Bitkilerle İlgili Önemli Notlar |
10-19-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bitkilerle İlgili Önemli NotlarBitkilerin varlığı yeryüzündeki canlılığın devamı için vazgeçilmezdir İnsan yaşamı için en önemli unsurlar oksijen, su ve besin maddeleridir Bu temel maddelerin yeryüzündeki dengesini sağlayan en önemli faktör yeşil bitkilerdir Ancak bitkileri kullanırken de dikkatli olmak gerekiyor ANASON: Anavatanının Akdeniz sahilleri olmasına karşın her iklimde yetişir Temmuz ve ağustos aylarında toplanır ANDIZ OTU: Çayırlarda, orman kenarlarında , çalılıklarda yetiştirildiği gibi bahçelerde de özel olarak yetiştirilir ARDIÇ: Ovalarda, tarlalarda, dağlık bölgelerde yetişir ARPA: Dünyanın her tarafında yetiştirilir ASMA: Asma özelikle sıcak bölgelerde yetişir Dünyada insanlar tarafından ilk yetiştirilen bitki olduğu sanılmaktadır Üç binin üzerinde çeşidi vardır AŞK OTU: Ege bölgesindeki sık rastlanan aşk otunun ilkbaharda kökü, ekim ayında ise gövdesi ve tohumları kullanılır AT KESTANESİ: Mayıs ve ağustos aylarında yapraklarından, eylül-ekim aylarında meyvelerinden, mart, eylül ve ekim aylarında ise kabuklarından yararlanılır At kestanesinden iki şekilde yararlanabilirsiniz: Bir yemek kaşığı ince kıyılmış at kestanesi kabuğu 2 bardak kaynar suya bırakılarak bir müddet bekletildikten sonra yudum, yudum içilir 1 kg At kestanesi meyvesi ezilerek kaynatıldıktan sonra banyo suyuna ilave edilir AYÇİÇEĞİ: Soğuk presle elde edilen ayçiçek yağını 10-15 dakika yani ağzınızda beyaz hale gelene kadar gargara yapmak gerekir AYRIK OTU: Yol kenarlarında, çayırlarda, bahçe ve tarlalarda bol miktarda bulunur En çok kullanılan yeri toprak altında kalan gövdesidir AYVA: Kabızlık çekenler ve yüksek tansiyonu olanlar yememelidir BADEM: Tatlı ve acı çekirdekli olamk üzere iki türü vardır Acı olanı çok zehirlidir Altmış tanesi yetişkin bir insanı öldürmeye yeterlidir Tatlı bademyağı ise zehirsizdir Acıbadem %50, tatlı badem ise %65 oranında yağ ihtiva eder Ayrıca tatlı bademde E vitamini vardır BAKLA: Baklagillerden yurdumuzda çok iyi tanınan tazeyken kabuğuyla, kuruyken taneleri pişirilerek yenen hazmı kolay ve besleyici bir bitkidir BALLI BABA: Yol kenarlarında, çalılıklarda, duvar diplerinde, kuytu yerlerde yetişit Mayıs ve haziran aylarında çiçek açar Yaprakları ısırgana benzer BAMYA: Yaprakları asma yaprağına benzeyen, hepimizin bildiği ve severek yediğimiz bamya, aynı zamanda çok da şifalıdır BEŞ PARMAK OTU - KAZ OTU - GÜMÜŞ OTU: Bahçelerde, tarlalarda ve fundalıklarda yetişir Bu bitkinin rozet şeklinde toplanmış gümüş rengi yaprakları vardır O nedenle gümüş otu da denir Yaprakları temmuz ve ağustosta toplanıp kurutulur BİBER: Biçimine, rengine ve tadına göre sivri, dolmalık, yeşil, kırmızı biber gibi çeşitli adlar alır Bibere acı olma vasfını veren (CAPSAICIN) adlı bir maddedir Bu maddenin bir gramı bir ton suyu acılaştırmaya yeterlidir Bu madde mide suyunun oluşumunu ve kan dolaşımını sağlar Not: Çok miktarda yenilen biber hem zehirlenmelere neden olur hem de mide ve bağırsak tahrişlerine yol açar Halsizlik ve mide bulantısı oluşturur Ayrıca karaciğer ve böbrek rahatsızlıklarına da neden olabilir O nedenle az ve seyrek yanirse yararlıdır BİBERİYE: Fundalıklarda ve çalılıklarda bol miktarda yetişir BİRA MAYASI: Bitkilerin küfler sınıfındandır BÖĞÜRTLEN: Ormanlarda, çalılıklarda, fundalıklarda yol kenarlarında kendi kendine yetiştiği gibi bahçelerde de yetiştirilir CEVİZ VE CEVİZ YAPRAĞI: Cevizin yeşil, ham meyvelerinde bol miktarda C vitamini vardır Örneğin; bir meyve içinde 1,5 gram gibi çok yüksek oranda C vitamini vardır ayrıca B vtamini de içerir CİVAN PERÇEMİ: Papatya gibi CHAM-AZULEN adlı aktif bir madde ve ACHİLLEİN ihtiva eder Fazla miktarda tüketimi zehirleyici olduğundan doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır ÇALI KAVAĞI: Taşlık arazilerde ve Akdeniz sahillerinde yetişir ÇAM AĞACI: Çam filizleri terebentin yağı içerdiği için fazla tüketimi zararlıdır ÇAYIR PAPATYASI: Çayırlarda, otlaklarda bol miktarda bulunur Mart ve Eylül ayları arasında açar ÇENTİYANE ÇİÇEĞİ: Genellikle dağlarda rastlanan Çentiyane çiçeği, sonbaharda toplanır Çentiyane çiçeğinden yapılan ilaçlar kati surette yemeklerden yarım saat evvel alınmalıdır Çentiyane çiçeği kökü yenirken önce hoş kokulu ve tatlıdır, sonra acılaşır Bir gram çentiyane çiçeği kökü 20 litre suyu acılaştırabilecek niteliktedir ÇİLEK: Fundalıklarda, orman kenarlarında ve ormanlarda yetiştiği gibi ekimi de yapılır DOMATES: Domatesten tam olarak yararlabilmek için daima çiğ yemelidir DUT AĞACI: Ülkemizde bol miktarda yetişir Beyaz ve kara dut olmak üzere iki çeşittir Kara duttan yapılan şurup, küçük çocuklarda oluşan pamukçukların tedavisinde kullanılmamalıdır Ekşi olduğu için zararlı olur EKŞİ YONCA: Daha çok dağlık bölgelerde görülür Duvar diplerinde ve çalılıklarda yetişir ELMA: Elma, bol miktarda vitamin ve madeni tuz içerir Metobolizma rahatsızlıklarını önler, vücuda enerji verir, sinirleri teskin eder ENGİNAR: Tarla ve bahçelerde yetiştirilir ERİK: Pek çok çeşidi vardır ERKEÇ SAKALI: Nemli çayırlarda, ormanlarda, sahillerde ve çalılıklarda yetişen, dalları sağlam ve sert bir bitkidir Fasulye taneleri kaynamakla yok olan zehirli bir madde içerir Bu nedenle çiğ yendiğinde ishale ve kusmaya yol açar FINDIK: Aşrı fındık tüketimi tansiyon yükseltici etki yapar FRENK MAYDANOZ: Bahçelerde yetiştirilir Kendiliğinden yetişen yabaniside vardır GREYFURT: İlaçların vücuda etkisini arttırdığı için bazı antibiyotiklerle beraber alımı tehlikeli olabilir GÜVERCİN KÖKÜ: Daha ziyade kökü kullanılan bir bitkidir On gram kök bir litre suda çay gibi haşlanarak günde sadece iki çorba kaşığı içilebilir Fazla kullanımı hazım borusu, mide ve bağırsakları zedeleyeceğinden verilen ölçüde kullanılması gerekir |
Bitkilerle İlgili Önemli Notlar |
10-19-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bitkilerle İlgili Önemli NotlarHARDAL: Beyaz ve siyah hardal olmak üzere iki türü vardır Hekimlikte siyah hardal kullanılır Hardal; hardal lapası, hardal banyosu ve hardal yakısı olarak üç biçimde vücuda uygulanır İçten ve dıştan çok miktarda kullanılan kara hardal zehirlenmelere ve tahrişlere neden olur Bu nedenle vücuda sürülen kara hardal yağı acı hissi vermeye başlar başlamaz derhak yıkanmalıdır HAŞHAŞ: Ülkemizde çok yetişir Haşhaş kapsülleri zehirlidir Uyuşturucu niteliği vardır, bağımlılık yapan maddeler içerdiği için kullanımı kullanımı tehlikelidir Ancak, haşhaş tohumlarından elde edilen haşhaş yağı mutfaklarda bile kullanılabilecek nitelikte ve zehirsizdir Çocukları uyutmak için haşhaş tohumunu torbalara koyup meme olarak vermek son derece sakıncalıdır HAVUÇ: Havuç, C, B1, B2 vitaminleri ile özellikle A vitamini bakımından zengindir HERCAİ MENEKŞE: Çit kenarları, çalılıklar, orman kenarları, çayırlar, bahçe ve tarlalarda bulunur Çayı çok içildiğinde mide bulantısı yapar HİNTYAĞI AĞACI: Tropik ormanlarda bulunur Tohumlarından, elde edilen hintyağı, dünyada bilinen ilk müshil ilacıdır Günümüzde eczanelerde satılmaktadır Deri hastalıklarından muzdarip olanlar hintyağı kesinlikle kullanmamalıdırlar HİNT SAFRANI: Ülkemizde az yetişir Çok alınan hint safranı mide ekşimesine, hatta mide ülserine neden olabilir HURMA: Bol miktarda şeker içerir Yaprakları sebze olarak yenir HUŞ AĞACI: Nemli topraklarda, ormanlarda ve koruluklarda bulunur, bahçelerde de yetiştirilir IHLAMUR: Dünyanın her yerinde bilinir ve yetişir Yaz ve kış ıhlamuru diye iki türü vardır Ihlamur ağacının kabuğunun altındaki lifler son derece etkilidir Bu lifler döğülerek hamur haline getirilirse, yaraların tedavisinde etkili olur Yğze sürüldüğünde ergenlik çıbanlarını yok eder ISIRGAN OTU: A ve C vitamini içerir ISPANAK: Ispanağın içerdiği vitaminlerden yararlanmak için daima taze ve çiğ yemelidir Pişirildiğinde, uzun zaman bekletildiğinde ve tekrar ısıtıldığında C vitamini kaybolur ve zararlı maddeler oluşur İNCİR: Ülkemizde en iyi türlerinden bol miktarda yetişir KAHVE: Kahve insanı diri tutar İçerdiği kafein maddesi damarları açarak düşünmeyi kolaylaştırır, beynin çalışmasını hızlandırır Oruçlu günlerde sahurda kahve içenler susamayı önlemiş olurlar Çok miktarda içildiği zaman kalbe zarar verir Yüksek tansiyonu olanlara önerilmez KANARYA OTU: Yol kenarlarında, çöplüklerde ve kurak arazide bulunur KANTARON: Otun çiçek açma zamanı toplanması gerekir, çünkü içindeki aktif maddeler çiçek açma zamanı en yüksek orana ulaşırlar KARABİBER: Fazla karabiber mide cidarını ve boğazı tahriş edeceği için zararlıdır Dikkatli kullanılmalıdır KARADUT: Ülkemizde çok bilinen ve her yerde yetişen bir meyvedir KARA KAFES: Nemli ve çukur yerlerde yetişir KARALAHANA: Bol miktarda C vitamini içerir KARANFİL AĞACI: Sıcak iklimi ve rutubetli deniz havası olan yerlerde yetişir KARANFİL ÇİÇEĞİ: Nemli ve kuytu ormanlar, gölgelik çalılıklarda bulunur KARNABAHAR: Ülkemizde de yetiştirilen bir bitkidir KAVUN: İçinde A, B, C vitaminleri, meyve şekeri, azotlu ve yağlı maddeler bulunur %95'i sudur KEDİ OTU: Nemli ve seyrek ormanlar, akarsu kenarları, çalılıklar ve sahillerde yetişir Çok kötü kokulu bir bitkidir Çok kötü kokulu olduğu için mide bulandırmasını önlemek amacıyla sabah aç karnına alınmalıdır Baş ağrısı ve halsizlik yaptığından az kullanılmalıdır KEKİK: Salgıları arttırıcı etkisi nedeniyle ülser ve gastiriti olanlara olumsuz etki yapar Ayrıca hamilelere ve guatr olanlara da tavsiye edilmez KETEN: Keten tohumu bol miktarda F vitamini içerir Keten yağında bulunan linolasidi alerji, kalp krizi ve beyin kanamalarını engelliyicidir KIZILCIK: Kızılcıkgillerden kızılcık ağacının meyvesidir Buruk bir tadı vardır KIRMIZI BİBER: İştah açıcı ve mikrop öldürücü özelliği vardır KİRAZ Ülkemizde çok yetişen ve çok eski zamanlardan beri bilinen bir meyvedir Kiraz yedikten sonra su ve süt içilmemelidir Özellikle midesi zayıf olanlar kirazı ekmekle birlikte yemelidirler KİŞNİŞ: Ülkemizde bahçelerde yetiştirilen ve doğal olarak da bulunan bir bitkidir KUŞBURNU: Yurdumuzda özellikle Ege'de seyrek ormanlarda, yol kenarları ve çalılıklarda bulunur KUŞKONMAZ: Cildi sorunlu olanlar kuşkonmazdan faydalanabilirler LABADA: Yurdumuzda bağ ve bahçelerde kendiliğinden yetişir Çok çeşidi vardır Kökü uzun ve kalındır LAHANA: Ülkemizde çok tüketilen bir besin maddesidir En makbul olanı beyaz ve göbekli olanıdır Guatr rahatsızlığı olanlar lahana yememelidir MAYDANOZ: Böbreklerinde iltihap olanlar maydanoz yememelidirler MELEK OTU: Nemli topraklarda, nehir kenarı, sahil ve çukur yerlerde bulunan güzel kokulu bir bitkidir MELİSA: Dağlarda ve kırlarda kendiliğinden yetişen güzel kokulu bir bitkidir MEYAN KÖKÜ: En işe yarayan yeri köküdür Çok miktarda kullanılan meyan kökü ödemlere ve tansiyon yükselmesine neden olur Nefes borusu rahatsızlıklarına yol açabilir Bu balımdan meyan kökü muhakkak bir doktor kontrolünde kullanılmalıdır MİNE ÇİÇEĞİ: Yol kenarlarında, bayırlarda bol miktarda bulunur Mine çiçeği ile yıkanan çillerde azalma görülür MİSK OTU: Yol kenarlarında, rüzgar almayan yerlerde yetişir Güzel kokusu vardır MÜRVER AĞACI: Meyveleri bol miktarda C vitamini içerir MUZ: Muz bazı bünyelerde alerjik döküntü yapabilir NAR: Nar kökü ve kabuğu, içindeki etken maddeler nedeniyle zararlı ve zehirleyici etki yapabilir Bu nedenle kullanırken ölçülü davranmak gerekir NOHUT: Yurdumuzda ve dünyanın her tarafında yetiştirilir OĞUL OTU: Akdeniz bölgesinde bulunan kokusu limona benzeyen bir bitkidir PEYGAMBER ÇİÇEĞİ: Buğday ve arpa tarlalarında yabani olarak bulunur PIRASA: Bahçelerde yetiştirilen bir kış sebzesidir ŞEFTALİ: Şeftali çekirdeklerinde çok etkin bir zehir vardır ÜZERLİK OTU: Üzerlik otundan yapılan çay açık olmalı ve en az günde iki bardak içilmelidir Aksi takdirde zaralı olur Hamile kadınlar üzerlik otunu hiçbir biçimde kullanmamalıdır |
|