Üreme Organlari, Kadin |
07-25-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Üreme Organlari, KadinKadın üreme organları, çocuğun gelişi*mine yarayan iç üreme organları ve, cinsel birleşime yarayan dış üreme organları adı altında iki bölüme ayrılırlar I Kadın Dış Üreme Organları: A Vulva: Kadın üreme organlarının en dışta bulunan bir kaç oluşumunun bir araya gelmesi vuivayı meydana getirir Gövdenin ön duvarının en alt bölümünde bulunan bir kabartı, iç ve dış dudaklar, klitoris (bızır) ve klitorisin altında bulunan idrar borusu dış ağzı, erdenlik zarı (himen) ve dölyolu ağzı beraberce vulvayı meydana getirirler Gövdenin en alt bölümündeki kabartıya Venüs tepesi (mons veneris) adı verilir Cinsel birleşme süresinde basınç altında kalacağından bu bölge sert kıllarla örtülür Aynı sebepten ötürü bu bölgede deri altı yağ tabakası çok kalındır Kadınlarda bu bölgenin kıllı bölümünün üst sınırının yatay olması, erkekte ise ucu göbeğe yaklaşan bir dam meydana getirecek şekilde olması erkekle kadın arasında mevcut önemli ikincil cinsel özelliklerdendir Büyük dudaklar (labia majora), vulvanın iki yanında yer alan deri büklümlerinden ibarettir Dış bölümleri, Venüs tepesinde olduğu gibi kıllarla örtülüdür Küçük dudaklar (labia minora), büyük dudakların iç bölümünde kalan iki ince deri kıvrımıdır Karın duvarının alt bölümünde, ortada, iki tarafın küçük dudaklarının uzantıları birleşerek klito*risi örten bir başlık meydana getirirler Buna prespusyum klitoridis denir Küçük dudakların iç yüzlerinin - alt bölümlerinde- Bartolin bezlerinin (glan-dula vestibularis majör) d^ş delikleri bulunur Klitoris, içine kan dolduğu zaman sertleşip boyutları büyüyebilen, normal zamanlarda, ufak bir leblebi kadar görülen bir organdır Yeri, ortada, her iki taraftaki küçük dudaklardı birleşmesiyle meydana gelen başlığın altında ve idrar borusu dış ağızının üstündedir Çok sayıda sinir hücresi ihtiva ettiğinden cinsel birleşim öncesi ve sonrası uyarılmada buraya dokunmak kadının cinsel uyarılmasına yardımcı olur Er*denlik zarı (himen) dölyolu kanalının başlangıcında, küçük dukakların iç bölümlerinde bulunan normal olarak bu kanalın girişinin yalnızca bir bölümünü kapatan ince bir deri perdesinden ibarettir Bu kanalı kapattığı zaman ortaya çıkan şekillere bakılarak çeşitli adlar altında sınıflandırılırlar: Ortada yalnızca bir yarık şeklinde bir geçit çok genişse himin semilunaris, geçit bir çok ufak delikçikten ibaretse himen kribriformis, ortadan ayrılmış bir geçit varsa himen septus vb adları ile anılır ilk cinsel birleşme sonucunda , himen semilunaris tipi dışındaki himenler yırtılır ve yer yer parçaları kalır Karunkula mirtifomis ya da himen karünkülü adı ile anılan bu erdenlik zarı parçaları, doğum sırasında, dölyolunun yırtılmasını önlemek amacıyla hekim tarafından yapılan kesitlerin dikilmesi sırasında dokuların yeniden muntazam bir şekilde bir araya getirilmesi husu*sunda bir işaret noktası olarak doğum uzmanına yardımcı olur B Vagina: Vulva ile dölyatağı arasındaki kanaldır Ayakta durulduğu vakit ön duvarı mesane ve uretra (idrar boşaltım borusu), arka duvarı ise kalın barsağın son bölümü olan rektumla komşudur Döl yolunun iç yüzeyini çok katlı yassı epitel adı verilen poligon (,çok kenarlı) hücreler örter Dölyolu, dölyatağının, vagina içine doğru yaptığı bir kaç santimetrelik bir çıkıntı etrafında for-niks adı verilen daralmalar meydana getirerek sona erer Döl yolunu kaplayan hücrelerde her adet devresi sırasında, salgılanan yumurtalık hormonlarının etkisiyle değişmeler olur Normal şartlarda bu bölgenin pHsı ( = asitlik derecesi) 38 yani hafif asittir Dölyolu uzun ekseni boyunca ve yer yer, enlemesine kasılma yeteneğine sahiptir Cinsel birleşme süresince dölyolu bir tür terleme mekanizması ile *****in kay*ganlığını çoğaltacak sıvı ile nemlenir ve ayrıca bu kasılma yeteneği sonucu *****i daha iyi kavrar II Kadın iç Üreme Organları: A Uterus (dölyatağı): Normal durumda başaşağı duran bir armutun şekil ve boyutlarına sahiptir Boyu 75-8 santi*metre uzunluğundadır Üst ve geniş bölümüne korpus alt bölümüne ise ykollum ya da serviks adı verilir Bu iki bölümü birbirine birleştiren kısma istmus denir Kollum, kadın-doğum uzmanı tarafından yapılan muayenede döl yolundan bakıl*dığı zaman dölyolunun sonunda, tabanı üstünde duran bir koni şeklinde görülür Koninin tam ucunda kollum kanalının dışa açılan deliği bulunur Doğurmamış kadınlarda bu delik ufak ve muntazam, doğurmuş kadınlarda ise daha geniş ve yatay bir yarık şeklindedir Kollumun döl yoluna bakan bölümünün dış yüzeyini (döl yolunda olduğu gibi) çok katlı yassı epitel hücreleri tabakaları örter Kollum kanalını ise silindir şeklindeki hücrelerden ibaret bir örtü dokusu kaplar Bu kanal giderek istmus kanalı ile birleşir Kollumda, sümüğümsü bir salgı meyda*na getiren bazı salgı bezleri de vardır Bu salgı yumurtlamadan önceki devrede çok akışkan ve sperma hayvancıklarının içinden geçmesine elverişli, yumurtlan-dıktan sonraki devrede ise daha az akışkan olup sperma hayvanlarının içinden geçmesi için elverişsizdir Yu*murtlamadan hemen önceki devrede ve yumurtlama devresinde bu salgının moleküllerinin diziliş yönü, sperma hayvancıklarını, aralarından dölyatağı boşluğuna doğru yöneltecek şekilde, yani kollum kanalı uzun eksenine pareleldir Bu özellik yumurtlama devre*sinden sonra yitirilir Bazı kadınların kollum salgılarında, kocalarının sperma hayvancıklarını öldü*rücü yada hareketsizleştirici karşıt-cisimcikler bulunmaktadır Bu durumun, bir çok sebebi bulunamamış kısırlık vakalarının nedeni olduğu saptanmış ve bu konuda teşhis yöntemlerini ve buna bağlı olarak tedavi çarelerini geliştirmeyi amaç edinen çalışmalar yoğunlaşmıştır, istmus** kanalının** uzunluğu** yaklaşık olarak 1/2 santimdir* Bu da korpus boşluğuna açılır Korpus boşluğu, kabataslak bir üçgen şeklinde olup üçgenin bir ucu istmus kanalına, diğer uçları ise tuba uterina (Fallop boruları) lara açılır Dölyatağının iç yüzüne endometrium adını alan bir örtücü doku kaplar Bu dokunun, cinsel olgunluk çağında her ay ne gibi değişiklikler geçirerek adet kanaması denen olaya yol açtığı adet fizyolojisi bölümünde ayrıntılı olarak anlatılmıştır Endometriumu kalın bir kas tabakası sarar Bu kas tabakasına miyomet-rium adı verilir Bu tabakayı ise periton zarı yer yer sarar Dölyatağı, normal olarak düz eksenli değildir: Öne doğru bükük (konkav, iç bükey) bir durumdadır Bu duruma antefleksiyo durumu denir Ayrıca, önünde bulunan mesanenin arkasına doğru da hafif devrik bir durumda bulunur: Bu durumuna da anteversiyo denir B* Tuba uterina (fallop boruları): Dölyatağmın her iki yanında överler (yumurtalık) ile dölyatağı arasında, yumurta hücresinin dölyatağına iletilme*sini sağlayan iki ince borucuktan ibarettir Döllenme olayı tuba uterinada gerçekleş*mekte, döllenmiş yumurta hücresi ilk bölünmelerini burada yapmakta ve ancak belirli bir olgunluğa ulaştıktan sonra tuba uîerinanın kasıntıları ve iç yüzeyini kaplayan bazı hücrelerdeki tüylerin itmeleri sonucu dölyatağına ulaşır Geçirilmiş olan bazı iltihaplar bu tüpterin tıkanmasına yol açarak kadında kısırlığın meydana gelmesine sebep olabiirler Yalnızca dölyatağına yakın bölümlerin tıkanması sonucu oluşan kısırlıkları giderebilecek ameliyatlar ge*liştirilmiştir Tüplerin yumurtalıklara ya*kın bölümlerindeki tıkanıklıkları ya da tüm olarak tıkanmaları genellikle tedavisi zor ya da imkansız bir durum olarak nitelendirilmektedir C* Över (yumurtalık) Tuba uterinanın karın içine açılan uçlarında bulunan ve Ürperme korkunun olduğu gibi cinsel gerilimin de belirtisidir normal boyutları iri bir bademınkıne yakın olan iki organdır Bu organlara ulaşan över damarları çevresindeki bağ dokusundan ibaret bir bağ, bu kuçuk organları birer ucundan dölyatağına, diğer uçlarından ise karın boşluğu duvarlarına asarlar Överler yalnızca yumurta hücreleri meydana getirmekle kalmaz aynı za*manda çeşitli üreme hormonları da salgılarlar III Dölyatağını yerinde tutan bağ ve kordonlar: Karın boşluğunun pelvıs (leğen boşluğu) adını alan bölümünün yaklaşık olarak ortasında bulunan dölya*tağmın bu yerde durmasını sağlayan destek ve kordonlar da iç üreme organlarının bir bölümü olarak kabul edilir Bunların önemlileri şunlardır a** Periton* zarının* meydana* getirdiği bağlar: Ligamentum latum (geniş bağ) adını alan ve döl yatağının ıkı yanından, leğen boşluğu duvarına kadar uzanan bıı bağdır Bunun dışında, sakro-uterın lıgament adını alan ve dölyatağmın istmus bölümünün arka yüzünü, bu bölgenin ardında bulunan sakrum kemiğine bağlayan bağ da periton zarının kalınlaş*ması sonucu oluşmuş bir bağdır b** Periton zarının altında kalan diğer bağlar genellikle â?* dölyatağına ulaşan damarların çevresinde sıklaşmış bağ dokusu liflerinden ibaret olup bunlara topyekün olarak dölyatağı retınakulu-mü denir Bu liflerin en kalınları istmusun iki yanından çıkar ve leğen boşluğu yan duvarlarına ulaşır Liga*mentum rotundum (yuvarlak bağ) dol yatağının tuba uterinalarla birleştiği ıkı köşeye yakın bir yerden çıkan ve kasık kanalını geçerek Venüs tepesine kadar ulaşan bağlardır |
|