Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
abdullah, efendi, hacı

Hacı Abdullah Efendi

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hacı Abdullah Efendi




HACI ABDULLAH EFENDİ

Seydişehir'de yaşayan büyük velîlerden Bozkır'ın Karacahisar köyünde 1806 (H1222) senesinde doğdu Babası Müderris Yeğen Mehmed Efendidir Âilesinin tek çocuğu olan Abdullah Efendi, küçük yaşta annesini kaybetmesine rağmen tahsîlini aksatmayıp, sıbyan mektebinden mezun oldu Bu arada babasını da kaybettiTahsîline devâm etmek için babasının talebelerindenMehmed Kudsî Efendinin yanına gitti Mehmed Kudsî Efendi Nakşibendiye yolunun büyüklerindendi Bu büyük zâtın yanında ilim ve edep öğrenen Abdullah Efendi, hocasının vefâtı üzerine yerine geçti

Abdullah Efendi, hocasının işâreti üzerine Seydişehir'e yerleşerek, buradaki medresede talebe yetiştirmeye başladı Kendisine başvuranların dertleriyle ilgilenir ve çâre bulurdu Namazlarını SeyyidHârûn-ı Velî Câmiinde kılardı Devlet erkânı sık sık sohbetlerinde bulunur, onun hayır duâsını alırdı

Bir gün Konya Vâlisi Ferîd Paşa, Hacı Abdullah Efendinin ziyâretine geldi Birkaç gün Seydişehir'de kalan Paşa, Abdullah Efendinin sohbetlerine katıldı Paşa ayrılmak üzere izin isteyince, Abdullah Efendi, işlerinin hayırlı olması için Paşaya duâ etti Paşa ayrılırken; "Duâ buyurun efendim! İlk fırsatta ziyâretinize tekrar geleceğim" deyince, Abdullah Efendi; "Seydişehir'e son gelişiniz, bir daha görüşemeyeceğiz" buyurdu Bu sözlerden Ferîd Paşa üzülünce,Abdullah Efendi; "Merak etmeyin netice hayırlıdır" dediSeydişehir'den ayrılan Ferîd Paşa AntalyaSancağına teftiş için gitti Burada sadrâzam olduğuna dâir telgraf alarak hemen deniz yoluyla İstanbul'a gitti Bir daha Seydişehir'e gelmek nasîb olmadı

Talebelerinden fukara babası ve çok yardım sever olarak bilinen Hacı Mehmed Efendi, icâzet aldıktan sonra memleketine dönmüştü Babası ve kayınpederi hacda vefât edince, Mehmed Efendinin işleri bozuldu Her hafta hocasını ziyâret için Seydişehir'e gelirdi Hac mevsimi yaklaştığı sırada yine hocasını ziyârete gelmiş, duâsını almıştı Elini öpüp ayrıldığı sırada, Abdullah Efendi oturduğu minderin altından bir bohça çıkarıp Mehmed Efendinin boynuna dolayıp; "Mehmed Hacca gideceksin, niyet et!" dedi (O zamanlar hacca gitmek isteyenler boyunlarına bir bohça bağlamak sûretiyle hacca gideceklerini belli etmeleri âdetti) Maddî durumu iyi olmayan Mehmed Efendi çok şaşırdı, fakat hocasına bir şey diyemediMedreseden çıkarken, bohçayı boynundan çıkarıp, koynuna koydu ve hâdiseyi kimseye söylemedi

Ertesi hafta tekrar hocasını ziyârete geldiğinde, medresenin kapısından girerken bohçayı boynuna bağlamayı unutmadı Hocasının elini öperken, hocası; "Mehmed iki kapı arasında bohçayı boynundan çıkarsan da hacca gideceksin, niyet et!" buyurdu Hocasının bu ihtârı üzerine Mehmed Efendi, hacca niyet etti ve hazırlıklarını tamamladı

Yola çıkılacağı gün bütün hacı adayları ile birlikte Mehmed Efendi de, Abdullah Efendinin medresesinin önüne geldi Abdullah Efendi bütün hacı adaylarına hayır duâ eder, onlar da elini öperek vedâlaşırlardıSıra Mehmed Efendiye gelince, Hacı Abdullah Efendi cebinden çıkardığı beş kuruşu vererek; "Bunu kesenin dibine dik!" diye tenbihte bulundu

Kâfile uzun yolculuktan sonra Cidde'ye vardı Cidde'de rehberler yüksek sesle ve memleketlerinin isimlerini söyleyerek hacı adaylarını ararlardı Seydişehir rehberi de misâfirlerini buldu ve; "İçinizde Mehmed Efendi var mı?" diye sorduMehmed Efendiyi kendi evine götürdü Akşam namazından sonra rehber, Mehmed Efendiye; "Oğlum! Baban ve kayınbaban hacca geldiler ve burada vefât ettiler Hacı Abdullah Efendi sık sık rüyâma girerek; "Emânetleri sâhibine ver!" diyor" dedikten sonra para dolu iki kemer verdi Mehmed Efendi bu paralardan orada harcadığı gibi, memleketine dönünce de durumu düzeldi

Şimdi Etibank Alüminyum Tesislerinin voleybol sâhasının bulunduğu yer üzüm bağı, meyve ve sebzelikti Bu bahçenin suyu olmadığından sâhibi çok sıkıntı çekiyordu Bir yaz mevsiminde bahçenin sâhibi, Hacı Abdullah Efendi olmak üzere şehrin ileri gelenlerini dâvet etti OğlunuAbdullah Efendiyi alması için gönderdi Bahçeye gelen Abdullah Efendi, bir süre misâfirlerle sohbet ettikten sonra bahçe sâhibine; "Ahmed! Bize bahçeyi gezdir" buyurdu Ahmed Efendi ile bahçeyi gezerken üzüm bağının olduğu kısma geldikleri sırada, HacıAbdullah Efendi bir müddet durduktan sonra; "Ahmed! Şurayı kaz aradığını bulursun" buyurdu Ahmed Efendi oraya üç-beş taş koyarak yerini belli etti Yatsı namazından sonra misâfirler dağılınca, Ahmed Efendi bir fener ışığında işâret edilen yeri kazdı Yarım metre kazdıktan sonra, berrak ve tertemiz bir su çıktı Âile efrâdı o gece bayram yaptı

Hacı Abdullah Efendi, bir ara hac farizasını yerine getirmek için Hicaz'a gitti Medîne'de Peygamber efendimizin kabr-i şerifinin bulunduğu Hücre-i Saâdetin etrafındaki Şebeke-i Seâdete girmek istedi Ravza-i Mutehheranın muhâfızlarına; "Burayı açın ben içeri girmek istiyorum" dedi Muhâfızlardan biri; "Buranın anahtarları bizde yok Burada bir meşâyih heyeti vardır Onlar toplanır, karar verir ve ancak onların kararıyla burası açılır Babam da bu heyetin başkanıdır" dedi Abdullah Efendi; "Öyleyse babanıza haber verin" buyurdu Muhâfız gidip durumu babasına söyleyince babası; "Meşâyih heyetinin herbiri bir yerde Şu anda onları toplamak mümkün değildir" cevâbını verdi Muhâfız durumu Hacı Abdullah Efendiye bildirince, ellerini kaldırıp; "Essalâtü Vesselâmü aleyke yâ Resûlallah, Essalâtü vesselâmü aleyke yâ Habîballah" derken kapının kilidi düştü ve kapı açıldı Şebeke-i Saâdette tam yedi saat ayakta durdu Bu arada meşâyih heyeti de toplanıp, geldi Muhâfızlardan durumu öğrenince, Abdullah Efendiye tâzim ve hürmet ettiler

Hacı Abdullah Efendi talebelerine sık sık şöyle buyururdu:

"Başkalarını himâye edin, kendinizi beğenip kibirli olmayın"

"Kalp uyanıklığı ile ibâdet etmeyen kimse ile Allahü teâlâ arasında mâni vardır"

"Yapılan ibâdetleri muhâfaza edip, âhirete götürmek, ibâdetlerden hâsıl olan amellerin muhâfaza meyvesi olan mânevî zevki kazanmaktan güçtür"

"Helal yemek lâzımdır Dîn-i İslâma uygun kazanmak lâzımdır Çünkü din, hakîkat ancak helâl yemekle meydana gelir Tehlikenin başı haram yemektir Bir insan haramdan sakınır ise, onun için ibâdet ve tâat kolaylaşır İbâdetten tad alır"

Hayâtının otuz dört yılını müderrislik ve şeyhlik gibi iki yüce makâmı hakkıyla ihyâ ederek Hak yolunda hizmetle değerlendiren Hacı Abdullah Efendi, 1903 (H1319) senesinde vefât etti Çok kalabalık bir cemâatle Seyyid Hârûn-ı Velî Câmiinde kılınan cenâze namazından sonra vasiyeti üzerine Hıdır Mescidi denilen bugünkü türbesinin olduğu yere defnedildi

ET, HELVA VE PİRİNÇ PİLAVI

Talebelerinden Bergamalı İbrâhim Efendi, ziyâret maksadıyla Seydişehir'e geliyordu Eskişehir'de bir gece bir arkadaşında misâfir oldu Hacı Abdullah Efendiyi ziyârete gittiğini söyleyince ev sâhibi; "Ben de seninle ziyâret için gelip, o mübârek zâtın hayır duâsını alayım" dedi Ertesi gün birlikte yola çıktılar Abdullah Efendi o gün talebelerinden birine; "Oğlum! Kasaptan et al eve götür Hacı anneye söyle, eti topluca pişirsin Helva ile pilav da yapsın Akşam üzeri misâfirlerimiz gelecek Onlar gelinceye kadar hazır olsun Geldiklerinde yemekleri aldırırız" dedi Talebe bu emri yerine getirdi

Akşam üzeri iki misâfir geldi Abdullah Efendi hizmetlerini gören talebesine; "Oğlum! Misâfirlerimiz aç, yemek getir" dedi Biraz sonra ağızları kapalı yemekler tepsi üstünde önlerine konulunca, Eskişehirli olan hemen yemek tabaklarının kapaklarını açıp, baktı O anda derhal ayağa kalkıp, Abdullah Efendinin elini öpüp, af diledi ve şöyle dedi: "Yolda hayli acıkmıştım Şehre yaklaşınca; "Şeyh Efendi olgun bir zât ise, et, bir helva, bir de pirinç pilavı hazırlatır Bize ikrâm eder" diye kalbimden geçirdim Aynı yemekleri önümde bulunca çok şaşırdım Beni bağışlayın"

Hacı Abdullah Efendi de; "Bizde bir şey yok Her şeyi Allahü teâlâ emreder, kulları yapar Karnınızı doyurmaya bakın, buyrun âfiyet olsun" dedi

1) Seydişehir Târihi (Abdurrahmân Ayaz); s64
2) Konya Velîleri (Dr Hasan Özönder); s243
3) Seydişehir Târihi (Mehmed Önder); s163

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.