Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ağacı, ile, kabak, kavak

Kavak Ağacı İle Kabak

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kavak Ağacı İle Kabak



1Hikâye


Kavak Ağacı ile Kabak

Ulu bir kavak ağacının yanında bir kabak filizi boy göstermiş Bahar ilerledikçe bitki kavak ağacına sarılarak yükselmeye başlamış Yağmurların ve güneşin etkisiyle müthiş bir hızla büyümüş ve neredeyse kavak ağacı ile aynı boya gelmiş Bir gün dayanamayıp sormuş kavağa:

-Sen kaç ayda bu hale geldin ağaç?

-On yılda, demiş kavak

-On yılda mı? Diye gülmüş ve çiçeklerini sallamış kabak

-Ben neredeyse iki ayda seninle aynı boya geldim bak!

-Doğru, demiş kavak

Günler günleri kovalamış ve sonbaharın ilk rüzgârları başladığında kabak üşümeye sonra yapraklarını düşürmeye, soğuklar arttıkça da aşağıya doğru inmeye başlamış Sormuş endişeyle kavağa:

-Neler oluyor bana ağaç?

-Ölüyorsun, demiş kavak

-Niçin?

-Benim on yılda geldiğim yere, iki ayda gelmeye çalıştığın için


1Ders: Çalışmadan emek harcamadan gelinen nokta başarı sayılmaz Kolay kazanılan, kolay kaybedilir Her işte alın teri ve emek şarttır




2 Hikâye


En iyi Buğday

Her yıl yapılan 'en iyi buğday' yarışmasını yine aynı çiftçi kazanmıştı Çiftçiye bu işin sırrı soruldu Çiftçi:

-Benim sırrımın cevabı, kendi buğday tohumlarımı komşularımla paylaşmakta yatıyor, dedi

-Elinizdeki kaliteli tohumları rakiplerinizle mi paylaşıyorsunuz? Ama neden böyle bir şeye ihtiyaç duyuyorsunuz? diye sorulduğunda,

-Neden olmasın, dedi çiftçi

-Bilmediğiniz bir şey var; rüzgâr olgunlaşmakta olan buğdaydan poleni alır ve tarladan tarlaya taşır

Bu nedenle, komşularımın kötü buğday yetiştirmesi demek, benim ürünümün kalitesinin de düşük olması demektir

Eğer en iyi buğdayı yetiştirmek istiyorsam, komşularımın da iyi buğdaylar yetiştirmesine yardımcı olmam gerekiyor


2 Ders: Sevgi ve paylaşmak en yakınınızdan başlar Sonra yayılarak devam eder Kin, cimrilik, nefret kimsenin hoşlanacağı davranışlar değildir

Geleceğini biliyordum…

Savaşın en kanlı günlerinden biriydi Asker, en iyi arkadaşının az ilerde kanlar içinde yere düştüğünü gördü

İnsanın başını bir saniye bile siperin üzerinde tutamayacağı ateş yağmuru altındaydılar

Tam siperden dışarı doğru bir hamle yapacağı sırada, başka bir arkadaşı onu omzundan tutarak tekrar içeri çekti,

-Delirdin mi sen? Gitmeye değer mi? Baksana delik deşik olmuş Büyük bir ihtimalle ölmüştür

Artık onun için yapabileceğin bir şey yok Boşuna kendi hayatını tehlikeye atma

Fakat asker onu dinlemedi ve kendisini siperden dışarıya attı İnanılması güç bir mucize gerçekleşti, asker o korkunç ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı

Onu sırtına aldı ve koşa koşa geri döndü Birlikte siperin içine yuvarlandılar Fakat cesur asker yaralı arkadaşını kurtaramamıştı Siperdeki diğer arkadaşı;

-Sana değmez demiştim Hayatını boşu boşuna tehlikeye attın

-Değdi, dedi, gözleri dolarak, -değdi…

-Nasıl değdi? Bu adam ölmüş görmüyor musun?

-Yine de değdi Çünkü yanına ulaştığımda henüz sağdı Onun son sözlerini duymak, dünyalara bedeldi benim içim

Ve hıçkırarak arkadaşının son sözlerini tekrarladı:

-Geleceğini biliyordum… Geleceğini biliyordum…


3 Ders: Güven vermek önemlidir Güven duymak önemlidir Duyulan güveni boşa çıkarmamak daha da önemlidir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.