On Kasım Şiirleri |
09-02-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
On Kasım ŞiirleriOn Kasım ile ilgili şiirler on kasım ile ilgili şiir on kasım şiirleri MUSTAFA KEMAL’İN KARTALI Masaldı dağlar, taşlar gerçekten masaldı ha Geçiyordu Mustafa Kemal Çamlıbel’den Yabanın kurdu kuşu seyrine inmiştiler Kara pençelerle, ak gagalarla Susmuştu yeryüzü efsaneler içinde Masaldı dağlar, taşlar gerçekten masaldı ha Ona iyce yaklaşan kocaman bir kartaldı ha Bakır kızıllığındaydı tüyleri, kor alevindeydi gözleri Kondu ilk kayaya, düşen bir rüzgar parçası gibi Sevgiyle bakıştılar Tanış çıktılar sanki kainatlar üstünde Ona iyce yaklaşan kocaman bir kartaldı ha Kartal uçup gidince ortalık boşaldı ha Kayboldu mucizesi havaların Neydi, nasıl bir parıltıydı, bilemedi kimseler Kimin aşkıydı, inmişti semalardan toprağa, paşam? Kalmadı sonsuzluk, haşmet, gurur Kartal uçup gidince ortalık boşaldı ha Aman aman bu kartal vallahi bir faldı ha Vatan göklerinden vatana söyler: Kocaman zafer bayraklarının geleceğini Kocaman günlerin ucunda Anladı Mustafa Kemal, kimseye söylemedi Aman aman bu kartal vallahi bir faldı ha Mustafa Kemal’i de Mustafa Kemal’di ha Unutmadı kartalı hiç Gün doğarken kızaran yamaçlarda aradı Bekledi kanat seslerini fırtınalardan Kartal değilse de kartal vefalıydı Mustafa Kemal’i de Mustafa Kemal’di ha Artık bütün mevsim yapraksız bir daldı ha Yoktu Mustafa Kemal’in umduğu Gelmiyordu kartalı geriye şahikalardan Üç yıldır gelmiyordu Konmuyordu büyük habercisi zaferin Artık bütün mevsim yapraksız bir daldı ha Kanatları amma da al aldı ha Hangi şehitler seslenmiş belli değil Bir 30 Ağustos günü göründü Mustafa Kemal’in kartalı Koca kanatlarını çırptı boşluğa Sallandı gök Kanatları amma da al aldı ha Fazıl Hüsnü Dağlarca ON KASIM’LARDA YÜRÜMEK Atatürk’üm işte 10 Kasım yine Dalgalanır ağaçlarla oğullar Dalgalanır oğullarla nineler Dalgalanır ninelerle genç kızlar Özlemin ta yüreğime işlemiş Seni bulmak, seni görmek için ben Bütün toprakaltıyla barışacağım Ereceğim sana usta, barışta, başarıda Öyle Güçlüsün ki Güçleneceğim Öyle yücesin ki, yüceleceğim Düşüne düşüne seni kocaman kocaman Dağlara, dağlara karışacağım Ozan mıyım, ordu muyum, su muyum anlaşılmaz Çağlar upuzun allığı yüreğimde ülkünün Sanki bayrak bir kalemdir, sanki gökler bir kağıt Sanki ellerim gece Sanki ellerim gündüz Yazacağım seni daha, bir daha Ben senin ölümünle yarışacağım Fazıl Hüsnü Dağlarca BÜYÜK GAZİ’YE Sen ki hilkat denilen ummanın En büyük incisisin O, bu ulvi vatanın talihinin En güzel yıldızıdır Bir dehaet ki güneşten yüksek Ve semavat ile ünsiyeti var Sen dururken ona gelmez noksan Kaplıdır toprağı zırhınla senin Hep rehakar değil ey Gazi Bu müsellah vatanın sen hem de Ebedi bekçisisin Bu mesalipizede cemiyyete sen Yeniden bir vatan ettin ihda Görüyor şevk-i tuluunla senin Yeni bir iyd-i zafer İstanbul Kendi asar-ı dehanın belki Sen de hayretçisisin Kainatlarda tecelli buyuran Halik’ın sende o hasiyyeti var Yazan:Abdülhak Hamit Tarhan Atatürk'ü Duymak Ulu rüzgâr esmedikçe Yaşamak uyumak gibi Kişi ne zaman dinç; Dalgalanırsa bayrak bayrak gibi Ne var şu dünyada ekmekten daha aziz? Sürdüğün tarlalara sevginle serpildik Ekmek olmak için önce Buğday olmak gibi Silinir sözcüklerden sen hatıra geldikçe Cılız sözler: Uzanmak, yorulmak, durmak gibi Kuvvettir yaptıkların her yeni yetişene Her ışık-kaynak gibi En yakınlar zamanla yüzyıllarca uzak gibi, Bir sen varsın kalacak, bir sen ölümsüz, Daha da yakınsın, daha da sıcak Bıraktığın toprak gibi Kaç Türk var şu dünyada, bir o kadar susuz, Hepsinin gönlünde sen, bir pınar bulmak gibi, Ancak senin havanda sağlıklar esenlikler: Olmaya devlet cihanda Atatürk'ü duymak gibi Behçet Necatigil Mustafa Kemal'i Düşünüyorum Mustafa Kemal'i düşünüyorum; Yeleleri alevden al bir ata binmiş Aşıyor yüce dağları, engin denizleri, Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda, Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri Mustafa Kemal'i düşünüyorum; Yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında Destanlar yaratıyor cihanın görmediği Arkasından dağ dağ ordular geliyor Her askeri Mustafa Kemal gibi Mustafa Kemal'i düşünüyorum; Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel Hükmediyor uçsuz bucaksız göklere Al bir ata binmiş yalın kılıç Koşuyorlar zaferden zafere Mustafa Kemal'i düşünüyorum; Ölmemiş bir Kasım sabahı! Yine bizimle beraber her yerde Yaşıyor dört köşesinde vatanın Yaşıyor damar damar yüreklerde Mustafa Kemal'i düşünüyorum: Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda, Mavi gözleri ışıl ışıl görüyorum Uykularıma giriyor her gece Elllerinden öpüyorum Ü Yaşar Oğuzcan Öğretmen Atatürk Yine derse giriyorsun Samsun kapısından Selâmlıyor, seviyor tek öğretmenini İl il, köy köy, can can Tüm Anavatan Hemen başlıyor mutlu ders Erzurum'dan Sonra derinleşiyor volkan-öğütle Sivas'taki son oturumdan Bütün memleket tek sınıf Bir yön bayrak, bir yön tan Öyle bir ödev veriyorsun ki öğretmenim Süngü-kalemle başlıyoruz Afyon'dan Sınıfımız her an kutlu bir savaş Öğretiyor, eğitiyorsun Ankara'dan Hep birden söylüyoruz özgürlük türkümüzü Vatanın uzaklıkları kalkıyor da aradan Mavi gözlerin hep barış barış Mavi yüceliğin hep duman duman Öyle alev alev bir ders ki Yanıyor, yanması gerektiğinde her düşman Anlatış tadı, kıvam kıvam öz Son bölüm: İlk hedef, Dumlupınar'dan Kocatepe, yalnız coğrafya değil Dağ dağ ateş yağdırıyorsun her damla kandan Öpüyorsun hepimizi göz göz Şehitler birinci geldikçe hep destan destan Yağmurlaşıyoruz er er Akdeniz'e Ektiklerini biçiyorsun İzmir yollarından Bir özgür meyva doğuyor Türklüğümüze Tattırıyorsun utku yemişi utku dallarından Öğrenmeye son yok Cumhuriyet, bir ders aynı konudan Öğrendikçe özleşiyoruz da hep geçiyoruz Senin yarattığın vatan-kanıdan Anlatıyorsun açık ve seçik Yıkılıyor her gölge fikir-kurşundan Dövüyorsun her yüreği örsünde devrimlerin Tümleniyor her eksik, yaratan vuruşundan Yaşatarak öğretmek senin elinde Sonsuz ders, tek hayat, bize bayraktan Seni özledikçe bellemek güzel Fikir-toprak oldu vatan, gerçek topraktan Sor bize her şeyi, konuşsun her öz Başlayı versin en zor imtihan Özgürlük güneşin ilk cevap, inan Ey vatan-sınıfta ey Ata-vatan! İ Zeki Burdurlu Atatürk Yazar Sordum seni; Dağına, taşına Türkiye'min, Herkes kendinden emin, Yükseldi gür sesler; Umutlar, sevgiler: O biziz, O bizleriz Hepimiz bir parçayız Atatürk'ten, Bütün doğa, Atatürk'ü anar, Atatürk'ü şaşar Herşeydir OTürkiyem'de Göller, ırmaklar, ormanlar İmza imza Atatürk yazar M Vasfi Saral 10 Kasım Türküsü Atatürk! Anıtkabir devrimlerini söyler Bozkır ovalarına, Erciyes'e, Ağrı'ya Ulusun egemen olduğunu Özgür olduğunu Haykıracağım haykıracağım işte Senin sustuğunca! Yolunda yürüyeceğim Atatürk; Ana baba oğul kız Dere tepe bucak köy Yeryüzü yaşamalarımla değil Oralarda, senin gittiğince! Atatürk, taşıyacağım Çanakkale'de, Sakarya'da, Çankaya'da, al al Senin taşıdığını; Yurdun gök ülküsü Dalgalanırken Senin bayrağını yücelteceğim Senin çıktığınca Fazıl Hüsnü Dağlarca Mustafa Kemal'ler Tükenmez Tükenir elbet gökte yıldız, denizde kum tükenir Bu vatan bu topraklar cömert Kutsal bir ateşim ki ben sönmez İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez Ben de etten kemiktendim elbet Ben de bir gün geçecektim elbet İki Mustafa Kemal var iyi bilin Ben işte o ikincisi sonsuzlukta Ruh gibi bir şey görünmez İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez Hep kardeşliğe bolluğa giden yolda Bilimin yapıcılığın aydınlığında Güzel düşünceler soyut fikirlerde ben Evrensel yepyeni buluşlarda Geriliği kovmuşum ben dönmez İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez Başın mı dertte beni hatırla Duy beni en sıkıldığın an Baştan sona herşeyiyle bu vatan Sakın ağlamasın Kasım'larda Fatih'ler Kanunî'ler ölmez İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez Halim Yağcıoğlu |
|