Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dönemi, ikinci, selim, sultan

Sultan İkinci Selim Dönemi

Eski 08-31-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sultan İkinci Selim Dönemi








Sultan İkinci Selim ( 1524 - 1574)
Babası : Kanuni Sultan Süleyman
Annesi : Hürrem Sultan
Doğumu : 28 Mayıs 1524
Ölümü : 15 Aralık 1574
Saltanatı : 1566 - 1574
Devlet Sınırları : 15162000 km2

Sultan İkinci Selim ( 1524 - 1574) 28 Mayıs 1524'de İstanbul'da doğdu Babası Kanuni Sultan Süleyman, annesi Hürrem Sultan'dır Hürrem Sultan Slav kökenlidir Orta boylu, açık alınlı, mavi, gözlü, ince kaşlı ve sarışın bir padişahtı Şehzadeliğinde mükemmel bir tahsil ve terbiye ile yetiştirildi Devlet idaresini iyice öğrenmek için de Anadolu'nun çeşitli yerlerinde sancakbeyliği yaptı Bu sırada tahsiline devam ederek, ilim ve tecrübesini arttırdı

Sarı Selim olarak da anılan II Selim, Kütahya sancakbeyi iken aldığı, babası Cihan padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın ölüm haberi üzerine İstanbul'a gelerek 30 Eylül 1566 günü 42 yaşında iken tahta geçti Sarı Selim daha önceki Osmanlı Sultanlarına göre silik ve zayıf bir hükümdardı

Babasının saltanatı sırasında diğer kardeşleri Şehzade Bayezid ve Şehzade Mustafa'nın bertaraf edilmesiyle kolayca tahta geçen Sultan İkinci Selim, adını aldığı dedesi Yavuz Sultan Selim ve babası Kanuni'ye göre oldukça silik bir idare sergilemiştir

Devrin büyük devlet adamları sayesinde Osmanlı Devleti ihtişamını sürdürmüş, Sokullu Mehmed Paşa gibi dirayetli ve tecrübeli vezirler hükümeti ayakta tutmuşlardır Sultan İkinci Selim'in kendisi hiç sefere çıkmamış ve liyakatli olmayan Ali Paşa'nın Kaptan-ı Deryalığında İnebahtı faciası yaşanmıştır 8 yıl padişahlık yaptıktan sonra 15 Aralık 1574 günü vefat etti Ayasofya'ya defnedildi Sultan İkinci Selim İstanbul'da ölen ilk Osmanlı Padişahıdır

SAKIZ ADASI'NIN FETHİ
Denizlerde büyük bir güç olan Osmanlılar Akdeniz adalarının önemli kısmını almışlardı Cenevizlilerin elinde olan Sakız ise alınmamış, bir miktar vergi ile yapılan ticari antlaşmayla kontrol altında tutulmuştu Sakız adası Ege denizinde önemli ticari depo vazifesi görüyordu Kapitülasyonu olamayan devletler de mallarını Sakız'a getiriyor ve buradan Venedik, Ceneviz, Dubrovnik, tüccarı vasıtasıyla Osmanlı limanlarına taşıyorlardı

Adadaki Cenevizliler vergilerini düzenli ödemiyor, fırsat buldukça Osmanlı kuvvetlerine saldırıyorlardı Bu durum karşısında Piyale Paşa komutasında gönderilen bir donanma burayı fethetti Piyale Paşa vezirliğe atandı(1568)

ENDONEZYA VE YEMEN SEFERLERİ
Deniz seferleri devam ediyordu II Selim Döneminde de devam ediyordu Endonezya ve Yemen'e düzenlenen seferler bunlardan başlıcalarıydı Endonezya'daki Müslüman Açe Devletine yardım etmek için Hızır Hayreddin komutasında 15-20 parçalık bir kuvvet gönderildi Böylece Osmanlı hakimiyeti ve gücü Uzakdoğuya kadar uzanmış oluyordu (1569)

Kanuni zamanında başlayan Hint okyanusundaki mücadeleler Sultan İkinci Selim zamanında da devam etti Yemen çıkan ayaklanma üzerine sefer düzenlendi Orada çıkan ayaklanma bastırıldı(1570)

KIBRIS'IN FETHİ
Kıbrıs Venediklilerin elinde bulunmaktaydı Mısır'ın alınmasından sonra Memluklülere vergi veren Kıbrıs, Osmanlılara vergi vermeye başlamıştı Ekonomik, stratejik ve coğrafi yönden çok önemli olan Kıbrıs seferinin kolay olacağı düşüncesiyle Lala Mustafa Paşa Kıbrıs Seferine taraftar olurken, Sokullu Mehmed Paşa ise yeni bir Haçlı Seferine yol açacağı endişesiyle Kıbrıs'ın fethine muhalif kalmıştı

1570 yılının Ekim ayında Kıbrıs'taki irili ufaklı tüm şehirler alınmış, Kıbrıs'ın başkenti durumundaki Lefkoşe Osmanlıların eline geçmişti Ancak Kıbrıs'ın en önemli kentlerinden olan Magosa henüz alınamamıştı Lala Mustafa Paşa komutasındaki Osmanlı birlikleri yardımcı birliklerin de gelmesiyle, Magosa kalesini karadan ve denizden kuşatmaya başladı Yaklaşık bir yıl süren kuşatmadan sonra Magosa da teslim olmak zorunda kaldı (4 Ağustos 1571) Adaya Türkler yerleştirildi

İNEBAHTI DENİZ SAVAŞI
Kıbrıs'ın alınması Avrupa'da bir Haçlı donanmasının hazırlanmasına neden oldu Don Juan komutasındaki Haçlı donanmasında Venedik, İspanya, Malta, Papalık ve diğer İtalya hükümetlerine ait gemiler bulunuyordu Osmanlı Donanmasının değerli komutanları Pertev Paşa ve Uluç Ali Paşa bu karşılaşma sırasında savunma yapılmasını istedilerse de Kaptan-ı Derya Ali Paşa saldırıda bulunulmasını istedi

İki donanma Mora'nın kuzey, Orta-Yunanistan ile Karlıeli'nin güney kapılarında bulunan İnebahtı körfezinde karşılaştı (7 Ekim 1571) Şiddetli çarpışmalardan sonra Kaptan-ı Derya Ali Paşa ve beraberindekiler şehit düştü Osmanlı donanması beklemediği bir darbe aldı ve çok sayıda gemisi batırıldı Savaşta büyük başarılar göstererek gemilerini kurtarmayı başaran Uluç Ali Paşa Sokullu Mehmed Paşa tarafından, Kaptan-ı Deryalığa getirildi

Sokullu Mehmed Paşa yeni bir donanma hazırlamasını istedi Bunun için çok sayıda malzemeye ihtiyaç olduğunu kısa süre içinde böyle bir donanmanın hazırlanmasının zor olduğunu söyleyen Uluç Ali Paşa'ya Sokullu; "Bütün donanmanın demirlerini gümüşten, halatlarını ibrişimden, yelkenlerini atlastan yapabiliriz Hangi geminin malzemesi yetişmezse gel benden al" demesi Osmanlı Devletinin o dönemdeki gücünü göstermesi açısından önemlidir

Sokullu Mehmed Paşa gönderilen Venedik elçisine İnebahtı Deniz Savaşıyla ilgili olarak "Biz Kıbrıs'ı almakla sizin kolunuzu kestik, siz İnebahtı'nda bizi yenmekle, sakalımızı traş ettiniz Kesilen kolun yerine yenisi gelmez, fakat kesilen sakalın yerine daha gür çıkar" Bununla beraber İnebahtı faciasından sonra kaybedilen binlerce denizciyi yerrine getirmek kolay olmamış ve tecrübesiz, leventlerden teşkil edilen yeni donanma Osmanlı'ya Akdeniz'de eski kudretini kazandıramamıştır Artık Avrupa siyasetini yönlendirecek ve ticaret yollarını hakimiyet altına alacak Hint Seferleri gibi büyük projelere de edilmemiştir

KANAL PROJELERİ
Astrahan'ı Türklerden alan Rusların amacı güneye doğru inmekti Osmanlı Devleti 13 yıl sonra Astırhan'a sefer düzenlemeye karar verdi Bu seferle beraber Don ve Volga nehirlerinin birleştirilmesi de düşünüldü Bu sayede Karadeniz ve Hazar birbirine bağlanacak Osmanlılar Asya içlerine hakim olabileceklerdi İran tehlikesi ortadan kalkacak Rusların güneye inme hayalleri ortadan kalkacaktı

Kanal açılma işi Defterdar Kasım Bey'e verilmişti Kanal'ın üçte biri tamamlanmış olmasına rağmen Kırım Hanının kışın çok uzun ve soğuk olacağı yönündeki olumsuz propagandaları asker ve işçiler üzerinde olumsuz etkiler bıraktı Kışın gelmesiyle proje yarım kaldı ve bir daha devam edilmedi

Süveyş kanalının açılması düşüncesi de yine Sultan İkinci Selim zamanında gündeme geldi Mısır Beylerbeyinin konuyla ilgili sunduğu proje Sokullu Mehmed Paşa'nın bu konuya yeterince önem vermemesi yüzünden ortadan kalktı Sultan İkinci Selim, babası Kanuni Sultan Süleyman'dan 14 892000 km kare olarak devraldığı İmparatorluk topraklarını, oğlu Sultan Üçüncü Murad'a 15162000 km kare olarak bırakmıştırforumsinsinet

İMAR ÇALIŞMALARI (MİMARİ)
Sultan İkinci Selim memleketin imar ve inşası ile de ilgilenmiştir 1569 yılında Karadeniz'le Hazar Denizini bir kanalla birleştirme çalışmalarını başlattı Ayasofya Camii yeniden onarıldı ve iki minare eklendi Kanuni Sultan Süleyman'ın ölümünden sonra birbirinden güzel mimari eserler vermeye devam eden Mimar Sinan'ın en büyük eserlerinden biri olan Edirne Selimiye Camii, Edirne'yi çok seven ve zaman zaman oraya gidip kalan Sultan İkinci Selim için yapıldı (30 Ekim 1574)

Yine Sultan İkinci Selim döneminde Eyüb Zal Mahmud Paşa, Konya Selimiye Camii, Lüleburgaz Sokullu Camii ve Külliyesi, Karapınar Sultan Selim Camii, Payas Sultan Selim Camii ve Külliyesi, Kasımpaşa Piyale Paşa Camii gibi eserler de yapıldı

Bunlardan başka Mekke-i Mükerreme'nin su yollarını tamiri, Mescid-i Haram'ın mermer kubbeleri, Lefkoşe Selimiye Camii'nin inşaası, Aziz Efendi Tekkesi, Navarin Limanına hakim bir mevkiye yaptırdığı kule hayır eserlerindendir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.