Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
etkisi, hava, kalitesi, kapalı, ortamlardaki, sağlığa

Kapalı Ortamlardaki Hava Kalitesi Ve Sağlığa Etkisi

Eski 07-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kapalı Ortamlardaki Hava Kalitesi Ve Sağlığa Etkisi





Hazırlayan:Uzman Dr Songül Vaizoğlu, Hacettepe Üniv Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı

Yrd Doç Dr Faruk Tekbaş, GATA Halk Sağlığı Anabilim Dalı

Dr Didem Evci, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müd

Kapalı ortamlar insanların zamanlarının yaklaşık 80-90ını geçirdiği konutlar, okullar, resmi binalar, kapalı spor salonları, eğlence yerleri ve taşıtlar gibi mekanlardır Kapalı ortamlarda ısı, ışık, gürültü gibi faktörler yanı sıra ortam havasının da burada yaşayan kişilerin sağlıkları, rahatları, verimlilikleri üzerine etkileri vardır

Ancak bu etkinin yeterince önemsenmemesinin nedeni, kapalı ortam hava kirliliği etkilerinin genellikle uzun sürede ortaya çıkması ve yaşamı ve sağlığı doğrudan ya da acil olarak tehdit etmemesidir

Kapalı ortamlarla ilgili sorunların tanımlanması 70li yılların başındaki petrol krizi sonrası, enerji kısıtlamasının uygulandığı döneme rastlamaktadır Benzin fiyatlarındaki artış ile enerjinin gideri yükseldikçe, enerji tasarrufu gündeme gelmiştir Bunun için binalarda havalandırmanın azaltılması yoluna gidilmiştir Binalar, geçirgenliği hemen hemen hiç olmayan bir kabuk ile kaplanmış ve pencereler sürekli kapalı tutulmuştur Bu dönemde doğal ürünlerden uzaklaşma başlamıştır Ağaç, mermer ve doğal liflerin yerini sunta, sentetik lifler ve plastikler almıştır Bu yeni ürünler petrolün son ürünleridir ve bunların çoğu kapalı ortam havasında dağılabilir ve birikebilirler Nihayet bilgisayar çağı da bir başka sorun yaratmıştır Bilgisayarların gelişmesi ve yaygın olarak kullanılmaya başlanması binaların ısı ve elektromanyetik radyasyon yükünü artırmıştır Aynı zamanda bu ısı bina içindeki relatif nemin de azalmasına neden olmuştur

Dış ortam hava kirliliği karbon dioksit, su buharı, ozon, formaldehit, uçucu organik bileşikler vb, mikrobiyolojik etmenler mantarlar, virüsler, bakteriler, maytlar, algler ve diğer alerjenler, radon ve elektromanyetik radyasyon da kapalı ortam havasını etkiler Binalarda yaşayan kişilerin sigara içmek, yemek pişirmek ve temizlik yapmak vb etkinlikleri sonucunda da bazı kimyasal maddeler ve partiküller kapalı ortam havasına eklenmektedir Binanın kendisi, mobilyaları ve diğer malzemeleri partikül ve kimyasal maddelerin artmasına katkıda bulunmaktadır Bu kirleticilerle tek tek uğraşmak için düzenlemeler yapmak, başarısız, pahalı ve yetersizdir Ev içinde bilinen yüzlerce kimyasaldan etkilenim düzeylerini belirlemek çok zor bir iştir Bu bileşikler arasındaki olası etkileşim bunu daha da güçleştirmektedir Hala ev içi hava kirliliğine neden olan maddelerden etkilenim hassas olarak ölçülememektedir Ancak hava kirliliğine neden olan maddeler için geniş bir aralığı olan rehberler vardır Bu tür rehberler incelenmeli ve her ülke için uyarlanmalıdır Kapalı ortam hava kalitesi rehberinde belirtilen değerler aşırı duyarlı kişiler dışında hemen herkes tarafından kabul edilebilir değerlerdir

Kirleticiler ve Kaynakları

Çok sayıda hava kirleticisi kapalı ortamlarda bulunmaktadır Bunlar yerleşim yerlerine, binalardan binalara, hatta aynı ev içinde farklı odalarda bile değişiklik göstermektedir Bazı kapalı ortam kirleticileri temel olarak dış ortamdan kaynaklanırken, bazılarının aynı zamanda ev içi kaynakları da vardır Bunlar arasında havada asılı solunabilen parçacıklar, kükürt dioksit SO2, azot dioksit NO2, karbon monoksit CO, fotokimyasal oksidanlar, kurşun ve bazı oksidanlar bunlar arasında sayılabilir Kapalı ortam kaynağı yoksa kapalı ortam/dış ortam konsantrasyon oranı 07-13 arasında değişmektedir

Karbon dioksit: Dış ortamda bulunan karbon dioksit miktarı 300-400 ppm arasındadır Çağdaş, uluslararası iş yerlerinde izin verilen en fazla karbon dioksit miktarı 5000 ppmdir Ancak günümüzde genellikle kapalı ortamlarda 1000 ppm düzeyine geldiğinde o ortamda yaşayanlarda yakınmaların başladığı bildirilmektedir Baş ağrısı, iştahsızlık, göz, burun ve boğaz irritasyonu, üst solunum yolu irritasyon belirtileri ortaya çıkmaktadır

Karbon monoksit: Bina içindeki karbon monoksitin ana kaynağı binaların çevresinden içeriye giren eksoz dumanları ve havalandırma sistemi iyi olmayan ocaklardan yayılan dumanlardır Sigara içmeye bağlı olarak az miktarda oluşmaktadır EPA ve DSÖ tarafından önerilen değer: 8 saatlik 9 ppm, 1 saattte en fazla alınabilecek doz ise 25 ppm olarak belirlenmiştir

Uçucu Organik Bileşikler : Bunlar irritan, nörotoksik ya da kanserojen özellikte olabilirler Sudaki klordan evde kullanılan cilaya, dış ortam havasından, ayakkabı boyasına kadar birçok nedenle ev ortamına girebilmektedir Ev dışında kullanılan pestisitler, konut ortamına girebildiği gibi, konut içerisinde kullanılan pestisitler de tehlikeli partiküllerin oluşumuna yol açabilirler

Nikotin: İngilterede uzun dönemli etkilenimde izin verilen miktar 500 mg/m3 , kısa dönemli 10 dak etkilenim için izin verilen miktar ise 1500 mg/m3 tür

Formaldehit: Endüstride yaygın olarak kullanılmaktadır Urea formaldehit resinleri, bina endüstrisinde kullanılmaya başlandıktan sonra ev içi kirleticiler arasına alınmıştır Yer döşemesi, duvar ve tavan için kullanılan preslenmiş ahşap ürünlerinde sunta ve laminatların yapıştırılmasında sıklıkla formaldehitli yapıştırıcılar kullanılmaktadır Prefabfik evler gibi havalanması iyi olmayan evlerde yaşayan insanlar, çok yüksek oranda urea formaldehit izolasyon materyali ile karşı karşıya kalmaktadır DSÖ nün önerdiği, 0065 ppm kapalı ortam için kabul edilebilir değerdir

Radon: Radon ve yıkım ürünleri genel nüfusun yıllık toplam alfa radyasyon maruziyetinin temel kaynağıdır Kapalı ortamlarda radon maruziyetinin temel kaynağı bölgenin coğrafik yapısına, binanın yapı malzemesine ve izolasyon sistemine göre değişmektedir Evler için izin verilen en yüksek değer 200 Bq/m3dür

Odun Dumanı: Ocak ve şöminelerden çıkan odun dumanının içerisinde çok sayıda toksik madde bulunmaktadır Bunlar arasında aset aldehit, asetik asit, alüminyum, kalsiyum, karbon monoksit, klor, formaldehit, hidrokarbonlar nitrojen oksitler, fenoller, kükürt oksitler sayılabilir Bazı çalışmalar gelişmekte olan ülkelerde odun dumanına maruziyet ile kronik akciğer hastalıkları arasında belirgin bir ilişki olduğunu göstermektedir Odun yanma ürünlerinin üst solunum yollarında güçlü irritan etkisi vardır

Asbest: Asbest, ısıya dayanıklı lifler halinde ayrışma özelliği gösteren hidrosilikat mineral grubunu içermektedir İnşaat endüstrisinde, ısı yalıtımında, sürtünmeye direnci azaltmak için kullanılır Gastrointestinal sistem ve akciğerlerde kansere ve akciğerlerde asbestos olarak adlandırılan fibröz hastalığa yol açmaktadır Asbest için izin verilen en yüksek doz 1 lif/cm3 tür

Kurşun: Konutlardaki kurşun konsantrasyonu, çevre havasının özellikle egzos gazları ile kirlendiği durumlarda, duvarların kurşunlu boya ile boyandığında ve kurşunlu maddelerle kaynak yapıldığında artmaktadır Kurşun, içme suyu, yiyecek ve havadaki tozlar aracılığı ile insan vücuduna girebilmektedir

Ev tozları: Ev tozunda, yiyecek ve yiyecek hazırlama artıkları, insan ve hayvanların kıl ve deri döküntüleri, dokuma lifleri, mobilya ve inşaat malzemesi döküntüleri, temizleyiciler bulunmaktadır Evlerde aerosollerin kullanımı özellikle tehlikeli olabilmektedir Aerosollerin içindeki maddelerin çoğu doğrudan temas ya da solunum yoluyla alındığında toksik etki yapmaktadır Ev içerininde aerosol kullanımından kaçınmalı, aerosoller ancak iyi havalandırılan ortamlarda kullanılmalıdır Yüksek ısıda yemek pişirilmesi, polinükleer aromatik hidrokarbonlar, heterosiklik aminler gibi karsinojenik bazı maddelerin konut ortamına geçmesine neden olmaktadır Bu nedenle pişirme ısısının azaltılması, ortamın iyi havalandırılması ve pişirme sırasında aspiratör kullanılması ile bunlar en aza indirilebilir

Biyolojik kirleticiler: Konut ortamında mantar ve sporları, toksinleri, bakteriler, virüsler, böcek ve akar dışkıları, hayvan atıkları, bitkilerden kaynaklanan polenler patojen, toksik ve alerjik etki yapabilirler Nem kontrolü ve temizlik, bunların oranını büyük oranda düşürmektedir Aşırı kalabalık ortam ve kötü yaşama koşullarına bağlı olarak aynı kapalı ortamı paylaşan kişilerde hastalıkların yayılımı daha kolay olmaktadır

Küfler: Çok az sayıda ülke, sistematik olarak hangi evlerde küf oluştuğunu bildirmektedir

Bu özellikle izolasyonu iyi yapılmış, merkezi ısıtmalı evlerde daha büyük sorun oluşturur

Dünya Sağlık Örgütü nün kentsel çevre sağlığı raporunda azot oksit, karbon monoksit, radon, formaldehit, sigara dumanı, mineral lifleri ve kükürt dioksit gibi hava kirleticilerin kapalı ortamların etkili havalandırma yöntemleri ile azaltılması ile bazı solunum sistemi hastalıkları, entoksikasyon ve kanserlerin azaltılabileceği bildirilmiştir Şöminelerde fosil yakıtların yakılması vb ile ortaya çıkan çok çeşitli hava kirleticilerinin çeşitli sorunlara yol açacağı düşünülmektedir Yetersiz havalandırma ile de bu risk daha da artmaktadır

Güvenilir kapalı ortam hava kalitesini belirlemek için ilk basamak, bu alanları uygun havalandırmamaktır Kabul edilebilir düzeyde kapalı ortam hava kalitesi için ventilasyonu en az gereksinim olarak belirlemelidir Tablo 2

Havalandırma hızının belirlenmesi, yerleşim yerine ve bu alanda yürütülmesi tahmin edilen aktivitelere dayandırılmaktadır 100m2ye düşen kişi sayısı da en fazla 7 olmalıdır Bu standart, ev içi hava kalitesi için gereklidir

Bu değerler, karbon dioksit ve diğer kirleticileri kontrol etmek için seçilmiştir Bu ortamda değişik düzeylerde hareket olduğu ve orta derecede sigara içildiği kabul edilmiştir Bundan başka dış ortam havasının ısısı dikkate alınmaksızın, bu alanın tüm zamanlarda dolu olduğu da kabul edilmiştir

# Binalarda hava kalitesini etkileyen faktörler aşağıdaki gibi sıralanabilir;

Binanın bakım sorununun olması,

Alçak tavanlar ve 24mden yüksek tavanlar,

Binanın resmi bina ya da resmi sektör tarafından kullanılan bir bina olması,

Çok sayıda açık rafların olması ya da kağıtların ortada bulunması,

Şehir merkezinde iyi izolasyonu yapılmış bir bina olması,

2000 m2 ve daha büyük bir taban alanı olması,

Binanın havalandırma ve ısı kontrolünün belli bir merkezden yapılıyor olması,

15 yıldan eski binalar,

Geniş alanlarda halı, dokuma yada yumuşak mobilya kullanılması,

Düşük oda nemi,

Dış ortam havasının içeriye az ya da çok fazla miktarda girmesi,

Kapalı ortamlarda sigara içilmesi,

Nem olması ve mantar üremesi,

Bina yapı malzemeleri, kullanılan temizlik malzemelerinden ortama salınan gazlar ve uçucu organik bileşiklerdir

Binalarda hava kalitesini artırmak amacı ile aşağıda belirtilen önlemler alınabilir;

Uçuculuğu ve toksisitesi düşük bileşiklerden oluşan malzemeler kullanmak,

Yeni halıların ve yumuşak döşemelerin evlere, kapalı ortamlara yerleştirilmeden önce, uçucu maddelerden temizlenmesini sağlamak,

Fibröz materyallerin kullanımını olabildiğince azaltmak ve silinebilen yüzeyleri artırmak,

Dosya, kitap ve kağıtları kapalı dolaplarda saklamak,

Binaya yağmur vb nedenlerle su sızıntısı olmasını engellemek

Özellikle işyerlerinde sigara yasağına uymak,

Kirli ve kokulu işlemleri ve alanları , işyerlerinden ve evlerden uzak yerlerde ve basınç altında yapmak,

Binanın hava girişlerini, yoldan ve diğer kirlilik kaynaklarından uzağa yapmak,

Havalandırma sistemlerinde etkinliği yüksek olan filtreler kullanmak,

Filtrelerin bakımını zamanında yaparak kirlenmelerini ve kirli havayı geçirmelerini engellemek,

Havalandırma sisteminin içinin temiz kalmasını sağlamak
Kaynak: MaxiSağlık

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.