliştirmek gerekir

İyi yazı yazmak; “İyi düşünmek, doğru duymak, uygun anlatmak, aynı zamanda düşünce, ruh ve beğeni (zevk) sahibi olmak” demektir İyi ve başarılı yazı yazabilmek için önce, doğru düşünmek ve duymak, sonra da en iyi biçimde bunları anlatabilmek gerekir Yani, “yazmadan önce, düşünmeyi öğrenmek” başta gelen özelliktir

Güzel yazmak bir sanattır Özel bir yetenek ister Örneğin; şiir, hikâye, roman yazmak… Fakat iyi ve doğru yazmak ise, yeteneğe bağlı değildir Yazma zevk ve alışkanlığına sahip olan, yazma tekniğini ve dil kurallarını bilen, plân ve paragrafların oluşmasıyla ilgili gerekli deneyimi bulunan herkes, zamanla başarıya ulaşır İyi yazmak, kolay bir iş değildir Kişinin kendini yetiştirmesi, geliştirmesi ve düzeltmesi gerekir (E KANTEMİR, Yazılı ve Sözlü Anlatım, s 114 – 116)

Yazıda, iki türlü ifade şekli vardır:

(1) Nazım: Nesirden farklı olarak, genellikle ölçülü, kafiyeli dizelerden oluşan ifade şeklidir Nazımla oluşmuş eserlere Manzume adı verilir Her manzume, şiir değildir

ŞİİR: Duygu, düşünce ve hayallerin nazım yoluyla ahenkli ve etkili olarak anlatıldığı kompozisyon türüdür (edebî türdür)

Şiir yazabilmek için şu özelliklerin bulunması gerekmektedir:

(a) Şiir yazacak kişi, her şeyden önce büyük bir bilgi birikimine sahip olmalıdır Bu bilgileri kendi arasında sınıflandıracak olursak şunlar ortaya çıkmaktadır:

(ı) İçinde yaşamış olduğu toplumun genel yapısını, geçmişini, gelenek ve göreneklerini, kutsal bildiği değerleri iyi bilmelidir Şiirinde, bu değerlere ters düşecek ifadelerden uzak durmalıdır

(ıı) Dil bilgisi, imlâ (yazım) kuralları ve noktalama işaretlerini hem teoride, hem de uygulamada iyi bilmelidir

(ııı) Zengin kelime hazinesine sahip olmalıdır Kültür dilinde bulunan kelimeleri, şiirde kullanmasa da okuyup anlayabilecek düzeyde bilmelidir Yani, kültür dili bilincine sahip olmalıdır

(ıv) Şiirinde kullanacağı kelimeleri seçerken; yaşayan, anlaşılan kelimeler olmasına dikkat etmelidir

(b) Şiir yazacak kişi, üstün bir deneyime sahip olmalıdır Bu nedenle, başka şairlerin şiirleri çok okunmalı; şiir yazma denemesi çok yapılmalıdır Yazdıkça, daha güzel şiirlerin oluşacağı unutulmamalıdır

(c) Şiirin üç önemli unsuru vardır: “Duygu, düşünce ve hayal” Şair, bunlardan birini ön plâna çıkarabilir



Alıntı Yaparak Cevapla

Kompozisyonda Dikkat Edilecek Kurallar Nelerdir , Kompozisyon Yazma Kuralları

Eski 10-21-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kompozisyonda Dikkat Edilecek Kurallar Nelerdir , Kompozisyon Yazma Kuralları




Düşünceyi ön plâna çıkaran şairlerde, ideolojik endişeler önemlidir (Örnek: Tevfik Fikret, Ziya Gökalp, Mehmet Âkif ERSOY, Nazım Hikmet, Necip Fazıl KISAKÜREK vb)
Duygu ve hayali ön plâna çıkaranlarda ise estetik yapı (güzellik) önemlidir (Örnek: Cenap Şahabettin, Ahmet Haşim vb)
Bazen de duygu ve hayal coşkunluğu içinde düşünceyi uyumlu bir şekilde öne çıkaran şairler görülmektedir (Örnek: Yahya Kemal BEYATLI vb)
Şiir yazacak kişi, bu ana unsurlardan hangisine ve nasıl önem vereceğini iyi bilmelidir Ayrıca, düşüncenin çok açık olduğu (sırıttığı) şiirlerin herkes tarafından her çağda tutulmayacağına dikkat edilmelidir
(d) Bunların ötesinde, şiir yazmanın bir yetenek olduğu unutulma-malıdır
NOT: Şiir örnekleri için “Metinler” başlıklı bölümü inceleyiniz
(2) Nesir (düz yazı): Roman, hikâye, makale, fıkra, deneme, söyleşi (sohbet), görüşme (mülâkat), mektup, dilekçe, eleştiri (tenkit), anı (hatıra), biyografi, gezi yazısı, röportaj, inceleme, rapor, atasözü, vecize vb türler bu gruba girmektedir

b SÖZLÜ KOMPOZİSYON
Nutuk, konferans, açık oturum, münazara, tartışma, ders anlatma vb sözlü kompozisyon türleri, “Sözlü Anlatım” ünitesinde açıklanacaktır
c İYİ VE ETKİLİ YAZABİLMEK VE KONUŞABİLMEK İÇİN GEREKLİ ÖZELLİKLER
(1) Gözlem yapmak
(2) Düşünmek
(3) Okumak
(4) Ana dili iyi kullanmak
(Z KORKMAZ – A B ERCİLASUN – İ PARLATIR ve diğerleri; Türk Dili ve Kompozisyon Bilgileri, s 183/184)

(1) Gözlem Yapmak:
İyi ve güzel bir yazı yazabilmek ve etkili konuşabilmek için her şeyden önce iyi bir gözlemci olmak gerekir
Gözlem; bakmak değil görmek, doğanın canlı cansız bütün unsurlarını, ayrıntılarıyla görmek demektir Gözlem; doğru görmeyi, doğru tanımayı öğretir (E KANTEMİR, Yazılı ve Sözlü Anlatım, s 118)
Bir şeyi iyi anlayabilmek için onun kendi kendine ortaya çıkan türlü belirtilerini gözden geçirmek işine “Gözlem” denir Gördüklerimizi anlamak ya da anlatmak için gözlem yapılır
(S SARICA – M GÜNDÜZ, Güzel Konuşma Yazma, s 99)
İnsanların çoğu, kendilerinin iyi birer gözlemci olduğunu söylemelerine karşın, iyi yazı yazamaz ya da etkili konuşma yapamaz Öz eleştiri yapıldığı takdirde görülecek ki, insanlar; başta aile olmak üzere, çevre, okul ve en yakın arkadaşları hakkında ayrıntılı bilgilere sahip değildir Oysaki, önceden derinlemesine yapılan gözlemler, çevre ve kişilerle uyumu kolaylaştıracak, iletişimi hızlandıracaktır
Bir dilencinin sokak aralarında, dolmuş kuyruklarında dilenmesini; hele hele dilenmekten utanan yoksul insanların toplumla ilişkilerini, ruh hâllerini gözlem yapmayan bir insan, nasıl “yoksulluk” konusunda yazı yazabilir, konuşma yapabilir?
Öyleyse, hangi konuda yazı yazmak, konuşma yapmak istiyorsak; o konuyla ilgili önceden gözlemlere sahip olmalıyız Bu düşüncelerden hareketle; siz de, ailenizi, çevrenizi, öğretmenlerinizi, arkadaşlarınızı kolay iletişim ve başarılı olmak için mutlaka gözlem yapmalısınız

(2) Düşünmek (fikretmek = tefekkür):
İyi ve güzel yazı yazmak, etkili konuşmak için gerekli olan özelliklerden biri de “düşün-mek” tir
Yazı yazmanın temelinde düşünme yatar Okuduğumuz bir eser ya da parça, kafamızda birçok düşünceler yaratır Dış dünyamızda gördüğümüz canlı ve cansız bütün unsurlar, kafamızda birtakım düşünceleri ve hayalleri canlandırır Görülen, duyulan, okunan, incelenen somut ve soyut bütün kavramların bağlantıları, düşünce içerisine girer Düşüncelerimizi açık, ilgi çekici, canlı bir biçimde ortaya koymalıyız Düşünme, iç gözlem ile elde edilir Gözlem; dışarıyı görmek, düşünme ise içimizi incelemek ve görmek demektir (E KANTEMİR, Yazılı ve Sözlü Anlatım, s 130)

Doğal olarak, bütün insanlar düşünceye sahiptir Ama, düşünceden düşünceye fark vardır Düşünce ile plân (tasarı) arasında sağlam bir bağ kurulmalıdır İnsan, yaşamış olduğu ortam gereği; kişi, çevre, toplum, konu, olay vb kavram ya da faaliyetlerde sağlıklı ve plânlı düşünmek zorundadır Düşüncelerdeki dağınıklık ve plânsızlık, insanın çevreyle ve olaylarla bağlantısını bozar, uyumunu engeller Bu durumda ise mutsuz ve başarısız bir kişilik ortaya çıkar
Sağlıklı düşünemeyen, düşüncelerinde plân yapamayan bir insan, nasıl iyi ve güzel yazı yazsın? Nasıl etkili konuşma yapsın? Öyleyse, bir konu ya da olay hakkında yazı yazmadan, konuşma yapmadan önce mutlaka düşünmeliyiz Yazacağımız ya da konuşacağımız duygu ve düşüncelerimizle ilgili, ayrıca bir plân yapmalıyız

(3) Okumak:

“Ben aydınım” diyebilen bir insan; en az günde bir gazete, haftada bir dergi, ayda bir kitap okumak zorundadır Düzenli olarak ayda bir kitap okuyan birisi elli yılda altı yüz kitap okur İnsanlık tarihinin başlangıcından günümüze kadar yazılmış milyonlarca kitap içinde altı yüz kitabın önemi ne kadardır?
Her çeşit kitabı düzenli aralıklarla okuyanlarla, hayatında eline hiç kitap almamışlar arasındaki fark; beyaz renkle siyah rengin arasındaki fark gibidir Birisi bilim ve aydınlık, diğeri ise cehalet ve karanlıktır
Her şeyden önce, okumayan insanın kelime hazinesi gelişmez Bu durumda sınırlı sayıda kelimelerle hangi duygu ve düşünceler etkili bir şekilde anlatılsın?
Yazarlar, şairler ve sanatkârların düşüncelerini daha iyi anlayabiliyoruz Çünkü, kelime hazineleri büyük Çünkü onlar okumaya önem veren, okumanın insan için bir üstünlük olduğunu kavrayan kişilerdir Bilgili ve bilinçli aydın olabilmenin yegâne yöntemi okumak, çok okumaktır
Doğal olarak, yazılı ve sözlü kompozisyonda başarının önemli sırlarından birinin de düzenli okumak olduğunu unutmamak gerekir

(4) Ana Dili İyi Kullanmak:

Günümüzde, insanların çoğunun dört yüz – beş yüz kelimeyle konuşup anlaştığı bir gerçektir Aydınların pek çoğu ise ortalama üç bin – beş bin kelimeye işleklik verebilmektedir Bu durum, ana dilini iyi kullanmakla ilgili önemli bir toplumsal kusur olarak görülmektedir Çünkü, toplumun yönlendirici ve yöneticisi durumundaki aydınlar, en az on beş bin – yirmi bin kelimeye işleklik kazandırmak zorundadır
Bu gerçekler ışığında; etkili ve güzel yazı yazmak ve konuşmak için ana dili iyi bilmek gerekir Bu ise, dil bilgisi kurallarının ve anlatım bozukluklarının bilinmesini zorunlu kılar
Gözleme değer veren, plânlı düşünen, sağlıklı okuyan ve ana dilini iyi kullanan insan; üstün bir ifade yeteneğine sahip olur Bu dört önemli özellik, birbirleriyle yakından ilgilidir Birinin yokluğu, diğerlerinin yokluğuna yol açar Bu nedenle, dört özelliğe de aynı şekilde önem verilmelidir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.