Hakikat |
03-30-2007 | #1 |
[KAPLAN]
|
Hakikat1 Bir işin doğrusu, gerçek, asıl, esas: "Fakat ben başka bir şey yapacağım, bir şey ki bütün hakikatleri önüme serecek" 2 Gerçeklik: "Dünyanın döndüğü bir hakikattir" 3 zarf Gerçekten: "Beni oyaladı lakin hakikat adamakıllı içerlemiş" |
03-30-2007 | #2 |
ctn_86
|
# #303721 !? # "dunyanin en kisa felsefe tarihi mo 5 yyda hakikat: bilmiyoruz ms 8 yyda hakikat: biliyoruz ms 18 yyda hakikat: bilebiliriz ms 19 yyda hakikat: bilebilir miyiz? ms 20 yyda hakikat: bilemeyiz ms 21 yyda hakikat: bilmeli miyiz?" _______ tasavvufta erenlerin, dervişlerin peşine düşüp de kurda kuşa karıştığı kavram en çok aranan, bulmak için en çok yol yürünen, her defasında bambaşka bir diyarda ama aynı ayna, su, cam yansımasında beliren, hikmeti sırrı yol almaktan geçen tasavvufta kişinin ulaşabileceği dört ana mertebeden üçüncüsü sıralama şöyledir: şeriat tarikat hakikat marifet |
03-30-2007 | #3 |
ctn_86
|
adamın biri bir veliye gider der ki: -efendim bana şeriat, tarikat ve hakikati anlatır mısınız? veli ona: -caminin avlusuna git orada yan yana abdest alan üç adam görürsün üçünün de ensesine birer tokat at sonra gel der adam gider, denileni yapar ilk adama tokat attığında adam kalkar ve tokata ayniyle karşılık verir bir tokat da o atar adamımıza ikinci adama tokat atar, adam dönüp bakar, ama abdest almaya devam eder üçüncü adama tokat attığında ise adam dönüp de bakmaz bile abdest almasına devam eder adamımız bir şey anlamamıştır veli zata gider ve olanları anlatır, fakat izah ister veli ona: -bak evladım ilk adam şeriat mertebesini temsil eder şeriatta ceza, suçun cinsindendir sen tokat attın, adam da aynı tokadı sana iade etti ikinci adam tarikattir tarikat yoluna giren insan başına her şeyin allah'tan geldiği fikrine sahiptir fakat kimin vesile olduğuna baktı üçüncü adam ise hakikati temsil eder onun için vesile falan mühim değil gelen tokadın allah'tan geldiğini bildi ve onun tefekkürüne daldı kimin tokat attığına bakmadı bile _____ necip fazıl kısakürek şiiri: allah ' a hakikatten yola çıkmak, meşakkat ; allah ' tan yola çıkıp varılan $ey , hakikat |
|