Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bağlaç, örnekleri

Bağlaç Nedir? Bağlaç Örnekleri

Eski 10-28-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bağlaç Nedir? Bağlaç Örnekleri



Bağlaçlar veya rabıt edatları, sözcükleri, sözcük gruplarını veya cümleleri biçim veya anlam yönüyle birbirine bağlayan edatlardır: ve, veya, ile, ama, de (da) [1], ancak, belki, çünkü, eğer, hâlbuki, hiç değilse, ise, ki, lâkin, meğer, nasıl ki, öyle, öyle ki, sanki, şu var ki, tâ, üstelik, yahut, yalnız, yani, yoksa, zira gibi İfadeleri, ilgi ve önem sırasına koyarak düzenlememize yardımcı olurlar

Bağlaçların kendi başlarına anlamları yoktur Yer aldıkları cümlenin çeşitli bölümleri arasında anlam ve biçim bakımından bağlantı kurarlar Cümlelerde sıralama bağlaçlar sayesinde yapılır Cümleler arasında konu ve anlatım bütünlüğü sağlamak için kullanılırlar

Türkçe'de bağlaçlar yapı bakımından yalın, türemiş, bileşik ve öbekleşmiş bağlaçlar olmak üzere dört kümeye ayrılır

Yapılarına göre bağlaçlar

Yalın bağlaçlar
Yalın bağlaçlar, herhangi bir ek almamış ya da bir sözcükle birleşmemiş basit sözcüklerdir Kök halindeki ve, ama, ile, eğer, de, hem, yani gibi sözcükler bu tür bağlaçlardırBu tür baglaclar genelde yalın kullanılır yalın kullanılan bağlaçlarda yalın kullanılır

Türemiş bağlaçlar

Türemiş bağlaçlar, isim ya da fiil soylu sözcüklerden türetilmişlerdir: üstelik, örneğin, kısacası, gerçekten, anlaşılan vb gibi

Bileşik bağlaçlar

Bileşik bağlaçlar öyleyse, yoksa, nitekim, sanki, oysa, kim bilir gibi sözcüklerdir ve bunlar iki ayrı sözcüğün birleşmesinden oluşur Bileşik bağlaçları oluşturan sözcüklerin her zaman bağlaç türünden olmaları gerekmez Örneğin kim bilir bağlacındaki "kim" zamir, "bilir" ise bir çekimli fiildir Sanki bağlacı ise "san" (san-mak) fiil kökü ile "ki" bağlacının birleşmesinden oluşmuştur

Öbekleşmiş bağlaçlar

Öbekleşmiş bağlaçlar ayrı ayrı sözcüklerin bir arada kullanılmasıyla ortaya çıkar Bazen ya da, hem de gibi iki bağlacın yan yana kullanılmasıyla da öbekleşmiş bağlaç oluşabilir Bazen ki bağlacıyla birlikte bir bağlaç öbeği oluştuğu da olur; nerde kaldı ki, değil mi ki böyle oluşmuş bağlaçlardır Başka bir deyişle, sözün kısası, bir bakıma gibi tamlamalar bağlaç işlevi de görürler Gel gelelim, ne bileyim, zorla değil ya gibi bazı kısa cümleler de kalıplaşarak bağlaç niteliği kazanabilir Öbekleşmiş bağlaçlardan yinelemeli bağlaçlar da çok yaygın olarak kullanılır Bunlara ya ya , hem hem , ister ister , gerek gerek(se) , ne ne , ama ama gibi bağlaçlar örnek gösterilebilir Örneğin:

"ister gel ister "ya bugün gel ya yarın", "ne sevdiğin belli ne sevmediğin"

Kullanılışlarına göre bağlaçlar=

Sıralama bağlaçları

İki sözcüğün arasına girerek arka arkaya gelen unsurları bağlamaya yarayan dahi, ile, ilâ, ve edatlarıdır: Karagöz ile Hacivat, Suç ve Ceza vb

Denkleştirme bağlaçları

İki sözcük, sözcük grubu veya cümlenin arasına girerek birbirinin yerini tutabilecek iki unsuru birbiriyle denkleştirme, karşılaştırma ilgisiyle bağlayan veya, veyahut, ya, yahut edatlarıdır: kavun veya karpuz, masa veya sıra, seni böyle gören ya deli diyecek ya gülüp geçecek vb

Karşılaştırma bağlaçları

Karşılaştırılan grupları veya unsurları, mukayese ilgisiyle bağlayan amaama, da(de)da(de), gerekgerek, haha, hemhem, isterister, nene, yaya gibi bağlaçlardır

Ama haklı ama haksız herkese itiraz eder Eyere de yakışır semere de Gerek fakir gerek zengin olsun Ha Kel Hasan ha Hasan kel Hem suçlu hem güçlü İster öldür ister güldür Ne şair yaş döker ne âşık ağlar *(FNafiz) Ya o zaman yalan söyledi ya şimdi

Bu edatlar, karşılaştırılan unsurlardan biri, hepsi veya hiçbiri ifadesiyle üç türlü işlevi yerine getirirler:

Ya akıl ver ya para Ya paranı ya canını (birini)

Hem kel hem fodul (hepsi)

Ne kızı veriyor ne dünürü küstürüyor (hiçbiri)

Başa gelen bağlaçlar

Cümleler arasında türlü anlam ilgileri kurarak onları birbirine bağlayan edatlardır: âdeta, ama, ancak, bari, belki, binaenaleyh, çünkü, eğer, fakat, gerçi, güya, hakeza, hâlbuki, hatta, hazır, hele, illâ, illâ ki, kaldı ki, keşke, keza, lâkin, madem, mademki, mamafih, meğerki, nasıl ki, nitekim, oysa ki, öyle ki, sanki, şayet, şöyle ki, tâ ki, üstelik, yalnız, yani, yeter ki, yoksa, zaten, zati gibi

Örnekler: O zamanlar çok okuyordum Daha sekiz yaşındayken roman okumaya başlamıştım / Turgut’un kaza yaptığını biliyorum Fakat bunu sana kim söyledi? / Düğününe beni davet etmedi Hâlbuki ben hediyesini bile almıştım / Bugünlerde dürüst davranmıyor Mamafih bu sözler aramızda kal*sın / Üç gündür yataktan çıkamıyor Zaten son zamanlarda hiç ayağa kalkamı*yordu

Cümle başı edatlarının kullanıldığı yere göre cümleleri hangi ilgiyle bağladığına dikkat edilmelidir

Sona gelen bağlaçlar

bile, da (de), dahi, değil, ise, ki, ya gibi edatlardır Bunlardan bile, da (de), dahi, ise, ya edatları sözcüğü önceki unsurlara; değil, ki edatları getirildiği sözcüğü sonraki unsurlara bağlar Bu edatların pek çoğunda kuvvetlendirme ifadesi de vardır: Baksan a! Ben de özledim Sağır Sultan bile duydu Bu da geçer yahu! Hele bir nefes alayım da Adam sen de Sorsam mı ki* Böyle de yatılmaz ki Onlar şehirliydi biz ise köylüydük (İse edatı, şart kipi ekiyle karıştırılmamalıdır) Yorgun değilsin ya Ev kira değil ya varsın küçük olsun vb

Cümle dışında kullanılışlarına örnekler

Bağlaçlar, cümle içerisinde eşgörevli, eşdeğerli ya da birbiriyle ilgili öğeleri birbirine bağlarlar "Kerim ve Sinan aynı işi yapıyorlardı; ama Kerim’in geliri Sinan'ınkinden yüksekti" cümlesindeki ve bağlacı, ilk cümleciğin ortak yüklemli özneleri olan eşdeğerli iki sözcüğü birbirine bağlamakta, ama bağlacı da iki cümleciği birbiriyle ilişkilendirmektedir Her iki cümlecik de aslında, özne ve yüklemleri bulunan bağımsız birer cümledir Bu iki cümle arasındaki anlam ilişkisinin varlığı, ama bağlacıyla ortaya çıkmaktadır

Öznesi, yüklemi ya da tümleci ortak olan cümlelerde, eşgörevli öğeleri bağlamak için yinelemeli bağlaçlar da kullanılabilir:

"Semih hem yiyor, hem söyleniyordu", "İstanbul’un kışını da yazını da sevmem"
"İsmet ne armut ne de elma toplayabildi" örneğinde ne ve ne de bağlaçları cümleye olumsuz anlam yüklediğinden, yüklem olumlu durumda kullanılır Ama yüklemden önce, cümlenin taşıdığı olumsuz anlamı pekiştiren hiç, hiçbir, pek gibi zarflar kullanılırsa, yüklemin olumsuz olması gerekir: "hiç kimse okula gelmedi", "İpek yemeği pek sevmedi"

Bağlaçlar, aralarında anlam ilişkisi bulunan cümle öğelerini bağlama işlevi de görürler:

"Bu filmin Türkiye’de gösterilmediğini sanıyordum, oysa yanılmışım" cümlesindeki oysa, böyle bir işlevi yerine getirmektedir
Bu tür cümlelerdeki cümleciklerin özneleri ayrı da olabilir:

"Kiracı evin balkonunun olmadığını söylüyordu, nitekim bunu ev sahibi de doğruladı"
Bağlaçlar cümle öğelerinin önünde ya da arkasında yer alırlar Bazı bağlaçlar cümlede sıfat ya da zarf olarak da kullanılabilir

"Bir kedi ancak bu kadar kıvrak olabilir" cümlesindeki ancak, özneyi nitelediği için sıfat işlevi yüklenmiştir
"Şimdi evde olması gerekirken ancak gidebildi" cümlesinde aynı sözcük zarf olarak kullanılmıştır Burada ancak sözcüğü cümlenin yüklemini zaman bildirerek nitelemektedir
"Ev çok genişti; ancak Demet kısa sürede boyadı" cümlesinde ise ancak bir bağlaç olarak kullanılmıştır
Bazı bağlaçlar özel biçimlerde kullanılır Örneğin ki, de, ise bağlaçları, bazen yalnızca özneyi pekiştirir:

"Sen ki ödevin olduğunu biliyorsun, nasıl olur da bunu yapmazsın?", "o da bu işleri iyi bilir, değil mi?" "ev ise yeşillikler içindeydi" Son örnektekine benzer cümlelerde ise bağlacı özneyle bitişik de yazılabilir ("ev ise" yerine "evse") de ve da bağlaçları her zaman ayrı yazılır ve te veya ta şeklinde yazılamazlar
Ki bağlacının bir işlevi de, birleşik cümlelerde yan cümleciği ana cümleciğe bağlamaktır: "Eve geldiğimde gördüm ki musluk açık kalmış"

Alıntı Yaparak Cevapla

Bağlaç Nedir? Bağlaç Örnekleri

Eski 10-28-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bağlaç Nedir? Bağlaç Örnekleri



Bağlaç

Bağlaçlar veya rabıt edatları, sözcükleri, sözcük gruplarını veya cümleleri biçim veya anlam yönüyle birbirine bağlayan edatlardır: ve, veya, ile, ama, de (da) , ancak, belki, çünkü, eğer, hâlbuki, hiç değilse, ise, ki, lâkin, meğer, nasıl ki, öyle, öyle ki, sanki, şu var ki, tâ, üstelik, yahut, yalnız, yani, yoksa, zira gibi İfadeleri, ilgi ve önem sırasına koyarak düzenlememize yardımcı olurlar

Bağlaçların kendi başlarına anlamları yoktur Yer aldıkları cümlenin çeşitli bölümleri arasında anlam ve biçim bakımından bağlantı kurarlar Cümlelerde sıralama bağlaçlar sayesinde yapılır Cümleler arasında konu ve anlatım bütünlüğü sağlamak için kullanılırlar
Türkçe'de bağlaçlar yapı bakımından yalın, türemiş, bileşik ve öbekleşmiş bağlaçlar olmak üzere dört kümeye ayrılır

Bağlaçlar, cümle içerisinde eşgörevli, eşdeğerli ya da birbiriyle ilgili öğeleri birbirine bağlarlar "Kerim ve Sinan aynı işi yapıyorlardı; ama Kerim’in geliri Sinan'ınkinden yüksekti" cümlesindeki ve bağlacı, ilk cümleciğin ortak yüklemli özneleri olan eşdeğerli iki sözcüğü birbirine bağlamakta, ama bağlacı da iki cümleciği birbiriyle ilişkilendirmektedir Her iki cümlecik de aslında, özne ve yüklemleri bulunan bağımsız birer cümledir Bu iki cümle arasındaki anlam ilişkisinin varlığı, ama bağlacıyla ortaya çıkmaktadır
Öznesi, yüklemi ya da tümleci ortak olan cümlelerde, eşgörevli öğeleri bağlamak için yinelemeli bağlaçlar da kullanılabilir:
"Semih hem yiyor, hem söyleniyordu", "İstanbul’un kışını da yazını da sevmem" "İsmet ne armut ne de elma toplayabildi" örneğinde ne ve ne de bağlaçları cümleye olumsuz anlam yüklediğinden, yüklem olumlu durumda kullanılır Ama yüklemden önce, cümlenin taşıdığı olumsuz anlamı pekiştiren hiç, hiçbir, pek gibi zarflar kullanılırsa, yüklemin olumsuz olması gerekir: "hiç kimse okula gelmedi", "İpek yemeği pek sevmedi"
Bağlaçlar, aralarında anlam ilişkisi bulunan cümle öğelerini bağlama işlevi de görürler:
"Bu filmin Türkiye’de gösterilmediğini sanıyordum, oysa yanılmışım" cümlesindeki oysa, böyle bir işlevi yerine getirmektedir Bu tür cümlelerdeki cümleciklerin özneleri ayrı da olabilir:
"Kiracı evin balkonunun olmadığını söylüyordu, nitekim bunu ev sahibi de doğruladı" Bağlaçlar cümle öğelerinin önünde ya da arkasında yer alırlar Bazı bağlaçlar cümlede sıfat ya da zarf olarak da kullanılabilir
"Bir kedi ancak bu kadar kıvrak olabilir" cümlesindeki ancak, özneyi nitelediği için sıfat işlevi yüklenmiştir "Şimdi evde olması gerekirken ancak gidebildi" cümlesinde aynı sözcük zarfancak sözcüğü cümlenin yüklemini zaman bildirerek nitelemektedir olarak kullanılmıştır Burada "Ev çok genişti; ancak Demet kısa sürede boyadı" cümlesinde ise ancak bir bağlaç olarak kullanılmıştır Bazı bağlaçlar özel biçimlerde kullanılır Örneğin ki, de, ise bağlaçları, bazen yalnızca özneyi pekiştirir:
"Sen ki ödevin olduğunu biliyorsun, nasıl olur da bunu yapmazsın?", "o da bu işleri iyi bilir, değil mi?" "ev ise yeşillikler içindeydi" Son örnektekine benzer cümlelerde ise bağlacı özneyle bitişik de yazılabilir ("ev ise" yerine "evse") de ve da bağlaçları her zaman ayrı yazılır ve te veya ta şeklinde yazılamazlar Ki bağlacının bir işlevi de, birleşik cümlelerde yan cümleciği ana cümleciğe bağlamaktır: "Eve geldiğimde gördüm ki musluk açık kalmış"

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.