Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ayıp, örtmek

Ayıp Örtmek

Eski 12-22-2007   #1
[KAPLAN]
Icon47

Ayıp Örtmek



AYIP ÖRTMEK


Başkalarının kusur, eksiklik, utanılacak şey, suç, cürüm, şeref ve haysiyete aykırı davranış, nezaket ve terbiye dışı, fena, kötü, utanç verici şey cinsinden yaptığı işlerin duyulmasını, görülmesini önlemek, yayılmasına mani olmak Toplumu ve insanları kötülüklerden korumak için işlenen ayıpları örtmek ahlâkî faziletlerin başında gelir Böylece Islâm'ın övdüğü, müslümanlarda bulunmasını istediği faziletlerden birisi de başkalarının ayıp ve kusurlarını örtmek ve gizlemektir Buna karşılık; bir müslümanı küçük düşürmek, şahsiyetini lekelemek ve onu rezil etmek için ayıplarını araştırmak ve başkalarına anlatıp açıklamak ise büyük bir ahlâksızlık olup, Islâm tarafından yasaklanmıştır Cenâb-ı Hak şöyle buyurur:
"Müslümanların ayıplarını (ve gizli şeylerini) araştırmayın" (el-Hucurât, 49/12) Resulullah da bir hadiste: Birbirinizin özel ve mahrem hayatını araştırmayın" (Müslim, Birr ve Sıla, 30) diye buyurmaktadır
Resulullah (sas) başka bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır:
"Her kim bir müslüman kardeşinin ayıp ve kusurlarını, kimsenin görmediği ve görmesini istemediği şeylerini örterse, Allah'u Teâlâ da kıyamet gününde onun ayıplarını örter Her kim müslüman kardeşinin meydana çıkmasını istemediği birşeyini ortaya çıkarır ve dile verirse; Allah da onun ayıplarını, kimsenin bilmesini istemediği hallerini meydana çıkarır Bu suretle kendi evi içinde de olsa onu rezil eder Müslüman kardeşinin ayıplarını örten, bir ölüyü diriltmiş gibidir " (Buhârî, Mezâlim, 3; Müslim, Birr, 58; Tirmizî, Birr ve Sıla, 85)
Müslümanın ayıp araştırması değil, bilâkis gördüğü ayıp ve kusurları örtmesi gerekir Diğer bir hadis-i şerifte: Kim bir müslümanın ayıbını dilerse Allah da kıyamet gününde onun ayıbını örter " (Ebû Dâvud, Edeb, 39), Kim bir ayıp görür de örterse sanki kabrine diri gömülmüş bir yavruya can vermiş gibi olur " (Ebû Dâvud, Edeb, 38) buyurulmuştur
Insan başkalarının ayıp ve kusurunu değil, kendi ayıp ve kusurunu görmeye çalışmalıdır Peygamber Efendimiz (sas): Kendi ayıbı, insanların ayıbını görmekten alıkoyan kimseye müjdeler olsun " (Aclûnî, Keşfu'l-Hafa, II, 46) buyurmuştur
Ayıpların araştırılıp ortaya dökülmesi; insanları birbirine düşürmekten, aralarında kin ve düşmanlık tohumları ekmekten, fenalıkların yayılmasından başka bir şeye yaramaz Insanların gizli kalmış kusurlarını açıklamak, herkese duyurmak onların utanma duygularının yok olmasına, sosyal kontrolün azalmasına ve böylece ahlâksızlığın süratle yayılmasına da sebep olur Resulullah: Müslümanların ayıplarını, gizli hallerini araştırmağa kalkışırsan, onları ifsad eder (ahlâklarını bozar) veya ifsada yaklaştırmış olursun, " (Riyazü's-Sâlihin, III,154) buyurmuştur
Peygamberimiz ve ashabı, kimsenin ayıplarını araştırmamış ve araştıranları da şiddetle kınamıştır Peygamberimiz'in: "Din kardeşini bir suçundan dolayı ayıplayan kimse, o suçu (günahı) kendisi de işlemedikçe ölmez " (Tirmizî, Kıyâme, 53) uyarısını da hiç bir zaman unutmamak gerekir
Bir gün Hz Ömer'in yanına bir adam geldi ve ona şöyle dedi: "Benim bir kızım var, cahiliye devrinde onu diri diri toprağa gömmüş, sonra da ölmeden çıkarmıştık Islâmiyet geldikten sonra ben de kızım da müslüman olduk Fakat kızım Allah'ın yasakladığı bir şeyi yaptı ve had vurulması icab etti Bunun üzerine, bizim bulunmadığımız bir yerde bıçakla kendisini kesmek istemiş Biz durumu haber alır almaz koştuk, fakat boyun damarlarından birini kesmişti Hemen tedavî ettik, iyileşti Yaptığına pişman oldu Tövbe ederek bir daha böyle bir şey yapmamaya karar verdi Bir kabileden dünür geldi Ben de olanları olduğu gibi anlattım" Hz Ömer, adamın bu sözlerine kızarak:
"-Allah'u Teâlâ'nın gizlediğini açığa mı vuruyorsun? Vallahi eğer kızın başından geçenleri başka birine daha anlatırsan herkesten önce cezanı ben veririm Git, kızı diğer müslüman, temiz kızlar gibi evlendir dedi" (Y Kândehlevî, Hadislerle Müslümanlık, III, 1021)
Müslümanların başkalarının günah ve kusurlarını, işledikleri ayıpları örtmeye çalışmaları nasıl önemli bir ahlâkî görevleri ise; aynı şekilde kendi günah ve kusurlarını da ifşâ etmemeleri gerekir Aşağıdaki hadîs-i şerif bize bu konuda da titiz davranmamız gerektiğini göstermektedir Resulullah (sas) şöyle buyuruyor:
"Fenalıklarını açığa vuranlardan başka bütün ümmetim, halkın dilinden ve elinden salimdir "
"Bir adam bir gece fenalığı yapıp da Cenâb-ı Hak onu örtmüş iken:
"Ey filânca ben dün gece şöyle şöyle yaptım demesi, suçunu ilân ve teşhirdir Halbuki o, geceyi Allah'ın setrine mazhar olarak geçirmişti Allah'ın örttüğü bu suçu sabahleyin teşhir etmiş, açıklamış bulunuyor " (Riyazü's-Salihîn, I, 282)
Rabîatü'l-Adeviyye: "Kul Allah'ın sevgisini tattığı zaman, Allah onu kendi kusurlarına muttali kılar, böylece başkalarının kusurunu görmez olur" der
Bu ayet-i kerime ve hadis-i şerifler, toplum içinde yardımlaşmak, birlikte iyi geçinmek, yapılan fenalıkları ve ayıpları örterek arkadaşlığı, dostluğu kuvvetlendirmek, dostca yaşamayı isteklendirmek ayıp ve günahları teşhir etmeden önlemek gibi insanî ve Islâmî faziletlerimizi belirtmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.