Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hakları, işçi, nelerdir

İşçi Hakları Nelerdir

Eski 09-01-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İşçi Hakları Nelerdir



İşçi Hakları Nelerdir?

İşçi Hakları Nelerdir, İşçi Hakları Maddeler Halinde

İşçiler sahipsiz değil onların da bir çok özlük hakları var Bu yazımızda sizlere bunu anlatacağız

İş hayatımızla ilgili birçok sıkıntı yaşıyoruz Kimimiz sigortasız, kimimiz düşük ücretle çalışıyor ve güvencesiz çalıştırılıyoruz

Güvencesi olmayan işçiler, iş kazası geçiriyor, hastanelerde rehin kalıyor, sigortaları eksik yatırılıyor insanlık dışı koşullarda ve ücretlerde çalıştırılıyorÜstelik, patronların bizi istediği zaman kapı önüne koyabileceğini düşünüyoruz

Sahip olduğumuz haklarımızdan haberdar olmadığımız için patronların pek çok haksızlıkları karşısında sessiz kalıyoruz Bunları sineye çekiyoruz

Bizler bu ülkede çalışan milyonlarca işçi haklarımızı öğrenmeliyiz

İŞ KAZASI DURUMUNDA HAKLARIMIZ VE YAPILMASI GEREKENLER

İş Kazası Nedir?

İş kazası işçinin, işyeri alanı içerisinde, işyeri dışında veya işverenin işyeri dışındaki bir işinde meydana gelen ve işçiye zarar veren olaydır

Bir olayın iş kazası sayılabilmesi için işçinin bedenen zarara uğraması mı gerekir?

Hayır, işçinin iş kazasından bedenen zarar görmesi gerekmez İş kazasına bağlı ruhsal rahatsızlıklar da iş kazası kapsamına girer

İşçinin kendi işi dışında bir işten dolayı işyeri dışındayken başına bir kaza gelirse iş kazasından sayılır mı?

Evet Eğer patron işçiyi herhangi bir iş için işyeri dışına göndermiş ve kaza o işin yapılması sırasında meydana gelmişse bu olay iş kazası olarak değerlendirilebilir

İş kazası sadece çalışırken meydana gelen kazaları mı kapsar?

Hayır İşçiler patronun tuttuğu bir araç ile işlerine gider gelirken veya bir işyerinden patronun emri doğrultusunda işyeri dışındaki başka bir işe giderken yolda başlarına gelen herhangi bir kaza da iş kazası olarak değerlendirilir

Bir iş kazası olduğunda işçi bundan hemen zarar görmeyip sonradan rahatsızlık ortaya çıkarsa ne yapılabilir?

Bir olayın iş kazası olarak sayılması için işçinin olay anında hemen bir zarara uğraması şart değildir Kaza anında bir belirti görülmeyebilir Ancak sonradan ortaya çıkan bedeni ve ruhi rahatsızlıkların kazaya bağlı olduğu doktor raporu ile tespit edilirse, üzerinden yıllar geçse bile, bu kaza da iş kazası olarak değerlendirilir

İş kazasına uğrayan işçinin sigortalı olup olmaması önemli midir?

Hayır İş kazası geçiren işçi sigortasız bile olsa bağlı bulundukları SSK’ya yapılan bir başvuru ile sigortalı işçilerin yararlandıkları bütün haklardan faydalanabilirler

İş kazası olduğunda ilk ne yapılır?

İş kazası olduğunda işveren hemen bölgedeki zabıtaya (savcılık, jandarma veya karakol) bilgi vermek zorundadır Eğer patron bu görevini yapmıyorsa işçiler de bu bildirimi yapabilir

Daha sonra ne yapılır?

Zabıtadan sonra kaza hemen, bir dilekçe ile, SSK Bölge Müdürlüğü’ne bildirilir

Olayın iş kazası olup olmadığına kim karar verir?

SSK Bölge Müdürlüğü’ne başvurulduktan sonra SSK hemen olay yerine müfettişlerini göndermek zorundadır Müfettişlerin tuttuğu rapora göre olayın iş kazası olup olmadığına karar verilir

Eğer olay iş kazası ise ne olur?

Olay iş kazası ise, işçinin tedavisi yapılır Tedavisi süresince geçici iş göremezlik ödeneği ödenir Maluliyet durumu varsa tespit edilir Ve maluliyet durumunun %10’un üzerine çıkması ile maluliyet aylığı bağlanır

İş kazası nedeniyle başka nerelere başvurulmalıdır?

SSK Müdürlüğü’nün yanı sıra Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne de başvurmak gerekir Bölge Çalışma Müdürlüğü kendi müfettişlerini göndererek iş kazasını ve tarafların kusur oranlarını tespit eder

Müfettişlerin incelemesi esnasında işçiler nelere dikkat etmelidir?

Müfettişlerin kaza yeri incelemelerinde kazaya uğrayan işçi eğer orada olabilecek durumda ise mutlaka bulunmalıdır Eğer kazazede işçi bulunamıyorsa olayı gören işçi arkadaşları mutlaka müfettişlere bilgi vermelidirler Ayrıca müfettiş raporlarına kazayı gören işçiler tanık olarak isimlerini yazdırmalıdır

İşçiler başka nelere dikkat etmelidirler?

Patronlar genellikle iş kazası sonrasında, kazaya uğrayan işçi sigortasızsa, kazayı gizlemek için, kazazede işçiyi SSK’ya ait olmayan bir hastaneye götürmektedir Çoğunlukla da özel hastane ve devlet hastanesi tercih edilmektedir

Bunun ne sakıncası var, özel hastane daha iyi değil mi?

Hayır Eğer kaza ciddiyse ve uzun süreli tedavi gerekiyorsa ilk olarak özel hastaneye getirilmiş bir kazazede işçinin tedavi masraflarını SSK derhal ve tamamen ödemeyebiliyor Patronun da ortada bırakması durumunda hastane, tedavi masraflarını işçinin ödemesini talep ediyor Bu açıdan en doğrusu kaza sonrasında derhal en yakın SSK Hastanesine başvurulmalıdır

Kaza sonrası, kazazede işçinin dinlenme süresi ne kadardır?

Kaza sonrasında işçinin ne kadar istirahat edeceğine SSK Hastaneleri karar verir SSK tarafından verilen istirahat süresince işçinin işten atılması mümkün değildir İstirahat süresinin işçinin ihbar süresini 6 hafta geçmesi durumunda ise işveren işçiyi ancak tazminatlarını vererek işten çıkartabilir

İş kazası sonrasında işçi işverene karşı ne yapabilir?

İşçinin iş mahkemelerine başvurarak maddi ve manevi tazminat davası açması en uygun yoldur

SİGORTASIZ ÇALIŞTIRILMA DURUMUNDA YAPILMASI GEREKENLER VE HAKLARIMIZ

Sigorta nedir, ne işe yarar?

Sigorta, çalışma hayatı boyunca, çalışmasını engelleyecek her türlü (iş kazası, hastalık, doğum,) beklenmedik duruma karşı işçinin güvence altına alınmasıdır Sigorta ayrıca işçinin çalışarak geçirdiği uzun yıllardan sonra emekli olduğunda asgari insani koşullarda yaşamasının garanti edilmesidir Kapitalist düzenin işçilere vahşice sömürmesi karşısında işçiler zamanında isyan edip sigortalı çalışma hakkını elde etmişler ve bu haklarını devletlerin anayasalarına yazdırarak kalıcı hale getirmişler

İşçileri ilgilendiren kaç türlü sigorta vardır?

İşçileri esas olarak ilgilendiren sigortalar şunlardır: a) Hastalık Sigortası b) Analık Sigortası c) İş kazası Sigortası d) Emeklilik Sigortası e) Ölüm Sigortası

Bu sigortalardan faydalanmak için ne yapmamız gerekiyor?

Sigortadan faydalanmak için öncelikle bir işyerinde çalışmak gerekiyor İsteyen dışardan prim ödeyerek de "İsteğe Bağlı Sigortalılık" hakkından yararlanabilir Ancak bu sigortanın hakları daha sınırlıdır

Ülkemizde kaç türlü sigorta sistemi var?

En büyükleri Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK), Emekli Sandığı ve Bağ-Kur Bunlar kamu kuruluşları SSK işçilere, Emekli Sandığı devlet memurlarına, Bağ-Kur esnaf ve serbest çalışanlara hizmet veriyor Bunların dışında bir de özel sigorta kuruluşları var Onlar da kendilerine ek sigorta yaptıracak kadar parası olan vatandaşlara hizmet veriyor

SSK nasıl çalışıyor?

SSK, Emekli Sandığı gibi değil Aslında aynı özel sigorta gibi çalışıyor SSK işçilerden ve patrondan prim topluyor Bu primler karşılığında da işçilerin sigorta ihtiyaçlarını karşılıyor Dolayısıyla SSK aslında işçilerin kendi parasıyla kurulmuş bir kurum Ama işçiler bunu genellikle devletin (bir) bedavadan sunduğu bir avantaj gibi düşünürler Bu doğru değil SSK işçilerin parasıyla kurulmuştur İşçilere hizmet vermek zorundadır

Sigortalı çalışmak zorunluluk mu?

Evet İşçiler çalışmaya başladıkları andan itibaren SSK’lı olarak çalışmak zorundadırlar Bu yasal zorunluluktur

Bu nasıl oluyor?

Patron işçiyi işe başlatmadan 1 gün önce SSK’ya bildirmek zorundadır Ayrıca işçi her ihtimale karşı sigortaya (Ben şu işyerinde çalışmaya başladım) diye, 1 ay içerisinde kendisi bildirimde bulunabilir İşçinin buna hakkı vardır

Patronlar deneme süresi diye birşeyden bahsediyorlar Bu nedir?

Deneme süresi bir işçinin işyerine ve işine uyum sağlayıp sağlayamayacağının anlaşılması için geçen süredir Ancak bunun sigortayla bir ilgisi yoktur Patronlar işçileri sigortasız çalıştırmak için “Hele bir deneme süresini görelim de ona göre” derler Patronların bu tutumu yasa dışıdır ve işçileri kandırmak ve oyalamak içindir 2 aylık bir iş için bile bir işyerine girseniz patron yine sizi işe girmeden 1 gün önce SSK’ya bildirmek ve sigortalı çalıştırmak zorundadır

İşe başladık, sigortalı olduğumuzu nereden anlayacağız?

Patron sizin çalışmaya başladığınızı bir bildirim formuyla sigortaya bildirir Bu formda sizin imzanız olması gerekir Eğer ilk defa sigortalı iseniz, size üzerinde sizin fotoğrafınızın olduğu bir sigorta kartı vermeleri gerekir Ayrıca patronun düzenlediği "Sigorta Bildirim Formu"nun bir örneğini size vermek zorundalar Bu formda sigorta kurumunun formu aldığına dair kaşesi olur

Sigortalı olduk diyelim, peki sigortamız ödeniyor mu nereden bileceğiz?

Patron her ay bir önceki ayın sigorta bildirgesini SSK’ya verip parasını ödemek zorunda Ödenen primlerin kimlere ait olduğu da bu bildirgede yazılı İşveren bu bildirgeyi görünür bir yere asmak zorunda İşçi gidip oradan bakabilir Ya da artık internet imkanı var Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı internet adresinden sigorta sicil numaranızı girerek kendi durumunuzu görebilirsiniz Fakat bu sitede son 4 aylık primleriniz henüz işlenmemiş olabilir

Bir de patronlar (girdi-çıktı) yapıyorlarmış Bu nedir?

Patronlar hiçbir zaman sigortalı işçi çalıştırmak istemezler Çünkü onlar için işçi bir maliyet hesabıdır sadece İşçileri genellikle insan olarak bile görmezler Bana kaça mal olacak diye düşünürler Bu yüzden (nasıl) bir işçi için verdiği her kuruş ona büyük acı verir Yasalarımıza göre 1 yıl çalışan bir işçi kıdem tazminatı hakkı elde eder Patronlar işte bu hakkı vermemek için ya işçiye bir çamur atarlar ve tazminatsız işten atmanın yollarını ararlar ya da işte bu (girdi-çıktı) denilen üç kağıtçılığı yaparlar

Nasıl yapıyorlar bunu?

Patron, 1yılı dolmaya yakın işçilerin listesini yapar Bunları daha 11 aylıkken işyerinden ayrılmış gibi sigortaya bildirir Sonra keyfince tekrar işe yeni girmiş gibi sigortasını yapar Bu arada işten ayrılırken veya yeniden sigortalı olurken gerekli evraklarda işçinin imzası yerine sahte imzalar kullanır Böylece işçi kıdem tazminatı hakkı dolmadan işten ayrılmış da sanki yeniden girmiş gibi olur Kuşkusuz patron bunları kendisi yapmaz Personel müdürlüğünde, muhasebede çalışan büro elamanlarına yaptırır bunu Buralarda çalışanlarına imalatta çalışanlarından her zaman üç kuruş daha fazla verir ki patronun yaptığı her türlü ahlaksızlığa göz yumsunlar

Bunu neden yapıyorlar?

Amaçları kıdemi artan işçilere kıdem tazminatı ödememek ve sigorta primi maliyetinden kurtulmak Patron hem tecrübeli işçiyi çalıştırmayı ister, hem de ona kıdem tazminatı ödemek istemez Kıdem tazminatı biriken işçiyi patron sevmez Örneğin 10 sene çalışan bir işçiyi patron çıkarmak istiyor Ona 10 yıllık kıdem tazminatı ödemek zorunda Ama 10 yılda 5 kere girdi çıktı yapsa ve en sonuncusunu da 1 yıl önce yapsa Ona 1 yıllık tazminat öder İşçi itiraz edince de "Yasal olarak yapacak bir şeyin yok Git mahkemeye başvur" der İşçi de mahkemeye güvenmediği için 10 yıllık kıdem tazminatı alabilecekken patronla pazarlığa girer Patronun da beklentisi budur zaten Ona üç beş kuruş da sus payı verir, mesele kapanır İşçi hakkını aramazsa tabii!

Bir de sigortalarımızı eksik yatırıyorlarmış, bu nasıl oluyor?

Sigorta primi belli bir oran üzerinden yatırılıyor Brüt ücretin yaklaşık %14’ü işçiden %20’si patrondan sigorta primi olarak kesilir Ancak patron düşük prim ödemek için işçinin maaşını bordroda düşük gösterir Örneğin 500 milyon alan işçinin maaşını bordroda asgari ücretten göstererek hem sigorta primini düşük öder hem de vergisini düşük öder, vergi kaçırır yani

Patron bunu kendisi için yapıyor Bunun işçiye ne zararı var?

İşçinin emekli maaşı ve emeklilik ya da işten ayrılma sırasında alacağı kıdem tazminatı sigortaya bildirilen ücreti üzerinden oluyor Bu nedenle sigortaya düşük bildirim demek işçinin çok az kıdem tazminatı ve emeklilik maaşı alması demektir Ayrıca İşsizlik Sigortası’ndan faydalanırken de bordroda yazan ücrete bakılıyor Bu uygulama işçilere yapılan en büyük haksızlıklardan biridir Bir işçi yıllarca çalışıyor bir bakıyor ki, üç kuruş kıdem tazminatı üç kuruş emekli maaşıyla bir başına kala kalmış

Peki, işçiler sigortalı olmadıklarını, girdi-çıktı yapıldığını ya da sigortalarının eksik ödendiğini anladılar Ne yapacaklar?

Bunu öğrenen işçi hemen Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne ve SSK Bölge Müdürlüğü’ne başvuracak Bunun üzerine bu resmi kurumlar müfettişlerini göndererek işyerinde inceleme yaparlar

Müfettişler geldi, patron dedi ki;"Ben bu adamı tanımıyorum, yalan söylüyor" İşçi orada çalıştığını nasıl ispatlayacak?

Burada en önemli kanıt çalışma arkadaşlarıdır Arkadaşlarını tanık olarak gösterebilir Bir de işçiler işyerinde kendilerine verilen her türlü belgeyi mutlaka saklamalıdırlar Bir fazla mesai çizelgesi, nöbet kağıdı, maaş zarfı vb aklınıza ne gelirse mutlaka saklayın Bu tür şeyler önemsiz gibi görülebilir ama ilerde bir sorun olduğunda mahkemede çok işe yararlar

Sonra ne olur?

Müfettişler işçiyi haklı bulurlarsa fazla sorun olmaz Bu raporla patrondan bu eksikliği gidermesi istenir, gidermezse işçi iş mahkemesine dava açar İşten çıkartıldıktan sonraki 5 yıl içinde bu davayı açma hakkı vardır Mahkeme büyük olasılıkla işçiyi haklı bulur ve patrondan bütün kayıplarını geri alır Ama diyelim ki, patron müfettişleri ikna etti ya da müfettişler görevlerini düzgün yapmadılar İşçinin bu durumda da mahkeme hakkı kaybolmaz Bu sefer elindeki bütün kanıtlarla yine mahkemeye başvurabilir

İŞTEN ÇIKARTILMA DURUMUNDA YAPILMASI GEREKENLER VE HAKLARIMIZ

İş nedir?

İş, insanlara faydalı olacak mal veya hizmetlerin üretilmesidir İçinde yaşadığımız kapitalist düzende insanlığa faydalı olacak her şey patronların para kazanması için yapılır hale gelmiştir Sermaye zenginlerde olduğu için işi kuran da sermaye sahibi olmuş işi yapan işçi ise patronun yanında bir köle haline gelmiş Bu insanlık düşmanı kapitalist düzen değişmediği sürece de bu kölelik ilişkisinin değişmesi imkansız

İşçi neden çalışmaya gerek duyar?

Aslında mesele sadece işçinin yaşamak için çalışması gerekir meselesi değildir Patron daha çok zengin olmak için işçi çalıştırmak zorundadır Emek sömürüsü yapacak ki, kar ortaya çıksın Kendisi ya da çoluğu çocuğu çalışacak değil ya! Sabancı’nın babası 50 sene önce küçük bir çırçır fabrikasıyla başladığı patronluk hayatından buraya nasıl geldi Kendileri mi çalıştı da bugün Sabancı Holding oldular Demek ki, işçinin emeği olmazsa sermayenin büyümesi imkansız

Nasıl yani, işçi patrona muhtaç değil mi, patron olmazsa işçiye kim iş verir?

İşçi patrona muhtaç değildir İşçinin sadece çalışmaya ihtiyacı vardır Esasında patron işçiye muhtaçtır Çünkü sermaye denilen şey emek sömürüsüyle biriken paradır Ama işçi çalışmak için illa ki bir patrona kendini sömürtmek zorunda değildir Örneğin kamu bütçesiyle kurulan bir şeker fabrikasında işçiler çalışarak hayatlarını kazanabilmektedir

Öyleyse işçiler niye patron karşısında bu kadar aciz durumdalar?

Öncelikle kapitalist düzenin kanunu budur Fabrikalar, atölyeler halkın malı haline gelmedikçe zenginler işçileri sömürmeye devam edecek Ancak işçiler yine de patronun kölesi olmak zorunda değiller Bunun için kendilerine iş veriyor diye patrona minnet duyma anlayışından vazgeçmeleri lazım

Ne yapacaklar öyleyse?

Öncelikle kendilerinin işçi, onların patron olduğunu bilecekler Patron işyerini para kazanmak için kurmuştur Para kazanmak için işçiyi düşük ücretle ve kötü koşullarda çalıştırmak zorundadır Dolayısıyla işçi ile patron arasında uzlaşmaz bir çelişki vardır Patronlar ancak işçilerin gücünü gördüklerinde işçinin haklarını verirler Avrupa’da bugün işçiler biraz rahatsa zamanında verdikleri mücadeleden dolayıdır Bu nedenle işçiler aynı yolun yolcusu olduklarını bilmeliler ve ortak hareket etmelidirler

Yani patron ona kapıyı gösterince ne yapacaklar?

Bir keresinde o işyerini ayakta tutan sermayenin kendisinin ve arkadaşlarının ortak emeğinin ürünü olduğunu bilecekler Dolayısıyla işyeri patronun çiftlik gibi yöneteceği bir yer değildir Bu nedenle öncelikle işyerindeki ve çevredeki işçi arkadaşlarıyla bir olup, patronun karşısına dikilmelidirler "Biz senin kölen değiliz, bizimle istediğin gibi oynayamazsın" demeliyiz

Peki ya işçilerin böyle bir birlikteliği ve örgütlülüğü yoksa?

Öncelikli mutlaka böyle bir birliktelik için uğraşılmalı Örgütlü olmaktan daha garanti bir çözüm yok Ama yine de bu birliktelik henüz kurulmamışsa o zaman yasal haklarımıza bakmamız lazım

Yasalarda işçileri koruyan bir şeyler var mı?

Yasalar esas olarak patronların çıkarlarını korumak için vardır Ancak eğer işçilerin bir gücü varsa yasa yapılırken işçiler de örgütlü güçleriyle, sendikalarıyla, eylemleriyle hükümete baskı yaparak kendi lehlerine bazı yasa maddelerini kabul ettirebilirler

Şu anki yasada bizi koruyan neler var?

Öncelikle yasa patrona işçiyi işten çıkartma hakkını veriyor Çünkü yasada işyerini patronun evi gibi görüyor İşçiyi patronun yanında çalışan, ona muhtaç kişi olarak tanımlıyor Ama işçi mücadeleleri sonucunda patronların işçileri işten çıkartmaları bazı koşullara bağlı hale getirilmiş Yani patronun keyfi davranması biraz önlenmiş

İhbar tazminatıyla mı?

Evet Öncelikle patron işçiyi çıkartacağı zaman önceden haber vermesi gerekiyor “Ben seni şu gerekçeyle çıkartıyorum, haberin olsun kendine iş aramaya başla” demesi lazım Buna ihbar süresi deniyor Eğer patron bunu yapmamışsa işçiye ceza ödüyor Buna da ihbar tazminatı deniyor Örneğin yasaya göre 1,5 yıl ile 3 yıl arasında bir süredir işyerinde çalışan bir işçiyi patron eğer işten çıkartacaksa patron işçiye 6 hafta önce bunu bildirmek zorunda Eğer bildirmeden çıkarırsa 6 haftalık ücret tutarında ceza öder

Başka ne tür haklarımız var?

İşçinin çalışma süresi 1 yılı geçmişse kıdem tazminatı hakkı vardır Çalıştığı yıl başına aylık brüt ücreti ve sosyal haklarının toplamı kadar tazminat alır Yıllık izin kullanmamışsa veya ödenmeyen fazla mesai ücreti vb varsa onları alır

Patron vermezse?

Bu durumda işçi İş Mahkemesine dava açar Kıdem tazminatı hakkı için 10 yıl, diğer alacaklarda 5 yıl boyunca dava açma hakkı vardır

Her türlü işten çıkartmada bu haklar var mıdır?

Hayır Eğer patron işçiyi yasada belirtilen (haklı sebeplere dayanan gerekçelerle yani işçinin açık kusurundan kaynaklanan nedenlerle) işten çıkartıyorsa kıdem tazminatı alamaz Örneğin işçi hırsızlık yapmışsa veya bir başka işçi arkadaşına haksız olarak zarar vermişse vb Bunlar yasada açık açık yazılıdır

Peki işten atılan işçi, "Yapılan haksızlıktır ben tazminatımı falan almak istemiyorum, çalışmak istiyorum" diyebilir mi?

Evet diyebilir Ancak bunun için o işyerinde 30’dan fazla işçi çalışıyor olması ve o işçinin en az 6 aydır orada çalışıyor olması lazım Bir de işinin süresiz olması lazım Yani 3 aylığına, 5 aylığına bir iş için alınmamış olması lazım Bu koşulları yoksa, örneği işyerinde 25 kişi çalışıyorsa bu hakkı yoktur

Koşulları uyuyorsa ne yapacak?

Koşulları uyuyorsa hemen mahkemeye başvuracak "Ben haksız yere işten atıldım işime geri dönmek istiyorum" diyecek Bunu işten çıkartıldığının kendisine bildirilmesinden itibaren 1 ay içinde yapmak zorunda

Diyelim ki, mahkeme işçiyi haklı buldu

Bu durumda patron işçinin işten çıkartıldıktan sonraki süreçte çalışamadığı süreler için 4 aylık ücretini ödemek zorundadır Ayrıca işçinin mahkeme kararından sonra 10 gün içinde (İşe geri dönmek istiyorum) diye patrona başvurması lazım 10 günü geçirirse hakkını kaybeder İşveren de işçinin başvurusundan sonra 1 ay içinde de işçiyi yeniden işe başlatmak durumundadır

Patron mahkeme kararına uymazsa ne olur?

Eğer patron mahkeme kararına uymayıp işçiyi işe almazsa mahkemenin belirleyeceği miktarda bir para cezasını ayrıca işçiye ödemek zorundadır Bu ceza en az 4 aylık en çok 8 aylık ücret tutarındadır

KADIN İŞÇİLERİN HAMİLELİK VE DOĞUM İZNİ İLE DOĞUM YAPAN KADIN İŞÇİLERİN HAKLARI

Hamile kalan kadın işçi ne zaman çalışmayı bırakmak durumundadır?

İş Yasası’na göre kadın işçi doğumdan önceki 8 hafta ve doğumdan sonraki 8 haftada izinli sayılır Bu sürede ücretini almaya devam eder

İkiz veya daha fazla bebeğe hamilelik hali olursa bu süreler değişir mi?

Evet değişir Bu durumda doğumdan önce izinli olduğu 8 hafta 10 haftaya çıkarılır

Kadın işçi doğumdan önce kendisini iyi hissederse ve izninin büyük kısmını doğumdan sonra kullanmak isterse, böyle bir hakkı var mıdır?

Evet vardır Eğer hamileliğin çalışmasına engel olmayacağı doktor raporu ile belgelenirse doğumdan önceki 8 haftalık izin 3 haftaya kadar inebilir Bu durumda kalan 5 haftalık hakkını doğum sonrasında kullanabilir

Bu izin sürelerini etkileyen başka ne gibi olaylar olabilir?

Eğer hamile işçinin gebeliği normal gitmiyorsa, düşük yapma tehlikesi varsa ve bu durum hekim raporu ile belgeleniyorsa izin süreleri arttırılabilir

Başka ne olabilir?

Eğer kadın işçi doğum sonrasında bebeği ile daha fazla ilgilenmesi gerektiğine karar verirse doğum izni bittikten sonra 6 ay daha izin kullanabilir Ancak bu 6 ay süresince ücret alamaz

Hamile veya doğum yapmış kadın işçilerin çalışma koşullarında ne tür değişiklikler oluyor?

Hamile kadın işçiler hamilelikleri boyunca, doğumdan sonra da 6 ay boyunca gece çalıştırılamazlar Hekim raporu ile bu süre uzatılabilir

Çalışma süreleri değişir mi?

Evet, değişir Hamile veya yeni doğum yapmış, çocuk emziren kadın işçiler günde 75 saatten fazla çalıştırılamazlar

Eğer ağır veya yorucu bir işte çalışıyorsa

Hekim raporu ile belgelenirse hamile kadın işçi sağlık durumuna daha uygun bir işe geçirilir Bundan dolayı ücretinde bir indirim yapılamaz Ayrıca çalışma ortamının sigara içilmeyen veya oturarak çalışılan bir yer olmasına özen gösterilir

Eğer işin niteliği daha hafif bir işe kaydırılmasına uygun değilse

Bu durumda hamile kadın işçi ücretsiz izine çıkabilir

Hamile kadın işçinin sık sık doktora gitmesi gerekiyor

Hamilelik süresince kadın işçinin düzenli hekim kontrollerini yapması gerekir Bu kontrollerin yapılması için gün içinde izin alabilir İzinli olduğu gün veya saatler için ücret kesintisi yapılamaz

Hamile kadın işçiye çalışma süresince sağlanan başka kolaylık var mı?

Şunları sayabiliriz: Çalışma süresince hamile kadın işçinin sık sık tuvalete gitme ihtiyacı dikkate alınarak kendisine kolaylık gösterilir Enfeksiyon riskine karşı işyerinde gerekli hijyen şartları sağlanmalıdır Çalışma hızı ve yoğunluk hamile kadın işçinin koşullarına göre yeniden düzenlenebilmelidir Hamile işçinin ani darbelere, sarsıntıya, uzun süreli titreşime maruz kalacağı işlerde çalıştırılması yasaktır Hamile işçi kişisel koruyucu kullansa bile 80 desibelden daha az gürültülü ortamlarda çalışması sağlanmalı ve bu mümkün değilse işi değiştirilmelidir İşyerinde hamile kadın işçinin soğuk, sıcak ve yüksek basınçtan dolayı sağlık riski yaratmayacak koşullarda çalıştırılması gerekir Hamile veya yeni doğum yapmış kadın işçinin yalnız çalıştırılmaması esastır Bu mümkün değilse diğer işçilerle kolaylıkla iletişim kurabileceği bir yerde çalışması sağlanır Doğum sonrasında kadın işçi bebeğini emzirebilmek için günde 1,5 saat süt izni kullanır Bu saati hangi saatler arasında ve kaça bölerek kullanacağına işçi kendisi karar verir Bu süre için ücret indirimi uygulanamaz

Bu konu hakkında İş Yasası’nın patrona yüklediği sorumluluklar neler?

Yaşına ve medeni durumuna bakılmaksızın 100-150 arası kadın işçisi olan işyerlerinde işyeri dışında ve işyerine en fazla 250 metre uzaklıkta 1 yaşından küçük çocukların bakılması ve bebek emziren kadınların kullanabilmesi için bir emzirme odası kurulmalıdır Bu yükümlülüklerin mali giderlerinin hepsi patron tarafından karşılanmalıdır

Daha büyük çocuğu olan işçiler için bir yükümlülük var mı?

Var Yine yaşına ve medeni durumuna bakılmaksızın 150’den fazla kadın işçisi olan işyerlerinde 0-6 yaş arası çocukların bakımı veya emzirilmesi için işyerinden ayrı ama makul bir uzaklıkta bir yurt veya anaokulu patron tarafından kurulmalıdır İşveren başka patronlarla ortaklaşarak bir yurt açabilir veya harici bir yurtla anlaşarak da bu hizmeti görebilir

İşveren yakın bir yerde bir yurt yeri bulamamışsa

Uzaklık 250 metreden fazlaysa bu durumda patron ücretsiz taşıt sağlamak zorundadır

Kadın işçi sayısı belirlenirken aynı patronun sadece o işyerindeki işçi sayısı mı esas alınır yoksa başka işyerleri de dikkate alınır mi?

İşverenin aynı belediye veya mücavir alan içindeki bütün işyerlerinde çalışan kadın işçilerinin toplam sayısı hesaplanır

Emzirme Odası veya Yurtlardan kimler yararlanabilir?

Kadın işçilerin çocukları ile erkek işçilerin annesi ölmüş çocukları veya boşanma halinde velayeti babaya verilmiş çocukları faydalanır

Emzirme Odası veya Yurtlarda nelere dikkat edilmelidir?

Yurtlarda 0-2 yaş, 3-4 yaş, 5-6 yaş grubu birbirinden ayrı olarak tutulmalı ve hepsiyle ayrı ayrı ilgilenilmelidir Buralarda yüksek öğrenim görmüş bir yönetici, öğretmenler, sağlık personeli, her 10 çocuk için bir kadın çocuk bakıcısı bulunmalıdır Çocuklar gün aşırı bir hekim tarafından kontrolden geçirilmelidir Çocuklara düzenli olarak koruyucu aşı yapılmalıdır Çocukların beslenmesi hekim kontrolünde olmalı ve günlük en az 250 gram süt veya yoğurt düzenli olarak verilmelidir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.