Mehmet Rauf - Eylül-özet |
06-19-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
Mehmet Rauf - Eylül-özetKitap Hakkında: Türk Edebiyatı Servet-i Fünun Döneminin en mühim romancılarından biri olarak hafızalarımıza yer edinmiş Mehmet Rauf, yine kendisi gibi önemli bir isim olan Halit Ziya Uşaklıgil'e yolladığı hikayeleriyle tarihe adını eserleriyle kazımış oldu Eylül'ün ilk psikolojik bir roman olması, onu dönemin en önemli eseri haline getirdi Kitabı okurken, eski Ã�stanbul’un perspektifine, o dönemin kıyafetlerine, yalılarda hüküm süren aile hayatının tüm ayrıntılarına ve en önemlisi de samimi ve sıcak duygulara tanık oluyorsunuz Günümüzde bu tür duyguların hemen hemen hiç yaşanmadığını varsayarsak hatta varsaymaktan öte, bunu kanıtlayan birçok olaya, kişiye, duruma artık tepki vermediğimizi biliyorsak, roman bize gerçek bir aşkın ne olduğunu çok iyi anlatacaktır Aylardan EylülSonbaharın incisi! Kitabın Ã�ncileri: Kalabalık içinde yalnız yaşamak,kalabalık içinde gezip beraber bir köşeye kaçmak, işte asıl zevk budur Ã�nsan kalpleri, birbirine bağlılığın ne demek olduğunu o zaman anlar Ben seni ne kadar sevdiğimi başka kadınları gördüğüm zaman anlıyorum11 Duygularını rahatlıkla dışa vuramayanlara özgü o içlilik sayesinde yürüttüğü ince, derin düşünceleriyle bu ilişkinin ne gibi şeylerle ilgili olduğunu fark etmiyor değildi; hele gittikçe eski ateşin azaldığını, eski sıcaklığın olmadığını görüyor, inceleyici bakışlarıyla hepsini hissediyordu12 Kadın kadını daha iyi tanır15 Ona bekarlık hayatının cazibelerini unutturup kendine bağlamak için ben kadın isterim!15 Öyle bir yer olsun ki, ben kalabalık içinde olayım da yine orada yaşamayayım18 Hep kabahat daima aynı hayatı sürmekte18 Evlenmek hakkındaki kesin kararı arasıra zaafa uğruyordu35 Birçok mutluluğu; ya zehirli bir ayrılık ya da aşağılayıcı bir kayıtsızlıkla bitmiş; hiçbiri, en mutlu zamanında bile şu mutluluğun dinginlik ve hoşluğuna ulaşamamıştı35 Hak eden mutlu olur, ya da Goethe'nin dediği gibi, "hak eden kazanır ve kazanamayan layık değildir"36 Huysuzluk yalnız ihtiyarlarda değil, asıl gençlerde Bilemezsin bu kadınlar kötü olunca ne kadar kötü oluyorlar44 Kadın olmayınca bir erkek hayatının ne verimsiz, ne yağmursuz, ne çorak bir siyah çöl olduğunu bilseniz Bir kadının bir erkek hayatına sadece varlığı ile nasıl şiir ve körpelik verdiğini, ruhu bertaraf etsek bile vücut içinde nasıl büyük bir koruyucu olduğunu bilseniz56 Ama bazen de, en önemsiz gülümseyişler, hatta kendine ait olmayan bakışlar bile ona bir şiir taşkınlığı verir, onu canını feda etmek ihtiyaçlarıyla inletirdi Sıradan bir saygının ne aşamalardan geçip şimdi hayatında kökleşen korkunç, büyük bir aşk olduğunu düşünerek kendisinin bu kadar tutkunlukla bu sonucu anlaması, onun genişlemesine meydan vermemesi gerektiğini itiraf ediyor, "evet kaçmalıydım" diye yumruklarını kafasında sıkıyordu134 Herkesin ruhsal olarak birşeye eğilimi, bir yeteneği olur Eylül! Öyle bir ay ki, geçen her güzel günü için ona minnettar olmak gerekliydi Eylül esef ve özlem ayıdır, içine birkaç günlük kış hücumundan acı düştüğü için, insan o güzel havaların, devamlı yazın artık geçtiğini anlayıp esef eder ve özlem çeker191 o zaman, gözler arasında bugün ilk defa ciddi, ateşli bir çarpışma oldu194 Mümkün olmayan şeyi istemek, bile bile reddedilmektir200 "Zavallı hava" Bereket versin ki o var, olmasa nice şeyler bahanesiz kalacaklardı200 Bu iki varlık karşı karşıya gelince oradakilerin hepsinden çok birbirine yakın olan ruhlarının çırpınmalarını hisseder gibi oldular243 ölünceye kadar, saniyelerine kadar hayatım senindir297
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|