|
|
Konu Araçları |
dönemianlatımı, tarihimizosmanlıdaekonomi, türkveosmanlı |
Türkveosmanlı Tarihimizosmanlıdaekonomi Dönemianlatımı |
09-10-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türkveosmanlı Tarihimizosmanlıdaekonomi DönemianlatımıEkonomi her zaman canlıydı Ekonominin standartlarına baktığımız zaman burada bir temel özellik görürüz: Osmanlı, ademi merkeziyetçiydi Yani merkezden idare edilen bir ekonomik nizam, merkeze bağlı bir totaliter sistem çalışmazdı Bütün büyüyen arazi parçaları, oranın başına getirilen mahalli idareciler tarafından veya muhtelif isimleri olan liderler tarafından oluşturulurdu Her toprak parçası mutlaka işlenirdi Haslar, zeametler ve benzer isimlerle devreye giren toprak mülkiyetleri, oradakilere verilirdi Onlar üretimlerini yaparlardı Devlete de vergi verirlerdi İşgal edilen topraklar devletin olup, hiçbir zaman merkez tarafından verilen emirlerle, devlet tarafından işletilmezdi Sorumluluk oradaki reayaya, oradaki sahiplere aitti Ve bunlar asker beslemek mecburiyetindeydiler Bu askerler sonraki akıncıları oluşturacaktır Akıncılar, Osmanlı'nın medar-ı iftiharıydı TürkveOsmanlı TarihimizOsmanlıdaEkonomi DönemiAnlatımı Sisteme dikkat ediyor musunuz sevgili okuyucular? Devlet, Osmanlı'nın her el koyduğu yeni toprak parçasının işletilmesini oradakilere verirdi Ve onlar işletirlerdi Devlet işletmeye karışmazdı Ve herkes kendi menfaatlerini ve Devlet-i Aliye'nin menfaatlerini korumak üzere en iyi işletmeyi tahakkuk ettirmek mecburiyetindeydi Devletin istediği şey, bu üretim standartlarına paralel olarak o kişilerin yeterli miktarda asker beslemesini temin etmekti Ve böylece bütün Osmanlı memaliki(memleketleri), Afrika'da, Balkanlar'da, Kafkaslar'da, Avrupa'da hep aynı standartlarda oluşturulmuştu Özellikle Avrupa bunun çok güzel örneklerini sergiler Osmanlı'da öyle bir haber iletme sistemi uygulanırdı ki, ülkenin bir ucundan öbür ucuna bir iki gün içerisinde mutlaka haber ulaştırılırdı Her menzilde hazır atlar beklerdi ulaklar için Ve en uzun menzillere, en hızlı atlarla yapılan ulaştırma faaliyeti bir uçtan bir uca bütün Osmanlı memleketlerini kaplardı Herkes vazifesinin bütün sorumluluğunu sonuna kadar yüklenirdi Ve her zaman başarılı olurdu Osmanlı'da tasavvuf mensubuydu bütün ustalar Yaptıkları mallar dünyaya örnek kabul edilirdi Çünkü usta, insanları aldatmak için onlara en ucuza malettikleri değersiz malları, yüksek satış fiyatıyla satmayı düşünmezdi Mesleğinin Allah için olduğunu bilirdi Ve o strateji içerisinde en iyisini üretmeye çalışırdı Ve ustalar, kalfalar, çıraklar ürettikleri malın "nam olsun" standardının sahibiydiler En dürüst ölçeklerde üretimlerini yaparlardı Ve devletin vergileri en adil standartlarda alınırdı Ölçek %10'du Sevgili okuyucular, anlayabiliyor musunuz şimdi bizim vergi dilimlerindeki azalmayı mutlaka sağlamamız lâzım geldiğindeki hikmeti? Bir çiftçi için, ürettiğinin sadece % 10'unu devlete vermek demek, %90'ının kendisine kalması demekti Ve bu çiftçi normal toprağın sahibiyse, eğer topraklar, oradaki sorumluya teslim edilmişse, onlar da devlete vergi verirlerdi Üretim faaliyeti, zenaat erbabı tarafından en güzel standartlarda oluşturulur ve ustalarca en kaliteli mallar üretilirdi Osmanlı, tarihinin uzun devresinde hep altın parayla alış verişini yapmıştır Peki altın parada, enflasyon söz konusu olabilir mi? Evet Eğer paranın ayarını değiştirirseniz, derhal mal fiyatları yükselir Böyle bir şeye bir defa tevessül edilmiştir Osmanlı'nın düşme devresinde sıkıntıya uğradığı zaman, paraların ayarında eksiltme yapıldı ve piyasada paralar derhal değer kaybetti, mallar değer kazandı Öyleyse altın paraların da kıratlarının hiçbir zaman değişmemesi asıldır; altın para rejiminin olduğu ülkelerde Ama gelecekte eğer altın sertifikası hükmündeki bir kâğıt para piyasada dolaşırsa, altın temsilcisi bir para, onun karşılığı zaten saf altındır Şu kadar gram altının karşılığı dediğiniz zaman, o ölçü 24 ayardır Saf altındır Saf altının gramajına göre dizayn edilir Öyleyse orada bu tarzda bir enflasyonun olması, hiçbir zaman mümkün olamayacaktır İşte Osmanlı, adalete riayet eden, ekonomide kimsenin kimseyi aldatmadığı, hiç kimsenin fahiş fiyatlarla mal satmasının imkânı olmadığı bir güzelliği yaşadı Ve her zaman herkese yetecek kadar mal, her zaman hazır oldu |
|