Tecâhül - İ Ârif ( Bilmezlikten Gelme ) |
10-10-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Tecâhül - İ Ârif ( Bilmezlikten Gelme )TECÂHÜL - İ ÂRİF ( BİLMEZLİKTEN GELME ):Bir anlam inceliği yaratmak ya da nükte yapmak için, şairin, çok iyi bildiği bir şeyi bilmiyor görünerek söz söylemesine tecâhül -i ârif denir ÖRNEKLER "Yılın ilk karı yağdı İyice kısaldı günler Ölülerimiz üşür mü ki?" Son dizede şair ölülerin üşümediklerini bildikleri halde,sorudan yaralanarak bu durumu bilmezlikten geliyor "Sözü yazdımdı da kalmış öbür entaride Va'diniz bûse mi vuslat mı unuttum ne idi" VAAD : herhangi bir konuda söz vermek , BUSE : öpücük , VUSLAT : kavuşma Şair, sevgilisinin kendisine buse mi vuslat sözü mü verdiğini unuttu- ğunu belirterek bildiği bir gerçeği bilmezlikten geliyor "Ey şûh Nedimâ ile bir seyrin işittik Tenhaca varıp Göksu'ya işret var içinde" ŞÛH : çılgın , TENHACA : gizlice , İŞRET : yeme içme Bu beyitte,sevgili ile Göksu'ya gezmeye giden de Nedim,bunu başkasından işitmiş gibi bibi söyleyen de Nedim'dir "Âb-ı gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem Yâ muhît olmuş gözümden günbed-i devvâre su" ( Bilmiyorum, dönen kubbe "gökyüzü" kendiliğinden mi su rengindedir; yoksa göz yaşlarım mı gökyüzünü kaplamıştır ) Fuzuli bu beytinde, gökyüzünün niçin su renginde olduğunu bilmediğini söyleyerek, döktüğü göz yaşlarının gökleri kaplaması nedeniyle böyle olabileceği ihtimalini ileri sürüyor Doğal olarak şairin gökyüzünün niçin su renginde olduğunu bilmemesi imkânsız; fakat böylece ne kadar çok ağlamış, çok gözyaşı dökmüş olduğunu nükteli bir tarzda belirtmiş oluyor Bu beyitte tecâhül-i ârif ile mübalağa da vardır Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz 1- "Göz gördü gönül sevdi seni ey yüzü mâhım Kurbanın olam var mı benim bunda günahım" 2- "Dün gece yoktu ki / Bu dağ buraya nasıl gelmiş? " 3- "Çördükler,cevizler, iğdeler Gidin bakın gölgeleri orda mı? " 4- "Şakaklarıma kar mı yağdı ne var Benim Allah'ım bu çizgili yüz? " 5-Sular mı yandı neden tunca benziyor mermer? " 6- "Arzu dolu,yaşamak dolu Bu eller miydi resimleri tutarken uyuyan? " 7- "Su insanı boğar, ateş yakarmış Her doğan günün bir dert olduğunu İnsan bu yaşa gelince anlarmış" |
|