Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
evliya, istermisiniz, olmak

Evliya Olmak İstermisiniz ?

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Evliya Olmak İstermisiniz ?



Evliya Olmak İstermisiniz ?

ALLAH DOSTLARI için büyük bir müjde içeren bu âyetler aynı zamanda bizim alışageldiğimizden daha farklı bir “evliya” tanımı yapıyor

“Allah dostları” olarak tercüme ettiğimiz sözcüğün âyetteki aslı “evliyaullah”tır Evliya ise veli sözcüğünün çoğuludur ki bu sözcüğün buradaki anlamına en yakın mânâyı “dost” kelimesi dile getiriyor Böylece evliya için “Allah dostları” tabirini kullanmakla hem âyetin anlamına yaklaşmış hem de bizim “evliya”dan anlamamız gereken mânâyı ifade etmiş oluyoruz

Evliya dendiği zaman bizim hayalimizde canlanan insanlar da Allah dostları tanımına girmekle beraber onlar bizim dikkatimizi çeken daha başka belirgin özelliklere sahiptir Biz evliyayı daha ziyade olağanüstü işler yapan insanlar olarak biliriz Dillerde dolaşan evliya menkıbelerinin çoğunluğu da bu özellikler üzerinde vurgu yapan menkıbelerdir O kadar ki eğer bir insan evliyaullahtan ise bizim anlayışımıza göre o insanın birtakım kerametler göstermesi olağanüstü beceriler sergilemesi gerekir; bunu yapmayanı biz de evliya saymakta zorlanırız

Fakat bu sonradan ortaya çıkmış ve zaman içinde yaygınlaşmış bir anlayıştır Halk kitlelerinin olağanüstülüklere karşı bir meyli vardır Allahın veli kullarına zaman zaman bağışladığı bazı olağanüstü haller de bu yüzden halkın dikkatini toplamış sonunda evliya kavramı keramet ile neredeyse özdeşleşecek duruma gelmiştir

Kurânımız ise bu âyetlerde evliyayı daha farklı bir şekilde tanımlıyor ve onların “iman eden ve takvâya sarılan kimseler” olduklarını bildiriyor Böylece evliya olarak anılabilecek kimsede iki özellik arıyor:

(1) iman

(2) takvâ

Bu özelliklerden imanın ne olduğunu biliyoruz Takvâya gelince:

Genel anlamıyla “korunmak sakınmak” şeklinde tanımlayabileceğimiz bu sözcük bir Kurân kavramı olarak “Allahın buyruk ve yasaklarına karşı gelmekten kaçınmak bu suretle kendi davranışlarının kötü sonuçlarından korunmak” anlamını ifade etmektedir

Kurânda takvâ sahiplerini tanımlayan âyetler de vardır Bu âyetler çeşitli seviyelerdeki takvâ mertebelerini ifade ederler Meselâ Bakara Sûresinin 2-4 âyetleri takvâ sahiplerini “iman eden namaz kılan ve zekât veren kimseler” olarak tanımlarken Âl-i İmrân Sûresinin 133-135 âyetlerinde bu özelliklere şunlar da eklenmiştir:

- bollukta olduğu gibi darlıkta da Allah için harcamak

- öfkesini yutmak

- insanları bağışlamak

- günahta ısrar etmeyip Allahtan bağışlama istemek

Daha başka âyetlerde takvâ sahiplerinin bunlardan başka özellikleri de sayılmaktadır Bu farklı tanımlar farklı takvâ mertebelerini farklı takvâ mertebeleri de Allah dostlarının farklı mertebelerini ifade etmektedir Namazını kılan zekâtını veren kimse Rabbinin emirlerine uymak suretiyle korunmuş takvâya sarılmış bir kimsedir Ama zekâtını verdikten başka darlıkta da bağışlayabilen kimse bunun daha da ötesine geçmiş daha üst seviyede bir takvâya erişmiş demektir Buna bir de öfkesini yutmak insanları bağışlamak gibi üstün ahlâk özelliklerini ekleyebilen kimsenin takvâsı ise hiç şüphe yok ki daha da üst bir seviyededir

Takvâda mertebeler bulunduğuna göre takvâ sahibi olmak anlamına gelen “evliyalıkta” da mertebelerin bulunması gerekir Onun için “Takvâya sarılsam ben de evliya olur muyum?” sorusuna verilecek cevap “Evet” olacaktır Ancak bu bizim de bir Abdülkadir Geylânî olduğumuz anlamına gelmez İman eden ve Allahın buyruk ve yasaklarına elinden geldiğince uymaya çalışan kimse elbette ki Allahın dostları arasındadır ve bu âyetin müjdesinden elbette bir paya sahiptir Bir filiz de koca bir çınar ağacı da aynı mahiyete sahip olmakla birlikte o mahiyetten eşit paya sahip değillerdir Bir avuç deniz suyu ile koca bir deniz arasında da mahiyet birliğiyle birlikte pek büyük bir “mertebe” farkı vardır İnsanın da eline geçecek olan kendi çalışmasının karşılığıdır; ne kadar çok çalışır ve takvâda ne kadar ileri giderse Allah dostluğunda da o kadar yükselmiş olacaktır Yalnız şu kadarını bilelim:

İman sahibi olduktan ve takvâdan da bir payımız bulunduktan sonra âyetin tanımına göre biz de Allah dostları arasındayız demektir

İşte bu müjde bize bu dostluğu daha da pekiştirmek ve daha ileri mertebelere erişmek için çalışmak şevkini kamçılamalıdır Kamçılanmak ümidi ile

alıntıdır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.