Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
anlatım, bozuklukları, dili, edebiyatı, konuları, türk, ödev

Türk Dili Ve Edebiyatı Anlatım Bozuklukları - Anlatım Bozuklukları Ödev Ve Konuları

Eski 12-20-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türk Dili Ve Edebiyatı Anlatım Bozuklukları - Anlatım Bozuklukları Ödev Ve Konuları



ANLATIM BOZUKLUKLARI

Her cümle belli bir düşünceyi, duyguyu aktarmak için kurulur Bu cümlenin, ifade edeceği anlamı açık ve anlaşılır bir biçimde ortaya koyması gerekir Ayrıca cümle mümkün olduğunca gereksiz unsurlardan arındırılmış olmalıdır bu cümle İşte bu özelliği göstermeyen cümleler, anlatım bakımından bozuktur

1 Gereksiz Sözcüklerin Kullanılması

Cümlede gereksiz sözcük kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar Bir cümlede gereksiz sözcük bulunduğunu anlamak için, sözcük cümleden çıkarılır Bu durumda cümlenin anlam ve anlatımında bir bozulma oluyorsa o sözcük gerekli, olmuyorsa gereksizdir

“Satıcı burnu havada, kendini beğenmiş biri

cümlesinde “burnu havada” sözünün verdiği anlamla “kendini beğenmiş” sözünün verdiği anlam aynıdır Öyleyse bu cümlede bu iki sözden biri gereksizdir Cümleden çıkarılmalıdır

“Yaklaşık beş yıl kadar bu Edirne'de oturduk

cümlesindeki “yaklaşık” sözcüğü ile “kadar” sözcüğü cümleye aynı anlamı katmıştır Bu nedenle bu iki sözcükte biri cümleden çıkarılarak anlatım bozukluğu giderilmelidir

Bir cümlenin anlamı içinde bulunan başka bir sözü cümlede kullanmak da gereksiz sözcük kullanımına girer Cümlede böyle bir sözcük varsa, o cümle de anlatım bakımından bozuktur

“Dışarı çıkmak istediğini kulağıma alçak sesle fısıldadı

cümlesindeki “fısıldadı” sözcüğü zaten “alçak sesle” yapılan bir eylemdir Bu nedenle ayrıca bir “alçak sesle” sözüne gerek yoktur Bu nedenle bu söz cümleden çıkarılarak anlatım bozukluğu giderilmelidir

“Eve arkadaşı ile birlikte geldi

cümlesindeki ile edatı cümleye birliktelik anlamı kattığı için ayrıca bir birlikte sözcüğüne gerek yoktur Bu nedenle bu sözcük cümleden çıkarılarak anlatım bozukluğu giderilmelidir

2 Sözcüklerin Yanlış Anlamda Kullanılması

Bazen sözcükleri yanlış şekilde başka bir anlama gelen bir sözcüğü o anlamının dışında kullanırız Bu tür kullanımlar cümlenin anlamını etkiler

“Futbolcu, attığı muhteşem golle takımının galip gelmesine neden oldu

cümlesindeki “neden olmak” eylemi daima olumsuz anlamlar verecek biçimde kullanılır Oysa maçın kazanılması olumlu bir durumdur Öyleyse “neden oldu” sözü bu cümlede yanlış kullanılmıştır Bunun yerine cümle “gelmesini sağladı” şeklinde bitirilebilir

“Tanımadıkları bir ortama gelen kişiler ilk başlarda çekimser olur

cümlesindeki “çekimser” sözcüğü yanlış anlamda kullanılmıştır Bu sözcük görüş bildirmekten çekinmek anlamındadır Oysa cümlede verilmek istenen anlam “ürkek, sıkılgan”dır Öyleyse bu cümlede “çekingen” sözcüğü kullanılmalıdır

3 Deyim Yanlışlığı

Bir cümlede deyimin yanlış yerde kullanılması da cümlenin anlamını bozar

“Başarılı çalışmalarıyla kısa sürede yöneticilerinin gözüne batmayı bilmişti

cümlesinde “göze batmak” deyimi yanlış kullanılmıştır Çünkü bu deyim “başkalarının çekemeyeceği bir yüksekliğe erişmek veya görünüşüyle başkalarını tedirgin etmek” anlamındadır Yani olumsuz durumları anlatmakta kullanılır Oysa cümlede, kişinin olumlu bir özelliği anlatılmaktadır Öyleyse cümlede “çalışkanlığı, becerikliliği ile büyüğünün sevgi ve güvenini kazanmak” anlamına gelen “gözüne girmek” deyimi kullanılmalıydı

4 Sözcüklerin Yanlış Yerde Kullanılması

Bazen sözcük doğrudur ancak cümlede bulunduğu yer doğru değildir Bu durum cümlenin anlamını bozar

“Yeni durağa varmıştım ki otobüs geldi

cümlesinde “yeni” sözünün yeri anlatımda bozukluğa yol açmıştır Çünkü burada söylenmek istenen, durağın yeniliği değil, durağa varmanın yeni, henüz yapıldığıdır Cümlenin doğrusu:

“Durağa yeni varmıştım ki otobüs geldi

şeklinde olmalıdır

5 Anlamca Çelişen Sözcüklerin Kullanılması

Anlamca çelişen sözcüklerin aynı cümlede kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar

“Şüphesiz Türkiye geleceğin süper bir ülkesi olabilir

cümlesindeki “şüphesiz” kelimesi kesinlik anlamında olmasına rağmen; “olabilir” sözcüğü olasılık, ihtimal anlamındadır Bu nedenle ülkemiz hakkındaki kişinin görüşünde bir çelişki ortaya çıkmaktadır Bu iki sözcükten biri cümleden çıkarılarak anlatım bzoukluğu giderilebilir

6 Tümleç Eksiklikleri

Cümlede, kullanılması gereken bir ögenin bulunmaması, anlatım bozukluğuna yol açar Bu, daha çok ortak kullanılan ögelerde görülür Çünkü Türkçe’de her fiil, ögeleri aynı eklerle kendine bağlamaz

“Türkçe öğretmeninin yanına gitti, bir soru sordu

cümlesindeki ögeleri inceleyelim: “gitti” ve “sordu” yüklemdir Giden ve soran kişi yani “o” gizli öznedir Yani “o” ögesi her iki yüklemin ortak ögesidir Bu ortak ögeyi yüklemlerle kullanalım “Türkçe öğretmeninin yanına gitti” doğrudur; ancak “Türkçe öğretmeninin yanına soru sordu” denemez, “Türkçe öğretmenine soru sordu veya ona soru sordu” olmalı Yani ikinci cümleye bir dolaylı tümleç gerekmektedir

“Bebeğe sevgiyle baktı, sevdi

cümlesinde nesne eksikliğinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır Bu bozukluk ikinci cümleye “onu” sözcüğü getirilerek giderilir:

“Bebeğe sevgiyle baktı, onu sevdi

Sıralı isim cümlelerinde ekfiilin kullanılması da bazen bozukluğa yol açar

“Kardeşimin boyu uzun, kilosu fazla değildi

cümlesinde iki yargı vardır: Kardeşimin boyunun uzun olduğu, aynı zamanda kilosunun fazla olmadığı, yani kilosunun az olduğu Oysa cümlede “uzun” sözcüğü yüklem gibi kullanılmadığından “değildi” edatına bağlanıyor ve böylece çocuğun uzun boylu olmadığı anlamı çıkıyor Bunu düzeltmek için “uzun” sözcüğü “uzundu” şekline getirilmelidir

7 Özne - Yüklem Uyumsuzluğu

Türkçe'de bazı özneler olumlu, bazıları olumsuz anlamlar verir Buna göre yüklemlerin de olumlu, olumsuz çekimlenmesi gerekir

“Kimse gelmemiş, maça gitmiş

cümlesinde “gelmemiş” olanlar ile “gitmiş” olanlar aynı ancak “kimse” olumsuz bir öznedir ve yüklemi daima olumsuz çekimlenir Oysa “gitmiş” olumlu bir çekimdir Yani ikinci cümle özneyle uyum sağlamamıştır Buna “hepsi” şeklinde bir özne getirilmelidir

Cümlede öznenin ifade ettiği şahıslarla yüklemin bildirdiği şahıs arasında bir uyum olmalıdır

“Bu soruyu ancak ben ve sen çözebiliriz

(biz)

“Ödülü sadece ben ve sınıf arkadaşım kazanmıştık

(biz)

“Sen ve kardeşin hangi okulda okuyorsunuz?”

(siz)

“Sen hatta hepiniz bana yardım edin

(siz)

“Sen ve arkadaşların beni iyi dinleyin

(siz)

“Kardeşim ve annem okula gitti

(onlar)

cümleleri buna örnektir

Öznenin insan ya da başka varlıklar olması da yüklemin tekil veya çoğulluğunu etkiler Eğer özne bitkiler, hayvanlar, cansız varlıklar ya da soyut kavramlarsa, yüklem daima tekil olur İnsanlar çoğul özne olduğunda ise yüklem tekil veya çoğul olabilir

“Kuşlar ağaçlarda ötüyorlar

değil,

“Kuşlar ağaçlarda ötüyor

olmalı

“Korkular üzerine gidildikçe azalırlar

değil “azalır” olacak

“Öğrenciler öğretmeni dinliyor

şeklinde de doğrudur, “dinliyorlar” şeklinde de

Türkçe'de sıfatlar çoğul anlam verirse isimler çoğul eki almaz Bu özellik genellikle belgisiz sıfatlarda görülür

“Birçok insanlar bu kitabı beğendi

cümlesinde “birçok” sıfatı çoğul bir anlam verdiği hâlde “insanlar” sözü de çoğul eki almıştır Cümleden çoğul eki çıkarılmalıdır


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.