Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık > Genel Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
adan, kanser, zye

A?Dan Z?Ye Kanser

Eski 10-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

A?Dan Z?Ye Kanser







Kanser nedir, nasıl oluşur, çevresel mi kalıtsal faktörler mi tetikleyicidir, günlük yaşamdaki hangi yanlışlar kansere ortam hazırlar, neden öldürücüdür, kemoterapi-radyoterapi iyileştirir mi?

Prof Dr Ahmet Aydın

İstanbul Üni Cerrahpaşa Tıp Fak

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi

Kanserde erken teşhis olur mu, mamografi ne zaman çektirmek gerek, prostat kanserini gösteren test var mı, kanserden korunmak mümkün mü, neden artıyor, şekeri sever mi ve kamuoyunda sıkça adı duyulan Kırmızı Reishi Mantarı?nın hangi özelliği kanseri yenmeye yardımcı oluyor?

Her geçen gün artan kanser tür ve vakaları, yaş sınırının gittikçe gençleşmesi bu hastalığı hepimiz için korkulu bir rüya haline getirdi Peki nedir bu illet, bu illetten kurtulmak, korunmak mümkün mü, çaresi var mı?

Hayatımızı sürdürebilmemiz için hücrelerimizin sürekli yenilenmesi yani bölünüp çoğalması gerekir Yaşam süresini dolduran hücreler vücuttan atılır, yenileri oluşur Bu denge genlerimizin kontrolü altındadır Bazı genler hücrelerin bölünüp çoğalmasını sağlarken bazıları da aşırı hücre üremesini dizginler

*Kanser Nasıl Oluşur?

Çocukluk çağı dışında yaşlanan hücrelerle yeni yapılanlar hemen hemen birbirine eşittir Yani mekanizma açısından bakarsak kanser, aşırı hücre üremesinin dizginlenememesine, yani yıkımdan çok yapım olmasına verilen addır

Beslenme, hava kirliliği, radyasyon, sigara, çevre kirliliği, gıda katkı maddeleri ve çeşitli toksinlerin yaptığı hasar gen fonksiyonlarını bozduğu (mütasyon)için hücreler aşırı şekilde ürer Hücrelerin aşırı şekilde üremesini dizginleyen genler ise aktiviteleri azaldığı ya da bu aşırılıklarla baş edemediği için kanser oluşur

Yiyeceklerimiz ya da diğer çevresel faktörlerde bulunan kanser ajanları DNA?larımıza bağlanarak hasara uğratır Hasar kritik düzeye ulaşınca da normal hücreler kanserli hücreler haline dönüşür Sağlıklı bir insan vücudunda bulunan DNA onarım enzimleri ve diğer gen koruyucu mekanizmaları 24 saat içinde hasarın yüzde 90?ını temizler Her insan hücresinde günde yaklaşık 10 bin mütasyon olur Eğer DNA onarım enzimleri yoksa ya da yetersiz çalışıyorlarsa bu mütasyonlar hızla kansere yol açar

*Hücrelerin DNA onarım kapasiteleri sınırlıdır; sonsuz değildir Bu nedenle gen koruyucu mekanizmalar son derece önemlidir Genlerin korunmasındaki en önemli faktör ise onları besleyen besin maddeleri ve vitaminlerdir

*Kanserdeki hızlı artışın sebebi kalıtsal mı, çevresel faktörler mi?

Kanser tüm dünyada en çok ölüme neden olan ikinci hastalık grubu (ilki kalp-damar hastalıkları) ABD?de 1900 yılında yüzde 3 olan kanserden ölüm oranı, 2000?de yüzde 24?e çıkmış Yani ABD?de yüzyılda kanserden ölüm oranı 8 kat artmış Bazı uzmanlar kanserdeki artışı yaşam süresinin uzamasına bağlasa da bu yanlış bir inanıştır Çünkü aynı zaman içinde 65 yaşın üzerindekilerin total nüfusa oranı yüzde 4?ten yüzde 12?ye çıkmış Yani üç kat artmış; sekize karşı üç kat Demek ki kanserin artmasının temel nedeni yaşlı nüfusun artışı değil

Kanserin gelişimdeki hızlı artışta kalıtsal faktörlerin rolü de fazla değil

Kanser coğrafyaya göre de değişiyor Tıbbi imkânların son derece az olduğu gelişmekte olan ülkelerde çok az kanser var Fakat burada yaşayan insanların gelişmiş ülkelere göç ettikten bir iki yıl sonra kanser sıklığı artıyor Bu durum kanserin, genetik nedenlerden çok çevresel nedenlere bağlı olduğunu ve bunun önlenebileceğini düşündürüyor Çünkü akraba evliliklerinde aşırı bir artış olmadıkça genetik hastalıkların artması da mümkün değil

*Kanser neden öldürücü?

Kanserlerin yaklaşık yüzde 80?inde neden bellidir Vakaların yarısından fazlasını akciğer, kalın bağırsak, meme ve prostat kanserleri oluşturuyor Akciğer kanseri beslenmeyle de ilgisi olmasına rağmen daha çok sigara tüketimi ile ilişkilidir Kalın bağırsak, meme ve prostat kanserleri ise daha çok beslenmeye bağlıdır AIDS, Ebstein-Barr virüsü (öpücük hastalığı) ve B hepatiti virüsü gibi enfeksiyonlar da başlıca kanser nedenleri arasında yer alır Bu hastalıklar da sağlıklı beslenen insanlarda nadiren görülür

Bu arada önemli nedenler arasında radyasyon, elektromanyetik dalgalar, tarım ilaçları, gıda katkı maddeleri, GDO?lu yiyecekler, ağır metaller ve diğer kimyasal toksinler fiziksel ve kimyasal zararlılar başı çekmektedir

*Kemoterapi ve radyoterapi tümörün büyümesini engelleyebilir mi?

Kemoterapi ve radyoterapi tümörün büyümesini azaltabilir ama her zaman tümörü yok edemez Yok etse bile tümörün tekrarlama olasılığı vardır Kemoterapi, radyoterapi ve cerrahiden oluşan klasik kanser tedavisinin etkinliği birçok organ tümöründe artık plato çizmeye başladı Artık tedavi başarısında hissedilir bir artış olmuyor Ayrıca standart tedavi sırasında akut bir toksisite oluşması da önemli bir risktir Bu nedenle klasik tedavinin toksisitesini azaltacak ve tümör eritici etkisini artıracak araçlar kanser tedavisinin başarısını artırabilecektir İşte makro besinler, vitaminler, mineraller ve flavonoidler bu araçların başında gelmektedir

*Kanserde erken teşhis tedbirleri (mamografi, tümör belirteçleri vb) hakkında bilgi verir misiniz?

Her kanser için söz konusu olmasa da bazı kanserlerde erken teşhis için bazı tedbirlere başvuruluyor 40 yaşına gelmiş bir kadının her yıl mamografi yaptırması önerilir Ama bu kadar sık alınan radyasyonun da kansere davetiye çıkarttığını unutmamak lazım En iyisi kadınların ayda en az bir kere kendi memelerini elle yoklamalarıdır Tabii ki bir kitle ele geliyorsa o zaman mamografi mutlaka yapılmalıdır Kalın bağırsak kanserleri için dışkılamadaki değişiklikler önemli İshal, kabızlık, dışkıda kan görülürse kolonoskopi yapmak şarttır Kolonoskopinin bir zararı da yoktur

*Prostat kanserini gösteren bir test var mı?

Prostat kanserlerinin çok büyük bir bölümü (%99) ölüme yol açmıyor, hastayla beraber mezara kadar sesi sedası çıkmıyor Buna gizli prostat kanseri denir Hatta bunların çoğunda parmakla yapılan muayenede de bir kitle ele gelmez Başka nedenlerle ölmüş erkeklerin otopsilerinde Prostat Spesifik Antijen (PSA) testi bu gizli kanseri gösterebilir Fakat bu testi yaptırmanın handikapı da vardır Yüzde 99 oranla size hiçbir zararı olmayacak bir hastalığı tespiti, sizi ve hekiminizi lüzumsuz yere telaşa sevk edebilir Gereksiz ve hayatınızı tehlikeye atabilecek tedavilerin yapılmasına yol açabilir

Aslında erken teşhis için harcadığımız emeğin yarısını erken korunmaya harcasak, kanseri azaltabiliriz

Kanser oranları sizce neden artıyor?

Bence iki temel neden var; 1 Beslenmede yapılan hatalar, 2 Toksinler Son yarım yüzyılda piyasaya 80000 kimyasal maddenin girdiğini düşünürseniz sorunun büyüklüğünü anlayabilirsiniz

Kanser neden en çok şekeri sever?

Son yıllarda beslenme düzenimizdeki en olumsuz değişim rafine şeker ve unlu gıdaların aşırı bir şekilde tüketilmesidir Örneğin İngiltere?de 1815?te 5 kg civarında olan kişi başına yıllık çay şekeri tüketimi 1970?te 50kg?ın üzerine çıkmış Daha sonraki yıllarda un ve şeker tüketimi çılgınca artmaya devam etmiş Örneğin 1970-2000 yılları arasında ABD vatandaşlar önceki yıllara oranla yılda 100 litre daha fazla şekerli meşrubat tüketmişler

Unlu, şekerli gıdaları aşırı tüketmek birçok hastalığın temel nedenidir Kanser de bunların başında geliyor!

Aşırı şeker tüketimi ile kanser arasındaki ilişki iki kez Nobel Tıp Ödülü alan (1931 ve 1944) Alman Otto Warburg tarafından ortaya koyuldu Warburg kanser hücrelerinin sağlıklı hücrelerden farklı bir metabolizması olduğunu göstermiştir Vücudun normal hücreleri, enerjileri için hem oksijenli (aerobik), hem de oksijensiz (anaerobik) metabolizma yollarını kullanırlarken kanser hücreleri sadece oksijensiz (anaerobik) metabolizma yolunu kullanabilir

Vücut, kanseri beslemeye çalışırken sürekli kapasitesinin üstünde çalışır Eğer sevdiği besini (yani şekeri) vermezseniz kanser açlıktan ölmeye başlar Bu nedenle kanser hücreleri şekeri kuru bir süngerin suyu emmesi gibi emer Kanser hücreleri sağlıklı hücrelere göre 3-5 kat daha fazla şeker kullanır

Bildiğimiz gibi onkologlar bazı kanser metastazlarını (sıçrama) saptamak için PET taramaları yapar Bunun için hastaya damardan radyoaktif bir madde ile işaretlenmiş glükoz verilir! Çünkü işaretlenmiş glükoz molekülünün öncelikle gideceği yer kanser dokusudur Fakat onkologların çoğu nedense bu bilgiyi hastalarından gizler! Şeker kanser yapar? diyen hekimlere de şarlatan gözü ile bakılır

Şekerin tek zararı kanser dokusunu beslemesi değil Aşırı un ve şeker tüketimi insülin direncine (metabolik sendrom) yani hiperinsülinizme yol açar Hiperinsülinizm, insüline benzer büyüme faktörü (IGF-1) düzeyini artırır Serbest IGF-1 hemen hemen bütün dokularda hücre üremesini kontrolsüz bir şekilde artırarak kansere neden olur Normal tartılılarla kıyaslandığında vücut kitle endeksi 40?ın üzerinde olanlarda, yüzde 50-60 oranında daha fazla kanser görülmektedir Sadece son 10 yılda Türkiye?deki şişmanlık iki kat arttı Kanserdeki artıştan sorumlu olan faktörlerin başında da şişmanlık gelir

Kanser tedavisinde C vitamininin yararı var mıdır?

Bilindiği gibi her kronik hastada C vitamini düzeyleri düşüktür Fakat kanserli hastalarda bu oran çok daha düşüktür Çünkü kanser hücreleri C vitaminini tıpkı bir vantuz gibi içlerine çeker ve vücudun zaten az olan C vitamini depolarını iyice tüketir Peki kanser hücreleri C vitaminini severler mi? Aslında hayır Ama onu glükoz zannederler Çünkü C vitamininin molekül yapısı glükoza çok benzer Bu nedenle kanser hücreleri C vitaminini glükoz zannederek içlerine çeker Yani eğer kanda çok yüksek miktarda askorbik asit varsa kanserli dokuya geçen C vitamini miktarı da artar

Son yıllarda birçok hastalığın destek tedavisinde kullanılan Kırmızı Reishi Mantarı?nın kanserdeki tedavi edici ve koruyucu özellikleri nelerdir?

Kırmızı Reishi Mantarı (G Lucidum) çeşitli hastalıkların tedavisinde en çok kullanılan mantardır ve hastalıkların tedavisinde rol oyanayan birçok mekanizması vardır Bu özellikleri büyük ölçüde polisakkaritlerden çok zengin olmasına bağlıdır Mantarın yaklaşık %40?ı beta glukandır Triterpenoidlerden de oldukça zengindir

Kırmızı Reishi Mantarı aşağıdaki özellikleri nedeni ile birçok hastalığın tedavisinde etkilidir

- Histamin salgısını azaltmak

- Karaciğer koruyucusu

- Tansiyonu düşürmek (ACE inhibisyonu)

- Kolesterol sentezini azaltmak

- İltihabı azaltmak

- Apoptozu sağlamak

- Antioksidan etki

- Antimikrobik etki

- Immün modülasyon

- Sakinleştirici etki

- Anti-kanser etki

Bu hastalıkların başında alerji, karaciğer hastalıkları, hipertansiyon romatoid artit ve en önemlisi kanserler gelmektedir Kırmızı Reishi Mantarı?na ?Ölümsüzlük Mantarı? diyenler de vardır

Kanserin yaygınlaşması ile birlikte insanlar doğal destek tedavilere ve de Kırmızı Reishi Mantarı?na yöneldi Neden?

Kanser tedavisinde en çok kullanılan mantar Kırmızı Reishi Mantarı?dır Kırmızı Reishi Mantarı?nın kansere karşı etkisi kanser hücrelerine karşı toksik olmasına, iltihap azaltıcı etkisine ve immün modülatör etkisine bağlanmaktadır En çok etkili olduğu kanserlerin başında meme, prostat ve akciğer kanserleri gelmektedir

Kemoterapi ve radyoterapi süresinde Kırmızı Reishi Mantarı kullanılabilir mi?

Kırmızı Reishi Mantarı?nın kanser tedavisine destekleyici olduğu, kemoterapinin yan etkilerini azalttığı yönünde bilimsel araştırma sonuçları var Ben de bu görüşü paylaşıyorum ve hastalarıma öneriyorum

Kanserden korunmak için nelere dikkat edelim?

Günlük hayatımızda bazı tedbirler alırsak kanserlerin en az üçte ikisi önlenebilir:

Un ve şekerden kaçınarak insülin direncini yenin

Hiçbir şekilde tatlandırıcı ve tatlandırıcı içeren ?light? hafif yiyecek ve içecek tüketmeyin

Katkı maddesi ilave edilmiş, paketlenmiş gıdaları yemeyin

Bol taze sebze ve meyve yiyin

Yeterli omega-3 alın Ayçiçeği, mısır, kanola, soya, pamuk ve margarin gibi yağları diyetinizden çıkartın Bunların yerine zeytinyağı ve doğal hayvani yağları (tereyağı, kaymak, iç yağı ve kuyruk yağı) yiyin

Kefir, ekşiyebilen yoğurt, turşu, sirke, nar ekşisi ve boza gibi probiyotiklerden zengin gıdalarla beslenin Bu gıdaların fabrikasyon değil, doğal yöntemlerle üretilmiş olmasına özen gösterin

Özgür dolaşan hayvanların etini ve yumurtasını yiyin

Pastörize sütlerden mümkün olduğunca kaçının Kutu sütü tüketmeyin Mümkünse mandıra sütü kullanın Süt yerine süt ürünlerini (yoğurt, peynir) tercih edin

Günde iki diş sarımsak ve/veya 1 baş kuru soğan tüketin

Günde 1-2 tatlı kaşığı zerdeçal tozu tüketin

Yeşil ve siyah çay tüketin (şekersiz)

Stresten uzak durun

İyi uyuyun

Çevresel toksin ve sigaradan uzak durun

D vitamini düzeylerinizi yükseltmek için dengeli bir şekilde güneşlenin ya da D vitamini takviyesi alın

Yeteri derecede egzersiz yapın

Aşırı alkol kullanmayın

İşlenmiş soya ürünü yemeyin

Yemekleri geleneksel yöntemler (buğulama, buharda pişirme) ile pişirin Turbo fırınlar da kullanılabilir

Hızlı pişirme yöntemleri (mikrodalga gibi) besin kayıplarına yol açar; ayrıca kanserojen olabilirler

Daha çok toprak (güveç), cam ya da kalaylı bakır kapları tercih edin Emaye ve çelik tencere daha sonraki tercihlerdir Teflon ve alüminyumu ise kesinlikle kullanmayın Yemeklerinizi ve içeceklerinizi plastik kaplarda muhafaza etmeyin



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.