Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
sinâneddîni, sîneçâk, yusuf

Yûsuf Sinâneddîn-İ Sîneçâk

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yûsuf Sinâneddîn-İ Sîneçâk




YÛSUF SİNÂNEDDÎN-İ SÎNEÇÂK

On altıncı yüzyılda yaşamış olan evliyâdan Asrındaki Mevleviyye yolu büyüklerinden olan Yûsuf Sinâneddîn hazretleri Rumeli'deki Vardar Yenicesi'ndendir Doğum târihi kesin olarak bilinmemektedir 1546 (H953) senesinde İstanbul'da vefât etti Sîneçâk Yûsuf Baba diye meşhûrdur Mevleviyye yoluna mensûb olduğu için Mevlevî nisbesiyle de bilinir

Yûsuf Sinâneddîn hazretleri, zamânının usûlüne göre ilim tahsil ettikten sonra büyük evliyâ İbrâhim Gülşenî hazretlerinin sohbetinde ve hizmetinde bulunup tasavvuf yolunda ilerledi İçine düştüğü aşk ve muhabbet sebebiyle çeşitli memleketleri dolaştı Edirne'ye gelerek Mevlevî Dergâhına yerleşti Orada bulunduğu sırada insanlara İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlattı Yûsuf Sinâneddîn-i Mevlevî hazretlerinin ilim ve faziletteki yüksekliğini çekemiyen bâzı câhil kimseler, onun hakkında çeşitli dedikodular yaydılar Hattâ bir kimseyi öldürdüğü şeklinde iftirâda bulundular Yapılan araştırma ve soruşturma neticesinde söylenenlerin iftirâ olduğu anlaşıldı Edirne'nin ileri gelenleri ve halkı ona yalvarıp Edirne'de kalmasını istedilerse de o kabul etmeyip İstanbul'a geldiSütlüce'de bulunan dergaha yerleştiTalebe yetiştirip insanlara İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlatarak, dünyâ ve âhiret seâdetine kavuşmaları için çalıştı

Zamânın pâdişâhı Kânûnî SultanSüleymân Han onun hakkında anlatılanları ve tasavvuftaki yüksek derecesini işitmişti Sîne-çâk Yûsuf Baba'yla sohbet etmek ve ondan istifâde etmek üzere saraya dâvet etti Fakat Sîneçâk Yûsuf Baba, sultanlardan, devlet adamlarından ve dünyâ adamlarından uzak durmayı kendine prensip edindiği için dâveti kabûl etmedi İkinci ve üçüncü dâvetleri de kabul etmeyince, Kânûnî Sultan Süleymân; "O gelmezse biz gideriz" deyip saltanat kayığına bindi ve Sütlüce İskelesine yanaştı Sîneçâk Yûsuf Baba'ya, Sultan sizi ziyârete geliyor" diye haber verdiklerinde; "Söyleyin gelmesin!" buyurdu Etrafında bulunan talebeleri Şeyh'in sözlerine şaşıp; "Ne olur kabûl ediniz" dercesine bakışlarıyla yalvardılar Fakat Şeyh Sîneçâk Yûsuf Baba yine kabul etmediSultan, dergâhın kapısına kadar geldi Talebeleri belki de Şeyh Efendi son anda biraz yumuşar diye düşündüler Sîneçâk Yûsuf Baba oturduğu yerden kalktı, tatlı tatlı gülümsedikten sonra hiç bir şey olmamış gibi; "Pekâlâ o gelirse biz gideriz" buyurdu Derviş hücrelerinden birisine girdi, cübbesinin geniş tarafını başına doğru çekip yere uzanıverdiPâdişâh ve berâberindekiler dergâha girdiler Sîneçâk Yûsuf Baba'yı yere uzanmış, cübbesini de yüzüne örtmüş olarak görünce şaştılar Yüzünü açıp baktıklarında vefât etmiş olduğunu gördüler Kânûnî Sultan Süleymân Han, bu olanlar üzerine Sîneçâk Yûsuf Baba'nın dergâhından mahzûn ve üzüntülü olarak ayrıldı

Yûsuf Sinâneddîn-i Sîneçâk hazretlerinin cenâzesi, techiz ve tekfin edildikten sonra, Sütlüce'deki dergâhının bahçesinde defnedildi

Yûsuf Sinâneddîn-i Sîneçâk'ın; Cezîre-i Mesnevî, Müntehâbât-ı Rababnâme ile Nazîre-i Muhammediyye adlı eserleri vardır Cezîre-i Mesnevî'si, Derviş Alâmî tarafından şerh edilmiştir

1) Osmanlı Müellifleri; c1, s80
2) Sefîne-i Nefîse-i Mevleviyân

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.