Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
atasözleri, divani, lügati’t, türk

Divan-i Lügati’t Türk - Atasözleri

Eski 05-11-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Divan-i Lügati’t Türk - Atasözleri



Divan-i Lügati’t Türk - Atasözleri
(A Harfi)
Abçı neçe al tep bilse, ayıg anca yol bilir
Avcı ne kadar hîle bilse, ayı o kadar yol bilir

Aç ebek, tok telek
Aç kişi aceleci, tok kişi yavaş olur

Açıglığ er şebük karımas
Varlıklı kişi çabuk kocamaz

Aç ne yemes, tok ne temes
Aç olan ne yemez, tok olan ne söylemez?

Agılda oglak togsa arıkda otı öner
Ağılda oğlak doğsa, dere boyunda otu biter

Agız yese köz uyadur
Ağız yese göz utanır


Alımçı arslan, berimçi sıçgan
Alacağına arslan, vereceğine, borcuna sıçan

Alın arslan tutar, küçin sıçgan kösgük, oyuk tutmas
Hîle ile arslan tutulur, zor ile güç ile sıçan nazar, hayâl tutulmaz

Alp çerikde, bilge tirikde
Yiğit ordu içinde, bilgin mecliste kiñeşte belli olur

Alp eriğ yabrıtma, ıkılaç arkasın yagrıtma
Yiğiti bakımsız bırakma, yörük atın sırtını yara etme

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Alplar birle uruşma, beğler birle turuşma
Yiğitlerle vuruşma, beğlerle sürtüşme, iddiâlaşma

Alp yağıda, alçak çoğuda I-
Yiğit kişi düşman karşısında, yumuşak kişi savaşda belli olur

Anası teblük yufka yapar, oglı tetik koşa kapar
Annesi yalancı yufka yapar, oğlu tetik koşup kapar

Añduz bolsa at ölmes
Andız ota olsa, at ölmez

Anıñ yüziñe titinü baksa bolmas
Onun yüzüne dik bakılmaz

Anuk otru tutsa yokka sanmas
Öne konan yemek ikram edilmemiş sayılmaz

Arı kapçıtsa ısrur
Arı kızdırılırsa ısırır, sokar

Arkasız er çeriğ sıyumas
Arkasız kişi düşmanını, rakibini yenemez

Arpasız at aşumas, arkasız alp çeriğ sıyumas
Arpasız at aşamaz, arkasız yiğit rakibini yenemez

Arslan karışa sıçgan ötin ködezür
Kocayan arslan sıçan deliğini gözler

Arslan kökrese at ayakı tulaşır
Arslan kükrese atın ayakları dolaşır

Aşıç ayur tübüm altın, kamıç ayur men kayda men
Tencere der dibim altın, kepçe der ki ben neredeyim?

Aş tatıgı tuz yogrın yemes
Yemeğe tad veren tuzdur ama tuz çanakla yenmez

Atan yüki aş bolsa açka az korunur
Aş deve yükü ile olsa aça az görünür

Ata oglı ataç togar
Oğul babasına çeker, çekmek üzere doğar

Atası açıg almıla yese oglınıñ tısı kamar
Babası ekşi elma yese, oğlunun dişi kamaşır

Atası anası açığ almıla yese oglı kızı tısı kamar
Babası anası ekşi elma yese, oğlunun kızının dişi kamaşır

Ata tonı ogulka yarasa atasın tilemes
Babanın giyimi oğluna yarasa, oğul babasını istemez

At teküzligi ay bolmas
Atın alnındaki akıtma, gökdeki Ay’la bir olmaz, tutulamaz

Ayın kişi neñi neñ sanmas
Başkasının malı, mal sayılmaz

Ay tolun bolsa eliğin imlemes
Ay dolun olunca el ile gösterilmez

Azuklug aruk ermes
Azığı olan yorulmaz



(B-Ç Harfi)

Balık subda közi taştın
Balık suda, gözü dışarıda

Bar bakır, yok altun
Bulunan, var olan bakır, bulunamayan,nâdir olan altındır

Barçın yamağı barçınka, karış yamağı karışka
İpek yaması ipeğe, yün yaması yüne

Barıg otru tutsa yokka sanmas
Öne konan varlık, ikram edilmemiş sayılmaz Bk Anuk …

Beş erñek tuz ermes
Beş parmak düz, birbirinin eşi değildir

Bilmiş yek bilmedük kişiden yeğ
Tanıdık şeytan yabancıdan iyidir


Birin birin miñ bolur, tama tama kol bolur
Birer birer bin olur, damlaya damlaya göl olur

Bir karga birle kış kelmes
Bir karga ile kış gelmez, gelmiş sayılmaz

Bir tilkü terisin ikile soymas
Bir tilkinin derisi iki defi soyulmaz, yüzülmez

Bir toyın başı ağrısa, kamug toyın başı agrımas
Bir şamanın başı ağrısa, bütün samanların başları ağrımaz

Boldaçı buzagu öküz ara belgülüğ
Öküz olacak buzağı, kendisini belli eder

Bor bolmayıp sirke bolma
Şarap olmadan sirke olma

Boşlaglansa boksuklanur
Kızıp kurudan kişi boyunduruklanır

Boş neñge iyi bolmas
Yaramaz malın sahibi olmaz

Böri koşnısın yemes
Kurt komşusunu yemez

Böriniñ ortak, kuzgunuñ yıgaç başında
Kurdun avı ortaklı, kuzgunun avı ağaçda kendine ait olur

Buğday katında sarkaç subalur
Buğdayın yanında karamuk otu da sulanır

Bu kök kirsün, kızıl çıksun
Bu mavi, ak girsin, kızıl çıksın

Buşmasar boz kuş tutar, ebmeser ürüñ kuş tutar
Sıkılmayan kişi boz kuş, acele etmeyen kişi beyaz kuş tutar

Buzdan sub tamar
Buzdan su damlar

Bütün ümlüğ kanca bolsa olturur
Şalvarı sağlam olan nereye istese oraya oturur

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Çaksa tütnür, çalsa bilnür
Yaksa tüter, söylese bilinir

Çakşak üze ot bolmas, çakrak bile ubut bolmas
Taş üstünde ot olmaz, yanşak kişide ar olmaz



(E Harfi)

Ebdeki buzagu öküz bolmas
Ev içinde bakılan buzağı öküz olmaz

Ebek ebğe tegmez IBk Ersek …
Aceleci evine varamaz

Ebek siñek sütge tüşür
Aceleci sinek süte düşer

Ebliğ toygursa közi yolka bolur
Ev sahibi doyurunca, konuğun gözü yolda olur

Eğir bolsa er ölmes
Eğir otu kökü bulunduran kişi, hastalansa da ölmez

Eliğ tutgınça ot tut
Yabancıyı tutacağına ateş tut


El kalır kaldı toru kalmas
Yurt gider, töre kalır

Emgek eginde kalmas
Sıkıntı ebedîyen sırtda kalmaz

Emikliğ uragut kösekçi bolur
Emzikli kadın iştahlı olur

Endik uma eblikni agırlar
Şaşkın konuk ev sâhibini ağırlar

Erdem başı tıl
Faziletin başı dildir

Erdemsiz kut çertilür
Faziletsizden uğur, kut kaybolur

Erge muñ tegir, tag señiriñe yel tegir
Kişiye keder değer, dağ doruğuna rüzgâr değer

Erik erini yaglıg, ermegü başı kanlıg
Yürekli kişi yağlı, tembelin başı kanlı olur

Erkeç eti em bolur, eçkü eti yel bolur
Teke eti ilâç olur, keçi eti yel olur

Ermegüğe bulıt yük bolur
Tembele bulut yük olur

Ermegüğe eşik art bolur
Tembele eşik dağ geçidi olur

Erñeñe eliğ karı böz üm tikemes
Ergene elli karış bezden iç donu dikilmez

Er oglı muñaymas, it oglı külermes
Kişi oğlu kederli kalmaz, it oğlu tökezlemez, ayağı sürçmez

Ersek erğe tegmes, ebek ebğe tegmes
Oynak kadın koca bulamaz, aceleci evine varamaz

Er sözi bir, eyer köki üç
Er kişinin sözü bir, eyerin bağı üç olur

Esende ebek yok
Selâmetde acele yokdur

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Esiz anıñ yiğitliği
Yazık onun yiğitliğine…

Eşyek ayur başım bolsa sundurıda sub içgeymen
Eşek der ki; başım aklım olsa denizden su içerim

Etli tırñaklı eyirmes
Et tırnakdan ayrılmaz

Eyğü er süñüki erir atı kalır
İyi kişinin kemiği erir, adı kalır

Eyğülüğni sub ayakında kemiş başında tile
İyilik yap suya at, pınarında dile bulursun

Eyğülükün kel, isizliğin kelme
İyilikle gel, kötülükle gelme



(I-İ Harfi)
Iñan ıñrasa botu bozlar
Dişi deve inlese yavrusu bağırır, bozlar

Iş yaragında, sart asığında
İş sırasında, tüccar kârında…

It çakırı atka tegir, at çakırı ıtka tegmes
İt nazarı ata değer, at nazarı ite değmez

It ısırmas, at tepmes teme
İt ısırmaz at tepmez deme


Itka ubut atsa oldañ yemes
İtde utanma olsa çarığın altını yemez

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
İgliğ tutrugı ay bolur
Hastanın vasiyet etmesi iyilik getirir

İki koçñar başı bir aşaçta aşıçta pışmas
İki koç başı bir tencerede pişmez

İkki bogra igeşür, otra kökegün yancılur
İki buğra, erkek deve itişir, ortada bükelek sineği incinir

İm bilse er ölmes
Parolayı bilen kişi hayâtını kurtarır, ölmez

İzlik bolsa er öldimes, içlik bolsa at yagrımas
Çarığı olsa kişi ölmez, teyelti olsa atın sırtı açılmaz, yara olmaz



(K Harfi)
Kaçış bolsa kıya körmes
Halk içinde uyuşmazlık olsa, kimse birbirine yan bakamaz

Kadaş temiş kaymaduk, kayın temiş kaymış
Kardeş demiş bakmamış, kayın demiş bakmış

Kagun karma bolsa iyisi ikki eliğin tegir
Kavun yağma edilse, sahibi iki eliyle kapar

Kal sabı kalmas, kagıl bağı yazılmas
Söz leke bırakmaz, yaş söğütten yapılan düğüm ırgalanmaz

Kalın bulutug tüpi sürer, karañku ışıg urunç açar
Yoğun bulutu tipi sürer, karanlık işi rüşvet açar

Kalıñ berse kız alır, kerek bolsa kız alır
Çeyiz veren kız alır, gerekliyse pahalı alır


Kalın kaz kulabuzsuz bolmas
Kaz sürüsü kılavuzsuz olmaz

Kalın kolan çupgasız bolmas
Eşek sürüsü başsız olmaz

Kañdaş kuma ürür, iğdiş örü tartar
Baba bir kardeşler dövüşürler, ana birler yardımlaşırlar

Kanıg kan bile birle yumas
Kanı kan ile yıkamazlar

Kan ışı bolsa, katun ışı kalır
Kağanın işi olursa, hâtununun işi kalır

Kara bulıtıg yel açar, urunç bile el açar
Kara bulutu yel açar, rüşvet ise yurt açar

Kara muñ kelmeğinçe Kara Yalga keçme
Kara belâ gelmedikçe Kara Yalga geçidini geçme

Karga karısın kim bilir, kişi alasın kim tapar
Karganın kocamışını kim bilir, kişinin gönlündekini kim anlar

Karga kazga ötgünse butı sınur
Karga kaza özense bacağı kırılır

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Karı öküz balduka korkmas
Yaşlı öküz baltadan korkmaz

Kayıñ kasıña
Katılık kayın ağacına mahsûstur

Kayıñ kasıña, söküt süliñe
Kayın ağacına katılık, söğüt ağacına tazelik yaraşır

Kaynar öküz keçiksiz bolmas
Coşkun ırmak geçitsiz olmaz

Kaz kopsa ördek kol iğ igenür
Kaz giderse ördek göle sâhib çıkar

Kek Keten kördi keregü yüydi
Sıkıntıyı görünce çadırını yüklenip gitt

Keñeşliğ bilig üyreşür, keñeşsiz bilig obraşur
Danışılmış bilgi güzelleşir, danışılmamış bilgi yıpranır

Keriş yagrı ogulka kalır
At sırtındaki yara oğula kalır

Keyüklüğ ölimes, küpeçliğ kürimes
Giyimli kişi ıslanmaz, gemli at huysuzluk etmez

Kılıç tatıksa iş yunçır, er Tatıksa et tuncır
Kılıç paslanırsa iş incinir, kişi Farslaşırsa eti, kanı bozulur

Kılnu bilse kızıl keyer, yaranu bilse yaşıl keyer
Cilve bilse kırmızı giyer, yaranmayı bilse yeşil giyer

Kırk yılka teğin bay çıgay tüzlinür
Kırk yıla kadar zengin fakir bir olur

Kış konuki ot
Kış konuğu ateşdir

Kız birle küreşme, kısrak birle yarışma
Kız ile görüşme, kısrak ile yarışma

Kız kişi sabi yorıglı bolmas
Cimri kişinin sözü, ünü yayılmaz

Kiçikde katıglansa ulgayu sebnür
Küçük iken uğraşan, büyüyünce sevinir

Kiçik ulugka turuşmas, kırguy soñkurka karışmasI
Küçük büyüğe karşı durmaz, atmaca sungura karışmaz

Kimiñ bile kaş bolsa yaşın yakmas
Kimin yanında kaş denilen taş olsa, yıldırım onu yakmaz

Kim kür bolsa köbez bolur
Kuvvetli olan kabadayı olur

Kiñ ton opramas, keñeşliğ bil iğ artamas
Geniş, bol giyim yıpranmaz, danışılmış bilgi yanılmaz

Kişi alası içtin, yılkı alası taştın
Kişinin alası içinde, atın alası dışındadır

Kişi eti tiriğle tatır
Kişi eti diri iken tatlıdır, kıymetlidir

Kişi sözleşü, yılkı yıylaşu
Kişi söyleşerek, at koklaşarak anlaşır

Kizdeki kiz yıpar
Misk kutusu misk kokar

Kizlençü kelinde
Gizli şey gelinde bulunur

Kobı er kuyugka kirşe yel alır
Talihsiz kişi kuyuya girse yel alır

Kolan kuyugka tüşse kurbaka aygır bolur
Eşek kuyuya düşse kurbağa aygır olur

Korkmış kişiğe koy başı koş korunur
Korkmuş kişiye koyun başı çift, iki görünür

Koş kılıç kınka sığmaz
Çift, iki kılıç bir kına sığmaz

Kökge sagursa suysa yüzge tüşür
Kişi göğe tükürse, yüzüne düşer

Kök temür kerü turmas
Çelik kılıç geri durmaz

Koni barır keyikniñ közinde ayın başı yok
Düz giden geyiğin gözünden başka yarası yokdur

Kop sögütğe kuş konar, körklüğ kişiğe söz kelir
Söğütlüğe kuş konar, doğru kişiye söz gelir

Közden yırasa köñülden yeme yırar
Gözden ırak olan gönülden de ırak olur

Közüñüğe köğ tüşdi
Aynaya pas düşdü

Kulak eşitse köñül bilir Köz korse üyik kelir
Kulak işitse gönül bilir, göz görse sevinç gelir

Kul yağı, it böri
Kulunun düşman, itinin kurt olduğunu unutma

Kurmış kiriş tügülmes, ukrukun tag egilmes
Kurulmuş kiriş düğümlenmez, kement ile dağ egilmes

Kurtga büyik bilmes yerim tar ter
Yaşlı kadın oyun bilmez yerim dar der

Kurug yıgaç egilmes, kurmış kiriş tügülmes
Kuru ağaç egilmes, kurulmuş kiriş düğümlenmez

Kurug kaşık agızka yaramas, kurug söz kulakka yakışmas
Kuru kaşık ağıza faydasızdır, kuru söz kulağa lüzumsuzdur

Kuş balası kusınçıg, it balası okşançıg
Kuş yavrusu süs için, it yavrusu okşamak için

Kuş kanatın, er atın
Kuş kanadı ile, kişi atı ile varır, uçar

Kuş tuzakka meñ uçun ılınur
Kuş tuzağa yem için yakalanır

Kuş yabuzı sagzıgan, yıgaç yabuzı azgan, Yer yabuzı kazgan, budun yabuzı Barsgan
Kuşun kötüsü saksağan, ağacın kötüsü kuş burnu, Yerin kötüsü çöl, ahâlînin kötüsü Barsgan’lılardır

Kut belgüsi bilig
Devlet alâmeti bilgidir

Kutlugka koşa yağar
Kısmetliye çift yağar

Kutsuz kuyugka kirşe kum yağar
Kısmetsiz kişi kuyuya girse kum yağar

Kuyugda sub bar, it burnı tegmes
Kuyuda su var ama itin burnu erişmez

Kuzda kar eksümes, koyda yağ eksümes
Dağın güneş görmeyen yamacında kar eksilmez, koyunda yağ eksilmez

Küç eldin kirşe toru tüñlüktin tünlükten çıkar
Zorbalık yurda girse, töre bacadan kaçar

Kül ürkünçe köz ürse yik
Küle üflemektense, köze üflemek yeğdir

Kümüş küñe ursa altun ayakın kel ir
Gümüş güneş altına bırakılsa, altın ayağıyla gelir

Künde irük yok, beğde kıyık yok
Güneşde gedik yokdur, beyde caymak yokdur

Küñe baksa köz kamar
Güneşe bakan göz kamaşır

Küniniñ küline tegü yağı
Kuma kumanın külüne dahi düşmandır

Küzegü uzun bolsa el iğ köymes
Küskü ateş kuskusu uzun olursa el yanmaz

Kuz keliği yazın yayın bilgürer belgülüğ
Güzün gelişi yazdan bellidir










Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Divan-i Lügati’t Türk - Atasözleri

Eski 05-11-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Divan-i Lügati’t Türk - Atasözleri



(M-N-O-Ö Harfi)

Muş oglı muyabu togar
Kedi yavrusu miyavlayarak doğar

Muş yakrıka tegişmes, ayur kişi neñi yaraşmas
Kedi asılı yağa kavurmaya erişemez, gevezenin malı kişiye yaramaz

Neçeme obrak keyük erse, yagmurka yarar
Nice eski giyim olsa yine de yağmurda işe yarar

Nece munduz erse eş eygü, nece eğri erse yol eygü
Ne kadar aptal olsa da eş iyidir, ne kadar eğri, uzun olsa da yol iyidir


Nece yitik biçek erse Öz sapın yonumas
Bıçak ne kadar keskin olursa olsun, kendi sapını yontamaz

Oglak yiliksiz, oglan biliksiz
Oğlak iliksiz, çocuk bilgisiz olur

Oglan biligsiz
Çocuk bilgisiz olur

Oglan ışı ış bolmas, oglak müñüzi sap bolmas
Çocuk işi iş olmaz, oğlak boynuzu sap olmaz

Oglan sub töker ulug yanı sınur
Oğlan su döker, büyüğün bir yanı kırılır

Oprak yasıkdın tozlug ya çıkar
Eskimiş, kullanılmayan yay kabından tozlu yay çıkar

Ortak erden artuk almaş
Ortak ortağından fazla almaz

Otagka öpkelep süğe sözlemedük
Çadıra kızıp, askerle konuşmaz

Ot tese ağız köymes
Ateş demekle ağız yanmaz

Ot tütünsüz bolmas, yiğit yazuksuz bolmas
Ateş dumansız olmaz, genç kişi günahsız olmaz

Otug oyguç birle öçürmes
Ateş alev ile söndürülmez

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Öd keçer kişi tuymas, yalñuk oglı meñgü kalmas
Zaman geçer kişi duymaz, insan oğlu ebedî kalmaz

Ödlek karıtmışka boyug talkımas
Zamanın yaşlandırdığı kişiye boya ayıp sayılmaz

Ögüñüçi üminde artarur
Öğünen kişi iç donunu pisletir

Öküş sebinç bolsa katıg oksunur
Çok sevinen, pek pişman olur

Öküz ayakı bolgınça buzagu başı bolsa yeğ
Öküz ayağı olmakdansa, buzağı başı olmak yeğdir

Öldeçi sıçgan muş taşakın taşakı kaşır
Eceli gelen sıçan kedinin husyelerini kaşır

Ötlüğ yinçü yerde kalmas
Delikli inci yerde kalmaz

Öz köz ir kışlag
Kışlığını kendi gözünle seç




(S Harfi) Sabanda sandırış bolsa örtgünde irteş bolmas
Saban zamanı sürtüşme olursa, harman zamanında dövüş olmaz

Sabın sagrakka tegir
Sözle, tatlı dille sürâhiye erişilir

Saçratgudın korkmış kuş kırk yıl ayrı yıgaç üze konmas
Tuzakdan korkmuş kuş kırk yıl çatal ağaç üstüne konmaz

Sakak bıçar, sakal okşar
Çene keser, sakal okşar


Sakak okşar, sakal bıçar
Çene okşar, sakal keser

Sart azukı arıg bolsa yolda yer
Tüccarın malı temiz olsa yolda kendisi yer

Sartnıñ azığı arıg bolsa yol üze yer
Tüccarın malı temiz olsa yol üzerinde kendisi yer

Sınamasa arsıkar, sakınmasa utsukar
Sınamayan aldanır, sakınmayan yutulur

Soğuşup uruşur, otra ton titişür
Soğuşup vuruşulur, arada elbise yırtılır

Söğüt süliñe kayıñ kasıña
Söğütde tazelik, kayında sertlik vardır

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Sözğe süçünse bulun barır
Lâfa dalan tutsak olur

Sub içürmesge süt ber
Su içirmeyene süt ver

Sub körmekinçe etük tartma
Suyu körmeyince etek toplama

Subuzganda eb bolmas, topurganda ab bolmas
Mezarlıkda ev olmaz, tozlu yerde av olmaz

Sundılaç ışı ermes örtgün tepmek
Harman tepmek çayır kuşunun serçe işi değildir

Süsegen uyka Teñri müñüz bermes
Süsegen öküze Tanrı boynuz vermez




(T Harfi)

Tabgaç Kannıñ turkusı telim teñlemeyip bıçmas
Çin hakanının ipeği çokdur ama denk getirmedikçe biçmez

Tagıg ukrukın egmes, teñizni kaygıkın bükmez
Dağ kement ile eğilmez, denizin önü kayıkla kesilmez

Tag tagka kabuşmas, kişi kişiğe kabuşur
Dağ dağa kavuşmaz, kişi kişiye kavuşur

Tamu kapugın açar tabar
Cehennemin kapısını açan maldır

Tapug taş yarar, taş başıg yarar
Emir taşı yarar, taş başı yarar,


Taşıg ısrumasa öpmiş kerek
Taşı ısıramayanın öpmesi gerekir

Tatıg közre tikeniğ tüpre
Farslı’ya dikkat et, dikeni kökünden sök

Tatsız Türk bolmas, başsız börk bolmas
Fars’sız Türk olmaz, başsız serpuş olmaz

Tayak bile taymas, tanuk sözün bütmes
Baston ile kayılmaz, şahit sözüne inanılmaz

Tay atatsa at tınur, oğul ereyse ata tınur
Tay atlaşınca at dinlenir, oğul erginleşince babası dinlenir

Taygan yügrügin yügürgenni tilkü sebmes
Tazının hızlı koşanını tilki sevmez

Taz at taparçı bolmas
Alacalı at yük taşıyamaz

Taz keliği börkçige
Kelin, börksüzün geleceği yer börkçüdür

Tebey bedük erse mayakı bedük ermes
Deve büyük ise, tersi, dışkısı büyük olmaz

Tebey münüp koy ara yaşmas
Deveye binip koyun sürüsü içinde saklanılmaz

Tebi silkinse eşekke yük çıkar
Deve silkinse eşeğe yük çıkar

Tebi yük kötürse, kamıç yeme kötürür
Yük götüren deve, kaşığı da haydi haydi götürür

Tegirmende togmış sıçgan kök kökregiñe korkmas
Değirmende doğmuş sıçan gök gürlemesinden korkmaz

Tegme kişi öz bolmas, yat yaguk tuz bolmas
Her kişi kendin gibi olmaz, yad kişi, hısımla müsâvî olmaz

Telim sözüğ uksa bolmas, yalım kaya yıksa bolmas
Çok söz anlaşılmaz, yalçın kaya yıkılmaz

Teñsizde tegirmen turgursa, yaragsızda yar bolmas
Uygun olmayan yerde değirmen yapan yararsız ark yapar

Teşük subda belgürer
Deşik, yarık, delik, suda su ile belli olur

Tezek karda yatmas, eygü ısız katmas
Tezek karda yatmaz, iyilik kötülüğe katılmaz

Tılın tergiğe tegir
Tatlı dil ile sofraya erişilir
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Tılın tügmişni tısın yazmas
Dil ile bağlanan diş ile çözülemez

Tikmeğinçe önmes, tilemegince bulmas
Ekmeyince bitmez, dilemeyen bulamaz

Tilkü öz yinige İñe ürse uyuz bolur
Tilki kendi inine karşı ürüse uyuz olur

Tiriğ esen bolsa tañ öküş korur
Kişi esen yaşasa şaşılacak çok şey görür

Tokum yüzüp kuyrukta biçek sıma
Deriyi yüzüp kuyrukda bıçağı kırma

Tolum anutsa kulun bulur, tolum unutsa bulun bolur
Silâhını hazır eden at da bulur, silâhını ihmâl eden tutsak olur

Toyın tapugsak Teñri sepinçsiz
Şaman tapınsa da Tanrı memnun olmaz

Tünle bulıt örtense eblûk urı keldürmişçe bolur
Tañda bulıt örtense ebge yağı kirmişçe bolur

Akşam üstü bulut kızarırsa ev halkı çocuk doğmuş gibi olur,
Tan vakti bulut kızarırsa eve düşman girmiş gibi olur

Tünle yorub kunduz sebnür, kiçikde eplenip ulgayu sebnür
Geceyle yola çıkan gündüzün sevinir, küçükken evlenen yaşlanınca sevinir

Tütün kopursa işlenür
Dumanı kaldıran islenir

Tütüşmeginçe tüzülmes, tüpirmeğinçe açılmas
Dövüş olmayınca düzen düzülmez, tipi olmayınca hava açılmaz

Tuzun birle uruş, utun birle tireşme üsterme
Yumuşak başlı kişi ile vuruş alçak kişi ile iddialaşma, direşme





(U-Ü Harfi)

Ula bolsa yol azmas, bilig bolsa söz yazmas
İşâret olsa yol şaşırılmaz, bilgi olsa söz uzamaz, yayılmaz,

Ulugnı uluglasa kut bulur
Ulu kişiyi ululayan, devlet bulur

Uluk yağırı ogulka kalır Bk: Keriş …
Atın omuz başındaki yara oğula kalır


Uma kelse kut kelir
Konuk gelirse devlet gelir

Umayka tapınsa oğul bolur
Şevkat meleğine yakaranın çocuğu olur?

Usukmışa sakıg kamug sub korunur
Susamışa serab bütün su görünür

Us üşgürse ölür
Kukumav kuşu kişiye karşı öterse o kişi ölür

Uygur yıgaç uzun kes, temür kısga kes
Ey Uygur, ağacı uzun kes, demiri kısa kes

Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Üri kopsa oguş alkışur, yağı kelse imrem tepreşür
Gürültü kopsa hısım, akraba koşuşur, düşman gelse halk debreşir, yer yerinden oynar



(Y Harfi)
Yablak tıllıg beğden kerü yalñus tul yeğ
Kötü dilli beyden yalnız dul kadın yeğdir

Yagıñ erse kerek yundakı tegir
Düşmanın hücum edip gitse bile atının fışkısı kalır

Yağını aşaklasa başka çıkar
Düşman küçümsenirse başa çıkar

Yakadaki yalga gali eligdeki ıçgınur
Yakandakini yalarken elindeki gider

Yalksa yeme yağ eyğü, köyse yeme kün eyğü
Bıksa bile yağ iyi, yaksa bile gün iyidir

Yalñuk meñgü tirilmez, sınka kirüb kirü yanmas
Kişi ebediyen diri kalmaz, mezara giren geri dönmez


Yalñuk oglı munsuz bolmas
Kişi oğlu dertsiz olmaz

Yalñuk oglı yokayur eyğü atı kalır
Kişi oğlu yok olur, ölür, iyi ise adı kalır

Yalñuk ürülmüş kap ol, ağzı yazlıp alkınur
Kişi şişirilmiş tulum gibidir, ağzı açılınca söner

Yalñus kaz ötmes
Yalnız kaz ötmez

Yarın bulgansa el bulganır
Kürek kemiği karmaşık olursa, yurt da karışır

Yaş ot köymes, yalapar ölmes
Yaş ot yanmaz, elçi ölmez, öldürülmez

Yatnıñ yaglıg tiküsinden, öznüñ kanlıg yuyruk yeğ
Elin yağlı lokmasından, kendinin kanlı yumruğu yeğdir
Divan, Türk, Divanı Lügatit Türk, Kaşgarlı Mahmut, Divan-u Lügati’t Türk
Yayag atı çaruk, küçi azuk
Yayanın atı çarık, gücü azıkdır

Yazıda böri ulısa ebde it bağrı tartışur
Düzlükde kurt ulusa, evde itin bağrı sızlar

Yazıdaki süblin eyergeli, ebdeki takagu uçgınma
Düzlükdeki sülünü ararken, evdeki tavuğu kaçırma

Yazın katıglansa kışın sebnür
Yazın katık yapan, kışın sevinir

Yazmas atım bolmas, yañılmas bilge bolmas
Şaşmaz ok olmaz, yanılmadık bilgin olmaz

Yazmas atım yağmur, yañılmas bilge yañku
Şaşmaz ok yağmur, yanılmaz bilgin yankıdır

Yer basrukı tag, budun basrukı beğ
Yerin baskısı dağ, milletin baskısı beğdir

Yeti başlıg yil büke
Yedi başlı ejderha

Yıgaç uçuña yel tegir, körklüg kişiğe söz kelir
Ağaç ucuna yel deyer, değerli kişiye söz gelir

Yılan kendü eğrisin bilmes, tebi boynın eğri ter
Yılan kendi eğriliğini bilmez, deveye boynun eğri der

Yılan yarpuzdın kaçar, kanca barsa yarpuz utru kelür
Yılan, yılan sıçanından kaçar, nereye kaçsa yılan sıçanı karşısına dikilir, gelir

Yıparlıg kesürgüdin yıpar kitse yiyi kalır
Amber kabından amber gitse de koşusu kalır

Yırak yer sabin arkış keldürür
Uzak yerin haberini kervan getirir

Yitükliğ anası koyun açar
Kaybetdiği nesneyi anasının koynunda arar

Yogurkanda artuk ayak kösülse üşiyür
Ayak yorgandan dışarıya uzatılırsa üşür

Yunt başın yularlab keñeldi
At başını dâimâ yularlayıp tedbîr al

Yunt kazısı yağ
Yağın iyisi atın karnından çıkan yağdır

Yurt kiçük bolsa angut bedük ur
Delik küçük olsa da tapayı yamayı büyük vur

Yüpüşlüğ kelin keyeküni yapaş bulur
Yüz görümlülüğü çok olan gelin, güveyiyi yavaş, yumuşak bulur

Yüzge körme erdem tile
Kişide yüz güzelliği değil fazilet ara, dile





Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.