05-06-2009
|
#1
|
siLveRghoSt
|
Gravitik Sevk
Gravitik Sevk
Küresel cam balona benzeyen zaman makinesini uzay ve zamanın herhangi bir koordinat noktasına doğru hareket ettirebilmek için aracın içinde yer aldığı yerel uzay/zamanın düz çizğilerini o yönde huni şeklinde büküp odaklayarak yerçekimsel bir asılım potansiyeli elde etmeliyiz Böylece küresel araç kendi yarattığı kendi uzay/zaman eğriliği içerisinde diğer zaman yada uzay noktalarına doğru ışık hızında yol alırFakat boyut değiştirmeden ışıkhızında bir yerçekimsel potansiyel etkisiyle hareket eden araç, kendi uzay ve zaman boyutu içerisinde ŞİMDİ ki zamana ait bir uzay noktasına hareket edebilirBununla beraber küresel araç ŞİMDİ ‘ki zaman içerisinde çok kısa sürede diğer uzay noktasına doğru binlerce ışık yılını sıfır zamanda aşmak ve atlamak istiyorsa yada ŞİMDİ ‘ki zamandan çıkıp uzay atlamasının yanında birde zaman atlaması gerçekleştirmek istiyorsa (GEÇMİŞ yada GELECEK zamanda bir uzay noktasına gitmek istiyorsa ) küresel araç bir üstuzay/zaman sürekliliği içerisine kendisini transfer etmelidirBu üstuzaya geçiş işlemi için küresel araca ait küresel manyetik alan gücü frekanslarınının f =12x 10* (22) Hz değerinin üstünde bir değere çıkması lazımBöyle bir zamansal atlama ve koordinat belirleme işlemi için dört boyutlu hologramik bir uzay/zaman haritalama sistemine sahip olan ve bu hologramik haritayı okuyup yorumlayabilen ve astronomik hesaplar yapabilen bilgisayar belleklerine ihtiyacımız olacaktırKüresel aracın güç ve itme sistemi bu bilgisayarlarca idare edildiğinden dolayı bilgisayar zekası, aracı çevreleyen alan matriksini bizim hayal edemiyeceğimiz şekilde asimetrikleştirerek farklı zaman ve uzay noktaları arasında metriksel bir yönelim ayarlaması gerçekleştirirNormal insan belleğinin böyle bir hareketi anlaması zordurBu yüzden üç boyutlu alan matriksi içerisinde hareket etmeye alışmış sıradan insan zekası bir zaman/uzay noktasından diğer bir zaman/uzay noktasına doğru olan zamansal geçişi hayal etmekte zorlanır Oysaki matematiksel olarak dörtboyutlu bir geometriyi tasavvur edebilen bilgisayar bellekleri, aracın güç ve itme sistemini bu belleklerindeki koordinat noktasına doğru aracı hareket ettirecek şekilde yönlendirirKüresel aracı çevreleyen elektrogravitasyonik alan matriksi dört boyutlu bir küresel açılım şablonu göz önüne alınarak bilgisayarlarca biçimlendirilirNasıl ki havada uçan uçaklar otomatik pilota bağlandığında uçak içindeki cihazlardaki matematiksel koordinat ve rota ayarına göre ”otomatik yönlendirme sistemi o rotayı takip edecek şekilde” uçağı sevk eden hava akımlarını yan kanatçıklarla dengeleyip kontrol ediyorsa aynen bu gibi Küresel Araçta uzay/zaman çizgilerinin bükülme açısına göre yerçekimsel potansiyel etkisini o doğrultuta yaratıp o yönde aracı hareket ettiriyorEinstein’ ın genel görelilik kuramı nasıl’ ki sadece uzaydaki noktalar arası geometrik ölçümü değil uzay/zaman’daki noktalar arasındaki geometrik ölçümlemeyi hedefliyorsa Küresel Aracın uzay/zaman’da yön ve rota belirleyen bilgisayar belleğide bu uzay/zamansal yada zaman /uzaysal noktalar arasındaki eğriliği ve boyutsal faz farklarını hesaplayarak aracı bir zaman diliminden diğerine doğru kaydırabilmektedir Küresel aracın bu şekildeki dörboyutlu hologramik haritalama sistemini göz önüne alarak zaman boyutları içindeki hareketini aşağıdaki diyağramlarla izah edebiliriz
bugünün bilim anlayışı içerisinde arkası tam olarak anlaşılmadan söylenen bazı fikirler gelecegin dünyasında ki nihai gerçek sistemlere yakın modellerdir Bunlardan biri Wales üniversitesinden fizikçiMiguel Alcubierre ‘nin sunduğu warp sürüşü’nü temel alan bir uzay aracı modelidirBilim kurgu filimlerinde de yerini alan warp (=eğme, bükme) motorları[UFO motoru] sayesinde bir yıldız gemisi çevresinde uzay/zaman bükülmeleri oluşturularak bir yıldız sisteminden diğerine ışık hızının çok altında bir hızla ama ışık dalgalarından daha çabuk bir biçimde gidebilir Bu teknolojiyi bu kadar ilginç kılansa, bugün yapılamaz olsa bile mümkün olduğunun bilinmesidir Işık hızında yol alınsa dahi, Dünya’ya en yakın yıldız olan Proxima Centauri’ye ancak dört yılda varılabilirAma eğer warp space(bükülmüş uzay) daysanız, kurama göre ışık hızı, hatta fazlası mümkün hale gelir Case Western Reserve Üniversitesi Fizik Departmanı başkanı Lawrence Krauss’a göre, bu mümkün olmakla kalmıyor, şu anda oluyor bile! Yine Einstein’in izafiyet teorisi sayesinde biliyoruz ki uzay statik (durağan) değil, hayli elastiktir Kütlesi olan her cisim uzayı bükecektir (veya sıkıştıracaktır da denebilir) Ve tabi ki kütle arttıkça bu etki de artacaktır Yıldızlar veya kara delikler bu konuda oldukça iyidirler Krauss’a göre uzayı büken tek sey kütle değildir Evrenimizi ihtiva eden “boşluk” şu anda bükülmektedir ve hep bükülmüştür”Evren genişliyor”,diyor Krauss “Ve evrenin diğer ucundaki bir galaksiye göre biz, şu an neredeyse ışık hızında uzaklaşmaktayız, her ne kadar durduğumuzu sansak da! “Bir “warp sürüşü” nasıl gerçekleşir? Basit bir roketin içinde, bir uzay istasyonundan ayrıldığınızı farzedin Bir çok ışık yılı uzaklıktaki bir başka istasyona gitmek istiyorsunuz Şimdi de, rokette bulunan bir warp cihazını çalıştırdığınızı farzedin Bu cihaz, etrafınızdaki uzayı büküyor, arkanızdakini geriyor, önünüzdekini ise sıkıştırıyor olsunŞimdi hemen arkanızda olan istasyon ışık yılları uzaklığına gelirken, bir an önce ulaşılmaz derecede uzak olanı hemen önünüzde duruyor… Ve en güzeli de, hiç bir noktada ışık hızına yaklaşmamış olmanız!Gelecekteki bilimin görüş ufku içerisinde dolaşan biri olarak derin öngörülerim ve sezğim basit bir warp motorunun kesin olarak yapılabileceği fakat bu yöntemle kendi uzay/zaman çizğilerimiz boyunca sadece gravitasyonel bir dalga atması hızına eşit olan ışık dalgaları hızından daha hızlı gidemeyeceğimiz gerçeğidirEğer ışık hızını aşmaktan söz ediyorsak mutlaka dönüp dolaşıp geleceğimiz yer yine birÜST UZAY (Hypersapace ) kavramıdır Aşağıda Alcubierrenin ifade ettiği tarzda ”warp sürüşü motorlarıyla çalışan uzay aracının” çevresindeki uzay/zaman çizğilerinin bükülmesi açıkca görülmektedirYine yukarıda yer alan animasyonda warp sürüşü sırasında araç çevresindeki uzay/zaman çizğilerinin ovalleşip bükülmesi açıkca görülmektedir
|
|
|