Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
açan, allahin, elfettâh, gideren, güzel, hayır, ismi, kapılarını, sıkıntıları

Sıkıntıları Gideren, Hayır Kapılarını Açan, Allah?İn El-Fettâh Güzel İsmi

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sıkıntıları Gideren, Hayır Kapılarını Açan, Allah?İn El-Fettâh Güzel İsmi




Sıkıntıları Gideren, Hayır Kapılarını Açan, Allah?ın El-Fettâh Güzel İsmi


El-Fettâh (kapalı şeyleri açan; sıkıntıları ortadan kaldıran ve sorunları çözen; hakla batılın arasını açan) güzel ismin kökü olan feth, ?açmak? anlamına gelir Bu maddi ve manevi olabilir İnsanın yaşamında sınıfını geçmesi, bir sınavı kazanması; kalfanın usta olması, bir iş yeri açması, ev satın alması; kişinin nişanlanması, evlenmesi? birer maddi fetih olduğu gibi tövbe etmesi, namaza başlaması, namazdan zevk alması, namazla ilgili bazı sırları yaşaması da birer manevi fetih olarak zikredilebilir Bu açıdan her ne kadar bu fetihler kulun çalışması ve gayreti ile elde ediliyorsa da bunların her biri Allah?ın (cc) izniyle ve El-Fettâh güzel isminin tecelli etmesiyle meydana gelmektedir Bunun için bir insan, tıpkı rızık hususunda nasıl çalışma ve gayret ile fiili duada bulunuyorsa ve bunun sonucu olarak er-Rezzâk (rızık veren) olan Allah?ın (cc) nimetlerine eriyorsa hayatındaki sıkıntıları ortadan kaldırmak, sorunları çözmek, bazı nimetlere ermek için gösterdiği ve birer fiili dua hükmünde olan çalışma ve gayretlerle de Allah?ın (cc) el-Fettâh güzel isminin tecellisine vesile olabilir


Allah?ın El-Fettâh güzel isminin tecellilerini hayatımızda görüp ona şükretmek gerekir Bütün sıkıntıların çözümünde bu güzel isim tecelli eder Hayır kapıları bu güzel ismin tecellisi ile açılır Müslüman birisi etrafındaki nesneleri ve kişileri nasıl duyu organları ile algılıyorsa manevi organları ile Allah?ın bu güzel isminin hayatındaki tecellilerinde de dikkat kesilmelidir Böyle durumlarda Allah?a şükretmelidir Ayrıca bu tür tecellileri zaman zaman hatırlayarak duygusallaşmalı, Allah?ı övmeli ve yüceltmelidir ?Ama, Rabbinin nimetlerini söyle (say, anlat, hatırla?)! (Duha suresi, 11)?


İnsanın hayatı baştan sona El-Fettâh güzel isminin tecellileri ile doludur Zira her birimiz annemizden doğduğumuz zaman çaresiz, zayıf, bilgisiz birisi idik Okullar okuduk, iş hayatına atıldık Pek çok şeyler öğrendik Pek çok şeylere sahip olduk Bu sırada pek çok sıkıntı ile karşılaştık Bunların bazısını veya çoğunu aştık Pek çok hayır kapısı bize açıldı Tüm bunlarda yüce Allah?ın El-Fettâh güzel ismi üzerimizde tecelli etti ?O istediğiniz şeylerin hepsinden size verdi Eğer Allah?ın nimetlerini saymak isteseniz sayamazsınız Gerçekten insan çok zalimdir, çok nankördür (İbrahim suresi, 34)?


İnsan şöyle bir düşününce, Allah?ın El-Fettâh güzel isminin her gün defalarca kez üzerinde tecelli ettiğini görecektir Evdeki musluk bozulur, yapılmasa evi su basacaktır Tamirci gelir, bu sıkıntıyı giderir Para sıkıntısı çektiğimiz an bir yerden gelen para ile rahatlarız vb Böyle durumlar dışında iş hayatımızda büyük bir rahatlamaya girebiliriz Allah hiç beklemediğimiz kapıları açarak iş hayatımızda El-Fettah güzel ismini tecelli ettirebilir Bütün bu durumlar şükrü icap ettirir


El-Fettah güzel ismi tasavvuf ve tarikat yoluna giren kişilerde daha bir anlamlı tecelli eder Çünkü zikir ve rabıta ile yaşanacak binlerce hal vardır Nakşibendiyye tarikatında zikre 5000 Lafza-i Celalle (Allah) başlanır Bu zikir önce kalbe vurulur Kalp normal şartlarda iki ay içerisinde harekete geçer Nasıl hamile bir bayanın karnındaki çocuk belli bir zaman sonra harekete geçerse bu zikir de önce karın kısmını yılan gibi oynatmaya başlar Bu, zikrin kalbe tesir ettiğinin göstergesidir Bir anlamda manevi bir fetihtir Sonra başka haller tek tek fethedilir Letaif noktalarının yanması, ağrıması, açılması gibi Öyle ki burada bunları tek tek anlatmanın imkânı yoktur Kısacası Allah?ın El-Fettâh güzel ismi sofide yeni bir halle birkaç ay içerisinde başka bir şekilde tecelli eder Bunun sonu yoktur İlahi tecelliler her kişide farklı tecelli ettiği gibi kişinin hayatı boyunca da bu farklılık devam eder


Tabii feth deyince aklımıza hemen büyük bir ibadet olan cihat gelir


Tarihte İslam devletlerinin bir fetih üslubu ve yönetim anlayışı vardı Allah (cc) onlara el-Fettâh güzel ismiyle yeni toprakları fethetmeyi nasip eylediğinde sivil halka ilişmiyorlardı Amaçları o topraklarda kurulan İslam devletiyle insanların Allah?ın (cc) diniyle tanışmalarını sağlamaktı Adaleti, insanlığı görüp yaşamalarını gerçekleştirmekti


?Dinde zorlama yoktur (Bakara suresi, ayet 256)? ayeti gereği tarihteki İslam devletlerinde farklı dinlerin mensuplarına saygı ve hoşgörü gösterilmiştir Müslümanlar, Gayri Müslimlerle gerek bireysel gerek toplumsal ilişkilerinde kendi dinlerinin hak olduğunu bunlara kanıtlamak zorunda hissetmişlerdir Gayri Müslimlerin büyük çoğunluğunun gönüllerini Allah?ın (cc) el-Fettâh güzel isminin tecelli etmesiyle kazanmışlardır Onları inançlarında özgür bıraktıkları halde büyük kısmının gönül rızaları ile Müslüman olmalarına vesile olmuşlardır


Bugün fetih genellikle manevi alanda gerçekleşmektedir Kalpler İslam dinine kazandırılmaya çalışılmaktadır Bunda da tıpkı atalarımızın fethettikleri topraklar üzerinde Gayri Müslimlere gösterdikleri hoşgörüyü, saygıyı insan ilişkilerinde temel almak zorundayız Çünkü İslam dini başka dinlerdeki ve ideolojilerdeki zorbalığın ve baskının yerine bu yüce kuralı ile gönülleri fethetmektedir


Kuran-ı Kerim?deki Fetih suresi de Allah?ın El-Fettâh güzel ismi gibi bir fazilete sahiptir Fetih suresi okunduğunda hayatımızdaki sıkıntıları ortadan kaldırmak, sorunları çözmek, bazı nimetlere ermek gibi nimetlere vesile olur Onun içindir ki peygamberimiz (sas), Fetih suresi nazil olduğunda şöyle demişlerdir: ?Bana bu gece öyle bir sure nazil oldu ki o sure benim için hem dünyadan hem de dünyadaki bulunan her şeyden daha hayırlıdır? Peygamberimizin (sas) bu surenin faziletlerini, nimetlerini dünya ve dünya içerisindeki nimetlerle kıyaslaması manidardır Bunun altında yatan bir hikmet bulunmaktadır Zira bu sure öncelikle hediyelerini dünyalık nimetlerde göstermektedir Sıkıntıların ortadan kalkması, hayırlı işlere kapı açılması dünyaya ait büyük nimetlerdir Aslında bu sure dünyanın bütün nimetlerini kapsamaktadır İşte bu sure-i şerife Allah?ın izni ile bütün dünya nimetlerine vesile olmaktadır İnsan kendisine haftalık sure-i şerife virdi edindiğinde en az haftada bir gün de olsa bu sure-i şerifenin okunmasına da yer verebilir


İnsan kendi küçük aklı ile kendisine neyin lazım olduğunu bilemez Hayırlı gördüğü bir şey hakkında şer olabilir Yine şer olarak gördüğü bir şey de hakkında büyük hayırlar barındırabilir (bk Bakara suresi, 216) Bunları bizim önceden bilmemiz imkânsızdır Onun için dualarda istek genel olarak belirtilmeli yani hakkımızda hayırlı ne ise onun gerçekleşmesi istenmelidir Bu aynı zamanda edebe de uygundur


Allahın güzel isimleri ile tevessül yapılabilir Hususiyle El-Fettâh güzel ismi ile de tevessül yapılabilir

Allah?ın (cc) güzel isimleri ile dua etmek, yani uygun düşen güzel isimlerle Allah?a (cc) tevessül etmek, duanın kabul olmasında çok etkilidir Tevessül etmek duada bu isimleri vesile kılmaktır

Allah?a (cc) güzel isimlerle tevessül etmek, Allah?a (cc) hamd u senâ edip peygamberine ve âl u ashâbına salât ve selâm getirdikten sonra dua konumuza uygun olan güzel isim yada güzel isimleri seçmekle ve duamızda zikrederek bunun yada bunların hakkı, fazileti, bereketi üzerine Allah?tan (cc) istemekle olur Örneğin El-Fettâh güzel ismi ile şöyle tevessül yapılabilir: ?Allah?a sonsuz hamd u senalar olsun Peygamberimize çokça salât ve selam olsun Ey yüce Allah?ım, Senin El-Fettâh güzel isminin hürmetine şu sıkıntılarımızı kaldır, şu hayırları nasip eyle Âmin?


Zikir ise sadece Allah rızası için yapılmalıdır Bu Allah?ın (cc) güzel isimleri için de böyle olmalıdır Zira zikir aşk gibi bir yüce duyguyla çekilir İsimleri arka arkaya söylemenin başka bir mantığı yoktur Allah?ın güzel isimleri Allah?ı övmek ve yüceltmek gibi bir ulvi gaye ile çekilmelidir Dünyevi bir maksatla zikrettiğimizde bu her şeyden önce edebe aykırıdır Allah?ın rızası niyeti ile zikir çekildiği zaman yüce Allah o kişiye ilgili Esma-i Hüsnanın dünyaya bakan faziletlerini, nimetlerini de armağan olarak verir ?Allah (cc) sonsuz lütuf ve ihsan sahibidir (Hadid suresi, 29)? Allah (cc), kapısına geleni boş göndermez Zira zikirle insan Allah?ın kapısını çalar


Her Esma-i Hüsnanın dünyaya bakan faziletleri, hediyeleri vardır Yani bir kişi herhangi bir Esma-i Hüsna zikrini çekerse havas bilgileri olarak kitaplarda geçen nimetlere Allah?ın izni ile erişebilir Ama burada yanlış olarak gördüğümüz husus, kişilerin zikri çekerken Allah rızası dışında bir gayelerinin olmalarıdır Dünyevi maksatlarla zikir çekmeleridir Zikir sadece Allah rızası için çekilmelidir Bundan başka Allah?ın güzel isimlerini zikir ile amaçlanan şey, Allah?ı övmek, yüceltmektir Gerçi bu da Allah?ın rızasına muvafık olan bir şeydir


Kalp saniyede halden hale girer Değişkendir Onu bir noktada tutmak zordur Hele zikir sırasında bu daha çok olur Nefis ve şeytan vesveseleri ile kalbi bulandırırlar, zikri dünyevi bir amaç haline dönüştürebilirler O yüzden Nakşibendiler, Lafza- Celal zikrini her tespih devredişinde (100 adetten sonra) ?İlahi ente maksudi ve rızake matlubi (Allahım Sen maksadımsın, isteğim de Senin rızandır)? demektedirler Böylece sapmış, sapacak, dönek, renkten renge giren, girecek olan kalbe rotasını gösterirler Kalp bu rotadan saptı mı zikir yarar değil insana zarar vermeye başlar Bu durum Esma-i Hüsna zikrinde daha çok kendisini gösterir Yani kalp Esma-i Hüsna zikrinde rotasını şaşırmaya daha müsaittir Esma-i Hüsna zikrini çekerken kalp O?nun rızası dışında başka yerlere takılabilir Onu uyarmak ve doğru yola sevk etmek gerekir Onun için Esma-i Hüsna zikri çekerken ?İlahi ente maksudi ve rızake matlubi (Allahım Sen maksadımsın, isteğim de Senin rızandır)? sözünü en azından başta ve sonda birer kere de olsa söylemek ve bu konuda kalbi uyarmak gerekir Daha çok söylemek daha büyük yararlar sağlar


Dualarımızda dünyevi şeyleri isteyebiliriz Ama duada ahreti de unutmamak gerekir Aslında dinin ruhu ahret olduğu için öncelikle ahrete talip olmamız gerekir ?Kim ahiret mahsulü isterse onun ürünlerini fazla fazla artırırız Kim de sırf dünya menfaati isterse ona da ondan veririz, ama ahirette onun hiç nasibi olmaz (Şûrâ suresi, ayet 20)?


Allah (cc), El-Fettâh (kapalı şeyleri açan; sıkıntıları ortadan kaldıran ve sorunları çözen; hakla batılın arasını açan) güzel isminin hürmetine bizlerin bütün sıkıntılarımızı gidersin, bizlere bütün hayır kapılarını da açsın Âmin

Muhsin İyi

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.