|
|
Konu Araçları |
ait, defterindeki, dönemine, kaydı, taputahhir, vakıf, yavuz |
Yavuz Dönemine Ait Tapu-Tahhir Defterindeki Vakıf Kaydı |
11-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Yavuz Dönemine Ait Tapu-Tahhir Defterindeki Vakıf KaydıBu senedin muhtevasındaki emir, Hz Ömer devrinde Filistin Arazisi müslümanlar tarafından fethedildiği zaman yerine getirilmiştir Hz Peygamber'in yazdırdığı deri parçası (intaâi şerif), Temim Dari ailesinin elinde mevcut olduğu ve bunu bizzat gördüklerini tarihçiler zikr etmektedirler[2] Aslında bir temlikî ikta tasarrufu olan bu tasarruf ebediyyen kaydıyla yapıldığı için vakıf haline gelmiştir Filistin toprakları, 922/1517 yılında Osmanlı Devletinin eline geçmiş ve Filistin'deki şehirler birer Liva olarak Şam vilayetine bağlanmıştır 1527 yılından itibaren bu çevrede fethedilen arazinin tapu-tahrirleri yani tapu kadastrosu, bugün bile hayal edemeyeceğimiz modern bir tarzda yapılmaya başlanmıştır Bu defterlere, her mahaldeki vergi mükellefleri, vergiden muaf olanların adları, arazinin kimin dirliği, mülkü yahut vakfı olduğu yazılmıştır: Şahıs veya arazilerden vergiden muaf olanların muafiyet sebebi ve ilgili fermanın kaydı düşülerek işlenmiştir Her tapu-tahrir defterinin başına ait olduğu sancak veya eyalete ait hususî bir Kanunnâme varsa o kanunun metni yazılmıştır[3] İşte Filistin arazisinin tapu-tahriri yapılırken Hz Peygamber'in Temim Dâri ailesine yaptığı vakıf araziye sıra gelmiştir Osmanlı padişahlarının fermanıyla bütün vakıflara gösterilen hürmet, buna da fazlasıyla gösterilmiştir Hz Peygamberin deri üzerine yazdırdığı senet ve ilgili kayıtlar esas alınarak Osmanlı Tapu Tahrir defterlerine bu arazi Hz Peygamber'in vakfı olarak kayda geçmiştir Kanunî zamanında yazılan bir 980/1572 tarihli ve 522 nolu Tapu Tahrir Defterinde mevcut olan ve bugün Başbakanlık Osmanlı Arşivinde bulunan bu kayıt aynen şöyledir: "Bütün Peygamberlerin seyyidi; Âlemlerin Rabbi olan Allah (CC)'ın habibi; Arap ve Acemin efendisi; Mekke ve Harem'in imamı olan Hâşim oğlu Abd-i Menaf oğlu Abdülmuttalip oğlu Abdullah oğlu Muhammed'in (üzerine salât ü selâm olsun) Ensâr'dan Temim Dari, evladı, evladının evladı, zürriyetleri ve bütün nesil ve neseplerine yapılan vakfın, Hz Peygamberin yazılı emri ve Ali Beg Evkâfı kayıtları gereğince kaydedilen suretidir Halilü-Rahman'a Tâbi Beyt-i Aynun Köyü Tamamen Habrun ve Sarra Diye Bilinen Halilür-Rahman Şehrine ait Arazi Tamamen Halilür-Rahman'a Tâbi Mertun Mezreası Tamamen Halilür-Rahman Şehrinde 65 adet Temim Vakfı Diye Bilinen Dükkânlar[4]" Osmanlı tapu-kadastro sisteminin bir nümunesi olarak takdim ettiğimiz bu belge, Osmanlı Devleti'nin vakıf müessesesine verdiği ehemmiyeti ve fethettikleri topraklar üzerinde icra ettikleri tapu-kadastro işlemlerinin mükemmelliğini açıkça göstermektedir Osmanlı Devletinin büyük bir itina ile muhafaza ettiği Vakıflar, müslim-gayri müslim, yerli ve yabancı herkese karşı dermeyan edilebilen müslüman toprakların tapusu haline gelmiştir Vakıf, Allah (CC) ve insan sevgisinden doğan mukaddes bir müessesedir Osmanlı Devletinin bu tutumu kendileri hakkında diğer müslümanların da takdirlerini celb etmiştir Bir Hanefî hukukçusu olan Hamevinin şu sözleri enteresan olduğu kadar çok da manidardır: "Osmanoğulları ehl-i keşif ve irfanın kitaplarında sahabeden sonra en âdil devlet adamlarıdır diye tavsif edilmektedirler"[5] |
|