Sinop |
05-04-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
SinopSinop Sinop Karadeniz Bölgesinin batı ve orta bölümünde yer alan bir ilimiz İl toprakları 41° 12’ ve 42° 06’ kuzey enlemleriyle 34° 14’ ve 35° 26’ doğu boylamları arasında kalır Doğudan Samsun ve Çorum, batıdan Kastamonu illeriyle çevrilidir Sinop’taki İnceburun, Türkiye’nin kuzeyindeki en uç noktasıdır Trafik numarası 57’dir Sinop'un konumu Sinop Karadeniz Bölgesinin batı ve orta bölümünde yer alan bir ilimiz İl toprakları 41° 12’ ve 42° 06’ kuzey enlemleriyle 34° 14’ ve 35° 26’ doğu boylamları arasında kalır Doğudan Samsun ve Çorum, batıdan Kastamonu illeriyle çevrilidir Sinop’taki İnceburun, Türkiye’nin kuzeyindeki en uç noktasıdır Trafik numarası 57’dir İsminin kökeni Amazon kraliçesi Sinova’nın isminin bu şehre verildiği rivâyet edilir Romalılar bu şehre Sinepolis demişlerdir Bâzı kaynaklar Hititçe Sanova’dan geldiğini, bâzıları Asurların Sin kelimesinden geldiğini, başka kaynaklar Sinip’ten geldiğini, bâzı tarihçiler Sen-ha-pi kökünden türediğini, bâzıları da Farsça Fatih Sultan Mehmed Sinop’a Cezîretül-Uşşak demiştir Türkler şehri fethettiklerinde bu şehre Sinop ismini vermişler ve isim gümüze kadar devam etmiştir Sîne-i âb (Suyun göğsü) kelimesinden geldiğini ifâde ederler Roma kayıtlarında General Pompeius’un idâresine verilen 11 şehir arasında Sinop Teium kaydı vardır |
Sinop-Tarihi-Ekonomisi |
12-23-2009 | #2 |
Şengül Şirin
|
Sinop-Tarihi-EkonomisiSinop-Tarihi-Ekonomisi Sinop ili Karadeniz Bölgesi'nde, Batı Karadeniz Bölümü'nün en doğu kesiminde yer alır En önemli özelliği, Anadolu Yarımadası' nın kuzeyde Karadeniz'e doğru en fazla sokulduğu kesimin Sinop ili sınırları içinde olmasıdır Sinop Yarımadası'nın batı ucundaki İnceburun, Anadolu'nun en kuzey noktasını oluşturur Sinop en az gelişmiş illerimizdendir Ekonomik olanakların yetersizliği nedeniyle il halkının bir bölümü yaşadığı yöreleri terk ederek yurtdışına ya da ülkemizin büyük kentlerine göç etmektedir Doğal Yapı Güneyde Kızılırmak vadisinden kuzeyde Karadeniz kıyısına kadar uzanan Sinop ili toprakları oldukça engebelidir Daha çok orta yükseklikteki alanlardan oluşan bu toprakları Kuzey Anadolu Dağları (bak Kuzey Anadolu Dağlari) engebelendirir Küre (İsfendi-yar) Dağları ilin orta kesiminde, kıyıya paralel bir yay biçiminde batıdan güneydoğuya doğru uzanır İlgaz Dağı'nın kuzeydoğu uzantıları da güney kesimde il sınırları içine sokulur Aradaki Gökırmak vadisi bu iki dağlık alanı birbirinden ayırır SİNOP İLİNE İLİŞKİN BİLGİLER YÜZÖLÇÜMÜ: 5862 km2 NÜFUSU (1990): 265153 İL MERKEZİ: Sinop İLÇELER VE NÜFUSLARI (1990): Merkez ilçe (49844), Ayancık (36543), Boyabat (50648), Dikmen (14872), Durağan (34131), Erfelek (19288), Gerze (28215), Saraydüzü (9065), Türkeli (22547) BAŞLICA KENT VE NÜFUSU (1990): Sinop (25537) BAŞLICA YÜKSELTİLER: Zindan Dağı (1717 metre), Çangal Dağı (1586 metre) SICAKLIK: Sinop kentinde en düşük -8,4°C (731942), en yüksek 34,5°C (1771940), ortalama 14°C YAĞIŞ MİKTARI: Sinop kentinde yıllık ortalama 655,2 mm İL TRAFİK NO: 57 İLGİ ÇEKİCİ YERLER: Akliman, Gazi, Ayancık Çamlık, Bürnük, Kuztepe ve Türkeli Çamlık orman içi dinlenme yerleri; Karagöl Kumluğu ve Bahçeler Plajı; Ba-latlar Kilisesi; Sinop ve Boyabat kaleleri; Muineddin Süleyman Pervane (Alaeddin) Medresesi; Alaeddin, Saray, Cezayirli Ali Paşa, Meydankapı, Kefevi, Cu-maköy ve Yazıköy camileri; Fethi Baba Mescidi ye Akmescit; Durak Han; Seyyid Bilal, Gazi Çelebi, İs-fendiyaroğulları, Sultan Hatun ve Hatunlar türbeleri; Aslan Çeşmesi; 1853 Sinop Deniz Savaşı Şehitliği; Sinop Müzesi Sinop ilinin en yüksek noktası, Küre Dağları dizisi içinde yer alan Zindan Dağı'nın 1717 metreye erişen doruğudur Bu dağlık alanların Gökırmak ve Kızılırmak vadileri ile Karadeniz kıyısına doğru gidildikçe yüksekliğini yitirdiği kesimlerde dalgalı düzlüklerden oluşan yaylalara rastlanır Sinop ili topraklarından doğan suları, doğrudan Karadeniz'e dökülen küçük bazı akarsular ile güney ve güneydoğuda doğal sınır çizen Kızılırmak (bak KIZILIRMAK) toplar Kastamonu ili topraklarından çıkarak Boyabat Ovası'm sulayan Gökırmak, Durağan'ın hemen doğusunda Kızılırmak'a katılır İl sınırları içinde Karadeniz'e ulaşan öteki önemli akarsular Kanlıdere, Karasu ve Ayancık Çayı'dır Sinop ilinde bazıları sazlık ve bataklık durumunda olan birkaç küçük göl vardır Bunların başlıcaları Sinop Yarımadası'nın kuzeydoğusundaki Sülük Gölü ile batısındaki Sarıkum Gölü'dür Sinop'ta alçak düzlükler Doğu Karadeniz Bölümü'ndeki illerde görüldüğü kadar az yer tutmaz Gökırmak vadi tabanının genişlediği kesimde yer alan düzlüklerden oluşan Boyabat Ovası'nın toprakları çok verimlidir Karasu vadisinde ve Karadeniz kıyısında bir şerit biçiminde uzanan ovalarda bitkisel üretim yapılır Karadeniz kıyısı, orta kesim dışında oldukça düzdür Bu kıyının bazı kesimlerinde yazın turizm açısından önem taşıyan kumsallar uzanır Orta kesimde Karadeniz'e doğru küt bir biçimde uzanan çıkıntı Sinop Yarımadası adıyla anılır Akarsu vadileriyle parçalanmış dalgalı düzlüklerden oluşan yarımada kabaca bir kareyi andırır En yüksek noktası kuzeydoğu kesimindeki Boztepe'dir (207 metre) Bu kesimde yer alan küçük çıkıntı Boztepe Yarımadası olarak adlandırılır Boztepe Yarımadası'nın doğu ucunda Sinop Burnu yer alır Sinop Yanmadası'nın batı kesimine de, ucunda İnceburun'un yer alması nedeniyle İnceburun Yarımadası denir Dolin de denen bir çöküntü olan Sülük Gölü Boztepe Yarımadasında, Sankum Gölü ise Sinop Yarımadası' nın batı kıyısı yakınında yer alır Sinop ili, Karadeniz Bölgesi'nin nemli ve yumuşak ikliminin etki alanı içindedir Karadeniz kıyısında yer alan ve doğusu ile batısındaki merkezlerden daha az yağış alan Sinop' ta 10°C'nin altına düşen soğuklara ve 35°C'yi aşan sıcaklara rastlanmaz Sinop, doğal bitki örtüsü açısından en zengin olan illerimizden biridir Dağlık alanların alçak kesimleri gürgen, meşe ve kayın, yüksek kesimleri ise kara çam ve sarı çam ormanlarıyla kaplıdır Bu ormanlarda birçok yabanıl hayvan yaşar Bunların başlıcaları çakal, yaban domuzu, sansar, sincap, ayı ve kurttur Tarih Yapılan kazı ve araştırmaların sonucunda derlenen bilgiler, günümüzden 5500 yıl önce başlayan Erken Tunç Çağı'nda Sinop ilinde bazı yerleşim yerlerinin kurulmuş olduğunu gösterir İÖ 14 yüzyıldan kalma Hitit kaynaklarından öğrenildiğine göre, Sinop yöresi Kaşkalar'ın yaşadığı topraklar arasında yer alıyordu Eski kaynakların yarı göçebe ve savaşçı bir halk olarak tanımladığı Kaşkalar uzun süre Hititler için tehlike oluşturdu Hititler'in en güçlü dönemlerinde bile, zaman zaman Anadolu'nun iç kesimlerine kadar saldırılar düzenleyen Kaşkalar'ı denetim altına alamadığı bilinmektedir Buna karşılık, Kaşkalar İÖ 7 yüzyılda yörenin Karadeniz kıyısına yerleşmeye başlayan Miletliler ile iyi ilişkiler kurdular Kimmer ve İskit saldırılarından etkilenmeyen Sinop, Lidya, Pers ve Makedonya denetiminde kaldığı süre içinde yarı bağımsız bir konumdaydı İÖ 4 yüzyıl' sonunda İlgaz Dağı yöresinde kurulan Pontos Krallığı İÖ 183'te tüm Sinop topraklarını egemenliği altına aldı İlkçağda Pafîagonya adıyla anılan bölgenin kuzeydoğu kesiminde yer alan Sinop yöresi İÖ 1 yüzyılda Roma İmparatorluğu'na, daha sonra da Bizans İm-paratorluğu'na bağlandı 11 yüzyıl başlarında doğu ve batı kesimleri ayrı themaların (yerel yönetim birimi) sınırları içindeydi Sinop yöresi bu yüzyıl sonlarında kısa bir süre Anadolu Selçuklularının eline geçtiyse de, sonra gene Bizans yönetimine girdi Latinler 1204'te Konstantinopolis'i (bugün İstanbul) işgal edince kentten kaçan Komnenos hanedanı Gürcü Kraliçesi Tamara'nm yardımıyla Trapezus'ta (bugün Trabzon) bir devlet kurdu Trabzon Rum İmparatorluğu adıyla anılan bu devletin yönetimine giren Sinop, kısa bir süre için yaşadığı bağımsızlık döneminden sonra 1214'te Anadolu Selçuklularına bağlandı Anadolu'daki İlhanlı denetimi sırasında Trabzon Rum İmparatorluğu ile Anadolu Selçukluları arasında el değiştiren Sinop, 1277'den 1322'ye kadar Pervaneoğulları tarafından yönetildi Daha sonra Candaroğullan' nın (bak ANADOLU BEYLİKLERİ) eline geçen yöre, 1461'de Osmanlı topraklarına katıldı 16 ve 17 yüzyıllarda Celali Ayaklanmalarında zarar gören yöre halkının bir bölümü Rumlar'dan oluşuyordu 19 yüzyıl sonlarında Kastamonu'ya bağlı bir sancak olarak yönetilen Sinop, cumhuriyetten sonra il yapıldı Ekonomi Halkının büyük bölümü kırsal yerleşim yerlerinde yaşayan Sinop ilinin ekonomisi tarım ve ormancılığa dayanır İl alanının yaklaşık yüzde 20'si ekime ayrılmıştır Yetiştirilen başlıca bitkisel ürünler buğday, mısır, şekerpancarı, patates, arpa, pirinç ve domatestir Sinop ilinin ovalık kesimlerinde daha çok sığır ve manda, yayla alanlarında da koyun yetiştirilir Kıyı halkının geleneksel uğraşlarından biri de balıkçılıktır Sinop kentinde bir balıkçı barınağı vardır Ama son yıllarda Karadeniz'in balık açısından yoksullaşması, balıkçılıkla geçinenleri güç bir durumla karşı karşıya bırakmaktadır Sinop ilinin yaklaşık yüzde 53'ü ormanlarla kaplıdır Kırsal kesimde yaşayan halkın bir bölümü geçimini ormancılık işlerinde çalışarak sağlar Bu ormanlardan yakacak ve kerestelik odundan başka reçine de elde edilir Sinop'ta, ormanlarda yaşarken soyunun tükenmesi tehlikesi baş gösteren karacalar için bir koruma ve üretme alanı kurulmuştur Doğal güzellikleriyle ünlü Sarıkum Gölü çevresi de koruma altına alınmıştır Sanayisi gelişmemiş illerimizden olan Sinop'ta başlıca sanayi kuruluşları un, çeltik, süt ürünleri, deniz ürünleri, orman ürünleri, dokuma, cam, tuğla ve kiremit fabrikalarıdır Yeraltı kaynakları açısından yoksul olan ildeki bazı yataklardan çıkarılan kumlar cam fabrikasında hammadde olarak değerlendirilir Toplum ve Kültür Hitit kaynaklarından öğrenildiğine göre, yörenin en eski halkı olan Kaşkalar'ın konuştuğu dil ile Hititler'in dili benzerlikler göstermekteydi Pontos Krallığı'nın egemenliğine girdiği İÖ 2 yüzyıl başlarına kadar özgürlüğünü koruyan Sinop kenti, bu dönemde bayındır bir liman ve balıkçılık merkeziydi Eski kaynaklarda, limanda kurulmuş olan dalyanlarda avlanan palamutlardan bir bölümünün büyük havuzlarda canlı olarak korunduğu konusunda bilgiler vardır Roma döneminde yaptırılan uzun sukemerleriyle kente su getirildi Bizans döneminde önemli bir liman ve askeri üs konumunda olan Sinop, Candaroğullan yönetimi sırasında tersanesiyle ün kazandı Bu sırada Sinop tersanesinde yapılan büyük bir tekne, Osmanlı donanmasına örnek olması amacıyla İstanbul'a götürüldü Osmanlı döneminde kentte yaşayan Rumlar daha çok küçük üretim ve ticaretle uğraşırdı 19 yüzyılda Anadolu'nun iç kesimleriyle daha kolay ulaşım sağlayan Samsun ve Trabzon limanlarının önem kazanmasından sonra Sinop eski canlılığını yitirmeye başladı Ticaretin gelişme gösterdiği 19 yüzyıl sonlarında kent surların dışına taştı Sinop'ta doğan şair Ahmet Muhip Dı ranas, 1940'ta yayımlanan bir yazısında çocukluğunun geçtiği kenti şöyle anlatır: "Misafir olacağım eve varmak için yıkık kale duvarları arasından geçiyordum Oysa ki 30 yıl önce şehrin bütün surları sağlamdı Biz çocuklar bir taraftan çıktık mı bu surların üstüne, bütün kasabanın etrafını fırdolayı dönerdik Şimdi kala kala birkaç burçla şehrin ortasına doğru düşen ve saat kulesi hizmetini gören Roma üslubunda bir kale kalmış Daha eskiden burada Rumlar varken gece oldu mu, surun kapıları kapanır, dışardakiler dışarda, içerdekiler içerde kalırmış Canlı ve hareketli olan Rumlar, yarımadaya doğru olan kısımda ve kale dısındaydılar Kenar boyunca kahveleri, çalgılı gazinoları, meyhaneleri vardı Yaz gecelerinde liman, gezi sandalları ve balıkçı kayıklarının meşaleleriyle lale tarlasına benzerdi Şarkılar, kahkahalar Bütün o yangınlardan ve harp felaketlerinden sonra, hepsi bir hayal oldu" Sinop Kalesi daha çok cezaevi olarak ün kazanmış bir tarihsel yapıdır Özellikle edebiyat ve siyaset alanında ün kazanmış ve çeşitli nedenlerle yargılanıp hapse mahkûm edilmiş birçok kişi bu cezaevinde yatmıştır Bu kişilerden biri de ünlü öykü ve roman yazarımız Sabahattin Ali'dir {bak Sabahattin Alî) İlkçağ düşünürlerinden Diyojen {bak Dİ-YOJEN) Sinop doğumludur Darphane sorumlusu olan babasıyla birlikte sahte para basmakla suçlanan Diyojen'in Sinop'tan sürgün edildiği bilinir İl Merkezi: Sinop Efsaneye göre kente adını veren kişi, güzel ve yiğit Amazon {bak Amazonlar) Kraliçesi Sinova ya da Sinope'dir Bir başka efsanede ise Yunanistan'daki ırmak tanrısı Asopos'un kızı Sinope'nin kente adını verdiğinden söz edilir İÖ 5 yüzyıldan İÖ 3 yüzyıla kadar kentte basılmış olan sikkelerin üstünde, bir su perisi olarak tanımlanan Sinope'nin kabartmaları vardır Kentin bilinen en eski adı Sinope'dir Efsanelerden birine göre kent Anadolu kökenli bir halk tarafından, bir başkasına göre ise Yunanistan'dan gelenlerce kurulmuştur Eski kaynaklardan birinde Argo Gemicileri'nin {bak ALTIN POST) kenti ele geçirmesinden söz edilir İÖ 7 yüzyılda Miletli denizciler tarafından bir ticaret kolonisi kurulmasından sonra gelişen ve zenginleşen kent, bir süre Pontos Krallığı'nın merkezi oldu Roma ve Bizans dönemlerinde Kırım ile Anadolu arasında yapılan deniz taşımacılığı nedeniyle önemli bir ticaret merkeziydi Kent bu özelliğini yüzyıllarca korudu Anadolu Selçukluları döneminde Çepniler'in yerleştiği kentte bayındırlık çalışmaları yapıldı ve bir tersane kuruldu Pervaneoğullan ve Candaroğullan dönemlerinde kentte bir Ceneviz kolonisi vardı Osmanlı dönemi başlarında kent bazı ayaklanmacılar tarafından haraca bağlandı 1614'te kaleyi ele geçirip kenti yaktıktan sonra kadınları ve çocukları kaçıran Kazaklar' m saldırıları sonraki yıllarda da yinelendi Sinop kenti yüzyıllar boyunca karadan surlar, denizden de yarımadayı çevreleyen uçurumlarla korunan, Anadolu'nun Karadeniz kıyısındaki tek doğal limandı Kent halkı tarafından fırtınalardan etkilenmeyen iç limana "Akdeniz", kuzey rüzgârlarına açık olan ve denizcilik açısından değer taşımayan dış limana da "Karadeniz" dendi Eskiden yapılmış olan ve Boztepe Yanmadası'yla Sinop Yarım-adası'nı birbirinden ayırarak iki limanı birbirine bağlayan kanal Anadolu Selçukluları tarafından kapatıldı Kenti ve tersaneyi koruyan surlar 19 yüzyılın sonlarına doğru önemini yitirdikten sonra bakımsızlıktan yıkılmaya başladı Kentin tarihindeki önemli olaylardan biri, İstanbul'dan Batum'a giden ticaret gemilerini koruyan Osmanlı savaş gemilerinin 1853'te Rus donanması tarafından düzenlenen bir baskınla Sinop limanında yakılması-dır Bu baskın sırasında şehit düşen Osmanlı denizcilerinin üzerinden çıkan paralarla yaptırılan çeşme, liman yakınındaki Tersane Mescidi'nin bahçesindedir 19 yüzyıl sonlarında Kafkasya'dan gelen göçmenlerden bir bölümünün yerleştirildiği kentin 10 bine yakın olan nüfusunun yüzde 40'ı Rumlar'dan oluşuyordu 1950'de ise kentin nüfusu 6 bini bile bulmuyordu Sinop sakin ve sessiz, küçük bir kıyı kentidir Bunun başlıca nedeni, yörenin ekonomik geriliğinin yanı sıra sanayi tesislerinin kentten uzakta kurulmuş olmasıdır Kent halkının bir bölümü de Boztepe'deki ABD radar üssünde çalışır Samsun ve Kastamonu'yla karayolu bağlantısı olan kentin limanı pek hareketli değildir İstanbul ile Trabzon arasında her hafta sefer yapan feribot gidiş ve dönüşte Sinop limanına uğrar Kentte yer alan başlıca eğitim kurumu, Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ne bağlı Sinop Su Ürünleri Yüksekokulu'dur Kentin nüfusu 23148'dir (1985) |
Sinop İlinin Turizm Durumu |
12-23-2009 | #3 |
Şengül Şirin
|
Sinop İlinin Turizm DurumuSinop İlinin Turizm Durumu Sinop, Turizm açısından zengin potansiyel kaynaklara sahiptir Doğal güzellikler ve tarihi eser yönünden oldukça zengindir Zengin Orman örtüsü Karadeniz'deki uzun kıyısı, doğal kumsalları, yaylaları, mesire yerleri İl'in başlıca güzellikleridir Sinop İli sürekli göç veren bir il olduğu için doğasında ve çevresinde hiç bir bozulma olmamıştır MÖ 4500yıllarından başlayarak günümüze kadar uzanan çeşitli uygarlıkların izlerini taşıyan Kaleler, kaya mezarları, kiliseler, camiler, medreseler, hamamlar, çeşmeler, tabyalar, türbeler, vbeşsiz tarihi eserlerimiz bulunmaktadır Yağmur miktarının diğer illere göre az oluşu, Karadeniz insanının tatil için Sinop'u tercih sebebidir Ayrıca; Kastamonu, Çorum, Amasya,Samsun gibi çevre illerden Turizm amaçlı gelen kişi sayısı oldukça fazladır İlin 175 km uzunluktaki kumsallarının 70 km'lik bölümünde, Akdeniz plajlarındaymış gibi rahat ve doğal bir şekilde denize girilebilmektedir Son yıllarda İldeki Bakanlığımızdaki Yatırım Belgeli tesislerin bir kısmının inşaatının tamamlanarak hizmete girmesi, Sinoplu'lar tarafından ev pansiyonculuğunun benimsenerek geliştirilmesi, eğlence yeri sayısının ve kalitesinin artması İl Turizminin gelişmesine olumlu katkıda bulunmuştur Bu konudaki yeni yatırımların teşvik edilmesi, Sinop'un Karadeniz Bölgesinde turizm patlaması yapmasını sağlayacaktır Sinop'taki Turistik Alanlar Akliman Yöresi Şehrin batısındadır Kent merkezine 9 kmuzaklıktadır Kilometrelerce uzunluğunda ve 15-20 metre genişliğinde bir şerit gibi uzanan kumsalı vardır Millî Parklar Başmühendisliğince düzenlenen Akliman Piknik alanı, her türlü ihtiyaca cevap verecek niteliktedir Piknik alanında ormanla deniz içiçedir Hamsilos Koyu Yemyeşil ormanı, denizin bir nehir gibi kara içine girdiği Hamsilos Koyu ve civarı bir doğa harikasdır İl merkezine ll Km uzaklıktadır Akliman-Hamsilos yöresi Kültür Bakanlığı tarafından 1991 yılında 1derecede Doğal Sit alanı ilan edilmiştir Mobil Ve Korucuk Köyü Mevkiileri Sakin denizi ve tertemiz kumsalları vardır Bakanlığımızdan Belgeli tesisler restaurantlar, kamp ve karavan yerleriyle geniş bir hizmet alanı sağlamıştır İl Turizminin en yoğun olduğu çevredir Sarıkum Deniz, orman ve göl ve çöl bir aradadır Çeşitli av hayvanları vardır Orman Genel Müdürlüğünce Tabiatı Koruma Alanı ilan edilmiştir İl Merkezine 21 KmuzaklıktadırEko Turizm açısından değerlendirmek üzere gerekli çalışmalar devam etmektetir Karakum İl Merkezine 2 Kmuzaklıktadır Sinop Yarımadası'nı çevreleyen yol üzerindedir Adını ince simsiyah volkanik kumundan almıştır Kamu ve özel kişilere ait otel, tatil köyü, kafe, restaurant, bungalow tipi evler, karavan ve çadır yerleri bulunmaktadır Akgöl Ayancık İlçesindedir Yayla turizmi merkezidir Ayancık-Boyabat asfaltının 40kmsinden 5 km içeridedir Yapay gölet ve çevresi gür ormanlarla kaplıdır Günü birlik piknik ve mesire alanı olarak kullanılmaktadır İnaltı Mağarası Ayancık ilçesindedir Akgöl'e 6 km uzaklıktadır İnaltı Mağarası'nın İl Turizmine kazandırılabilmesi için l995 yılı sonunda Turizm Bakanlığı tarafından proje çalışmaları için 1952500000TL ödenek gönderilmiştir 2001 Yılında Mağarada öncelikle aydınlatma, Elektrik isale hattı, çevre düzenlemesi, yol çalışmaları ile ilgili projeler hazırlanmıştır Şu ana kadar 20 milyarı Turizm Bakanlığı'ndan olmak üzere 65 milyar lira harcanarak, mağara içi aydınlatma, elektrik isale hattı, yürüyüş merdivenleri, giriş kapısı ve mağara önü çevre düzenlemesi çalışmaları tamamlanmıştır2004 yılında 65000 YTL ile Jeneratör,Büfe ve çevre düzenlemesi yapılmıştır Ayancık'tan mağaraya ulaşım yolu için proje hazırlanmış ve ödenek istemiyle Turizm Bakanlığı'na gönderilmiştir Mağara içi yürüyüş yollarının projesi hazırlanmış, gerekli yardım talebimiz Bakanlığa iletilmiştir Mağara bu haliyle halkın ziyaretine açılmıştır Erfelek ve Tatlıca Şelaleleri TATLICA TAKIM ŞELALELERİ İlçe merkezinin güney-batı istikametinde 15 km uzaklıkta inşaatı devam eden Erfelek Barajı bitiminde eşsiz doğal güzelliklere sahip, bakir, adeta bir merdiven biçiminde zirveye doğru yaklaşık 2 km uzunluğunda birbirini takip ederek uzanan, akarında trakking, kanyoning, doğa yürüyüşü gibi sportif faaliyetlerin yapılabilmesi mümkün olan irili ufaklı 28 adet doğa harikası şelalelerdir Bu doğa harikası şelalelerin her birinin aktığı yerde de yüzmeye elverişli göl bulunmaktadır HASANDERE ŞELALESİ İlçenin doğusunda 4 km uzaklıkta Hasandere Köyü'nün tam ortasından geçen dere üzerinde 20 m uzunluğunda vahşi bir güzelliğe sahip ender rastlanabilir bir doğa harikasıdır Döküldüğü yerde yüzmeye elverişli göl oluşturur DELİ KIZIN ŞELALESİ İlçenin Soğucalı Köyü Kıran Mahallesi'nden doğarak toplu mahallesini takiben Karasu Çayı'na dökülen dere üzerinde, Erfelek-Sinop yolundan güneye doğru 1 km uzaklıkta 15 m civarında yüksekliği olan bir şelaledir KARAÇAYIR YAYLASI İlçe merkezinin güneyinde yaklaşık 8 km uzaklıkta Domuz Dağı ormanlarının zirvesinde 1100 m rakımda etrafı köknar, çam ve kayın ağaçlarıyla adeta bir duvar gibi örülmüş olup yaklaşık 15,000 m2 alana sahiptir HACIBEY YAYLASI İlçe merkezinin güney doğusunda yaklaşık 20 km mesafede 1250 m rakımda Osmanlı Döneminde Kastamonu iline sancaklık yapmış o zamanki adı Konak, şimdiki adı Ormantepe olan Köyün sırtlarında Hacıbey ormanlarının zirvesinde Sinop ilini kuş bakışı görebilme rakımına sahip 50000 m2 civarında bir alanı olan tamamen köknar ve çam ağaçlarıyla çevrili, müstesna bir yerdir GEBEGÜNEYİ YAYLASI ilçenin güney batı istikametinde 10 km uzaklıkta 1050m rakımda Sorkun Köyü sınırları içinde Karaçayır Yaylasıyla adeta sırt sırta vermiş aynı özellikleri eksiksiz taşıyan 50000 m2'lik bir alana sahip eşsiz bir yayladır 1960'lı yıllara kadar ilçe halkı ve tüm civar köylülerin sivrisinekten korunmak ve hayvanlarını beslemek amacıyla her yaz turizm amaçlı olmasa da kullanılan bu yaylalar o yıllardan sonra sadece çevre köylüler tarafından mera olarak kullanılmaktadır Bugüne kadar yöre halkı tarafından tanıtımı yapılamadığından turizme açılamamış olup, yayla turizmine her üç yaylada son derece elverişlidir KUZ TEPESİ İlçe merkezinin güney yakasında kentin oturduğu alana dikey 500m uzaklıkta 300m rakımda içinde çocuk oyun alanları ve bir dağ evi bulunan çam, köknar, kayın ve kestane ağaçları ile kaplı elit bir mesire alanıdır ÇUKUR YAZI İlçe merkezinin güneyinde 2 km uzaklıkta, 40000 m2 alana sahiptir, İlçe Kaymakamlığı tarafından alanın tamamı vişne, elma, armut, ceviz vb meyve ağaçlarıyla donatılmış olup aydınlatması yapılmış güzide bir mesire yeridir İlçenin Şerefiye - Karacaköy - Yeniçam - incirpınarı Köyleri Karadeniz'e sınır olup Eşsiz güzellikte sahilleri, temiz ve bol kumuyla deniz turizmine son derece uygundur Denizi, Şelaleleri, yaylaları, Ormanları, Gölleri ile doğa, kış, deniz turizmine son derece uygun olan ilçenin esasen en büyük potansiyeli av turizmidir Denizinde ve göletlerinde balık avı yılın her ayında yapılabilmekte olup, çulluk, kaz, ördek, bıldırcın, keklik gibi uçan av hayvanlarının yanında tavşan, domuz vb yaban av hayvanları yörede bol miktarda bulunmaktadır Yörede belki de hiçbir yerde rastlanılamayacak kadar Karaca (elik) yaşamasına karşın bu güzide hayvan yöre halkının da bu konuda duyarlı davranması ile kesinlikle avlanılmamaktadır Turizm Merkezleri 1-Sinop-Ayancık-Akgöl Turizm Merkezi 20 Eylül 199l tarih ve 20997 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararı ile Turizm Merkezi ilan edilmiştir Ayancık-Boyabat asfaltının 40Kmsinden 5 Kmiçeridedir 2-Sinop-Gerze Kozfındık-Bozarmut Yaylası Turizm Merkezi 20 Eylül 199l tarih ve 20997 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararı ile Turizm Merkezi ilan edilmiştir Gerze İlçesine 47 km uzaklıktadır 3-Sinop-Türkeli-Kurugöl Turizm Merkezi 20 Eylül 1991 tarih ve 20997 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile Turizm Merkezi ilan edilmiştir Türkeli İlçesi'ne l2 Km uzaklıktadır Turizm merkezleri ile ilgili olarak ilan kararı dışında hiçbir çalışma yapılmamıştır Acilen master planlarının ve uygulama projelerinin Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanması gerekmektedir Bakanlıkla yapılan görüşmelerde Turizm Merkezlerinin kadastro çalışmalarının tamamlanması istenmiştir Tarihsel Ve Kültürel Çevre Birçok medeniyetlerin gelip geçtiği Sinop'ta tarihi, kültürel ve arkeolojik değerlerle tabii güzellikleri bir arada görmek mümkündür Sinop Müzesi Şehrin Merkezinde bulunmaktadır Sinop kazılarında ve çevresinde bulunan eserler sergilenmektedir Müzede Prehistorik, Herenistik, Roma, Bizans, Etnografik eserler ile Sinop çevresinde toplanmış ikonalar bulunmaktadır Sinop Kalesi MÖ7yyda şehri korumak amacıyla yarımada'nın üzerinde kurulmuştur Roma,Bizans ve Selçuklular döneminde onarılarak kullanılmıştır Günümüzde bir bölümü hala ihtişamını korumaktadır 2050 m Uzunluğu, 25 m Yüksekliği, 3 m Genişliği ve iki ana giriş kapısı bulunmaktadır Balatlar Kilisesi Roma çağında tiyatro ya da hamam olarak kullanıldığı düşünülen bu yapı, 7yyda Bizanslılar tarafından kilise olarak kullanılmaya başlanmıştır İç kısmındaki fresklerin bir bölümü durmaktadır Mülkiyeti özel şahsa ait olan yapı Kültür ve Turizm Bakanlığınca 2000 Yılında Kamulaştırılarak gerekli bahçe düzenlemesi yapılarak halkın ziyaretine açılmıştır Alaaddin Camii Sinop'un fethinden hemen sonra yapılmıştır Selçuklu dönemi eseridir Büyük bir avlunun güneyinde yer alır Dikdörtgen planlı olup, beş kubbelidir Avlunun ortasında bir şadırvan, bir köşede de İsfendiyar oğulları'nın türbeleri bulunmaktadır Paşa Tabyası Sinop yarımadası'nın güney doğusunda l9yyda Osmanlı-Rus savaşları sırasında denizden gelen tehlikeleri önlemek amacıyla yapılmıştır Yarı ay şeklindedir 11 top yatağı, cephanelik ve mahzenlerden oluşmaktadır Paşa Tabyası yeme içme tesisi olarak hizmete açılmış olup İlimiz turizmine hizmet vermektedir Diğer bir tabya da Korucuk Tabyası'dır Bu Tabya özel şahsın mülkiyeti içindedir Eski Sinop Cezaevi - Eski Sinop Tersanesi Cezaevinin bulunduğu alan Osmanlıların Karadeniz'deki en büyük tersanesiydi Cezaevi iç kalenin içinde eski tersane alanında yapılmıştır 1887 yılından beri cezaevi olarak kullanılmaya başlanmıştır Etrafı yüksek kale bedenleriyle çevrilidir Bu özelliğinden dolayı mahkumların kaçışını imkansız kılmıştır Şu an Sinop Valiliği İl Özel İdare Müdürlüğüne tahsisli olan eski Cezaevi Müze olarak ziyarete açıktır 2004 yılında 40 bin kişi ücretli,5 bin kişi ücretsiz ziyaret etmiş olup,40000 YTL gelir elde edilmiştir Şehitlik Sinop Müzesi bahçesinde olan şehitlik, 1853 Osmanlı-Rus Savaş'ında Sinop Limanı'nda şehit olan denizcilerimiz için yaptırılmıştır Şehitliğin altında şehit denizcilerimizin kemikleri bulunmaktadır2004 Yılında Sinop Valiliğince halkın dinlenmesi amacıyla bahçe düzenlemesi yapılmıştır Şehitler Çeşmesi Tersane çarşısındadır 1853 Osmanlı-Rus Savaş'ında şehit düşen denizcilerimizin ceplerinden çıkan paralarla yaptırılmıştır Ayrıca İl genelinde çok sayıda cami, türbe, medrese, kaya mezarı vb gibi görülmeye değer tarihi eserler mevcuttur Özel İdare Karakum Tatil Köyü, Gazi Orman Kampı, Belediye Yuvam Tesisleri, Güney Kamping, Akliman yöresindeki Martı Kamping, Demirkollar Kamping çadır ve karavan turizmine uygun yerlerdir Her türlü hizmet verilmektedir Av Turizmi Avcılık İl ve ilçelerdeki ormanlık alanlarda her mevsim kurt, çakal, yaban domuzu avlanmaktadır Yine mevsimine göre yaban ördeği, yaban kazı, çulluk, bıldırcın avlanmaktadır Av turizmiyle ilgili olarak Orman Bakanlığı'ndan gerekli izin alınmıştır 2002 yılının ekim ayında av turizmi faaliyetlerine başlanacaktır Balıkçılık İl Merkezi ile sahil ilçeler Ayancık, Gerze ve Türkeli'de küçük ve amatör balıkçılardan başka büyük tekne, gırgır ve trolcular tarafından balıkçılık yapılmaktadır Ilde ayrıca olta balıkçılığı için uygun alanlar bulunmaktadır Konuyla ilgili etüd çalışmaları yapılmaktadır |
|