Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hatun, nene

Nene Hatun

Eski 05-24-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Nene Hatun



Nene Hatun



Erzurum Aziziye Tabyası


Erzurum'daki Aziziye Tabyası'nın savunulmasında kahramanca çalışarak adını tarihe yazdıran Türk kadınıdır Aziziye savunmasına 20 yaşlarında genç bir gelinken, küçük yaştaki oğlunu ve 3 aylık kızını evde bırakarak katılmıştır

Nene Hatun 1857 yılında Erzurum'da doğdu 1877 yılında 8 Kasım'ı 9 Kasım'a bağlayan gece, Osmanlı vatandaşı olan Ermeni çeteleri Erzurum'un Aziziye Tabyası'na girmeyi başarmışlardı Tabyayı koruyan Türk askerlerini uykuda yakalayıp kılıçtan geçirdiler Bu sırada arkadan gelen Rus askerleri ise hiçbir zorlukla karşılaşmadan tabyayı ele geçirdiler Baskından yaralı olarak kurtulan bir er haberi Erzurumlulara ulaştırdı Sabah ezanından hemen sonra "Moskova askeri Aziziye Tabyası'nı ele geçirdi" şeklinde minârelerden Erzurum halkına haber verildi Bu haberin ardından Erzurum"Seni bana Allah verdi Ben de Ona emânet ediyorum" diyerek vedâlaştıktan sonra bir kaç saat önce ölen ağabeyinin tüfeğini alarak sokağa fırlamıştı halkından silahı olan silahını, olmayanlar ise balta, tırpan, kazma, kürek, sopa ve taşları ellerine alarak Tabya'ya doğru koşmaya başladılar Koşanlar arasında, erkeği cephede çarpışan Nene Hatun da vardı





Ağabeyi Hasan bir gün önce cepheden yaralı olarak gelmiş ve kollarında can vermişti Nene Hatun üç aylık bebeğini emzirdikten sonra, Erzurumlular, ölüme gittiklerini bildikleri halde, Aziziye Tabyası'na doğru koşuyordu Tabyaya yerleşmiş olan Rus askerleri, gelenlere yaylım ateşi açtı Ön sıradakiler o anda şehit oldular Arkadakiler, geri çekilmek yerine daha bir kararlı ve hızlı olarak ileri atıldılar Demir kapılar kırılıp içeri girildi Göğüs göğüse bir savaş başladı Mükemmel silâhlarla donanmış Rus ordusu, baltalı-tırpanlı, taşlı-sopalı halk karşısında yarım saat tutunabildi 2300'e yakın Rus askeri öldürülüp, Tabya geri alınmıştır Türk tarafında ise 1000 kadar şehit verilmiştir
Nene Hatun o günleri özetle şöyle anlatmıştır:

Ağabeyim Hasan cepheden ağır yaralı olarak bir gece önce eve gelmişti Bir yandan ona bakarken, bir yandan da 3 aylık çocuğumu emziriyordum Kardeşim o gece kollarımın arasında öldü Sabaha karşı minarelerden 'Moskof Aziziye'ye girdi' diye haykırışlar başlayınca, kardeşimin alnını öpüp, 'Seni öldüreni öldüreceğim' diye and içtim Yavrumu Allah'a emanet ettikten sonra, ağabeyimin tüfeğini ve satırımı alıp dışarı fırladım Sel gibi Aziziye'ye akıyorduk Tabyanın mazgallarından düşman ölüm yağdırıyordu Düşmanda iyi silah vardı, bizde de iman İleri atıldım Dadaşlar arasına karıştım Satırım durmadan kalkıp iniyordu Başka bir hikâyesinde cepheye babası kardeşi ve kayınbiraderi gider Onlar gittikten hemen sonra Türkleri kılıçtan geçirmişler haberini alır ve küçük oğlunu bırakarak evden cepheye doğru yol alır Cephede ilk önce babasının sonra kayınbiraderinin ve kardeşinin cesedini gördükten sonra eve geri döner ve bıraktığı 3 aylık oğlunun karnının ermeni askerleri tarafından deşilmiş olduğunu görür Eline bir keskin bir budama makası alıp evden dışarı çıkar ve 17 ermeni askerini öldürür

Tabya'nın geri alınmasının ardından, aralarında Nene Hâtun'un da bulunduğu yaralıların tedâvisine başlandı Fakat bu sırada Nene Hâtun yaralı olmasına rağmen diğer yaralıların tedavisini yapmak için çalışmıştır Nene Hâtun bu özverisiyle tanınıp, saygı ile sevilmiştir
Nene Hatun'un vatan için gece başlayan mücâdelesi, tüm düşman Erzurum'dan kovuluncaya kadar devam etti Erzurum'un her karış toprağında cephâne taşıyarak, yaralılara hemşirelik yaparak, yemek pişirerek, su dağıtarak, hizmetten hizmete koşarak destanlaştı Gazi Ahmed Muhtar Paşa'nın zaferinde Nene Hâtun'un ve onun vatan aşkını paylaşan bütün insanların da payı vardı

Ölümünden bir yıl önce kendisini ziyaret eden NATO'da görevli Amerikalı subayın bir sorusuna: "Ben o zaman gereken şeyi yapmıştım Bugün de gerekirse aynı şeyi yaparım" cevabını vermişti

1955 yılında yılın annesi seçilmiştir
98 sene yaşadığı Erzurum'da 22 Mayıs 1955'de zatürre hastalığından dolayı 98 yaşında vefat etmiştir Nene Hatun, kurtuluş mücadelesini verdiği Aziziye Tabyası'na defnedilmiştir Türk Kadınlar Birliği tarafından ölümünden bir kaç ay önce yılın annesi seçilmiştir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Nene Hatun

Eski 05-24-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Nene Hatun




"Erler Yaylası Erzurum'un yiğit evlatları! Var olun!"

Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK


"93 Harbi" adıyla bilinen Türk-Rus savaşı günlerinde, 1877 yılının 7 Kasım gecesi, kalabalık bir ermeni çetesi Erzurum'un Aziziye Tabyaları'na gizlice girerek uyumakta olan Türk askerlerini kahpece katletmiş, hemen ardından da Rus ordusu Aziziye'yi işgal etmişti

Acı haber Erzurum'a tez ulaştı Camii minarelerinden yankılanan "Moskof Aziziye'ye girdi" sesleriyle birlikte harekete geçen Erzurum Türkleri kadın erkek, genç yaşlı, çoluk çocuk demeden vatan toprağını korumak için Aziziye'ye doğru sel gibi akmaya başladılar Silahı olan silahını kapmıştı, olmayan da eline ne geçtiyse

1857 yılında Erzurum'un Pasinler İlçesi'ne bağlı Çeperli Köyü'nde dünyaya gelen Nene Hatun henüz 15 gündür Erzurum şehir merkezinde bulunmaktaydı Sokaktaki gürültüler üzerine uyandıklarında kocası odunluktaki baltayı kapmış ve eğer Erzurum işgal edilecek olursa, esir düşmektense kundaktaki bebeğini ve kendisini öldürmesini Nene Hatun'a vasiyet ederek dışarı fırlamıştı

Tüm Erzurum düşmana karşı tek yürek, tek bilek halinde şahlanmışken, Nene Hatun durur mu? Kundaktaki birkaç aylık bebeğine sarılıp öptükten sonra, belki de bir daha göremeyeceği yavrusunu evde tek başına bırakarak mutfaktaki satırı alıp, tabyalara doğru olanca gücüyle koşan kalabalığa katıldı ve Mecidiye'yi aşıp Aziziye'ye vardığında, düşmanın kulakları sağır eden tüfek ateşleri altında yaralanana, ölene bakmadan ileri atılarak satırıyla önüne çıkan her Rus'u devirmeye başladı

93 Harbi'nin komutanı Gazi Muhtar Ahmet Paşa da olayı haber almış ve askerlerini Moskof üzerine göndermişti Erzurumlular bir koldan, Ahmet Paşa'nın askerleri diğer koldan çarpışarak o gün orada bir destan yazdılar Gün ışıdığında tek bir köpek sağ kalmamış, vatan toprağı kurtulmuştu

Mutluydu Nene Hatun Süngü darbeleriyle parçalanmadık yeri kalmamasına ve yanı başında savaşan 16 yaşındaki kardeşi Hasan'ın "Abla ağlama, anamız bizi bugün için doğurmuştu Ben de babam ve dedem gibi şehitlik mertebesine yükselmeyi her zaman istemiştim Moskof'u kovduk ya, gayrısına gam yemem!" diyerek son nefesini vermesine rağmen mutluydu Çünkü O, "Vatan Sağolsun" inancıyla tüm acılara göğüs germesini bilen asil bir ırkın mensubuydu

Fakat ne yazık ki, yurt ve şeref uğruna mücadele eden her Türk evladının başına gelen, O'nun da başına geldi Gösterdiği kahramanlıkla felaket günlerinin aşılmasında büyük pay sahibi olan Nene Hatun, uzun yıllar boyunca unutulmuşluğa terkedilmiş, vefatından bir yıl öncesine kadar kendi haline bırakılıp, çile ve sefalet dolu bir hayat sürmesi görmezden gelinmiştir 1954 yılına dek sahip çıkılmayan Nene Hatun, bu tarihte 3 Ordu Müfettişi Orgeneral Nurettin Baransel Paşa'nın gayretleriyle, aradan yarım asırdan fazla bir zaman geçtikten sonra yeniden hatırlandı ve kaldığı virane evde bir kez daha keşfedilerek kendisine "3 Ordu'nun Nenesi" ünvanı verilip, cüzi de olsa maaş bağlandı 8 Mayıs 1955'te, Nene Hatun geç de olsa "Yılın Annesi" seçilerek ömrünün son deminde mutlu edilmiştir Ancak, geç gelen bu saadet günleri uzun sürmedi ve 22 Mayıs 1955'te, 98 yaşındayken zatürre hastalığından vefat etti

Kabri, uğruna savaştığı toprakların bağrında, Aziziye Şehitliği'ndedir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Nene Hatun

Eski 01-04-2011   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Nene Hatun





Mukaddesâtını, vatanım her zaman canlarından aziz bilen halkımız, vatanlarına gelen hücumlara karşı yediden yetmişe, erkeğiyle, kadınıyla, yaşlısıyla, genciyle karşı durmuş ve tarihe şan veren müdafalar yapmışlardır


Vatan müdafaasında kadınlar da erkekleri ile fedakârlık yarışına girişmiştir Zaman olmuş cephe gerisinde yaralılara hizmet etmiş, cephane taşımış, cephane imâlinde çalışmış, zaman gelmiş düşmanı Yurdundan defetmek için cepheye koşmuştur İşte Nene Hatun da düşmanı defetmek için cepheye koşan kahraman kadınlardan birisidir
93 Harbinin en çetin safhalarının cereyan ettiği günlere gidiyoruz Rus ordusu 160 bin asker ve 189 topla Kafkas cephesine hücum etmektedir Buna karşılık ordumuzun asker mevcudu 60 bindir Silah ve cephane de Ruslarınkinden çok çok azdır…

Doğu Beyazıt’tan Batum’a kadar uzanan 340 kilometrelik cephe boyunca ordumuz, Müşir Katırcıoğlu Ahmed Muhtar Paşa’nın kumandası altında düşmanla amansız bir mücadeleye girişmiştir Düşmanın kalabalık oluşuna, silah üstünlüğüne aldıran yoktur Lâkin ağır kış şartları askerlerimizi yıpratmaktadır

Moskof ordularının hedefi Erzurum şehridir Burası ele geçirildiği takdirde Doğu Anadolunun bütünüyle ele geçirileceğine inanmaktadırlar


Düşmanın bütün hücumları kahraman askerlerimizin göğsüne çarpıp erimektedir Mertlikle galebe çalamayacağını anlayan düşman hileye başvurur Tabyaları baskınlarla ele geçirmeyi planlar Bunun için de Türkçeyi ana dilleri gibi konuşan Ermenilerin yardımıyla ve onlann kılavuzluğu altında 9 Kasım 1877′de Aziziye tabyasına, saldınp nöbetçileri şehit ederler Durum anlaşılınca tabyada boğaz boğaza bir muharebe başlar


Düşmanın siperlerimize hücum edip, tabyalarımıza girdiği haber; Erzurum’da bomba gibi patlar Müezzinler minarelerden durumu haber vererek, herkesi cihada davet ederler
Bütün Erzurumlular kadın, erkek ellerine ne geçirdilerse alarak Aziziye tabyasına koşuşmaya başlarlar


Haberi duyan henüz yirmi yaşlarında olan Nene Hatun kundaktaki kız çocuğunu ve biraz büyükçe oğlunu “Sizleri Allah”a ısmarladım yavrularım” diyerek bağrına basmış, onları öptükten sonra eline et satırını alarak cepheye koşmuştur Nene Hatun’un evinde başkaca kimse yoktur Cepheden ağır yaralı gelen kardeşi Hasan bir gün önce şehid olmuştur
Kocası cephede düşmanla vuruşmaktadır…


Aziziye tabyasına ulaşan Nene Hatun bacılarıyla, kardeşleriyle birlikte düşmanın üzerine atılır Haberi duyar duymaz koşuşan Erzurumluların elinde sopa, taş, kazma, kürek ve yaralayıcı, öldürücü ev âletleri ve bir de dillerinde, kalplerinden kopup gelen “Allah Allah” sadâsı vardır Âhirete inananlar şehâdeti en yüce mertebe bilmenin heyecaniyle cansiperane vuruşmaktadırlar


Nene Hatun’un elindeki et satın düşman askerlerinin kafalarına yıldırım gibi inmektedir Bir yandan da “vurun kardaşlarım, vurun bacılarım, kâfirlere aman vermeyin” diye haykıran Nene Hatun’un bu kahramanlığını gören Erzurumlular coşmuştur Neticede Aziziye tabyasındaki düşman bütünüyle imha edilmiş ve tabya düşmandan geri alınmıştır Yüzlerce şehit veren Erzurumluların bu cihetten gönülleri yaralı, fakat düşmanı defettikleri için kalpleri ferahtır…


Aziziye tabyasının geri alınmasında canla başla çalışan Nene Hatun bir semboldür Müslüman kadınların yeri geldiklerinde nasıl kahraman kesileceklerine bir örnektir… O hayatı boyunca bu hâdiseden fazlaca bahsetmemiş, bahsi geldiğinde, “Biz ne yaptık ki, bizim yaptığımız ne ki yavrularım…” diyerek Anadolu insanının engin tevazuunu nur yüzüne peçe yapmıştır… O, ne yapmışsa rıza-ı İlâhi için yapmıştır Bu yüzdendir ki kendisinden ve gösterdiği fedakârlıktan bahsetmemiştir
1857′de Erzurum’da doğan Nene Hatun 22 Mayıs 1955′te Hakkın rahmetine kavuşmuştur



__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.