Arap Kültüründe Simya |
10-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Arap Kültüründe SimyaArap Kültüründe Simya Arap simyası Yunan simyasından pek çok bakımdan farklı ve son derece de ilginç bir gelişme göstermiştir Her ne kadar Demokritos, özellikle İskenderiye okulunun Arapça egemenliğine geçişinden sonra Arap ve genel olarak İslam tıbbında çok büyük saygı görmüşse de simya bakımından önemli bulunmamış, onun daha çok farmakopesi değerlendirilmiştir Arap simya dünyasında etkin olan en önemli kitap, “Emerald Tabletleri” olarak ün kazanan çok eski bir metindir Bu metin gerçekte, Hermes Trismegistos yazıları olarak da bilinen yazıları içermektedir Bu Hermes, gerçekte eski Mısır kozmogonisinde Cudi olarak bilinen ve Helenik dönemde adı Toth’a çevrilen tanrının Yunanlılar tarafından kendi kozmogonilerindeki Hermes’e benzetilmesiyle bu adı almıştır Fakat bu tabletler ve metinler de “Yaratılışın Gizemi Kitabı” isimli daha büyük bir yazıtın bir parçasıdır Bunun MS I yüzyılda yaşamış Hıristiyanlık dışı bir mistik olan Tyanalı Apollonius’a ait olduğu ileri sürülmektedir Bu adama daha sonra Arap mistikleri de büyük önem vermişler ve adına Balinus demişlerdir Arap simyasının kökenlerinde bu kitaptan daha önemli olarak Asurlular, Elamlılar, Kalde ve Sümerler bilgileriyle onlardan da etkin olan İran’ın Magi ve Mitra inançlarının uygulama ve yaklaşımları söz konusudur En büyük Arap-İslam simyageri kuşkusuz ki Ebubekir el-Razi’dir 850-924 yılları arasında yaşamış olan bu büyük düşünür esasta hekim olmakla birlikte farmakopeler üzerindeki çalışmalarıyla, vücut sıvılarının analizleriyle, bu arada Üre’yi buluşuyla tanınmış ve tıp tarihindeki yerini almıştır Bu arada maddenin doğasına ilişkin kuramlarıyla simyaya girmiş ve simyanın daha sonraki gelişiminde de büyük rol oynamıştır Batı dillerinde Arrazi olarak bilinen Razi, maddeyi taşlar, tuzlar, borakslar gibi “cisimler” ile sıvı olan ve ergiyebilen maddelerin toplandığı “ruhlar” olarak ikiye ayırmıştır Arap bilim dünyasında bir başka önemli isim de Cabir İbn Hayyan’dır Matematik ve tıptaki çalışmalarıyla ünlenmiş olan bu ismin aslında tek bir kişiden ibaret olmadığı, Emevi saltanatında bilimin baskı altına alınmasından ötürü yeraltı çalışmalar yapmakta olan bir grubun ortak ismi olduğu sanılmaktadır Ne olursa olsun Cabir elyazmaları Razi’ninkileri izlemektedir ve daha derli topludur Arap simyasına ilişkin daha fazla ayrıntı, özellikle de uygulama ayrıntıları bilinmiyorsa da İbn Haldun çok önemli eseri “Mukaddime”de simyagerlerden ve astrologlardan, akıllı devlet adamlarının mutlaka danışmaları gereken bilgeler olarak söz etmektedir İbn Haldun bu bilgeleri, altıncı girişinde, “bilinmeyene ulaşanlar” arasında saymaktadır Onlara atfettiği çok önemli bir özellik de “insan öz benliğindeki bilinmeyeni” algılama yeteneğidir |
|