Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bukhara, özbekistan

Bukhara - Özbekistan

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bukhara - Özbekistan



Bukhara Nüfusu - Bukhara Coğrafyası - Bukhara Hakkında - Bukhara Yüzölçümü

Buhara (Özbekçe: Buxoro; Tacikçe: Бухоро; Arapça: بخارى; Farsça: بُخارا‎ Bukhārā; Rusca: Бухара), Orta Asya'nın en eski yerleşim bölgelerinden olan ve günümüzde Özbekistan sınırları içinde bulunan tarihî şehir Arkeolojik bulgular şehrin tarihinin en az 2500 yıl civarında olduğunu göstermiştir Şehirde yapılan Arkeolojik kesit çalışmalarında yaklaşık 20 m kadar derinlikteki alt katmanda; kamusal binalar, askeri tahkim yapıları, çanak-çömlek ve madeni paralar gibi çeşitli arkeolojik buluntulara rastlanılmıştır Buhara tarih boyunca bölgenin önemli kültür ve ticaret merkezlerinden biri olmuştur

Tarihi


Buhara çevresindeki insan yerleşimlerinin en az 5000 yıl öncesine kadar uzanır Şehrin kendisinin ise 2500 yıl tarihi vardır Tarihte Orta Asya Türk uygarlığı için önemli bir merkez olmuştur Uzun süre antik Pers İmparatorluğu'nun denetiminde kalan Buhara'da ilk yerleşimler, Aryan göçleri dönemine rastlar


İran halklarından Soğdlar bölgeye yerleşmiştir Buhara adının kökeni ile ilgili varsayımlar; eski Soğdca bereketli toprak anlamındaki βuxārak, Farsça bilginin kaynağı anlamındaki bir Zerdüşt ismi olan bukhar ya da Sanskritçe Budist manastırı anlamındaki vihara sözcüklerinden kaynaklandığı biçimindedir Buxārā ismi en erken tahminen 4 – 5 yüzyılına ait bakır maden paralarda, ve Soğdca yazıtlarda Pugar (pwγ’r) ve Puxar (pwx’r) şeklinde [6], ve en önemli ve ilginçi Kül Tigin yazıtında (8 yy başlarında) Buqar (buqar) olarak yazılmıştır O nedenle bu şehire Buxārā denirdi, ve eskiden onun adı Banuğkath بنجكث idi,


Eski Uygur dilinde bu (buxār) sözü bir "tapınak" veya "bir ibadethane" anlamına gelir[9] Bir başka varsayıma göre; Puxar yer ismi Sibirya kökenli olup Yenisey dillerinde (hanty) "bir ada" anlamına gelir[10] Bildindiği gibi, milâttan sonra 6 yüzyılda Buxārā vahasında Tardu Kağan'nın (Sāwa-shāh, Shīr-i Kishwar) oturduğu, yüce Türk Kağan'nı İstemi'nin (Qarā Chūrīn) oğludur O Sasani hükümdarı IV Hürmüz'ün (šāhanšāh Xurmazd IV Тurkzāda) annesi tarafından amcasıdır, İstemi Kağan'nın kızı öz erkek kardeşi Sasani hükümdarı I Hüsrev (šāhanšāh Xusraw I Аnūshirwān; Farsça: انوشیروان عادل, Anuşiravan-ı-ādil) ile evlenir Narshakhi'ye göre Shīr-i Kishwar yirmi yıl boyunca Buxārā'yı yönetti ve Baykand'ta yaşadı O Buxārā'da bir kale yaptırdı ve ayrıca Buxārā vahasında, Маmastin, Sakmatin, Samtin ve Farab isimlerinde yerleşim yerlerini yaptırdı Onun oğlu'da El tigin (Parmūda, Nili-xān) Buxārā vahasında, Iskijkath, Sharg, Faraxsha ve Rāmitan isimlerinde yerleşim yerlerini yaptırdı O Çin'den bir Çin prensesi ile evlenmiş ve o bir put tapınağınıda beraberinde Rāmitan'a getirmiştir Rāmitan Buxārā'dan daha eski bir şehirdir, eskiden hükümdarların orada bir konutları bulunurdu, Buxārā şehri kurulduktan sonra buraya taşınmışlardır Bazı kitaplarda Rāmitan yerine Buxārā yazılmıştır


Yeni Fars dilinin bu söz kalıpların içindeki aktarmada ﺭﺎﺨﺭﻓ farxār [14] veya ﺭﺎﻬﺑ bihār, ve Arapça ﺭﺎﻬﺑﻟﺍ al-bahār veya al-buhār


Türk Dili'nin en eski sözlüklerinden Divân-ı Lügati't-Türk'te;


" Bu şehirleri Türkler yaparak adlarını kendileri koymuşlardır Bu adlar olduğu gibi şimdiye kadar gelmiştir Bu yerlerde Farslılar çoğaldıktan sonra Acem şehirleri gibi olmuş Bugün Türk ülkesinin sınırı " Abisgûn" (Hazar) denizi ile çevrili olarak Rûm diyarından ve Özçent'ten Çin'e kadar uzanır Uzunluğu beşbin fersah, eni üçbin fersahtır; hepsi sekizbin fersah eder" diye yazılmıştır

Efsaneye göre şehrin kuruluşu


Fars destansı şiiri Şahname'ye göre şehir, Pishdak (Pishdādian) Hanedanının mitik Şahı Kai Kavoos'un (كيكاوس; Avestan Kauui Usan) oğlu Kral Sıvayuş tarafından kurulmuştur Efsaneye göre Sıvayuş vezirler tarafından annesini baştan çıkarmakla suçlanmış, suçsuzluğunu kanıtlaması için ateşle imtihana tutulmuştur Alevlerden yanmadan çıkamasından sonra Oxus nehrini (şimdiki Ceyhun, ya da Amuderya) geçerek Turan'a ulaşmıştır Semerkant kralı Afrasiab kızı Ferganiza (Farsça: فرنگيس Farangis; Türkçe: Kaz) Siavash (Sıyavuş) ile evlendirir; ayrıca Sıvayuş'a Buhara vahasının beyliğini verir Sıvayuş burada bir kale ile çevresindeki şehri inşaa ettirir Ancak birkaç yıl sonra bu sefer kayın validesini baştan çıkarmakla suçlanınca Kral Afrasiab tarafından öldürülür Bunun üzerine Turan'a saldıran Şah Kai Kavoos, Afrasiab'ı öldürür, oğlunu ve gelinini İran'a götürür

Tarihi kayıtlarda kuruluşu


Resmi olarak şehir MÖ 500 yılında bugün Ark adı verilen bölgede kurulmuştur Ancak Buhara vahasındaki yerleşimlerin tarihi MÖ 3000'lere kadar uzanır Sapalli kültürü adı verilen ileri bir Bronz çağı kültürü buradaki Varakhsha, Vardan, Paykend, ve Ramitan gibi yerlerde ortaya çıkmıştır MÖ 1500 civarında iklimdeki değişiklik, demir teknolojisi, Aryan göçebelerin gelişi gibi farklı etmenlerin etkisiyle çevre yörelerden vahaya büyük miktarda nüfus akışı gerçekleşmiştir Sapalli ve Aryan halkları Zeravşan deltasındaki göl ve sulak arazilerin etrafındaki köylerde birlikte yaşamaktaydı MÖ 1000'den itibaren bu iki grup kendine has bir kültür geliştirmeye başladı Soğd (Sogdian) adı verilen bu kültür MÖ 800'e kadar Zeravşan vadisinde çeşitli şehir-devletlerde yayıldı Bu tarihlerden itibaren Zeravshan deltasının oluşturduğu sulak alan doldurulup yerleşimler oluşturulmaya başlanmıştır MÖ 500 yılına geldiğinde iyice büyüyen bu yerleşimler birleştirilerek duvarla çevrelenmiş, böylelikle Buhara şehri kurulmuştur

Pers ve Sasani İmparatorlukları


Buhara MÖ 500 yılında Pers imparatorluğuna vassal devlet olarak bağlanmıştır Bundan bir süre sonra Büyük İskender'in ve daha sonra da Hellenistik Selevkos, Greko-Baktria, Kuşan imparatorluklarının egemenliklerine geçer Bu dönem boyunca Buhara Anahita kültünün ve bu külte bağlı ekonominin merkezi olarak işlemiştir Zervaşan deltasında yaşayan halklar yılda (ay takvimine göre) bir kez ellerindeki eski tanrıça idollerini yenisiyle değitiştirmek üzere bir araya geliyordu Bu amaçla Mokh tapınağının önünde düzenlenen festival, toprağın verimliliği için de büyük önem taşımaktaydı Bu tür ticari festivaller sayesinde Buhara bir ticaret merkezi haline gelmiştir Çin'in Han Hanedanı İpek yolunun güvenliğini sağlamak amacıyla kuzeyden gelen göçebe boyları geri püskürtünce, çoktan refaha kavuşmuş olan Buhara kervanlar için bir uğrak haline geldi Kuşan İmparatorluğunun yıkılmasının ardından Moğolistan'dan gelen Hun boylarının eline geçen Buhara hızlı bir düşüş yaşamıştır


Sasani İmparatorluğu döneminde Arap işgaline kadar, Buhara Manicilik ve Nasturi Hıristiyanlık için önemli bir merkez olmuştur İslam ordusu 650 yılında Buhara'yı ele geçirdikten sonra Buhara çok dinli özelliğini yüzyıl kadar devam ettirmiştir Bunun nedeni büyük ölçüde Çin'in Tang Hanedanı'na karşı Soğdların Arapları desteklemeleri; ve Arap egemenliğinin çok sağlam olmaması sayılabilir Ancak 751 Talas savaşının ardından Araplar bölgedeki egemenliklerini güçlendirmiş, İslam dini bölgede yayılmaya başlamıştır şebinkarahisar muhara köyüne göç vermiştir oradaki insanlar zaman içinde oranın yerlisi olup müslümanlığı yaymışlardır

İslam Dönemi


Şehir gerçekten söylence bir varlığa, zenginliğe, o Kızıl Kum Çölünde bir vaha kenarında ve İpek yolu güney güzergahı üzerinde önemli alanda olmasına borçludur 9 yüzyılın ortasından 10 yüzyılın sonuna kadar Buhara Samanîlerin başkenti (Milâdi 819-1005), Samanîlerin yıkılmasından sonra Karahanlıların yönetimi altına girdi (Milâdi 999 - 1141), daha sonra Kara Hıtay'ların eline geçti, fakat siyasi önemini kaybetti Karahanlılar zamanında şehir kültürel altın çağını yaşamıştır, bunlardan Büyük Minare (kitabesinde 1127 yapım tarihi yazılı), ve Maġâk-i Aṭṭârî Cami'si sayılır


İbn Havkal, Sughd nehrinin sol yakasından alınan, Bukhara şehrinin civarındaki ovanın ve bahçelerin ana kanallar sulama sistemi ile sulandığını detaylı olarak anlatır[21] Ayrıca Buhara'dan şöyle anlatır; "Buhara'da konuşulan dil Soğdça (lisan al-Sughd), birazcık farklı, ama diğer insanlar Dari'ce[22] (la-hum lisan bi 'l-dariye; Farsî lehçe) konuşurlar"[23]


Kaşgarlı Mahmud, Divân-ı Lügati't-Türk'te;


"Balasagun ile Buhara ve Semerkand arasında türkleşmiş bulunan bir ulus" ve "Balasagun'a gelip yerleşmiş olan bir ulustur Bunlar "Soğd" dandırlar "صْغد Soğd", Buhara ile Semerkand arasındadır Bunlar, Türk kılığını almışlar, Türk huyu ile huylanmışlardır" şeklinde Soğdları tanımlar


1220 yılında şehir, Cengiz Han'nın oğlu Çağatay komutasındaki bir ordu ile, Otrar'rı zaptetti ve yağmaladı, bu sırada Cengiz Han'nın kendi komutasındaki ordu ile, Buhara'yı tamamen yaktı 30,000 kişiyi katledildi ve binlerce kadın tecavüze uğradı


Elli yıl sonra, şehir normale dönmeye başladığı sırada, Moğollar bu kez İlhanlı hakanı Abaka'nın önderliğinde tekrar saldırır Abaka, 1265 yılı içinde ölen Hülagû'nun yerine geçmiş ve Hristiyanlığı kabul edeceği sözünü vermiştir Kudüs'ün Patriki 1267 yılının Mayıs ayında, tekrar Sultan I Baybars'ın Haçlılara Akkâ düzlüğünde saldırısı sonucunda Johann von Brienne'nin öldüğünü yazar, ondan nerede ve nasıl yapabileceği dair yardım rica eder


Papa VI Clement, Hıristiyanlığı kabul ettiğini zanettiği "Tatar prensi" Abaka'yı kutlamak için bir mektup yazarak Memlukler'e karşı yardımını ister Böylelikle Haçlılarla kader birliği yapan Abaka'nın bir hedefi de Buhara'dır Komutanı Nikpai Bahâdur 28 Ocak 1273'de kente girdikten sonra şehir yedi gün yağmalanır, neredeyse tüm nüfusu katledilir Bu yıkımdan sonra Buhara uzun süre kendini toparlayamayacaktır Moğol istilası öncesi dönemde Buhara İslam uygarlığını derinden etkileyecek iki büyük isim yetiştirmiştir: İbni Sina ve İmam el-Buhari

Çarlık Rusyası ve Devrim


19 yüzyıldan itibaren Rusya bölgede etkisini arttırmaya başlar, ancak Buhara'yı işgal etmez Bu dönemde Buhara Emirliği, Büyük Oyun adı verilen İngiltere ve Rusya arasında Orta Asya'nın kontrolü için yaşanan çekişmede bir satranç taşıdır Emirlik Ekim Devrimine kadar yarı bağımsız olarak varlığını sürdürür; 1920'de Buhara Sovyeti kurulur; 1925'te ise Stalin'in emriyle kurulan Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağlanır

Ulaşım


Buhara Uluslararası Havaalanına iç hat ve uluslararası uçuşlar bulunmaktadır

Nüfus


Buhara, Semerkant ile birlikte Özbekistan'da yoğun Tacik azınlık barındıran iki merkezden biridir Eski Roma döneminden itibaren bölgeye Yahudiler de yerleşmiştir Ancak Buharalı Yahudilerin çoğu 1925-2000 döneminde kenti terk etmiştir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.