Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye > İç Anadolu Bölgesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ankara, güzel, hakkında, şiirler, şiirleri

En Güzel Ankara Şiirleri - Ankara Hakkında Şiirler

Eski 08-13-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

En Güzel Ankara Şiirleri - Ankara Hakkında Şiirler



Ankara şiir
Ankarayla ilgili şiirler,
Ankara hakkında şiirler

ANKARA
Niçin sevilir bir kent
Ekmeği suyu insanı için mi
Yoksa uğultusundaki
o sürekli derinlere kaçan
eskil renkten mi
Yoksa gizlediği için mi
suçlarımızı
gökyüzünden kırlardan
Niçin sevilir bir kent
Bilmem ki

Abdulkadir Paksoy


Başkentin Ufkunda
Vakit sensiz geçen günün ertesi,
Sustu tüm kuşların şen şakrak sesi,
Zevk sefa mevsimi, yas neyin nesi?
Nedendir matem durup dururken?

Titriyor şebnemler, gül üşür gibi,
Bülbüller derdimi bölüşür gibi
Hayalin halime gülüşür gibi,
Kollarım boşluğu sarıp dururken

Bendim mutluluktan uçan güvercin,
Düşler ülkesinden gelen habercin,
Avcılardan uzak bir yuva için,
Toz pembe hayaller kurup dururken

Gel gör ki kaderin kara yelleri,
Yıktı gönlümdeki tüm emelleri,
Kapımın ecelin soğuk elleri,
Vakitli vakitsiz vurup dururken

Aşk ne imiş görsen de dönsen de geri!
Ah! Bir gizli girsen de içeri!
Hasretin elinden kanlı hançeri,
Üstüme üstüme varıp dururken!

Her akşam kaybolup gün batışında,
Beni arıyorum senin dışında,
Hasta kalbim hala her atışında,
Her nefeste seni sorup dururken!

İçtim derdalan 'ın ilk bardağını,
Sıklamen süslerken Elmadağı 'nı
Görüyor gibiyim kor dudağını,
Başkentin ufkunda durup dururken

Cemal Safi

Alıntı Yaparak Cevapla

En Güzel Ankara Şiirleri - Ankara Hakkında Şiirler

Eski 08-13-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

En Güzel Ankara Şiirleri - Ankara Hakkında Şiirler



YARIN ANKARA’ DA KAR VAR
Yarın Ankara’da kar var
Gitme n’olur yar
Zaten yollar dar
Korkuyorum
Korkuyorum ya sana bir şey olursa yar
Yalnız kalmak istemiyorum
Seni bırakmak istemiyorum
Hadi beni şimdi kollarına sar
Gitme
Kimselerle dost olunmuyor
Herkes hemen kavga yapıyor
Hainler tuzak kuruyor
Ortalık eşkıya dolu
Zalim insanlar var
N’olur n’olur gitme yar
Sen zaten çok üşürsün
Hemen üşütürsün
Aksırır, öksürürsün
Soğuktan donar ölürsün
Tamam tamam git
Seni el üstünde tutanda kabahat
Git bakalım gününü görürsün
Sonra beni arar
Haklıymışsın yar
Dönersin
Bende sana inat
Seni kapıda koyar
Elime kına yakar
Bir de Ankara misket havası çalar
Oynarım oynarım

Nihat İlikcioğlu


Ankara

Kara günün şafağıdır
Devrimlerin kaynağıdır
Sevinç verir, gam dağıtır,

Yurdumuzun güneşidir,
İçimizin Ateşidir

Saltanatın battığı yer
Atamızın yattığı yer
Türk kalbinin attığı yer

Yurdumuzun güneşidir,
İçimizin Ateşidir

Yeni yola ordan girdik;
Öz benliğe orda erdik
Biz bu yere gönül verdik

Yurdumuzun güneşidir,
İçimizin Ateşidir

Kurtuluşun eşiğidir
Hepimizin ışığıdır
Cumhuriyet beşiğidir

Yurdumuzun güneşidir,
İçimizin Ateşidir

Ordadır en ünlümüz,
Yurdu bekler gece, gündüz,
Ondandır bu ak günümüz

Ankara yurt güneşidir,
İçimizin Ateşidir

Ankara'yı yok bilmeyen,
Kuşlar gibi uçar tren,
Görmedinse bin, git hemen

Ankara yurt güneşidir,
İçimizin Ateşidir

Zeki TUNABOYLU

Alıntı Yaparak Cevapla

En Güzel Ankara Şiirleri - Ankara Hakkında Şiirler

Eski 08-13-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

En Güzel Ankara Şiirleri - Ankara Hakkında Şiirler



Ankara

Ankara’da doğdu gün;
Öğün Türk oğlu öğün
Tan yeridir Türklüğün,
Bahtı ak, taşı kara
Adı büyük Ankara

Ordu kuruldu,
Düşman orda vuruldu
Türk’e bir kale oldu
Bahtı ak, taşı kara
Yurdun kalbi Ankara

Harp meydanı orası
Başkomutan ovası
Bahtı ak, taşı kara
Can evimiz Ankara

HAli YÜCEL

Ankara

Ankara'ya öyle yakışırdı ki kar
asfaltlar ışıldar, buz tutardı resmi yalanlar
kimse keman çalmaz belki ama
çok keman çalınsın balolarında
diye yapılmış
gri sisli binalar
alnının ortasında
ciddi bir devlet asabiyeti
çok kötü günlermiş gibi en genç zamanlar,
bu zulüm bu sevda bitmezmiş sevmek
bir halkı sevmekse aşk o zaman sevmekmiş!
(biz bir şeyi delicesine severiz
ama tanrım neyi?)
kahve önü çatlak mozaik
bel kemiğine tehdit
kürsüler üstünde
çok sigara içen
öğrenciler
bir daha asla yaşayamayacağı
aşkları teğet geçerken
hep onu sevmeyenleri severek
hep onu sevenin gözlerinden
kalabalıklara kaçarak
karışarak toplumcu gerçekçi yalnızlıklara,
yüksek rakımlarda çatlamış dudaklarını
bir izmirli güzele dayatmak varken
(hep kardeş olacak değiliz ya,
yaşasın halkların sevgililîğî!)
soyut bir sevdaya
beşik kertilmiş olan
dağda çoban,
şehirde şark çıbanı sayılan,
fırat'ın büyük elleri
ararat'ın kız yelleri
cilo'nun derin nefesleri
hülasa kente hukuk mukuk okun
mümkünse o arada da memleketi kurtarmaya gelmiş
anadolu çocukları, ankara' ya öyle yakışırdı ki kar
asfaltlar ışıldar,
buz tutardı resmi yalanlar
(belki balkona kar seyretmeye çıkar diye
sevdiğimiz kızlar
çok dibimiz donmuştur ve çoğu zaman
bu kar mevzuu
kızlara yeterince ilginç gelmemiştir
hiçbir şey kapalı bir dükkan kadar
hüzünlü gelmez insana
ankara'da,
yoksa bugün bir hayat
yaşanmayacakmı duygusu çöker bütün bozkıra
Kimse keman çalmaz belki
Belki bu fiim hiçbir zaman
o kadar fiyakalı olmayacak ama
Hiçbir lahmacunda
o okul yolundaki üçüncü sınıf lokantadakinin
tadını vermeyecek bir daha
Çok daha iyilerini yedim sonra
bizzat Urfa'da hatta
Ama hiçbirinde
o kadar aç oturrnadım sofraya
ankara'ya
öyle yakışırdı ki kar
çok yabancı bir soluk duyulur bazı
bilinmez bir dilin ıslığından
anla ki sıkıldı bizim konsolosluktaki konuklar
öyle deme
Ankara'yı sevmeyene bir zulümdür
bu kadar insanın neden ankara'yı sevdiğini anlamadan
ankara'da yaşamak
yollarına hep sevdiğimiz insanların
adlarını vermediler ama biz her duvara
bilvesile onların adını yazarak yaşadık
kül ve betondan mürekkep
yaşadıkça yaşanılası gelen
o tuhaf bozkır kokusunda
ankara'ya öyle yakışırdı ki kar
asfaltlar ışıldar
bir günden bir sürü gün yapan
mesai saatlerinde hiçbir şey yapan
hiçbir şey alıp hiçbir şey sunan
rakıyı bol sulu içen
dokunmasın için deği!
çabuk bitmesin dîye devletimin tekel rakısı,
hep kağıtlara bakarak,
hep kağıtlardan bakarak
hem neşet ertaş' ı hem bülent ersoy' u
aynı anda sevmeyi başararak,
karısının bayat ekmeklerden yaptığı tatlıyı
çok beğenmeyerek ama
yine de bu tasarrufunu takdir ederek
boynu hep kıdemli bir atkının içinde saklıyken
hep bir şeylere birilerine küsmüş gibi
yürüyen
memurlar
ankara'ya öyle yakışırdı ki kar
asfaltlar ışıldar,
buz tutardı resmi yalanlar
biz, şimdi kapalı birr kuruyemişçi
dükkanının -ki bütün plan kar altında
tuzsuz ay çekirdeği çitileyip
yanı sıra bafra içmektir-
kötü ışıklandırılmış vitrininden
umutsuzca içeri bakan,
kimliği gereğinden fazla sorgulanmış,
merhabadan çok çıkar ulan kimliğini denmiş,
-yani sistem kendi verdiği kimliği
zırt pırt geri istemektedir-
doğduğu yer yüzünden
doğuştan kavgacı zannedilen ama
pek çoğu kavgadan nefret eden
kavgacı esmer cesur korkak
çoğu kürt çoğu türk çocuklardık
ankara'ya öyle yakışırdı ki kar
ha sonra belki ahmed arifin aklına
hiçbir şairin aklına gelmeyecek
-çünkü hiçkimse bir daha ankara' yı
O'nun kadar sevemeyecek -bir şiir islenir:
kar altındadır varoşlar
hasretim,nazlıdır ankara
ustam yine sen bilirsin ama
hangi aralıkta bir şair ölmüşse
işte o,en netameli aydır bence
ankara'ya öyle yakışırdı ki kar
asfaltlar ışıldar
yalanlar
şimdi ve sonra ne zaman ankara'ya kar yağsa
elim gönlüm, çocukluğum buz tutar

Yılmaz ERDOĞAN

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.