Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Aşk & Sevgi - Bayanlar, Erkekler > Bayanlara Özel > Gebelik & Doğum

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bebek, mikroenjeksiyon, tıp

Tüp bebek ( Mikroenjeksiyon )

Eski 11-25-2007   #1
mate
Icon1361

Tüp bebek ( Mikroenjeksiyon )



Tüp bebek ( Mikroenjeksiyon )


Yardımcı üreme teknikleri kadın vücudunda üretilen yumurta hücrelerinin vücut dışına alınarak erkeğin spermi ile laboratuvar ortamında döllenmesi ve elde edilen embriyonun kadın rahmi içine geriverilmesi ilkesine dayanır

- Geçmişte spermin yada embriyonun laparoskopi eşliğinde tüplerin içine verilmesi (GIFT/ZIFT) gibi teknikler uygulanırdı Artık modern tıp, yardımcı üreme teknikleri, tüp bebek (IVF) ve mikroenjeksiyonu (ICSI) tercih ediyor

Tüp bebek ve mikroenjeksiyon arasındaki tek fark döllenme şekli olup tüp bebek yönteminde spermler ve yumurtalar biraraya konularak döllenmenin kendiliğinden olması beklenirken mikroenjeksiyon yönteminde her bir yumurtanın içine tek bir sperm mikroskopik kataterler ile enjekte edilir


TEDAVİNİN AŞAMALARI


GÖRÜŞME

İlk görüşmede IVF doktorunuz sizfen detaylı bir sağlık öyküsü alır, daha önce yapılmış tüm tetkik ve tedavilerinizi inceler Gerekli gördüğü taktirde ek tetkikler isteyebilir, genetik ya da başka bölümlerden konsültasyon isteyebilir Daha sonra bazal bir ultrason incelemesiyle rahim ve yumurtalıkların durumu hakkında bilgi sahibi olur Bu inceleme sonunda herhangi bir patoloji saptanırsa buna yönelik tedaviye öncelik verilir Problemin nedeni anlaşıldıktan sonra doktorunuz tedavinizin planını çizer ve YÜT programına alınıp alınmayacağınıza karar verir

HORMONLARIN BASKILANMASI

IVF programında ilk hedef yeterli sayıda döllenme yeteneğine sahip yumurta hücresi elde edebilmek Bu hedefe ulaşmak ve kontrolü ele alabilmak için vücudun kendi ürettiği hormonların zamansız ve düzensiz etkilerinin ortadan kaldırılması gerekir Bu amaçla hormonları baskılayıcı ilaçlar kullanılır GnRH analogları adı verilen ve enjeksiyon ya da burun spreyi olarak kullanılan bu ilaçlar değişik protokollere göre uygulanabilir

KISA PROTOKOL

GnRHa uygulamasına adet kanamasının ilk günü başlanıp tedavi sonuna kadar (çatlatma iğnesinin yapıldığı gün) devam edilir

ULTRA KISA PROTOKOL

Adet kanamasının ilk günü GnRHa başlanır ve üç gün verildikten sonra kesilir Tedaviye hMG ya da FSH ile devam edilir

UZUN PROTOKOL

GnRHa uygulamasına bir önceki döneminin yirmibirinci günü başlanır Takip eden adet kanamasının üçüncü gününde baskılanmanın olup olmadığı yapılacak olan kan testi ile anlaşılır Kan östrojen düzeyi azalmış ise baskılanma sağlanmış demektir Bu durumda uyarı tedavisine başlanır ancak GnRHa uygulaması sona erdirilmez Çatlatma iğnesinin yapılacağı güne kadar devam edilir
Hangi protokolün size uygun olacağına karar verilir Planlanan protokol, hangi ilacı ne zaman ve nasıl alacağınız size anlatılır ve yazılı yazılı belge olarak size verilir

YUMURTALIKLARIN UYARILMASI

Tüm protokollerde adet kanamasının ikinci ya da üçüncü gününde temel ultrason incelemesi ve kanda östrojen tayini yapılır ve kullanılacak ilaç dozuna karar verilir Uyarı tedavisi başladıktan sonra hasta belirli aralıklarla kontrole çağrılır Bu kontrollerde vajinal ultrasonografi yapılarak gelerek gelişen folliküllerin sayısı ve büyüklüğü kontrol edilir Zaman zaman yumurtalıkların durumuna göre kanda östrojen incelemesine gerek duyulabilir
Tedavide amaç mümkün olduğunca fazla sayıda 16-20 mm çaplı follikül elde etmektir Takipler esnasında kan östrojen düzeyleri kontrol edilerek ilaç dozu ayarlaması yapılabilir Hedef 14 mm’den büyük follikül başına 200 pg/ml östrojen düzeyine ulaşmaktır Folliküller yeterli büyüklüğe ulaştığında son olgunlaşnayı sağlamak için 5000 -10000 ünite human chorionic gonadotropin (hCG) enjeksiyonu yapılır Tedavinin süresi değişken olmakla birlikte ortalama 104 # 17 gündür Çatlatma iğnesinden 32-36 saat sonra yumurta toplama işlemi yapılır
Ultrason takipleri sırasında değerlendirilen bir diğer faktör de rahimin içini döşeyen ve endometrium adı verilen tabakanın yapısı ve kalınlığıdır Gebelik oluştuğunda endometriuma yerleşeceğinden bunun yapısı son derece önemlidir hCG gününde endometrium 6 mm veya daha ince olduğunda gebelik şansı azalmaktadır Kendi uygulamalarımızda bu tür hastalardaki klinik gebelik oranı %118’dir Endometrial kalınlığın 14 mm’den fazla olması da olumsuz etki yaratmakta ve gebelik elde edilse bile düşük olma olasılığı artmaktadır

YUMURTA TOPLAMA

OPU vajinal ultraonografi ile oldukça kolay ve konforlu bir şekilde gerçekleşmektedir Hasta jinekolojik muayene pozisyonunda yatar ve üzeri steril örtüler ile örtüldükten ve vajina temizliği yapıldıktan sonra lokal anestezi vajinaya uygulanır ve ardından vajinal ultrosonsgrafiye başlanır Vajinal uktrosonografi probu üzerinde bulunan, kılavuz içinde geçirilen bir iğne ile overlere ulaşılır Her bir follikül çine girilerek içeriği özel bir aspiratör yardımı ile boşaltılır Alınan sıvı hemen labarotuara yollanarak yumurta içirip içermediği mikroskop altında incelenir, eğer yumurta hücresi varsa ayrılır Eğer follikülden yumurta elde edilemez ise aynı iğne içinden özel sıvı verilerek follikül boşluğu yıkanır ve içinde kalmış olabilecek yumurta alınmaya çalışılır Bu şekilde tüm folliküller aspire edilinceye kadar işleme devam edilir Her iki yumurtanın aspire edilmesi yaklaşık 15-30 dakika sürer Işlem sonrası hasta dinlenme odasına alınarak bir süre istirahat etmesi sağlanır
Lokal anesteziyi tolere edemeyen, ya da yumurtalıkların ve/veya folliküllerin özel durumu nedeni ile işlemin teknik olarak zor geçeceği düşünülen vakalarda genel anestezi tercih edilebilir Bazen follikül sayısı fazla olmasına karşın içlerinde yumurta hücresi çıkmaz Boş follikül sendromu adı verilen bu durumun en önemli nedenlerinde biri hatanın hCG yaptırmak ve 24 saat sonra OPU işlemini diğer yumurtalıkta tekrarlamaktır
OPU işlemi sırasında aspire edilen follikül içeriği hemen labaratuara gönderilir Özel bir mikroskop ile incelenen bu sıvının içinde bulunan yumurta kültür sıvısının içine konarak inkübatöre kaldırılır İnkübatör, sıcaklığı 37 C, karbondioksit oranını da %5-6 düzeyinde sabit tutar Olgun yumurta hücreleri 4-6 saat sonra döllenme için hazır hale gelmektedir KOH sonrası çapı 18-22 mm arasında olan folliküllerin yaklaşık %80’inden döllenmeye uygun yumurta elde edilebilmektedir

FERTİLİZASYON (Döllenme)

Kadından oositlerin (yumurta) toplandığı esnada erkek de sperm verir Sperm alınması için en ideal yöntem mastürbasyondur Menisinde canlı sperm bulunmayan kişilerde ise cerrahi olarak sperm alınır Elde edilen meni özel bir kap içersine alınır ve likefiye olması(sıvılaşması) belklenir Likefiye olan meni , sperm sayısı, hareketliliği ve şekli yönünden incelenir
Tüp bebek planlanan hastalarda en önemli kriter hareketli sperm sayısıdır Incelenen sperm döllenme için hazırlanır Sperm hazırlanmaı iki nedenden dolayı önemlidir Bunkardan birincisi menide bulunan yabancı proteinleri, temizlemek, ilncisi ise bazı reaksiyonları tetikleyerek spermin hiperakif olmasını sağlamaktır
Yumurta kültürü ve sperm hazırlanması tamamlandıktan sonra fertilizasyon işlemine geçilir Spermler ile yumurtalar bir arada bırakılırlar Her bir yumurta hücresi için 20000 sperm kullanılır Sperm parametrelerinin bozuk olduğu durumlarda bu sayı arttırılabilir Erkek faktörü varlığında veya nedeni açıklanamamış infertilite olgularında mikroenjeksiyon (ICSI) tercih edilmelidir Işlemden 16-18 saat sonra döllenme olup olmadığı kontrol edilir Döllenmiş yumurtada tek olan hücre sayısı ikiye çıkmıştır
Döllenmiş yumurtalar tekrar kültür ortamına konur ve ileri aşamalara ulaşmalaları beklenir Uygun aşamaya gelindiğinde embriyolardan kaliteli olanlarından belirli sayıda alınarak kadının rahmi içine transfer edilir

EMBRİYO TRANSFERİ

Embriyolar iki hücreli aşamadan blastokist aşamasına kadar herhangi bir dönemde transfer edilebilmekle beraber, en sık tercih edilen transfer zamanı 4-8 hücreli aşamadır Embriyolar bu aşamaya genellikle iki yada üçüncü günde ulaşmaktadırlar Embriyo transferi iki-altıncı günler arasında yapılabilir
Yardımcı üreme tekniklerinde transfer edilen embriyo sayısı ile klinik gebelik oranları arasında direkt bir ilişki mevcuttur En iyi klinik sonuçlar 2-4 embriyonun transfer edilmesiyle alınmaktadır İkiden fazla sayıda embriyo transfer edildiğinde çoğul gebelik oranları oldukça yükselmektedir; ancak bu risk artan kadın yaşı ile birlikte azalmaktadır Çoğu gebeliklerin koplikasyon oranlarının yüksek olması ve erken doğum gibi nedenler ile maliyetin artması nedeniyle pekçok ülkede transfer edilen embriyo sayısının kısıtlanması yoluna gidilmektedir İkiden fazla sayıda embriyo ancak 37 yaşından büyük ve daha önceki IVF/ICSI denemelerinin başarısız olduğu hastalarda yapılmaktadır Günümüzde 35 yaşından genç her hasta sadece bir tane blastokist transfer edilmesi önerilmektedirembriyo transferi yapılırken hasta jinekolojik muayene pozisyonunda yatırılır Vajinaya spekulum takıldıktan sonra steril serum fizyolojik ile temizlik yapılır Ardından özel kültür sıvıları ile rahim ağzı temizlenir Embriyolog transfer edilecek embryoları katater içinde labaratuvardan getirir İşlemi yapacak olan hekim karından yapılan ultrason eşliğinde embriyoları rahim içine bırakır
Embriyo transferi işlemi ağırlıklı bir işlem değildir ve anastezi gerektirmez İşlem sonrası endometriumu desteklemek için hastaya enjeksiyon, fitil ya da krem şeklinde hormon ilaçları verilir Luteal faz desteği adı verilen bu tedavi eğer gebelik oluşursa 10 Haftaya kadar devem eder Gebelik oluşmayıp adet kanamasının olduğu durumlarda ise kanamanın başlamasıyla birlikte tedavi kesilir
Embriyo transferi sonrası 12 günde gebelik testi için çağrılır

GEBELİK TESTİ

İlk önce idrarda daha sonra ise kanda gebelik testi (beta-hCG) yapılır Kanda yapılan testin sonucuna göre gebelik olup olmadığına karar verilir Testi pozitif olanlar iki gün sonra yeniden kanda gebelik teti için çağrılır İki testin sonuçları arasında ilişki değerlendirilerek gebeliğin sağlıklı olup olmadığına karar verilir Sağlıklı bir gebelikte iki gün sonra kan beta-hCG değeri yaklaşık iki kat artmalıdır Bazı durumlarda bir süre sonra kan beta-hCG değeri sıfıra iner Bu durum biyokimyasal gebelik olarak adlandırılır
Bete-hCG’nin beklenenden daha farklı artışları ise, ektopik gebeliği(dış gebelik) dütündüren bulgulardan birisdir
12 ve 14 günlerdeki beta-hCG değerleri istenilen şekilde artan vakalar klinik gebelik olarak kabul edilir ve 2 hafta sonra ilk gebelik ultrasonu için çağrılır Bu ilk ultrasonda rahim içindeki gebelik kesesinin olup olmadığı ve eğer kese var ise kaç tane kese olduğu araştırılır İkiz, üçüz yada daha fazla sayıda fetus bu ilk ultrasonda görülebilir

ÖZEL UYGULAMALAR
CERRAHİ SPERM ARAMA (PESA, PTSA, TESE)

Erkeğin menisinde hiç sperm olmaması durumunda (azospermi) mikroenjeksiyon işleminde kullanılacak olan spermin testislerden alınması gündeme gelmektedir Bu uygulamanın başlaması ile erkek kısırlığı konusunda devrim yaşanmıştır Tıkanıklığa bağlı azospermi olgularında kanalların içine ince bir iğne ile girilerek sperm aranır (PESA) Bu tür olgularda kendi kliniğimizde sperm bulma oranımız %996’dır
Tıkanmanın olmadığı durumlarda ise problem daha karışıktır Bu durumlarda erkek yumurtalığının çeşitli bölümlerinde çok kısıtlı da olsa bir üretim söz konusu olabilmektedir Yumurtalığın çeşitli bölümlerinden çok sayıda küçük parça alınarak bu parçaların içerisinde sperm hücresi aramak gerekmektedir Parça iğne ile (PTSA) ya da açık cerrahi ile alınabilir (TESE) Bu teknikle hastaların yaklaşık %60’ında sperm bulunabilmektedir Üretim bozukluğuna bağlı azospermi olgularında gebelik oranları biraz daha düşüktür

DESTEKLİ YUVALAMA

Yardımcı üreme tekniklerine başvuran çiftlerin yarasından fazlasında embriyo gelişmesine rağmen gebelik olmamaktadır Döllenme olmasına rağmen gebelik oluşmamasının kaynağı muhtemelen embryonun rahime yerleşme safhasındadır Embriyonun rahim içine yerleştirilmesini takiben değişik olaylar oluşmaktadır İlk olarak embriyo bölünmeye ve büyümeye devam etmekte belli bir boya erişince kendisini çevreleyen zarı (zona pellusida) yırtarak endometriumolarak adlandırılan rahim içindeki dokunun derinliklerine yerleşerek büyümesine burada devam etmektedir
Gebeliğin oluşmamasının en önemli nedeni embriyonun bu zarı yırtarak dışarı çıkmaması ve dolayısı ile rahim duvarına yerleşmemesi olduğu kabul edilmektedir Bu problemi çözmek için embryoyu, çevreleyen bu zarda transfer işlemi öncesi kimyasal veya mekanik yötemlerle küçük bir delik açılarak embriyonun bu zarı yırtması ve rahim duvarına yerleşmesi sağlanmaktadır Yapılan bilimse çalışmalar bu yöntemle gebelik oranlarında hissedilir bir yükselme olduğunu göstermektedir VKV Amerikan Hastanesi Yardımcı Üreme Teknikleri Merkezi’nde bu teknik kısaca şu şekilde uygulanmaktadır: İlk olarak embriyo mikroskopik bir iğne ile embriyo duvarından teğet geçilerek iki noktada delik açılır Embriyo rahim içinde büyümesine devam ederken zayıf olan bu noktalarda zarını delebilir

PREİMPLANTASYON GENETİK TANI (PGT)


Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT), ailesinde genetik hastalıkları olan çiftlerin ya da uygulanan tedavilere cevap vermemiş intefil ailelerin tüp bebek yöntemi kullanılarak sağlıklı bebeğe kavuşmalarını sağlayan yeni bir genetik tanı yöntemi olup bu yöntemle çiftlerden elde edilen embriyolar tek tek incelenerek genetik olarak sağlıklı olan embriyolar anormal embriyolardan ayrılır ve anne adına genetik olarak normal olduğu saptanan embriyolar transfer edilir Bu sayede genetik bozukluğu olan çocuğa sahip olma riski yüksek olan çiftler için hamilelik en başından kontrol altına alınmış olur IVF’de olumsuz sonuçların başlıca sebeplerinden biri kromozom anomalisi dolayısıyla meydana gelen düşüklerdir Bu nedenle PGT, özellikle ileri yaştaki IVF hastalarına ait oositlerde %431’lik gibi yüksek oranda kromozom anomalisine rastlanması sebebi ile ileri yaş anne adaylarına önerilmektedir Ayrıca ülkemizde sıklıkla görülen talasemi ve orak hücreli anemi genetik hastalıkların gebelik öncesi analizi de PGT ile yapılabilmektedir Gelişen genetik teknikler ve bilgiye ulaşma olanaklarının artması çiftlerin, PGT ve diğer prenatal tanı yöntemleri hakkında sağlık merkezlerine başvurmalarını kolaylaştırmıştır Asıl amacı aileleri sağlıklı bebeklere kavuşturmak olan IVF, Preimpantasyon Genetik Tanı’nın uygulanması ile birlikte başarıya ulaşma konusunda bir daha atılmasını sağlamıştır

BLASTOKİST TRANSFERİ

Son dönemlerde geliştirilmiş medium sistemleri kullanılarak embriyo canlılığı laboratuar ortamında daha da uzatılmış ve buna bağlı olarak günümüzde tüp bebek merkezlerinde, daha yüksek gebelik oranlarının elde edildiği 5 ya da 6 gün transferleri yaygınlaşmaya başladı Buna blastokist transferi adı verilir Embriyonun ana rahmine tutunmadan önce ulaştığı en son aşamaya blastokist aşaması denir
Blastokist Transferlerinin Avantajları Şunlardır:
* Gelitim potansiyeli daha iyi olan embriyoları seçebilme
* Canlılğı yüksek olan daha az sayıda embriyo transfer ederek çoğul gebelik olasılığını azaltması
* Embryo gelitimini daha iyi gözleyebilme
* Embryoları en yüksek gelişim potansiyeline sahip oldukları dönemde yani blastokist aşamasında doldurabilme
* Preimplantasyon genetiği uygulayan merkezlerde trophectoderm (blastokiste ait hiç hücre tabakaları) biopsisi uygulayabilmek ve bu doku embriyonik olmadığı için ethik problemleri ortadan kaldırabilmek
* Embriyo canlılığının incelenebileceği metodlara fırsat tanıması

EMBRİYO DONDURMA

İnsan gametlerinin ve embriyolarının dondurulmasının tüp bebek pratiğinde büyük önemi vardır Tüp bebek uygulamalarında çoğul gebelik riskini en aza indirmek için genel yaklaşım en fazla üç embriyo transfer etmektir Bu durumda akla gelen ilk soru elde edilen fazla embriyoların ne şekilde değerlendirileceğidir Bu şekilde elde edilen fazla embriyoların dondurulması hastaya hem ekonomik, hem de psikolojik bir avantaj sağlar Ayrıca dondurulan embriyolar transfer edileceği zaman hasta herhangi bir tedaviye gereksinim duymaz Embriyo dondurma işlemi tüp bebek uygulamalarında başarı şansını arttıran bir işlem olarak da değerlendirilebilir
Emriyo dondurma ve çözme işlemi, embryolar kimyasal maddelerle (kriyoprotektan) dengelendikten sonra soğutulması ve -196 C sıvı nitrojen içinde depolanması, çözüldükten sonra da krioprotektan ortamından uzaklaştırılarak ileri gelişimi sağlamak için özel kültür ortamlarının içine alınmasıdır Her iki işlemde çok dikkatli yapılır Rutin tüp bebek ve mikroenjeksiyon uygulamalarında embriyo dondurma ile gebelik oranları %15-25 arasında değişir Aynı siklusda gebelik elde edilmiş ve kalan embriyolar dondurulmuş ise bu kez gebelik oranı %40 kadar olur Çiftlerden izin belgesi alınarak dondurulan embriyolar Türkiye’de 1997 yılında yürürlüğe giren bir yasa ile üç yıl boyunca sıvı nitrojen içerisinde saklanabilir



TEDAVİ SIRASINDA KARŞILAŞILAN SORUNLAR

Tedavinin İptal Edilmesi:
Hastaların tedaviye beklenen yanıtı vermemesi, yeterli sayıda follikül gelişmemesi gibi nedenlerle tedavi iptal edilebilir
Yumurta Bulunamaması:
Özellikle yaşı ileri ve yumurtalık rezervi düşük kadınlarda folliküller yeterli büyüklüğe ulaşmasına karşın aspirasyon sırasında hiç yumurta bulunamayabilir
Döllenmenin Olmaması:
Yumurta ve spermler normal olmasına karşın bazı yumurtalarda döllenme gerçekleşmeyebilir Döllenme oranı %70 civarındadır
Transfer Zorluğu:
Bazı durumlarda kadının genital organlarının anatomik yapısı nedeniyle transfer çok zor olabilir Bu gibi durumlarda gebelik şansı düşmektedir
Sperm Bulunamaması:
TESE uygulanan hastaların %40’ında sperm bulunamaz ve tedavi iptal edilmek zorunda kalınır
Gebelik Testi Öncesi Kanama:
Test gününden önce kanaması olanlarda gebelik şansı düşmekle birlikte gebelik olmadığı anlamına gelmez
Ovarian Hiperstimülasyon Sendromu (OHSS)
Yumurtalıkların tedaviye aşırı cevap vermesi ve karın boşluğu ile diğer vücut boşluklarında sıvı toplanmasıyla ortaya çıkan bir tabloolup şiddetli durumlarda hastanede yatarak tedavi gerekli olabilir OHSS açısından riskli oaln kişilerde embryo transferi ertelenip embriyolar dondurulabilir

GEBELİK ORANLARI
Yabancı üreme tekniklerinde gebelik oranları hasta yaşı, infertilite süresi infertilite nedeni, yumurta sayısı gibi pek çok değişkene bağlıdır Bunlardan en önemlisi kadının yaşıdır İlerleyen yaşla birlikte gebelik oranlarında da düşme görülür VKV Amerikan Hastanesi Yardımcı Üreme Teknikleri Merkezi’nde 1996-2001 yılları arasında yapılan 7000’den fazla uygulamada transfer başına ortalama gebelik oranı %45 civarındadır Yaşı 30’un altında olan hastalarda bu oran %60’lara kadar çıkarken, yaşın 40 ve üzerinde olduğu durumlarda %15’ler düzeyine indiği gözlenmiştir İleri yaş sadece gebelik oranlarını etkilemez Bu hasta gurubunda gebelik elde edilse bile, bu gebeliğin bir düşük ile sonuçlanma olasılığı genç yaştaki hasta gurubuna göre daha yüksek olur

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #2
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



ÇOCUK SAHİBİ OLAMAYAN ÇİFTLERDE TEK TEDAVİ YÖNTEMİ TÜP BEBEK MİDİR?

Çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftlerde detaylı bir inceleme ile problemin nereden kaynaklandığı aydınlatılmalı, tedavi gerekliliği belirlenmeli ve çiftin en kolay şekilde gebelik elde etmesini sağlayacak olan tedavi yöntemi belirlenerek çifte sunulmalıdır Tedavi yöntemleri; yumurtlama uyarısı ve takibi, aşılama ve tüp bebek tedavisidir Uygun şartlara sahip olan çiftlerde, ilaçlarla yumurta gelişiminin sağlanmasını takiben spermin belirli işlemlerden geçirilerek rahmin içerisine verilmesi anlamına gelen "intrauterin inseminasyon" (aşılama) tedavisi ile gebelik elde edilebilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #3
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



KISIRLIK TEDAVİSİ İÇİN NE ZAMAN BAŞVURULMALIDIR?

Genel olarak eslerin herhangi bir korunma yöntemi uygulamadan ve düzenli cinsel ilişkiye girmelerine rağmen 1 yıl boyunca gebe kalamaması durumunda doktora müracat etmeleri önerilir Ancak günümüzde daha geç yaşlarda evlenme oranı arttığından kısırlıkla ilgili şüphesi olan erkeklerin üroloji uzmanına müracaatı önerilir Mutlaka çiftler eşleri ile birlikte muayeneye gelmelidirler Erkeklerde genel fiziksel muayenenin yanı sıra bazı hormon tetkikleri, gerekli ise genetik incelemeler ve mutlaka geçmişte yapılmış dahi olsa merkezimizde semen analizinin tekrar incelenmesini gerekmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #4
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



TÜP BEBEK TEDAVİSİ NE KADAR SÜRER?

Tüp bebek tedavisi; yumurta gelişimi, yumurtaların toplanması ve döllenmesi, embriyo gelişimi ve embriyo transferi aşamalarından oluşan bir süreçtir Bu tedavi süresi boyunca kadının hastanede yatmasını gerektirecek bir uygulama gerçekleştirilmemektedir Yumurta gelişimi süresince çoğu zaman gün aşırı ve nadiren günlük kan tahlili ve ultrasonografı incelemesi takipleri sürdürülecek, takip boyunca hastanede geçirilecek zaman mümkün olduğunca kısa tutularak çiftlerin günlük hayatının ve programlarının etkilenmemesine çalışılacaktır Yumurta toplama ve embriyo transferi işlemleri ise hastanede yatmayı gerektirmeyen, oldukça kolay işlemlerdir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #5
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



TÜP BEBEK UYGULAMASI İÇİN YAŞ SINIRI VAR MIDIR?

Adetinizin 3 gününde yapılan hormon testleri ve ultrasonografide görülen yumurtalık kapasitesi yumurtalık fonksiyonlarınızın uygun olduğunu gösterir ise 45 yaşına kadar tüp bebek işlemi uygulanabilmektedir Ancak 38 yaş ve üstü kadınlarda uygulama yapılırken preimplantasyon genetik tanı yöntemi ile embriyolarınızın kromozomlar yönünden normal olup olmadığının araştırılması önerilmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #6
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



TÜP BEBEK TEDAVİSİNDE BAŞARI MEVSİMLERE GÖRE DEĞİŞİR Mİ?

Tüp bebek uygulamaları uzun yıllardır gerçekleştirilmektedir Bu yıllar içerisinde elde edilen tecrübeler, tedavi başarısının aylara veya mevsimlere göre fark göstermediğini ortaya koymaktadır


**************************************************

TÜP BEBEK UYGULAMALARI KAÇ KEZ TEKRARLANABİLİYOR?

Tedavinin bilinen bir sınırı olmamakla birlikte 7-8 uygulama yapılabilir Her uygulama arasında en az 3 ay ara verilmelidir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #7
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



TÜP BEBEK GEBELİKLERİNDE DÜŞÜK RİSKİ DAHA YÜKSEK MİDİR?

Hayır Kendiliğinden oluşan veya tüp bebek yöntemleri ile elde edilen gebeliklerin yaklaşık %15'inin düşükle sonlandığı bilinmektedir Kendiliğinden oluşan gebeliklerde erken dönemdeki düşükler bazen birkaç günlük adet gecikmesi ve bunu takip eden normalden biraz fazla miktarda bir adet kanaması olarak algılanabilir Oysa yapılacak kan tahlilleri bunun bir gebelik kaybı olduğunu gösterecektir Tüp bebek uygulamalarında gebelik sonuçları çok erken dönemden itibaren kan tahlilleri ile takip edildiğinden, her dönemdeki gebelik kayıpları kesin olarak tanımlanmaktadır Bu durum da düşük oranlarının daha yüksek olduğu gibi yanlış bir kanıya sebep olmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #8
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



TÜP BEBEK UYGULAMALARINDA TÜPLERİN AÇIK OLMASI GEREKLİ MİDİR?

Hayır Toplanan yumurtalar sperm ile döllendikten sonra oluşan embriyolar rahim içine yerleştirilir (Yumurtalar vajinal yolda ultrosonografi eşliğinde toplanır) Dolayısıyla tubaların açıklığının bir önemi yoktur ,fakat tuba içerisinde bir sıvı birikimi söz konusu ise bu sıvının rahim içine akışı embriyo tutunmasını etkileyeceğinden ya tuba çıkarılmalı ya da uterus ile bağlantısı kesilmelidir

************************************************** *********

KULLANILAN SPERM VE YUMURTALAR EŞLERİN KENDİSİNE Mİ AİTTİR ?

Kesinlikle evet Bu işlemler için aranan şartlardan birisi de resmi nikah belgelerinin tarafımıza ulaştırılmasıdır Hangi nedenle olursa olsun sperm üretmeyen erkek veya yumurta geliştiremeyen çiftler tedaviye kabul edilmez Tedavilerde kullanılacak üreme hücreleri kesinlikle resmi nikahlı eşlerin kendi hücreleridir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #9
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.





BU TEDAVİLER SONRASI ANORMAL ÇOCUK DÜNYAYA GETİRME RİSKİ VAR MIDIR?

Tedavi ile doğan bebekler ile normal yolla doğan bebekler arasında fiziksel ve zihinsel gelişim açısından fark bulunmamıştır

************************************************** ***********

BU TEKNİKLERLE BAŞARI ŞANSI NE KADARDIR?

Tüp bebek tedavisinde başarı şansını çiftin özelliklerine göre belirtmek gerekir Çünkü tüp bebekteki başarı şansını yumurtalık kapasitesi, yaş faktörü, ciddi erkek faktörü gibi bir çok parametre etkilemektedir Embriyo transfer edilen çiftlerde 37 yaş altı, yumurtalık rezervi iyi bir bayanda başarı şansı %55 iken, 40 yaş üzerinde bu şans %30'lar civarındadır Bu yaş gurubunda yüksek genetik anomali oranı olabileceği için preimplantasyon genetik tanı uygulamaları yapılmamakta ve böylece genetik olarak belirlenmiş normal embriyo transfer edilerek gebelik şansı arttırılmaya çalışılmaktadır

************************************************** ***********

UYGULAMALARIN MALİYETİ NEDİR?

Tüp bebek ve mikro enjeksiyon uygulamalarının paket ücret olarak maliyeti tedavinin başlangıcından bitimine kadar 2700 USD + KDV olarak belirlenmiştir Bu fiyata ilaçlar dahil değildir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #10
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



İNFERTİLİTEDE ÖN TESTLER VE ANA TESTLER

İnfertilitenin tanı ve tedavisi için yapılması gereken testler kadınlar için ;kan grubu,tam kan sayımı,hormon testleri olarak FSH,LH,estradiol(adet kanamasını ikinci ya da üçüncü günü),TSH,serbest T4,prolaktin, mevcut enfeksiyonların veya bağışıklığın önceden tanımlanması için HBsAg, antiHBs, antiHCV, Rubella IgM-IgG,Toxoplasma IgM-IgG testleridirGerekli görüldüğü takdirde diğer sistemik hastalıklara ait tetkikler,mikrobiyolojik ve genetik testler de ilave edilebilirTüpleri ve rahim iç boşluğunu değerlendirmek için rahim filmi (histerosalpingografi) çekilmelidir Erkekler için ise;spermiogram,kan grubu,HBsAg,antiHBs,antiHCV,gerekli durumlarda hormon testleri(FSH,LH,total testosteron,prolaktin ve TSH) ve genetik testler yapılmalıdır

************************************************** **************



OVER KİSTLERİN İVF'E ETKİSİ NEDİR?

Tedavi öncesi yumurtalıklarında kist saptanan hastalarda, kistin çapı 3 cm �den küçük ise ve kandaki estradiol hormon düzeyini yükseltmemişse tedaviye başlanabilirTedavi öncesi yumurtalıkları baskılamak için kullanılan analog dediğimiz iğnelerin kullanımı sırasında,bu iğnelerin alevlendirici etkisi sonucu basit kistler görülebilirBu kistler 3 cm�den küçük ama kandaki hormon düzeyi yüksekse kullanılan analog süresi uzatılır,3 cm�den büyük ise ,iğnenin kullanım süresi uzatıldığı halde küçülme sağlanamazsa ,bir iğne yardımıyla bu kist sıvısı çekilebilirYumurtalıkta yer kaplayan kitlenin mekanik etkisi ortadan kaldırılır Kist aspirasyonu yapılan bu hastalardan daha fazla sayıda yumurta elde edilebilir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.

Eski 11-25-2007   #11
mate
Varsayılan

Sıkça Sorulan Sorular ve Merak Ettikleriniz.



TİB NEDİR VE HANGİ TESTLERİ YAPIYORUZ?

TİB (tekrarlayan implantasyon başarısızlığı), daha önce 3 veya daha fazla kereler yapılan tüp bebek denemeleri ile iyi embryolar transfer edilmesine rağmen gebe kalamama durumunda kullandığımız bir terimdir Bu gibi olgularda genellikle altta yatan sebep olabilecek bazı durumları ortaya koymak için birtakım testler uygulamaktayız

*Çiftin ikisinden de istenen periferik karyotip dediğimiz genetik testler ile muhtemel kromozom problemini araştırmak
*Rahim iç duvarı dediğimiz endometrium tabakasını değerlendirmek için rahim filmi (HSG) çekmek veya histeroskopi denilen operasyonu gerçekleştirmek
*Kadına ait muhtemel kan pıhtılaşma sorunlarını ortaya koymak için pıhtılaşma mekanizmaları ile ilgili birtakım kan testleri istemek
*Prolaktin hormonu problemlerini ve tiroid bezi kaynaklı sorunları ortaya koymak için PRL ve TSH testleri istemek

yeni bir deneme öncesi değerlendirilmesi gereken noktalardır

************************************************** ************


ENDOMETRİAL KO-KÜLTÜR (YA DA İNGİLİZCE ORJİNAL ADIYLA CO-CULTURE) NEDİR , KİMLERE UYGULANIR VE BAŞARISI NEDİR?,


Endometrial Ko-kültür (Yapay rahim içi uygulaması),

Yapay rahim içi uygulaması, tekrarlayan tüp bebek tedavilerine rağmen gebe kalamayan, embriyoları yavaş veya kötü gelişim gösteren çiftlerde yeni bir umut Adetin 21 günü rahim içinden alınan ufak bir doku örneği laboratuvar koşullarında üretilerek yapay bir rahim içi dokusu oluşturuluyor ve embriyolar bu doku içinde büyütülüyor

Bu uygulama sırasında kadının kendi rahim içi (endometrium) hücreleri kullanıldığından sarılık, AIDS ve diğer riskli durumlar ekarte ediliyor Endometrial hücreler embriyo gelişimine zarar vermiyor, gelişiminin devamını sağlıyor ve büyüme şansını arttırıyor Embriyo gelişimi için gerekli olan faktörler ve proteinler yönünden oldukça zengin olan ko-kültür sıvıları içerisinde bulunan büyüme faktörleri ve besleyici maddeler embriyo gelişimini destekliyor Ayrıca ortamda oluşan antioksidanlar embriyo için zararlı olabilecek artıkları embriyo çevresinden uzaklaştırıyor

Tüp bebek için kullanıma hazır olarak sunulan yapay kültür ortamlarında bu proteinler ve büyüme faktörleri oldukça sınırlı bulunuyor Bu nedenle tekrarlayan tüp bebek tedavisinde başarısız olgularda ko-kültür hazır satışa sunulan kültür sıvıları için bir alternatif oluşturuyor

Endometrial ko-kültür uygulaması İstanbul Memorial Hastanesi Tüp Bebek Merkezi�nde daha önce 3 ila 10 kez arasında başarısız ART denemesi olan ve gebelik elde edilememiş 40 vakada uygulanmış ve 15 vakada gebelik elde edilmiştir Gebelik şansı çok düşük olan bu hastalarda elde edilen %37 gebelik oranı ko-kültür çalışmalarının başarısını ve geleceğe yönelik ümit verdiğini göstermektedir


************************************************** ************


ASSISTED HATCHING (AHA) KİMLERE VE NASIL UYGULANIR?

Assisted hatching (AHA) :Embriyonun rahim duvarına tutunmasını kolaylaştırmak için, etrafını saran zarın inceltilmesi ya da açıklık oluşturulması işlemidir35 yaş ve üzerindeki olgulardan elde edilen embriyolara,embriyoyu saran zarın kalın olduğu durumlarda,yavaş bölünen embriyolara,daha önceki denemelerinde iyi kalitede embriyo transferine rağmen gebelik elde edilememiş veya FSH hormonu sınırda ya da yüksek olan olgulara (12 mIU/ml ve üzeri),embriyo biyopsisi yapılacak embriyolara,dondurma-çözme sonrası elde edilmiş embriyolara AHA uygulanır AHA kimyasal,mekanik ya da lazer yöntemiyle yapılabilirBu işlemin özellikle kalın zarla çevrili ve yavaş gelişen embriyolarda,embriyo ile rahim duvarı arasındaki uyumu sağladığı ve tutunmayı arttırdığı düşünülmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.