Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ahlakı, gerçek, islâm

Gerçek İslam Ahlakı

Eski 09-08-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gerçek İslam Ahlakı



Bir din adına ortaya çıktığını ileri süren insanların bir kısmı, o dini yanlış anlıyor ve yanlış uyguluyor olabilirler O nedenle bu insanlara bakarak o din hakkında fikir edinmek yanlış olur Bir dini tanımanın en doğru yolu, o dinin kutsal kaynağını incelemektir
Gerçek islam ahlakı
İslam'ın kutsal kaynağı Kuran'dır Ve Kuran'da öğretilen ahlak modeli, bugün "İslam" dendiğinde bazı Batılıların zihninde oluşan imajdan tamamen farklıdır Kuran ahlakı, sevgi, şefkat, merhamet, tevazu, fedakarlık, tolerans ve barış kavramlarına dayanmaktadır Bu ahlakı gerçek anlamda yaşayan bir Müslüman, son derece kibar, ince düşünceli, hoşgörülü, güvenilir, uyumlu bir insan olur Etrafına sevgi, saygı, huzur ve yaşama sevinci verir

İslam barış ve esenlik dinidir

İslam kelimesi, Arapça'da "barış" kelimesiyle aynı anlama gelir İslam, ALLAH'ın sonsuz merhamet ve şefkatinin yeryüzünde tecelli ettiği huzur ve barış dolu bir hayatı insanlara sunmak için indirilmiş bir dindir ALLAH tüm insanları, yeryüzünde merhametin, şefkatin, hoşgörünün ve barışın yaşanabileceği model olarak İslam ahlakına çağırmaktadır Bakara Suresi'nin 208 ayetinde şöyle buyurulmaktadır:

"Ey iman edenler, hepiniz topluca "barış ve güvenliğe (Silm'e, İslam'a) girin ve şeytanın adımlarını izlemeyin Çünkü o, size apaçık bir düşmandır"

Ayette görüldüğü gibi ALLAH, insanların "güvenliği"nin ancak İslam'a girilmesi, Kuran ahlakının yaşanmasıyla sağlanabileceğini bildirmektedir

ALLAH bozgunculuğu lanetlemiştir

ALLAH, insanlara kötülük yapmaktan sakınmalarını emretmiş; küfrü, fıskı, isyanı, zulmü, zorbalığı, öldürmeyi, kan dökmeyi yasaklamıştır ALLAH'ın bu emrine uymayanlar, ayetin ifadesiyle "şeytanın adımlarını izleyenler" olarak nitelendirilmiş ve açıkça ALLAH'ın haram kıldığı bir tutum içerisine girmişlerdir Kuran'da bu konudaki birçok ayetten sadece iki tanesi şöyledir:

"ALLAH'a verdikleri sözü, onu kesin olarak onayladıktan sonra bozanlar, ALLAH'ın ulaştırılmasını emrettiği şeyi kesip-koparanlar ve yeryüzünde bozgunculuk çıkaranlar; işte onlar, lanet onlar içindir ve yurdun kötü olanı da onlar içindir" (Rad Suresi, 25)

"ALLAH'ın sana verdiğiyle ahiret yurdunu ara, dünyadan da kendi payını (nasibini) unutma ALLAH'ın sana ihsan ettiği gibi, sen de ihsanda bulun ve yeryüzünde bozgunculuk arama Çünkü ALLAH, bozgunculuk yapanları sevmez" (Kasas Suresi, 77)

Görüldüğü gibi, ALLAH, İslam dininde, terör, şiddet anlamlarını da kapsayan her türlü bozgunculuk hareketini yasaklamış ve bu tür bir eylem içinde olanları lanetlemiştir Müslüman dünyayı güzelleştiren, imar eden insandır

İslam, düşünce hürriyetini ve hoşgörüyü savunur

İnsanların fikir, düşünce ve yaşam özgürlüğünü açıkça sağlayan ve güvence altına alan bir din olan İslam, insanlar arasında gerginliği, anlaşmazlığı, birbirlerinin hakkında olumsuz konuşmayı ve hatta olumsuz düşünceyi (zan) dahi engelleyen ve yasaklayan emirler getirmiştir

Değil terör ve çeşitli şiddet eylemi, İslam, insanların üzerinde fikri olarak bile en ufak bir baskı kurulmasını yasaklamıştır:

"Dinde zorlama (ve baskı) yoktur şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır" (Bakara Suresi, 256)

"Onlara 'zor ve baskı' kullanacak değilsin" (Gaşiye Suresi, 22)

İnsanların bir dine inanmaya veya o dinin ibadetlerini uygulamaya zorlanması, İslam'ın özüne ve ruhuna aykıdır Çünkü İslam, inanç için özgür iradeyi ve vicdani bir kabulü şart koşar Elbette Müslümanlar birbirlerini Kuran'da anlatılan ahlaki vasıfların uygulanması için uyarabilir, teşvik edebilirler Ama asla bu konuda bir zorlama yapılamaz Ya da dünyevi bir imtiyaz tanınarak, kişi dini uygulamaya yönlendirilemez

Bunun aksi bir toplum modeli varsayalım Örneğin insanların ibadet yapmaya zorlandıklarını farzedelim Böyle bir toplum modeli İslam'a tamamen aykırıdır Çünkü inanç ve ibadet, sadece ALLAH'a yönelik olduğunda bir değer taşır Eğer bir sistem insanları inanca ve ibadete zorlayacak olursa, bu durumda insanlar o sistemden korktukları için dindar olurlar Din açısından makbul olan ise, vicdanların tamamen serbest bırakıldığı bir ortamda ALLAH rızası için dinin yaşanmasıdır

ALLAH masum insanların öldürülmesini haram kılmıştır

Bir insanı suçsuz yere öldürmek, Kuran'a göre en büyük günahlardan biridir:

"Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur Andolsun, elçilerimiz onlara apaçık belgelerle gelmişlerdir Sonra bunun ardından onlardan bir çoğu yeryüzünde ölçüyü taşıranlardır (Maide Suresi, 32)

"Ve onlar, ALLAH ile beraber başka bir ilah'a tapmazlar ALLAH'ın haram kıldığı canı haksız yere öldürmezler ve zina etmezler Kim bunları yaparsa 'ağır bir ceza ile' karşılaşır (Furkan Suresi, 68)

Yukarıdaki ayetlerde görüldüğü gibi, masum insanları haksız yere öldüren kişiler büyük bir azapla tehdit edilmişlerdir ALLAH tek bir kişiyi öldürmenin, tüm insanları öldürmek kadar ağır bir suç olduğunu haber vermiştir ALLAH'ın sınırlarını koruyan bir insanın değil binlerce masum insanı katletmek, tek bir insana bile zarar verme ihtimali yoktur Dünyada adaletten kaçarak cezadan kurtulacağını sananlar, öldükten sonra, ahirette ALLAH'ın huzurunda verecekleri hesaptan asla kaçamayacaklardır İşte bu nedenle ölümlerinin ardından ALLAH'a hesap vereceklerini bilen müminler ALLAH'ın sınırlarını korumakta büyük bir titizlik gösterirler

ALLAH, müminlere şefkatli ve merhametli olmalarını emreder

Bir ayette Müslüman ahlakı şöyle anlatılmaktadır:

"Sonra iman edenlerden, sabrı birbirlerine tavsiye edenlerden, merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmak İşte bunlar, sağ yanın adamlarıdır" (Beled Suresi, 17-18)

ALLAH'ın, ahiret günü kurtuluşa erenlerden olmaları, rahmetine ve cennetine kavuşabilmeleri için kullarına indirdiği ahlakın en önemli özelliklerinden biri ayette görüldüğü gibi "merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmak"tır

Kuran'da tarif edilen İslam son derece modern, aydınlık, ilerici bir yapıya sahiptir Gerçek Müslüman, herşeyden önce, barışçı, hoşgörülü, demokrat ruhlu, kültürlü, aydın, dürüst, sanattan ve bilimden anlayan, medeni bir kişilik yapısına sahiptir

Kuran'ın getirdiği güzel ahlakla yetişen bir Müslüman, herkese İslam'ın öngördüğü sevgiyle yaklaşır; her türlü fikre karşı saygılıdır; estetiğe ve sanata değer verir, olaylar karşısında her zaman uzlaştırıcı, gerilimi azaltan, kucaklayıcı, itidalli davranışlar sergiler Böyle insanların oluşturdukları toplumlarda ise, bugün en modern devletler arasında gösterilen ülkelerden daha gelişmiş bir medeniyet, yüksek bir toplumsal ahlak, neşe, huzur, adalet, güvenlik, bolluk ve bereket hakim olacaktır

ALLAH hoşgörü ve affediciliği emretmiştir

Kuran-ı Kerim'in Araf Suresi'nin 199 ayet-i kerimesindeki "Sen af yolunu benimse" sözleriyle ifade edilen "affedicilik ve hoşgörü" kavramı, İslam dininin temel kaidelerinden birini oluşturur

İslam tarihine bakıldığında, Müslümanların Kuran ahlakının bu önemli özelliğini sosyal yaşama nasıl geçirdikleri çok açık bir şekilde görülür Müslümanlar ulaştıkları her noktada, hatalı uygulamaları ortadan kaldırarak hür ve hoşgörülü bir ortam oluşturmuştur Din, dil ve kültür bakımından birbirine taban tabana zıt olan halkların aynı çatı altında barış ve huzur içerisinde yaşamalarını sağlamış, kendisine tabi olanlara da büyük bir ilim, zenginlik ve üstünlük kazandırmıştır Nitekim büyük bir coğrafyaya yayılmış olan Osmanlı İmparatorluğu'nun varlığını yüzyıllarca devam ettirebilmesindeki en önemli nedenlerden biri, İslam'ın getirdiği hoşgörü ve anlayış ortamının yaşanması olmuştur Asırlardır hoşgörülü ve şefkatli yapılarıyla tanınmış olan Müslümanlar, her zaman dönemlerinin en merhametli ve en adil kişileri olmuşlardır Bu çok uluslu yapı içerisindeki tüm etnik gruplar, yıllarca mensubu oldukları dinleri özgürce yaşamışlar, üstelik dinlerini ve kültürlerini yaşayabilecekleri tüm imkanlara da sahip olmuşlardır

Gerçek anlamda Müslümanlara mahsus olan hoşgörü, ancak Kuran'ın emrettiği doğrultuda uygulandığında tüm dünyaya barış ve esenlik getirir Nitekim Kuran'da "İyilikle kötülük eşit olmaz Sen, en güzel bir tarzda(kötülüğü) uzaklaştır; o zaman, (görürsün ki) seninle onun arasında düşmanlık bulunan kimse sanki sıcak bir dost (un) oluvermiştir" (Fussilet Suresi, 34) ayet-i kerimesi ile bu özelliğe dikkat çekilmiştir

Sonuç

Tüm bunlar, İslam'ın insanlara öğütlediği ahlak özelliklerinin, dünyaya barış, huzur ve adalet getirecek erdemler olduğunu göstermektedir Şu an dünya gündeminde olan ve adına "İslami terör" denen barbarlık ise, Kuran ahlakından tamamen uzak, cahil ve bağnaz insanların, dinle gerçekte hiç bir ilgisi olmayan canilerin eseridir İşledikleri vahşetleri İslam kisvesi altında yürütmeye çalışan bu kişi ve gruplara karşı uygulanacak kültürel çözüm, gerçek İslam ahlakının insanlara öğretilmesidir

Başka bir deyişle, İslam dini ve Kuran ahlakı, terörizmin ve teröristlerin destekleyicisi değil, yeryüzünü terörizm belasından kurtaracak çaredir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.